Mobil Uygulamalarla Yenilikçi Pazarlama Stratejileri

Mobil Uygulamalarla Yenilikçi Pazarlama Stratejileri

Günümüzde, mobil uygulama oluşturma ve entegrasyonunun gücü giderek önem kazanıyor. Digital Exchange, markalara, işletmelere ve müşterilere küresel anlamda 360° hizmet sunarak mobil dünyada başarılı olmanın kapılarını aralıyor.

 

Günümüz dijital çağında, mobil cihazlar giderek hayatın vazgeçilmez bir parçası haline geliyor. Mobil cihazlar, tüketicilerin ihtiyaçlarını anında karşılamak ve hayatlarını kolaylaştırmak için büyük bir potansiyel sunuyor. Sadece haberleşme aracı olmanın ötesinde, akıllı telefonlar ve tabletler, alışverişten eğlenceye, bilgi edinmeden sosyal medya paylaşımlarına kadar birçok işlevi tek bir cihazda birleştirerek, işletmelerin de iş stratejilerini ve pazarlama yöntemlerini dönüştürmelerinde etkili oluyor. Günümüz tüketicileri, ürün ve hizmetlere dair bilgilere anında erişmek ve satın alma işlemlerini kolaylıkla gerçekleştirmek istiyorlar. Mobil cihazların yaygın kullanımı, mobil uygulamaların tüketicilere daha hızlı ve kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmalarına imkân tanıyor. İşletmeler, mobil uygulamalar aracılığıyla müşteri sadakatini artırabiliyor, etkili pazarlama stratejileri uygulayabiliyor ve rekabet avantajı elde edebiliyorlar. Bu noktada, mobil uygulama oluşturma ve entegrasyonunun gücü devreye giriyor. Digital Exchange, dijital pazarlama ve teknoloji alanında öncü bir ajans olarak, markalara, işletmelere ve müşterilere küresel anlamda 360° hizmet sunarak mobil dünyada başarılı olmanın kapılarını aralıyor.

 

Markaların dijital dünyadaki varlıkları mobil uygulamalar ile güçleniyor

 

Mobil uygulamalar, işletmelerin müşterileriyle çok daha yakın bir ilişki kurmalarını ve kişiselleştirilmiş, özelleştirilmiş bir deneyim sunmalarını sağlıyor. Bu sayede, markaların müşteri memnuniyetini ve bağlılığını artırarak uzun vadeli, güçlü müşteri ilişkileri oluşturmalarına yardımcı oluyor. Özellikle müşterilerin ihtiyaçlarına uygun bir mobil deneyim sunan markalar, kullanıcı dostu arayüzleri ve hızlı işlem süreçleriyle müşterilerin kolaylıkla aradıkları ürünlere ve hizmetlere ulaşmasını sağlıyor. Müşteri sadakatini artırmada etkili bir rol üstlenen mobil uygulamalar, kullanıcıların kesintisiz bir şekilde işletmenin ürün ve hizmetlerine erişebilmelerini mümkün kılıyor. Müşterilerin ihtiyaçlarını göz önünde bulunduran Digital Exchange, özelleştirilmiş, kullanıcı dostu, yüksek performanslı ve güvenli mobil uygulama çözümleriyle markaların mobil dünyadaki varlıklarını güçlendiriyor.

Neredeyse her sektörde kullanılabilen mobil uygulamalar, e-ticaret, perakende, finans, seyahat, sağlık, eğlence ve daha pek çok sektörde markaların müşterilerine daha iyi bir deneyim sunmalarını sağlıyor. İşletmelerin rakiplerinden bir adım öne geçmelerinde etkili olan mobil uygulamalar, müşterilere daha hızlı ve etkili bir hizmet sunulmasını sağlayarak tercih edilebilirliği artırıyor. Digital Exchange’in uzman ekibi, farklı sektörlerdeki markalara özel çözümler sunarak, müşterilerinin ihtiyaçlarına en uygun ve etkili mobil uygulamaların oluşturulmasını sağlıyor. Başarılı bir mobil uygulamanın anahtar özellikleri arasında, kullanıcı dostu arayüz, performans ve hız, güvenlik ve entegrasyon yer alıyor. Kullanıcı dostu arayüz, kullanıcıların istedikleri bilgilere veya ürünlere hızlıca erişmelerini sağlarken yüksek performans ve hız, hızlı yanıt süreleriyle kullanıcı memnuniyetini artırıyor. Müşteri verilerinin güvenliğini en üst düzeyde tutarak kullanıcıların kişisel bilgilerinin ve işlem geçmişlerinin koruma altına alınması ve uygulamanın mevcut sistemlerle entegre edilerek müşteri verilerinin senkronizasyonunu ve yönetimini kolaylaştırması, başarılı bir mobil uygulamanın anahtar noktaları olarak karşımıza çıkıyor.

 

Emrah Pamuk: “Markalar, kişiselleştirilmiş deneyimler sunarak müşteri sadakatini artırmanın yollarını arıyor”

 

İhracata yönelik hedef pazarlarda marka tanınırlığını artırmada, web ve mobil uyumlu uygulamalar ürünlerin profesyonel bir şekilde sergilenmesini sağlıyor. Digital Exchange’in Responsive tasarımları sayesinde, ziyaretçiler hangi cihazdan bağlanırsa bağlansın, içerikleri düzgün bir şekilde görüntüleyebiliyorlar. Ayrıca, ziyaretçileri kendi dillerinde karşılayarak, markalar hedef kitlelerinin 

önündeki bariyerleri kaldırabiliyorlar. Markaların ihracat yapmayı hedefledikleri ülkeler için SEO uyumlu uygulama içerikleri oluşturan Digital Exchange, aynı zamanda, kaliteli ve hızlı altyapı ile ziyaretçileri sıkmadan ve dikkatlerini kaybetmeden ürünler hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlıyor. Digital Exchange’in uzman ekibinin geliştirdiği, iOS ve Android platformlarında çalışacak native veya web tabanlı mobil uygulamalar ile markalar müşterilerinin mobil deneyimi en üst düzeyde tutabiliyorlar.

Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, “Mobil cihazların hayatımızdaki önemi ve etkisi gün geçtikçe artıyor. Mobil dünyanın hızla gelişmesi, işletmelerin de dijital stratejilerini ve pazarlama yöntemlerini değiştirmelerine olanak tanıyor. Markalar, müşterileriyle daha yakın bir ilişki kurarak ve kişiselleştirilmiş deneyimler sunarak müşteri sadakatini artırmanın yollarını arıyor. Mobil uygulama oluşturma ve entegrasyonunda öncü bir rol oynayarak, markalar için mobil dünyada başarılı olmanın kapılarını aralıyoruz. Digital Exchange olarak, müşterilerimizin ihtiyaçlarına uygun, kullanıcı dostu, yüksek performanslı ve güvenli mobil uygulamalar ile onların dijital çağdaki varlıklarını güçlendiriyoruz. Uzman ekibimiz, farklı sektörlerdeki markalara özel çözümler sunarak, müşterilerimizin mobil dünyada bir adım öne çıkmasını sağlıyor. Mobil cihazların vazgeçilmez bir parçası olduğu bu dijital çağda, işletmelerin mobil uygulamalarla güçlenmesine yardımcı olmaktan gurur duyuyoruz.” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Threads, Dijital Pazarlamaya Yeni Bir Soluk Getirecek

Threads, Dijital Pazarlamaya Yeni Bir Soluk Getirecek

Facebook, Instagram ve Whatsapp uygulamalarının üst markası Meta, Twitter’a rakip olan Threads adlı uygulamayı kullanıma sunarak pazarlama dünyasına yeni bir soluk getirdi. Threads, Instagram ile entegre bir şekilde çalışan bir uygulama olarak dikkat çekiyor. Son dönemde Twitter’da yaşanan değişikliklerden memnun olmayan kullanıcıları kendine çekebilecek potansiyele sahip olduğunu belirten Dijital Pazarlama Okulu Kurucusu Yasin Kaplan, artı ve eksileriyle bir anda sosyal medya dünyasını etkisi altına alan bu uygulamanın pazarlama dünyasında da çok kısa bir zamanda farklı değişikliklere yol açacağını söyledi.

Meta’nın Twitter’a rakip uygulaması Threads kullanıma sunuldu ve şirketin on yıldan uzun bir süre önce satın aldığı popüler fotoğraf paylaşım ağı Instagram’a eşlik edecek bir uygulama olarak görücüye çıktı.

Threads’in kolay aktivasyon özelliği sayesinde hızla kullanıcı yoğunluğuna ulaşabileceğini ifade eden Dijital Pazarlama Okulu Kurucusu Yasin Kaplan, uzun vadeli istikrarın sağlanıp sağlanamayacağını zamanla görüleceğini söyledi. 

Kaplan, “Threads özellikle hızlı tüketim alışkanlığına sahip kullanıcıları hedefleyerek markaların dikkatini çekebilecek ve bu aktif kullanıcılar pazarlama açısından önemli bir avantaj sağlayabilecek. Yakın zamanda metin, anahtar kelime ve hashtag odaklı hedeflemeler içeren reklamların Threads üzerinde yer alması bekleniyor. Zuckerberg, sosyal medya platformlarının öncelikli hedefinin büyümek olduğunu ve para kazanmaktan önce ürünün iyi çalışmasına odaklandıklarını belirtiyor. Ancak reklamların kısa bir süre sonra Threads’de de yer alacağını ve büyüdükçe platformun büyük bir reklam geliri elde edeceğini öngörüyorum. Zaten büyük bir veri tabanına sahip olan Instagram, WhatsApp ve Facebook’un, bu veriler sayesinde meta reklamları ve hedeflemelerinde başarılı. Bu kapsamda Threads’in eklenmesiyle yapay zeka odaklı reklam teknolojilerinin daha da güçleneceğini ve pazarlama alanında diğer platformlardan bir adım öne çıkacağını düşünüyorum” dedi. 

Threads’in en yakın arkadaşlarla özel bir iletişim kurmayı amaçladığını belirten Kaplan, markaların da bu uygulamayı kullanarak hedeflenmiş iletişim stratejilerini geliştirmelerinin mümkün olduğunu söyledi. Kaplan, markalar hedef kitlelerinn ilgi alanlarına ve tercihlerine göre özel içerikler sunarak daha kişisel ve etkileşimli bir iletişim kurulabilir. Markalar, kullanıcılarının olumlu deneyimlerini ve ürünleriyle ilgili etkileşimleri teşvik ederek doğal ve samimi bir içerik oluşturabilirler. Samimiyetin öncelikli olduğu yaratıcı ve etkili reklam içerikleri oluşturularak anlamlı ve unutulmaz deneyimler yaratılabilir. Threads, dijital pazarlama açısından farklı bir deneyime yol açacak ve klasik pazarlama teknikleri daha arka planda olacağa benziyor” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Xiaomi Apple’dan Sonra Tesla’ya da Rakip Oldu – Teknoloji

Xiaomi Apple’dan Sonra Tesla’ya da Rakip Oldu – Teknoloji

Xiaomi’yi zor durumdaki bir teknoloji girişiminden, akıllı telefonları ile bilinen bir elektronik alet devine dönüştüren Lei, yaptığı sunumlar ile Çin’in Steve Jobs’ı olarak lanse ediliyordu.

Automotive Foresight’ın idari yöneticisi Yale Zhang Çin’de hâlihazırda büyük tanınırlığa sahip bir isim olan Lei’nin elektrikli araç için uyguladığı pazarlama stratejisini doğrudan Musk’tan ilham aldığını ifade etti.

Zhang, “Bir kişi bir pazarlama ekibinin tamamına bedel. Lei’nin söylediği her kelime ile internette gördüğü ilgi başka bir boyutta” dedi.

54 yaşındaki Lei, dün Pekin’de Xiaomi’nin üç yıldır üzerinde çalıştığı yeni SU7 aracının tanıtımında konuştu. Araç oldukça ilgi toplamış olsa da Lei yatırımcıları projenin para kaybedeceği konusunda uyarmıştı.

Apple Elektirikli Araç Projesini Sonlandırmıştı

Dün gerçekleştirilen ve milyonlarca Çinlinin katıldığı iki saatlik canlı yayında konuşan Lei, kendi araç projesinden vazgeçen Apple’a göndermede bulundu ve Xiaomi’nin elektrikli aracının Tesla’nın Model 3 aracından üstün olduğunu söyledi.

Speed Ultra 7’nin kısaltması olan SU7, ana modeli için 30 bin doların altında fiyat biçerek dikkat çeken bir fiyatla Çin’in büyük elektrikli araç piyasasına giriş yapıyor. Xiaomi, SU7’yi şimdilik sadece Çin’de satışa sunmayı planlıyor.

Xiaomi SU7’nin satışa çıkarılmasının ardından ilk 27 dakika içinde 50 bin sipariş aldığını açıklamıştı. Şirket bugün güncellenmiş bir rakam paylaşmadı.

Lei, “Xiaomi’nin gelecek beş yılda tüm zorlu rakiplerle başa çıkmaya yetecek kadar nakdi var. Hatta mümkünse daha fazla nakit elde etmek için başka yollar da arayacak” dedi.

2021 yılında elektrikli araç birimiyle otomotiv sektörüne resmen girdiğini açıklayan Xiaomi yüzde 100 iştiraki olan şirkete başlangıçta 10 milyar yuan (1.52 milyar dolar) yatırmış ve gelecek on yıl içinde toplam yatırım hedefinin 10 milyar dolar olacağını açıklamıştı.

Haber Kaynağı ulusal24.com

Casper;dan 2024 yılında damga vuracak 5 teknoloji trendi

Casper;dan 2024 yılında damga vuracak 5 teknoloji trendi

Yeni teknolojilere her geçen gün bir yenisi daha ekleniyor. Hem günlük hayatta hem de kurumsal dünyada hayatımızı derinden etkileyen bu teknolojiler, ezberleri bozuyor. Türkiye’nin teknoloji markası Casper, 2024 yılı ve sonrasında teknoloji dünyasını önemli ölçüde etkileyecek 5 trendi sıralıyor.

Yapay zeka teknolojisinin ilerlemesinden yüksek hızlı internetin kullanılmasına, çevre dostu teknolojilerden kuantum bilgisayarların geliştirilmesine kadar yaşanan birçok gelişme kullanıcıların teknoloji kullanım alışkanlıklarını değiştiriyor. Türkiye’nin teknoloji markası Casper, güçlü donanımların şık tasarımlarla buluştuğu Excalibur, Casper Nirvana ve Casper VIA alt markalarıyla, 2024 yılında da tüketicilerin teknoloji tercihlerinde yerini alıyor. Casper, 2024 yılı ve sonrasında teknoloji dünyasını bekleyen 5 trendi paylaştı.

1. Üretken yapay zeka daha önce görülmemiş çalışmalara imza atacak. Araştırmalar, yapay zekanın 2025 yılına kadar tüm verilerin yüzde 10’unu oluşturacağını ve bu alanda 2024’te büyük bir büyüme beklendiğini öngörüyor. Birçok sektör ve işletme de daha verimli, daha optimize çalışmak için yapay zeka uygulamalarını iş süreçlerine nasıl dahil edebilecekleri üzerine çalışıyor. Microsoft’un yeni yapay zeka (AI) platformu Windows Copilot, dünyanın dört bir yanındaki bilgileri tutarlı bir şekilde bir araya getirerek akıcı, samimi ve güçlü argümanlarla desteklenebilen bir çıktı haline dönüştürebiliyor. Casper da, Microsoft ile yaptığı iş birliği kapsamında tüm Windows 11 ön-yüklü bilgisayarlarında Windows Copilot uygulamasını kullanıcılarıyla buluşturuyor.

2. Yeni ekran teknolojileri bilinen tüm kuralları yıkacak. 1967 yılından itibaren her yıl Amerika’da düzenlenen, tüketici elektroniği üzerine en son teknolojik yeniliklerin yer aldığı Uluslararası Tüketici Elektroniği Fuarı (CES), bu yıl da büyük bir ilgi gördü. Geleceği şekillendiren ürünlerin tanıtıldığı fuarda, ekran kullanımını iyileştiren heyecan verici teknolojiler yer aldı. Görüntü kalitesini artıran ve dekorasyon alanında da kullanılabilen şeffaf televizyon, göz sağlığını olumsuz etkileyen mavi ışığı %61’e kadar filtreleyebilen ekran teknolojileri, taşınabilir ve katlanabilir monitor fuarda ön plana çıktı. Seyir zevkini doruklara taşıyacak olan yeni ekran teknolojileri, sürükleyici kullanıcı deneyimi yaşatmanın yanı sıra fütüristik bir tasarım sunuyor.

3. Güçlü performansa ve aynı zamanda şık tasarımlara sahip bilgisayarlar tercih edilecek. Günlük kullanım, uzaktan çalışma, online eğitimler ya da oyun oynamak için bilgisayarlara olan ihtiyaç artıyor. 2024 yılı ve sonrasında bu ihtiyacın daha yüksek bir performansa evrilmesi bekleniyor. Özellikle bir oyun bilgisayarının sağladığı performans kriterleri ve yoğun grafik özellikleri, donanım gerektiren iş alanlarında da profesyoneller tarafından tercih ediliyor. Kullanıcıların hem iş hem de eğlence için donanımsal açıdan güçlü masaüstü bilgisayarlara ya da mobilleşmenin verdiği konforla güçlü laptoplara olan ilgisi artacak. Gelecek yıllarda tüketici tercihlerini her ne kadar güçlü performansa sahip bilgisayarlar belirleyecek olsa da kullanıcılar, cihazlarında şık bir tasarım da talep edecek.

4. Çevre dostu teknolojilerin pazar payı artış göstercek. Ülkeler ve şirketler, net sıfır emisyon taahhütlerini yerine getirmek için çalışmalarına devam ederken çevre dostu teknolojiler, 2024 yılında da ilgi odağı olmaya devam edecek.  İnsanlar da bireysel olarak, çevre üzerindeki etkilerini en aza indirmek ve karbon emisyon oranlarını düşürmek için teknolojiden daha fazla yararlanacak. Fosil yakıt tüketimini azaltmak için üretilen elektrikli arabalar, bisikletler, scooterlar ve toplu taşıma araçları üzerine teknolojik geliştirmeler devam edecek ve pazar payları artacak. Teknoloji dünyası ise altyapı ve hizmetlerin, enerji tüketiminin ve karbon emisyonlarının azaltılmasına öncelik verdiği yeşil bulut bilişim ve sürdürülebilir uygulamalarını daha fazla benimseyecek.

5. Kuantum bilgisayarlar, yeni evrenlerin keşfedilmesinde önemli bir rol oynayacak. Kuantum bilgisayarlar, verileri depolamak ve hesaplamalar gerçekleştirmek için kuantum fiziğinin özelliklerini kullanan makinelerdir. Bilim adamları ve mühendisler, geleneksel klasik bilgisayarların çözmesinin imkansız olduğu bazı sorunların çözümlerinin, kuantum bilgisayarlar ile kolay olacağını öngörüyor. Enerjinin ve malzemenin atom ve atom altı seviyelerindeki davranışını açıklayabilen kuantum bilgisayarlar, bu sayede kuantum sistemlerin öğrenilmesine, modellenmesine ve şekillendirilmesine yardımcı olacak. Bu kabiliyet, fizik anlayışını geliştirerek bilgisayar çipleri, iletişim cihazları, enerji teknolojileri, bilimsel araçlar, sensörler, saatler ve materyaller gibi kuantum mekaniğinin rol oynadığı tüm cihazların tasarımlarını etkileyecek.

 

Casper Hakkında:

Türkiye’nin teknoloji alanında dünyadaki en önemli temsilcilerinden ve Türkiye’de dijital dönüşüme yön veren lider markalarından Casper, 1991 yılında faaliyetlerine başladı. 34.500 metrekare kapalı alan üzerine kurulu, Avrupa ve Orta Doğu’nun en büyük bilgisayar üretim tesislerinden birine sahip olan Casper, bilgisayar ve telefon başta olmak üzere tüm ürünlerinin tasarım ve ARGE süreçlerini kendi mühendisleri ile yürütüyor. Üretim tesisinde yıllık en az 1 milyon bilgisayar ve 500.000 telefon üretim kapasitesi mevcut. Uluslararası beğeni kazanan tasarım, malzeme ve renk seçimlerini tasarım ekibi ile yürüten Casper, Türkiye’de tüketiciye özel üretim yapma becerisi olan tek bilgisayar üreticisi olarak kullanıcılara yüzlerce çeşit konfigürasyon imkânı sunuyor. 

Global çapta kalite ve teknolojiye sahip ürünlerini, geniş hizmet ağı ve yerel üretim avantajlarıyla birleştiren Casper; VIA, Nirvana ve Excalibur markalarıyla akıllı telefondan tablete, dizüstü bilgisayardan mini PC’lere kadar uzanan geniş ürün gamı, yerli üretim ile Türkiye’nin dijital dönüşümüne öncülük ediyor. Türkiye’nin tek teknoloji tabanlı ödülü olan Tech Brands Turkey’i üst üste 4 kez kazanan Casper, halk jürisi ile belirlenen Türkiye’nin bütünleşik pazarlama ödülü The ONE Awards’da da teknoloji üreticisi kategorisinde yılın en itibarlı markası ödülünün de sahibi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Şeytani ikiz saldırısı – Ulusal24 Haber Merkezi

Şeytani ikiz saldırısı – Ulusal24 Haber Merkezi

 Şeytani ikiz saldırısı, kullanıcıları meşru ağı taklit eden sahte bir Wi-Fi erişim noktasına bağlanmaları için kandıran siber saldırı türüdür.

Kullanıcı, tuzağa düşüp  şeytani ikiz erişim noktasına bağlandığında saldırgan ağ trafiğinden özel oturum açma kimlik bilgilerine kadar her şeye ulaşabilir. ESET Türkiye Ürün ve Pazarlama Müdürü Can Erginkurban, şeytani ikiz saldırılarına karşı nasıl önlem alınması gerektiğine yönelik bilgileri paylaştı. 

Şeytani ikiz saldırıları, isimlerini meşru Wi-Fi ağlarını birbirinden ayırt edilemeyecek kadar taklit edebilmelerinden alırlar. Saldırganlar bu sahte ağları oluşturarak kullanıcıları kandırıp oturum açmalarını sağlarlar. Kullanıcı verilerine erişerek kişisel bilgilerini çalabilirler. Suç işlemelerini veya suça ortak olmalarını sağlarlar. Bu durum özellikle birden fazla hesap için aynı kullanıcı adı ve parolayı kullanan kullanıcılar için tehlikelidir çünkü bilgisayar korsanı tek bir giriş denemesini izleyerek hepsine erişim sağlayabilir. Bu saldırıların tespit edilmesi neredeyse imkansızdır. 

Şeytani ikiz saldırısı nasıl çalışır?

Şeytani ikiz saldırıları, kurbanları güvenilir bir halka açık Wi-Fi ağına bağlandıklarını düşünmeleri için kandırarak çalışır. Saldırıyı olabildiğince inandırıcı hale getirmek için saldırganlar genellikle aşağıdaki adımları kullanır.

Ücretsiz Wi-Fi olan bir yer

Saldırganlar saldırılarını gerçekleştirmek için havaalanı, kütüphane ya da kahve dükkanı gibi ücretsiz ve popüler Wi-Fi erişimine sahip kalabalık bir yeri seçerler. Bu yerlerde genellikle aynı ada sahip birden fazla erişim noktası bulunur ve bu da sahte ağın fark edilmemesini kolaylaştırır.

Yeni bir Wi-Fi erişim noktası 

Ardından bilgisayar korsanı yasal ağ ile aynı SSID adını kullanarak yeni bir erişim noktası oluşturur. Bunu yapmak için telefonlar, dizüstü bilgisayarlar, taşınabilir yönlendiriciler ve tabletler dahil olmak üzere hemen hemen her cihazı kullanabilirler.

Sahte bir oturum açma sayfası

Daha önce halka açık bir Wi-Fi ağına giriş yaptıysanız, muhtemelen bir portal ile karşılaşmışsınızdır. Bunlar genellikle ağa erişmek için bir parola veya diğer temel bilgileri girmenizi gerektirir. Birçok yasal ağ bunları kullansa da, saldırganlar bunları kolayca kopyalayarak kullanıcıları giriş bilgilerini göndermeleri için kandırabilir. Saldırgan biraz yetenekli ise gerçek ve sahte bir portal sayfası arasındaki farkı söylemek neredeyse imkânsız olacaktır.

Kurbana yakınlık

Saldırgan şeytani ikiz erişim noktasını kurmayı tamamladıktan sonra, daha güçlü bir sinyal oluşturmak için cihazlarını veya yönlendiricilerini kurbanlara yaklaştırabilir. Bu şekilde ağ sinyalinin güçlü olmasını sağlayarak gerçek ağa tercih edilmesini sağlarlar ve bazı cihazlar otomatik olarak şeytani ikize bağlanır. 

Kullanıcı verilerinin çalınması

Bir kurban cihazını şeytani ikiz ağına bağladığında, bilgisayar korsanı sosyal medya hesaplarında gezinmekten banka ekstrelerini kontrol etmeye kadar çevrimiçi yaptıkları her şeyi izleyebilir. Bir kullanıcı ağa bağlıyken hesaplarından herhangi birine giriş yaparsa, bilgisayar korsanı giriş kimlik bilgilerini toplayabilir. Aynı kullanıcı adı ve parolayı farklı hesaplar için kullanmamak bu noktada çok önemli.

Şeytani ikiz saldırısından nasıl korunursunuz?

Kendi erişim noktanızı kullanın Şeytani ikiz saldırısından korunmanın en kolay yolu, mümkün olduğunca halka açık Wi-Fi yerine kişisel bir hotspot kullanmaktır. Bu, kamusal alanlarda her zaman güvenilir bir ağa bağlanmanızı sağlar ve saldırganlarnın verilerinize erişmesini önler. Erişim noktanızı gizli tutmak için bir parola belirlemeyi unutmayın.

Güvenli olmayan Wi-Fi ağlarından kaçının Genel bir ağa bağlanmanız gerekiyorsa, “Güvenli Değil” olarak işaretlenmiş erişim noktalarından uzak durun. Güvenli olmayan ağlar güvenlik özelliklerinden yoksundur ve şeytani ikiz ağlar neredeyse her zaman güvenli değil olarak işaretlidir. 

Otomatik bağlanmayın Cihazınızda otomatik bağlanmayı etkinleştirdiyseniz, kapsama alanına girdiğinizde daha önce kullandığınız tüm ağlara otomatik olarak bağlanacaktır. Bu, halka açık yerlerde tehlikeli olabilir, özellikle de geçmişte bilmeden kötü bir ikiz ağa bağlandıysanız. Evinizden veya ofisinizden her ayrıldığınızda otomatik bağlanmayı devre dışı bırakın.

Halka açık Wi-Fi üzerinden asla özel işlerinizi yapmayın Halka açık Wi-Fi kullanırken mümkün olduğunca özel hesaplara giriş yapmaktan kaçınmalısınız. Saldırganlar giriş bilgilerinize yalnızca kötü ikiz ağlarına bağlıyken kullanırsanız erişebilirler, bu nedenle oturumunuzu kapatmanız özel bilgilerinizi korumanıza yardımcı olabilir.

Trafiği şifrelemek için VPN kullanın Bir VPN, verilerinizi saldırganlar görmeden önce şifreleyerek sizi şeytani ikiz saldırısından korumaya yardımcı olabilir. Cihazınıza güvenilir bir VPN uygulaması indirdiğinizde, çevrimiçi etkinliğinizi ağa göndermeden önce şifreler veya karıştırır, böylece bir saldırganın verileri okuması ve anlaması imkansız hale gelir.

HTTPS önemli Genel bir ağ kullanırken, yalnızca HTTPS web sitelerini ziyaret ettiğinizden emin olun. Bu siteler uçtan uca şifreleme sunarak saldırganların izlemesini önler.

İki faktörlü kimlik doğrulama kullanın Özel hesaplarınıza iki faktörlü kimlik doğrulama eklemek, saldırganların bunlara erişmesini önlemenin diğer bir yoludur. Bir bilgisayar korsanı oturum açma bilgilerinize erişse bile, iki faktörlü kimlik doğrulama, hesabınıza erişmelerini engelleyecektir.

WPA3 şifrelemeyi tercih edin WPA3 en yeni Wi-Fi güvenlik protokolüdür. Verilerinizi şifreleyerek kaba kuvvet ve şeytani ikiz saldırılarına karşı korur. WPA3-Enterprise ise halka açık Wi-Fi ağları için güvenliği artıran ve saldırganların çevrimiçi etkileşimlerinizi izlemesini engelleyen bir WPA3 modudur.

Yazılımlarınızı güncel tutun Güncel olmayan yazılımlardan kaynaklanan güvenlik ihlallerini önlemek için işletim sisteminizi, tarayıcılarınızı ve kullandığınız diğer yazılımları düzenli olarak güncelleyin. Yazılım güncellemeleri genellikle saldırganların yararlanabileceği bilinen güvenlik açıkları için yamalar içerir.

Ağınızı izleyin Yakındaki Wi-Fi ağlarını düzenli olarak taramak için ağ izleme araçlarını kullanın. Beklenmedik veya şüpheli ağları, özellikle de bilinen genel ağlara benzer adlara sahip olanları arayın. Herhangi bir garip ağa bağlanmaktan kaçının ve ağ yöneticisini bilgilendirin. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Ferrari kripto kervanına katıldı! Artık ödemeler kripto ile yapılabilecek. – Teknoloji

Ferrari kripto kervanına katıldı! Artık ödemeler kripto ile yapılabilecek. – Teknoloji





Ferrari, lüks spor otomobilleri için Amerika Birleşik Devletleri’nde kripto para ödemelerini kabul etmeye başlayarak, bu uygulamayı Avrupa’ya genişletme planları yapıyor. Şirket, zengin müşterilerinin talepleri doğrultusunda kripto ödeme seçeneğini sunmaya karar verdi.

Ferrari’nin Baş Pazarlama ve Ticaret Sorumlusu Enrico Galliera, Reuters’a yaptığı açıklamada, bu adımı pazar ve bayi talepleri doğrultusunda attıklarını açıkladı. Ferrari, kripto ödemeler için başlangıçta büyük kripto ödeme işlemcilerinden biri olan BitPay’i kullanacak ve Bitcoin, Ether, ve USDC gibi önemli kripto paralarla işlem yapılmasına izin verecek.

Şirket, kripto para ödeme planlarını gelecek yılın ilk çeyreğinde Avrupa’ya genişletmeyi hedefliyor. Ferrari’nin en büyük bölgesi olan Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (EMEA), bu yılın ilk yarısında toplam araç sevkiyatının yüzde 46’sını temsil ediyor.

2022 yılında dünya genelinde 13,200 araç satan İtalyan şirketi, araç fiyatlarını 200,000 Euro’dan başlayarak 2 milyon Euro’ya kadar çıkarıyor.

Ferrari, yılın ilk yarısında Amerika’da 1,800’den fazla araç sattı. Galliera, Ferrari’nin kripto para ile kaç araç satacağına dair spesifik bir sayı vermedi, ancak şirketin sipariş portföyünün güçlü olduğunu ve 2025 yılına kadar tamamen dolu olduğunu belirtti.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Türk Telekomdan apos;Fiber Teknoloji Evinde Paketleri

Türk Telekomdan apos;Fiber Teknoloji Evinde Paketleri

Teknoloji ve dijital dönüşümün öncüsü Türk Telekom, 81 ilde müşterilerinin yüksek hızlı internet ihtiyaçlarına ‘Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ ile cevap veriyor. Türk Telekom evde internet müşterileri 100-200-500-1000 Mbps yüksek hızlı internet paketlerini online başvuruya özel ilk ay ücretsiz avantajı ve 24 ay fiyat garantisi ile satın alabiliyor. 

Türkiye’nin dijital dönüşümünün lideri Türk Telekom, sabit internet pazarının lideri olarak 81 ilde müşterilerinin yüksek hızda internet ihtiyacını karşılarken, katma değerli yüksek hız kampanyalarıyla da özel avantajlar sağlıyor.

 

 ‘Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ ile 24 ay fiyat garantisi 

Türk Telekom, ‘Fiber Teknoloji Evinde’ kampanyası ile yeni evde internet müşterilerine 24 ay sözlerine karşılık 100-200-500-1000 Mbps limitsiz fiber internet paketleri 24 ay fiyat garantisi ile sunuyor. Türk Telekom ayrıca ‘Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ ile birlikte cihazları zararlı yazılım ve virüslere karşı koruyan McAfee virüs koruma programını da bir arada sunarak, müşterilerin tüm ihtiyaçlarının tek pakette karşılanmasını hedefliyor.

Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ni satın alan müşteriler, Türk Telekom Prime ayrıcalıklarından yararlanma imkânı elde ederken, ihtiyaç duymaları halinde Wi-Fi 6 teknolojili premium modemi 24 ay fiyat garantisi ve avantajlı fiyatlarla alabiliyor. 

Türk Telekom Pazarlama ve Müşteri Deneyimi Genel Müdür Yardımcısı Zeynep Özden, “Türkiye’nin dijital dönüşümünün öncüsü Türk Telekom olarak, 81 ildeki fiber altyapımızla müşterilerimizin yüksek hızlı internet ihtiyaçlarını karşılarken yenilikçi ürün ve hizmetlerimizi avantajlı tekliflerle sunmaya devam ediyoruz. Portföyümüzdeki 1000 Mbps’ye varan yüksek hızlı fiber internet paketlerini tercih eden müşterilerimizin ihtiyaçlarına özel ayrıcalıklar sağlayarak fiber internet keyfini artırıyoruz” dedi.

Online başvuruya özel ilk ay ücretsiz

Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ne online başvuru yapan müşteriler, internet kullanımlarının ilk ayında herhangi bir ücret ödemiyor. Sadece online başvuruda geçerli ilk ay ücretsiz fırsatından yararlanmak için Türk Telekom web sitesi ya da Türk Telekom uygulamasına giriş yapılarak hızla ve kolaylıkla evde internet yeni abonelik başvurusu yapılabiliyor. Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ni satın almak isteyen müşteriler, turktelekom.ly/fiberteknolojievinde linkinden paketleri inceleyebiliyor.

Fiber Teknoloji Evinde müşterilerine özel dijital eğlence paketi aylık 19,90 TL

Fiber Teknoloji Evinde kampanyası ile yerli ve yabancı kanallar, spor, sinema, dizi, belgesel, çocuk, yaşam, eğlence ve müzik kanallarının bir arada olduğu Tivibu Go Süper ve milyonlarca şarkıyı özgürce dinleyebileceğiniz Muud ürünlerinin yer aldığı Dijital Eğlence paketi, Fiber Teknoloji Evinde müşterilerine özel aylık sadece 19,90 TL’ye sunuluyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Yapay Zekâda Akademik Dürüstlük ve Etik: Bilgi Üretiminde Yeni Paradigmalar

Yapay Zekâda Akademik Dürüstlük ve Etik: Bilgi Üretiminde Yeni Paradigmalar

Günümüzdeki teknolojik ilerlemeler, bilgi üretiminde yeni boyutlar açıyor. Yapay zekâ akademik etik ve dürüstlük kavramlarını yeniden tanımlanmasını gerektiriyor. Yapay zekâ teknolojisinin akademik alanı; insan etiği, kaynak atıfları, bilgi üretimi, veri manipülasyonu ve intihal gibi etik boyutları içermekte. Yapay zekâ, büyük veri analizi ve tahmin etme yetenekleri sayesinde bilgi üretiminde çığır açıcı bir rol oynamakta. Bununla birlikte, bu etki nedeniyle ortaya çıkan yeni sorumluluklar ve ahlaki zorluklar göz ardı edilmemelidir. Veri madenciliği ve yapay zekâ tabanlı makine öğrenimi, araştırmaların hızını artırabilir, ancak bu tekniklerin sonuçlarının nasıl elde edildiği ve ne kadar güvenilir olduğu hala sorgulanmaya açık.

Akademinin hizmetindeki yapay zekânın sınırları nerede başlar, nerede biter?

Akademik dünyada güvenilir bilgi üretiminde akademik dürüstlük çok önemlidir. Akademik çalışmalara hizmet eden yapay zekâ, özetleme, çeviri ve metin üretimi gibi alanlarda büyük faydalar sağlayabilir. Bununla birlikte, yapay zekânın ürettiği içeriklerin orijinal olup olmadığı ve kaynak atıflarının doğru olup olmadığı gibi konular etik bir çerçevede ele alınmalıdır. Bu noktada, insanlar ve algoritmalar arasındaki sınırlar net bir şekilde çizilmelidir ve yapay zekânın ahlaki standartlara uyması kullanıcılar tarafından garanti edilmelidir.

 

Yapay zekâ ve intihal tartışmaları

Akademik dünyada intihal, etik standartlara aykırı olarak kabul edilir. İntihal, yapay zekânın hızlı metin üretme yetenekleri nedeniyle artabilir. Sonuç olarak, yapay zekâ tarafından oluşturulan içeriklerin özgünlüğü ve kaynaklarının doğru bir şekilde belirtilmesi gerekir. Bu, algoritmaların etik değerleri içselleştirmesini gerektirir ve akademik dürüstlüğü güvence altına alır.

Öğrenci verilerin gizliliği nasıl ele alınmalı?

Hisar Okulları Bilişim Stratejileri Merkezi Koordinatörü Dilara Vardar: “Üstün Öğrenen Programımız kapsamında işbirliği yaptığımız Coursera’nın araştırmasına göre; 2025 yılına kadar dijitalleşme, veri ve yapay zekâ alanlarındaki gelişmelerin 97 milyona yakın yeni iş yaratacak. Ayrıca mevcut 85 milyon işin de değişeceği tahmin ediliyor. Yapay Zekâ akademik dürüstlük bağlamında da tartışılıyor. Akademik dürüstlük ve yapay zekâ etiği, sadece akademik içerik üretmekle sınırlı değil. Yapay zekâ çerçevesi iyi çizilmezse; öğrencileri değerlendirmek, eğitim materyalleri yapmak ve araştırma yapmak gibi alanlarda etik sorunlara neden olabilir. Geçtiğimiz günlerde[1]  Science ve Nature gibi dergilerin ChatGPT ile yazılan makaleleri yasaklaması bu endişeye bir örnek. Ayrıca etik tartışmalar, eğitimde kullanılan algoritmaların adil olup olmadığı ve öğrenci verilerinin gizliliği ve güvenliği gibi konulardan da kaynaklanabilir. Hisar Okulları Bilişim Stratejileri Merkezi olarak apay zekânın eğitim dünyasına i etkisi ve bu kapsamda okulların atacağı adımları belirlemek adına çalışmalarımızı yürütüyoruz.   “Açık Kaynak” yaklaşımımız doğrultusunda Bilişim Stratejileri Merkezi’nin yayınlamış olduğu e-bültenden tüm eğitimcilerin yararlanacağına inanıyoruz”.

 

Yapay Zekâ ve Meslekler

Yapay zekâ, birçok farklı sektörde ve meslekte büyük etkiler yaratmış ve yaratmaya devam etmektedir.

 Yapay zekânın etkileyeceği bazı meslekler şu şekilde sıralanabilir:

Sağlık Sektörü:

Tıp alanında yapay zekâ, teşhis, tedavi ve hasta bakım süreçlerinde kullanılmaya başlanmıştır. Radyoloji, patoloji gibi görüntüleme alanlarındaki verilerin analizi, hastalık teşhislerinin doğruluğunu artırmada yardımcı olabilir.

Hukuk:

Mahkeme kararlarının incelenmesi ve hukuki belgelerin analizi gibi işlemlerde yapay zeka kullanılır. Büyük miktarda veri ve metin işlerken özellikle etkilidir.

Üretim ve Endüstri:

Üretim süreçlerini daha verimli hale getirmek, hataları önceden tahmin etmek ve optimize etmek için yapay zekâ kullanılır. Yapay zekâ, robotik sistemlerle birlikte üretim hatlarını yönetiyor.

Finans:

Yapay zekâ, finansal analiz, risk yönetimi, otomatik ticaret gibi alanlarda kullanılır. Büyük veri analiziyle piyasa trendlerini tahmin etmek ve yatırım kararları almak için kullanılabilir.

Eğitim:

Yapay zekâ, öğretmenlere yardımcı olmak için kullanılır ve öğrenci performansını takip eder. Adaptif öğrenme sistemleri, öğrenci başarısını artırabilir.

Ulaşım:

 Lojistik, trafik yönetimi ve otonom araçlar için yapay zekâ kullanılmaktadır. Araçlar, trafik durumunu analiz edebilir ve sürücüsüz taşıma sistemleri oluşturabilir.

Pazarlama:

Hedef kitle davranışlarını analiz ederek yapay zekâ kullanarak pazarlama stratejileri oluşturur. Ayrıca kişiselleştirilmiş içerik ve tavsiyeler sunmak için kullanılabilir.

 

Yapay zekânın gelişimiyle birlikte ortaya çıkabilecek meslekleri ise şöyle sıralayabiliriz:

Veri Mahremiyeti Danışmanı: Yapay zekâ sistemleri çok sayıda veri kullandığından, veri güvenliği ve mahremiyeti önemlidir. Bu meslek, verilerin mahremiyet ve güvenlik risklerini yönetmek için danışmanlık sağlar.

Yapay Zekâ Güvenlik Uzmanı: Yapay zekâ sistemlerinin siber güvenliği son derece önemlidir. Yapay Zekâ Güvenlik Uzmanları, sistemleri siber saldırılardan koruyabilir ve güvenlik açıklarını tespit edebilir.

Yapay Zekâ Çevirmeni: Çeşitli dillerde çalışan yapay zekâ sistemleri, iletişim kurmak için yapay zekâ çevirmenleri gerektirebilir. Bu meslek, çeşitli dillerde çalışan yapay zekâ sistemlerini geliştirmek ve veri akışını yönetmekle ilgilenir.

Yapay Zekâ Tasarım Psikologu: İnsanlarla etkileşim kurmak için yapay zekâ sistemlerinin kullanıcı deneyimini en üst düzeye çıkarmak çok önemlidir. Bu uzmanlar, yapay zekâ sistemlerini insanların duygusal tepkileriyle daha iyi uyumlu hale getirmek için çalışabilir.

Yapay Zekâ İşbirliği Uzmanı:

İnsanlar ve yapay zekâ sistemleri arasındaki etkili işbirliğini sağlamak için uzmanlara ihtiyaç olabilir. Bu uzmanlar, insan-robot etkileşimini geliştirmek, işbirliği protokolleri tasarlamak ve sistemler arası uyumu sağlamak için çalışabilir.

Yapay zekânın akademi alanında da meslekler alanında da çok fazla değişim yapacağından hemfikiriz. Önemli olan kişilerin bu değişiklere uyum sağlayıp kendini adapte edebilmesidir. Hayatımızı oldukça kolaylaştıracak fakat bizden de bir şeyler götürecek bu alanda bilgi sahibi olmak günümüz insanın görevlerinden biri haline gelmiştir. Bundan dolayı yapay zekâ konusunda gelişmeleri takip etmeli ve bu alanda da yetkinlik kazanabilecek hale gelmeliyiz.

 

Hisar Okulları’nın eğitim modeli bilim, mühendislik, sanat ve tasarım alanlarını kapsıyor

Hisar Okulları kurulduğu ilk günden bu yana, dünya ile rekabet edebilen öğrenciler yetiştirmek üzere; bilim, mühendislik, sanat, tasarım gibi farklı alanların ilişkilendirildiği bir eğitim modeli ve akademik program sunuyor. Okul; en küçük yaşlarından başlayarak, her düzeydeki öğrenciler için ilgi alanları doğrultusunda deney ve gözlem odaklı bilgi ve beceri edinme fırsatları yaratıyor. Bu becerilerle donanmış öğrenciler yaşam yolculuklarına, sorun belirleme, çözüm üretme ve bu çözümleri sebatla uygulamaya koyma tecrübesiyle başlıyorlar. 1591 öğrencisi olan okulun mezunları, Türkiye ve dünyanın önde gelen eğitim kurumları ve kuruluşlarında eğitim ve çalışma hayatlarına devam ederken, içinde bulunduğu toplumun ilerlemesine de katkı veriyor. www.hisarschool.k12.tr/

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Sony Alpha 7C Serisine Ait İki Yeni Kamerayı Kullanıcılarıyla Buluşturuyor

Sony Alpha 7C Serisine Ait İki Yeni Kamerayı Kullanıcılarıyla Buluşturuyor

61MP yüksek çözünürlüklü sensöre sahip Alpha 7C R ile en yeni fotoğraf ve video performansına sahip Alpha 7C II kullanıcıların beğenisine sunuldu.

Sony, kompakt full frame değiştirilebilir lensli fotoğraf makineleri α7C serisinin iki yeni üyesi Alpha 7C II ve Alpha 7C R’yi kullanıcıları ile buluşturdu.

Yaklaşık 33.0 efektif megapiksele sahip full frame görüntü sensörü ile donatılan Alpha 7C II, kompakt ve hafif bir tasarım ile (yaklaşık 12 cm genişlik x 7 cm yükseklik x 6 cm derinlik ve yaklaşık 513 gram ağırlık) en yeni fotoğraf ve video işlevlerini ve performansını bir arada sunuyor. Alpha 7C II, seyahat ve sokak fotoğrafçılığı gibi çok çeşitli çekim senaryoları için mükemmel olan kompakt boyutta performans ve özellikleri bir araya getirmesiyle tanınan α7C serisinin ikinci nesil versiyonu olma özelliğini de taşıyor.

Alpha 7C R, kompakt ve hafif bir gövdeye (Alpha 7C II ile benzer boyut ve ağırlıkta) yerleştirilmiş Alpha 7R V’de bulunan benzer bir sensör ile kendisini gösteriyor. 61.0 efektif megapiksele sahip olan Alpha 7C R, tam boyutlu görüntü sensörünün yüksek çözünürlük ve zengin tonlama performansına sahip yeni bir kompakt full frame değiştirilebilir lens özellikleri ile dikkat çekiyor. 

Aşırı yüksek çözünürlüklü görüntü yakalamanın mobilite ve hafiflik ile birleşmesiyle birlikte günlük anlık çekimlere ek olarak, portre, vahşi yaşam ve manzara fotoğrafçılığı gibi çok çeşitli ortamlarda da kolaylıkla yüksek kaliteli görüntü yakalanmasına imkân sağlıyor.

 

İçerik oluşturucular için hazırlandı

Her iki model de Sony’nin Alpha 7R V ve Alpha 6700 gibi en yeni değiştirilebilir lensli fotoğraf makinelerinde bulunan AI işleme birimi ve BIONZ XR® işlemcileri sayesinde kullanıcılara üst düzey performans sunuyor. Gerçek Zamanlı Tanıma AF, çok çeşitli nesneleri yüksek doğrulukla tanıyor ve 5 eksenli gövde içi görüntü sabitleme, fotoğraf çekerken yedi adımlı çekim avantajı sağlıyor. 

Video performansı açısından her iki model de 4K60P’ye kadar yüksek kaliteli 4:2:2 10 bit video kaydını destekliyor ve her iki model de zengin sinematik videolar için Sony’nin beğenilen S-Cinetone renk dinamiklerini barındırıyor. Aktif Mod gövde içi görüntü sabitleme, yapay zekâ tabanlı otomatik çerçeveleme, dijital ses arayüzü desteği ve yüksek kaliteli video çekimini destekleyen özellikleri ile kullanıcıların ihtiyaçlarına en net cevabı sunuyor. 

“Sony olarak içerik üreticileri için çıtayı sürekli yükseltiyoruz.” açıklamalarında bulunan Sony Avrupa Görüntüleme Ürünleri ve Çözümleri Pazarlama Başkanı Yann Salmon Legagneur, “Alpha 7C II ve Alpha 7C R’nin piyasaya sürülmesiyle hem fotoğraf hem de video içerik üreticilerinin aynasız değiştirilebilir lensli fotoğraf makinelerinde yüksek kaliteli görüntü performansı sağlayan yeni bir cihaza sahip olmalarını sağlıyoruz.” diyerek sözlerini tamamladı.

  

Alpha 7C II’nin Ana Özellikleri

Yüksek görüntüleme performansı elde etmek için yaklaşık 33.0 efektif megapiksele sahip full frame arkadan aydınlatmalı Exmor R® CMOS sensör ve en yeni BIONZ XR® görüntü işleme motoru.
Yaklaşık 13 cm x 9,6 cm x 8,1 cm boyutlarında ve yaklaşık 698 gram ağırlığında olan Alpha 7 IV ile karşılaştırıldığında Alpha 7C II %22’ye kadar daha hafiftir ve %45’e kadar daha az hacme sahiptir.
Standart ISO hassasiyetleri hem fotoğraflar hem de filmler için 100 ila 51200 arasında değişiklik gösterir (fotoğraflar için genişletilmiş ISO 50 ila 204800), yüksek hassasiyetli, gürültüsüz çekim imkânı.

 

Alpha 7C R’nin Ana Özellikleri

Yüksek çözünürlüklü ve yüksek netlikte görüntüleme performansı elde etmek için yaklaşık 61.0 efektif megapiksele sahip full frame arkadan aydınlatmalı Exmor R® CMOS sensör ve en yeni BIONZ XR® görüntü işleme motoru.
Yaklaşık 13 cm x 9,9 cm x 8 cm boyutlarında ve yaklaşık 725 gram ağırlığında olan Alpha 7R V ile karşılaştırıldığında, ALPHA 7C R yaklaşık %29 daha hafiftir ve yaklaşık %53 daha az hacme sahiptir.
Standart ISO hassasiyeti hem fotoğraflar hem de filmler için 100 ila 32000 arasındadır (fotoğraflar için genişletilmiş ISO 50 ila 102400).
7.0 adımlı optik 5 eksenli gövde içi görüntü sabitlemeye ek olarak, 1 piksel seviyesindeki hafif bulanıklığı algılama ve düzeltme özelliği.
Yüksek çözünürlüklü bir görüntü oluşturmak için birden fazla görüntüyü alıp bunları bilgisayarda sentezleyen Piksel Kaydırmalı Çoklu Çekim özelliğiyle donatılmıştır.
Alpha 7C R ile verilen GP-X2 kavram kolu ile birleştirerek, uzun süre çekim yaparken veya telefoto lens kullanırken bile sabit bir tutuşla rahatça çekim yapma imkânı.

 

Alpha 7C II ve Alpha 7C R’nin Ortak Özellikleri

1. Kompakt boyut ve yüksek hareket kabiliyeti

Her iki model de kullanıcısına kullanım ve taşıma kolaylığı sağlıyor. Kompakt boyutu (her iki model de yaklaşık 12,4 cm genişlik x 7 cm yükseklik x 6,4 cm derinlik) ve ağırlığı Alpha 7C II için yaklaşık 513 gram ve Alpha 7C R için yaklaşık 515 gram olması ile her an kullanıcısına eşlik edebiliyor.

Bugün duyurulan geniş açılı zoom lens SEL FE 16 -35MM F/2.8 GM II ile birleştirildiğinde, tam zoom aralığında F2.8 parlaklık ile G Master™’a özgü mükemmel görüntü ve yüksek hızlı AF elde ediliyor. Kullanıcılar, Sony’nin 70’ten fazla E-mount serisinden favori lensini rahatlıkla bu iki kamerada özgürce deneyimleyebiliyor ve hem fotoğraflarda hem de filmlerde tam boyuta özgü çeşitli görüntü kabiliyetlerinin keyfini çıkarabiliyor.

 

2. Dahili AI işleme birimi sayesinde geliştirilmiş konu tanıma performansına sahip AF performansı

α7R V ile aynı yapay zeka işleme birimine sahip olan fotoğraf makinesi, Gerçek Zamanlı Tanıma AF özelliği sayesinde nesneleri yüksek doğrulukla tanıyor. Örneğin, bir kişinin fotoğrafını çekerken, kişi karmaşık bir poz alsa veya yüzü gizli olsa bile, poz tahmin teknolojisi nesneyi yüksek doğrulukla yakalamak ve izlemek için kullanılabiliyor.

α7C serisinin mevcut insan ve hayvanlarına ek olarak, kuşları, böcekleri, arabaları, trenleri ve uçakları da aynı yüksek doğrulukla tanımlayabiliyor.

 

3) Gelişmiş video performansı

Alpha 7C II ve Alpha 7C R, sırasıyla 7K ve 6K’ya eşdeğer yüksek çözünürlüklü ve ayrıntılı video verilerini yoğunlaştırıyor ve yüksek kaliteli 4K video çıkışı sağlayabiliyor. 14+ stop’luk geniş bir enlemi destekleyen S-Log3 ile donatılmış olan fotoğraf makinesi, kontrastlı sahnelerde bile çok az aşırı pozlama ve az pozlama ile zengin tonlamalar oluşturuyor. 

Log çekim modunda kullanıcılar tarafından içe aktarılan LUT, kamera monitöründe görüntülenebiliyor ve kullanıcının post prodüksiyonda bitmiş görüntüyü kontrol ederken çekim yapmasına olanak sağlıyor. Ayrıca, Sony’nin benzersiz bir özelliği olan S-Cinetone™ ile donatılan kamerada; post süreci olmadan da doğrudan kameradan sinematik bir görünüm oluşturabiliyor. 

Sony’nin Cinema Line teknolojisini temel alan S-Cinetone, sinema kalitesi sunmak üzere sağlıklı görünen ten rengi için gerekli olan doğal orta tonları sunuyor. Ayrıca video ve fotoğrafların görünümünü ve hissini kolayca değiştirmenizi sağlayan Creative Look özelliği de dikkat çekiyor.

 

4) İşletilebilirlik ve bağlanabilirlik

Dokunmatik olarak çalıştırılabilen değişken açılı LCD monitörle donatılmış olan cihaz, en yeni dokunmatik menü ile sezgisel kullanım sayesinde rahat çekimi destekliyor. Kullanıcısının favori işlevlerini atamasına olanak tanıyan ön kadran, fotoğraf/film/S&Q anahtar kadranı ve XGA yüksek çözünürlüklü vizör gibi işlevler ile kullanımı kolaylaştıran cihazda, sabit kamera çalışmasını desteklemek için 7.0 adımlı optik 5 eksenli gövde içi görüntü sabitleme ile donatılarak kullanıcı deneyiminin özgürce şekillendirilebilmesine imkân sağlıyor.

Kamerayla çekilen videoları ve fotoğrafları bulut hizmetine kolayca yükleyerek uzaktan kamera kullanımına ve kameradan mobil cihazlara görüntü aktarımına olanak tanıyan akıllı telefon uygulaması Creators’ App ile uyumludur.

5) Çevre dostu ilkeler göz önünde bulundurularak tasarlandı

Sony, son 11 yılda dijital fotoğraf makineleri ve dijital video kameralarda yaklaşık 395 ton işlenmemiş plastiği geri dönüştürülmüş plastikle değiştirerek çevre dostu ilkelerini sürdürüyor. Kamera gövdesinde SORPLAS™ dahil olmak üzere geri dönüştürülmüş malzemeler kullanılarak işlevsellikten ödün vermeden çevresel etki azaltılıyor.

İşlemlere yardımcı olmak için menüleri ve video oynatma ekranlarını sesli okuyan Sony’nin Ekran Okuyucu işlevi ile donatılmasının yanı sıra, çeşitli içerik faaliyetlerini desteklemek için yeni bir menü Büyütme Ekranı işlevini de kullanıcılarına sunuyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

İş hayatında yapay zeka devri! – Teknoloji

İş hayatında yapay zeka devri! – Teknoloji





Yurtdışında bir kafede çalışanların verimliliğini ve müşterilerin harcadığı vakti tespit etmek için yapay zeka kullanılıyor. Kimi vatandaşlar bu uygulamanın mantıklı olduğunu söylerken, mahremiyetin ortadan kalktığını ve insanlara robot gözüyle bakıldığını ifade ederek durumu eleştirenler de oldu.

Bu verilerin sonucu ne olacak?

Bu uygulamayla dükkanda çalışanların mobbinge maruz kalacağını ve stresle birlikte işini daha kötü yapacağını düşünenler de var. Müşterilerin verilerinin de toplandığı görülürken, bu bilgiler sonucunda nasıl bir pazarlama stratejisi izleneceği de merak konusu. Uygulamayla beraber gerçekten çalışan ve çalışmayan işçilerin belli olacağı için patronların işinin kolaylaşacağı düşünülüyor.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com