Mobil Uygulamalarla Yenilikçi Pazarlama Stratejileri

Mobil Uygulamalarla Yenilikçi Pazarlama Stratejileri

Günümüzde, mobil uygulama oluşturma ve entegrasyonunun gücü giderek önem kazanıyor. Digital Exchange, markalara, işletmelere ve müşterilere küresel anlamda 360° hizmet sunarak mobil dünyada başarılı olmanın kapılarını aralıyor.

 

Günümüz dijital çağında, mobil cihazlar giderek hayatın vazgeçilmez bir parçası haline geliyor. Mobil cihazlar, tüketicilerin ihtiyaçlarını anında karşılamak ve hayatlarını kolaylaştırmak için büyük bir potansiyel sunuyor. Sadece haberleşme aracı olmanın ötesinde, akıllı telefonlar ve tabletler, alışverişten eğlenceye, bilgi edinmeden sosyal medya paylaşımlarına kadar birçok işlevi tek bir cihazda birleştirerek, işletmelerin de iş stratejilerini ve pazarlama yöntemlerini dönüştürmelerinde etkili oluyor. Günümüz tüketicileri, ürün ve hizmetlere dair bilgilere anında erişmek ve satın alma işlemlerini kolaylıkla gerçekleştirmek istiyorlar. Mobil cihazların yaygın kullanımı, mobil uygulamaların tüketicilere daha hızlı ve kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmalarına imkân tanıyor. İşletmeler, mobil uygulamalar aracılığıyla müşteri sadakatini artırabiliyor, etkili pazarlama stratejileri uygulayabiliyor ve rekabet avantajı elde edebiliyorlar. Bu noktada, mobil uygulama oluşturma ve entegrasyonunun gücü devreye giriyor. Digital Exchange, dijital pazarlama ve teknoloji alanında öncü bir ajans olarak, markalara, işletmelere ve müşterilere küresel anlamda 360° hizmet sunarak mobil dünyada başarılı olmanın kapılarını aralıyor.

 

Markaların dijital dünyadaki varlıkları mobil uygulamalar ile güçleniyor

 

Mobil uygulamalar, işletmelerin müşterileriyle çok daha yakın bir ilişki kurmalarını ve kişiselleştirilmiş, özelleştirilmiş bir deneyim sunmalarını sağlıyor. Bu sayede, markaların müşteri memnuniyetini ve bağlılığını artırarak uzun vadeli, güçlü müşteri ilişkileri oluşturmalarına yardımcı oluyor. Özellikle müşterilerin ihtiyaçlarına uygun bir mobil deneyim sunan markalar, kullanıcı dostu arayüzleri ve hızlı işlem süreçleriyle müşterilerin kolaylıkla aradıkları ürünlere ve hizmetlere ulaşmasını sağlıyor. Müşteri sadakatini artırmada etkili bir rol üstlenen mobil uygulamalar, kullanıcıların kesintisiz bir şekilde işletmenin ürün ve hizmetlerine erişebilmelerini mümkün kılıyor. Müşterilerin ihtiyaçlarını göz önünde bulunduran Digital Exchange, özelleştirilmiş, kullanıcı dostu, yüksek performanslı ve güvenli mobil uygulama çözümleriyle markaların mobil dünyadaki varlıklarını güçlendiriyor.

Neredeyse her sektörde kullanılabilen mobil uygulamalar, e-ticaret, perakende, finans, seyahat, sağlık, eğlence ve daha pek çok sektörde markaların müşterilerine daha iyi bir deneyim sunmalarını sağlıyor. İşletmelerin rakiplerinden bir adım öne geçmelerinde etkili olan mobil uygulamalar, müşterilere daha hızlı ve etkili bir hizmet sunulmasını sağlayarak tercih edilebilirliği artırıyor. Digital Exchange’in uzman ekibi, farklı sektörlerdeki markalara özel çözümler sunarak, müşterilerinin ihtiyaçlarına en uygun ve etkili mobil uygulamaların oluşturulmasını sağlıyor. Başarılı bir mobil uygulamanın anahtar özellikleri arasında, kullanıcı dostu arayüz, performans ve hız, güvenlik ve entegrasyon yer alıyor. Kullanıcı dostu arayüz, kullanıcıların istedikleri bilgilere veya ürünlere hızlıca erişmelerini sağlarken yüksek performans ve hız, hızlı yanıt süreleriyle kullanıcı memnuniyetini artırıyor. Müşteri verilerinin güvenliğini en üst düzeyde tutarak kullanıcıların kişisel bilgilerinin ve işlem geçmişlerinin koruma altına alınması ve uygulamanın mevcut sistemlerle entegre edilerek müşteri verilerinin senkronizasyonunu ve yönetimini kolaylaştırması, başarılı bir mobil uygulamanın anahtar noktaları olarak karşımıza çıkıyor.

 

Emrah Pamuk: “Markalar, kişiselleştirilmiş deneyimler sunarak müşteri sadakatini artırmanın yollarını arıyor”

 

İhracata yönelik hedef pazarlarda marka tanınırlığını artırmada, web ve mobil uyumlu uygulamalar ürünlerin profesyonel bir şekilde sergilenmesini sağlıyor. Digital Exchange’in Responsive tasarımları sayesinde, ziyaretçiler hangi cihazdan bağlanırsa bağlansın, içerikleri düzgün bir şekilde görüntüleyebiliyorlar. Ayrıca, ziyaretçileri kendi dillerinde karşılayarak, markalar hedef kitlelerinin 

önündeki bariyerleri kaldırabiliyorlar. Markaların ihracat yapmayı hedefledikleri ülkeler için SEO uyumlu uygulama içerikleri oluşturan Digital Exchange, aynı zamanda, kaliteli ve hızlı altyapı ile ziyaretçileri sıkmadan ve dikkatlerini kaybetmeden ürünler hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlıyor. Digital Exchange’in uzman ekibinin geliştirdiği, iOS ve Android platformlarında çalışacak native veya web tabanlı mobil uygulamalar ile markalar müşterilerinin mobil deneyimi en üst düzeyde tutabiliyorlar.

Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, “Mobil cihazların hayatımızdaki önemi ve etkisi gün geçtikçe artıyor. Mobil dünyanın hızla gelişmesi, işletmelerin de dijital stratejilerini ve pazarlama yöntemlerini değiştirmelerine olanak tanıyor. Markalar, müşterileriyle daha yakın bir ilişki kurarak ve kişiselleştirilmiş deneyimler sunarak müşteri sadakatini artırmanın yollarını arıyor. Mobil uygulama oluşturma ve entegrasyonunda öncü bir rol oynayarak, markalar için mobil dünyada başarılı olmanın kapılarını aralıyoruz. Digital Exchange olarak, müşterilerimizin ihtiyaçlarına uygun, kullanıcı dostu, yüksek performanslı ve güvenli mobil uygulamalar ile onların dijital çağdaki varlıklarını güçlendiriyoruz. Uzman ekibimiz, farklı sektörlerdeki markalara özel çözümler sunarak, müşterilerimizin mobil dünyada bir adım öne çıkmasını sağlıyor. Mobil cihazların vazgeçilmez bir parçası olduğu bu dijital çağda, işletmelerin mobil uygulamalarla güçlenmesine yardımcı olmaktan gurur duyuyoruz.” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Threads, Dijital Pazarlamaya Yeni Bir Soluk Getirecek

Threads, Dijital Pazarlamaya Yeni Bir Soluk Getirecek

Facebook, Instagram ve Whatsapp uygulamalarının üst markası Meta, Twitter’a rakip olan Threads adlı uygulamayı kullanıma sunarak pazarlama dünyasına yeni bir soluk getirdi. Threads, Instagram ile entegre bir şekilde çalışan bir uygulama olarak dikkat çekiyor. Son dönemde Twitter’da yaşanan değişikliklerden memnun olmayan kullanıcıları kendine çekebilecek potansiyele sahip olduğunu belirten Dijital Pazarlama Okulu Kurucusu Yasin Kaplan, artı ve eksileriyle bir anda sosyal medya dünyasını etkisi altına alan bu uygulamanın pazarlama dünyasında da çok kısa bir zamanda farklı değişikliklere yol açacağını söyledi.

Meta’nın Twitter’a rakip uygulaması Threads kullanıma sunuldu ve şirketin on yıldan uzun bir süre önce satın aldığı popüler fotoğraf paylaşım ağı Instagram’a eşlik edecek bir uygulama olarak görücüye çıktı.

Threads’in kolay aktivasyon özelliği sayesinde hızla kullanıcı yoğunluğuna ulaşabileceğini ifade eden Dijital Pazarlama Okulu Kurucusu Yasin Kaplan, uzun vadeli istikrarın sağlanıp sağlanamayacağını zamanla görüleceğini söyledi. 

Kaplan, “Threads özellikle hızlı tüketim alışkanlığına sahip kullanıcıları hedefleyerek markaların dikkatini çekebilecek ve bu aktif kullanıcılar pazarlama açısından önemli bir avantaj sağlayabilecek. Yakın zamanda metin, anahtar kelime ve hashtag odaklı hedeflemeler içeren reklamların Threads üzerinde yer alması bekleniyor. Zuckerberg, sosyal medya platformlarının öncelikli hedefinin büyümek olduğunu ve para kazanmaktan önce ürünün iyi çalışmasına odaklandıklarını belirtiyor. Ancak reklamların kısa bir süre sonra Threads’de de yer alacağını ve büyüdükçe platformun büyük bir reklam geliri elde edeceğini öngörüyorum. Zaten büyük bir veri tabanına sahip olan Instagram, WhatsApp ve Facebook’un, bu veriler sayesinde meta reklamları ve hedeflemelerinde başarılı. Bu kapsamda Threads’in eklenmesiyle yapay zeka odaklı reklam teknolojilerinin daha da güçleneceğini ve pazarlama alanında diğer platformlardan bir adım öne çıkacağını düşünüyorum” dedi. 

Threads’in en yakın arkadaşlarla özel bir iletişim kurmayı amaçladığını belirten Kaplan, markaların da bu uygulamayı kullanarak hedeflenmiş iletişim stratejilerini geliştirmelerinin mümkün olduğunu söyledi. Kaplan, markalar hedef kitlelerinn ilgi alanlarına ve tercihlerine göre özel içerikler sunarak daha kişisel ve etkileşimli bir iletişim kurulabilir. Markalar, kullanıcılarının olumlu deneyimlerini ve ürünleriyle ilgili etkileşimleri teşvik ederek doğal ve samimi bir içerik oluşturabilirler. Samimiyetin öncelikli olduğu yaratıcı ve etkili reklam içerikleri oluşturularak anlamlı ve unutulmaz deneyimler yaratılabilir. Threads, dijital pazarlama açısından farklı bir deneyime yol açacak ve klasik pazarlama teknikleri daha arka planda olacağa benziyor” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Yapay Zekâda Akademik Dürüstlük ve Etik: Bilgi Üretiminde Yeni Paradigmalar

Yapay Zekâda Akademik Dürüstlük ve Etik: Bilgi Üretiminde Yeni Paradigmalar

Günümüzdeki teknolojik ilerlemeler, bilgi üretiminde yeni boyutlar açıyor. Yapay zekâ akademik etik ve dürüstlük kavramlarını yeniden tanımlanmasını gerektiriyor. Yapay zekâ teknolojisinin akademik alanı; insan etiği, kaynak atıfları, bilgi üretimi, veri manipülasyonu ve intihal gibi etik boyutları içermekte. Yapay zekâ, büyük veri analizi ve tahmin etme yetenekleri sayesinde bilgi üretiminde çığır açıcı bir rol oynamakta. Bununla birlikte, bu etki nedeniyle ortaya çıkan yeni sorumluluklar ve ahlaki zorluklar göz ardı edilmemelidir. Veri madenciliği ve yapay zekâ tabanlı makine öğrenimi, araştırmaların hızını artırabilir, ancak bu tekniklerin sonuçlarının nasıl elde edildiği ve ne kadar güvenilir olduğu hala sorgulanmaya açık.

Akademinin hizmetindeki yapay zekânın sınırları nerede başlar, nerede biter?

Akademik dünyada güvenilir bilgi üretiminde akademik dürüstlük çok önemlidir. Akademik çalışmalara hizmet eden yapay zekâ, özetleme, çeviri ve metin üretimi gibi alanlarda büyük faydalar sağlayabilir. Bununla birlikte, yapay zekânın ürettiği içeriklerin orijinal olup olmadığı ve kaynak atıflarının doğru olup olmadığı gibi konular etik bir çerçevede ele alınmalıdır. Bu noktada, insanlar ve algoritmalar arasındaki sınırlar net bir şekilde çizilmelidir ve yapay zekânın ahlaki standartlara uyması kullanıcılar tarafından garanti edilmelidir.

 

Yapay zekâ ve intihal tartışmaları

Akademik dünyada intihal, etik standartlara aykırı olarak kabul edilir. İntihal, yapay zekânın hızlı metin üretme yetenekleri nedeniyle artabilir. Sonuç olarak, yapay zekâ tarafından oluşturulan içeriklerin özgünlüğü ve kaynaklarının doğru bir şekilde belirtilmesi gerekir. Bu, algoritmaların etik değerleri içselleştirmesini gerektirir ve akademik dürüstlüğü güvence altına alır.

Öğrenci verilerin gizliliği nasıl ele alınmalı?

Hisar Okulları Bilişim Stratejileri Merkezi Koordinatörü Dilara Vardar: “Üstün Öğrenen Programımız kapsamında işbirliği yaptığımız Coursera’nın araştırmasına göre; 2025 yılına kadar dijitalleşme, veri ve yapay zekâ alanlarındaki gelişmelerin 97 milyona yakın yeni iş yaratacak. Ayrıca mevcut 85 milyon işin de değişeceği tahmin ediliyor. Yapay Zekâ akademik dürüstlük bağlamında da tartışılıyor. Akademik dürüstlük ve yapay zekâ etiği, sadece akademik içerik üretmekle sınırlı değil. Yapay zekâ çerçevesi iyi çizilmezse; öğrencileri değerlendirmek, eğitim materyalleri yapmak ve araştırma yapmak gibi alanlarda etik sorunlara neden olabilir. Geçtiğimiz günlerde[1]  Science ve Nature gibi dergilerin ChatGPT ile yazılan makaleleri yasaklaması bu endişeye bir örnek. Ayrıca etik tartışmalar, eğitimde kullanılan algoritmaların adil olup olmadığı ve öğrenci verilerinin gizliliği ve güvenliği gibi konulardan da kaynaklanabilir. Hisar Okulları Bilişim Stratejileri Merkezi olarak apay zekânın eğitim dünyasına i etkisi ve bu kapsamda okulların atacağı adımları belirlemek adına çalışmalarımızı yürütüyoruz.   “Açık Kaynak” yaklaşımımız doğrultusunda Bilişim Stratejileri Merkezi’nin yayınlamış olduğu e-bültenden tüm eğitimcilerin yararlanacağına inanıyoruz”.

 

Yapay Zekâ ve Meslekler

Yapay zekâ, birçok farklı sektörde ve meslekte büyük etkiler yaratmış ve yaratmaya devam etmektedir.

 Yapay zekânın etkileyeceği bazı meslekler şu şekilde sıralanabilir:

Sağlık Sektörü:

Tıp alanında yapay zekâ, teşhis, tedavi ve hasta bakım süreçlerinde kullanılmaya başlanmıştır. Radyoloji, patoloji gibi görüntüleme alanlarındaki verilerin analizi, hastalık teşhislerinin doğruluğunu artırmada yardımcı olabilir.

Hukuk:

Mahkeme kararlarının incelenmesi ve hukuki belgelerin analizi gibi işlemlerde yapay zeka kullanılır. Büyük miktarda veri ve metin işlerken özellikle etkilidir.

Üretim ve Endüstri:

Üretim süreçlerini daha verimli hale getirmek, hataları önceden tahmin etmek ve optimize etmek için yapay zekâ kullanılır. Yapay zekâ, robotik sistemlerle birlikte üretim hatlarını yönetiyor.

Finans:

Yapay zekâ, finansal analiz, risk yönetimi, otomatik ticaret gibi alanlarda kullanılır. Büyük veri analiziyle piyasa trendlerini tahmin etmek ve yatırım kararları almak için kullanılabilir.

Eğitim:

Yapay zekâ, öğretmenlere yardımcı olmak için kullanılır ve öğrenci performansını takip eder. Adaptif öğrenme sistemleri, öğrenci başarısını artırabilir.

Ulaşım:

 Lojistik, trafik yönetimi ve otonom araçlar için yapay zekâ kullanılmaktadır. Araçlar, trafik durumunu analiz edebilir ve sürücüsüz taşıma sistemleri oluşturabilir.

Pazarlama:

Hedef kitle davranışlarını analiz ederek yapay zekâ kullanarak pazarlama stratejileri oluşturur. Ayrıca kişiselleştirilmiş içerik ve tavsiyeler sunmak için kullanılabilir.

 

Yapay zekânın gelişimiyle birlikte ortaya çıkabilecek meslekleri ise şöyle sıralayabiliriz:

Veri Mahremiyeti Danışmanı: Yapay zekâ sistemleri çok sayıda veri kullandığından, veri güvenliği ve mahremiyeti önemlidir. Bu meslek, verilerin mahremiyet ve güvenlik risklerini yönetmek için danışmanlık sağlar.

Yapay Zekâ Güvenlik Uzmanı: Yapay zekâ sistemlerinin siber güvenliği son derece önemlidir. Yapay Zekâ Güvenlik Uzmanları, sistemleri siber saldırılardan koruyabilir ve güvenlik açıklarını tespit edebilir.

Yapay Zekâ Çevirmeni: Çeşitli dillerde çalışan yapay zekâ sistemleri, iletişim kurmak için yapay zekâ çevirmenleri gerektirebilir. Bu meslek, çeşitli dillerde çalışan yapay zekâ sistemlerini geliştirmek ve veri akışını yönetmekle ilgilenir.

Yapay Zekâ Tasarım Psikologu: İnsanlarla etkileşim kurmak için yapay zekâ sistemlerinin kullanıcı deneyimini en üst düzeye çıkarmak çok önemlidir. Bu uzmanlar, yapay zekâ sistemlerini insanların duygusal tepkileriyle daha iyi uyumlu hale getirmek için çalışabilir.

Yapay Zekâ İşbirliği Uzmanı:

İnsanlar ve yapay zekâ sistemleri arasındaki etkili işbirliğini sağlamak için uzmanlara ihtiyaç olabilir. Bu uzmanlar, insan-robot etkileşimini geliştirmek, işbirliği protokolleri tasarlamak ve sistemler arası uyumu sağlamak için çalışabilir.

Yapay zekânın akademi alanında da meslekler alanında da çok fazla değişim yapacağından hemfikiriz. Önemli olan kişilerin bu değişiklere uyum sağlayıp kendini adapte edebilmesidir. Hayatımızı oldukça kolaylaştıracak fakat bizden de bir şeyler götürecek bu alanda bilgi sahibi olmak günümüz insanın görevlerinden biri haline gelmiştir. Bundan dolayı yapay zekâ konusunda gelişmeleri takip etmeli ve bu alanda da yetkinlik kazanabilecek hale gelmeliyiz.

 

Hisar Okulları’nın eğitim modeli bilim, mühendislik, sanat ve tasarım alanlarını kapsıyor

Hisar Okulları kurulduğu ilk günden bu yana, dünya ile rekabet edebilen öğrenciler yetiştirmek üzere; bilim, mühendislik, sanat, tasarım gibi farklı alanların ilişkilendirildiği bir eğitim modeli ve akademik program sunuyor. Okul; en küçük yaşlarından başlayarak, her düzeydeki öğrenciler için ilgi alanları doğrultusunda deney ve gözlem odaklı bilgi ve beceri edinme fırsatları yaratıyor. Bu becerilerle donanmış öğrenciler yaşam yolculuklarına, sorun belirleme, çözüm üretme ve bu çözümleri sebatla uygulamaya koyma tecrübesiyle başlıyorlar. 1591 öğrencisi olan okulun mezunları, Türkiye ve dünyanın önde gelen eğitim kurumları ve kuruluşlarında eğitim ve çalışma hayatlarına devam ederken, içinde bulunduğu toplumun ilerlemesine de katkı veriyor. www.hisarschool.k12.tr/

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Sony Alpha 7C Serisine Ait İki Yeni Kamerayı Kullanıcılarıyla Buluşturuyor

Sony Alpha 7C Serisine Ait İki Yeni Kamerayı Kullanıcılarıyla Buluşturuyor

61MP yüksek çözünürlüklü sensöre sahip Alpha 7C R ile en yeni fotoğraf ve video performansına sahip Alpha 7C II kullanıcıların beğenisine sunuldu.

Sony, kompakt full frame değiştirilebilir lensli fotoğraf makineleri α7C serisinin iki yeni üyesi Alpha 7C II ve Alpha 7C R’yi kullanıcıları ile buluşturdu.

Yaklaşık 33.0 efektif megapiksele sahip full frame görüntü sensörü ile donatılan Alpha 7C II, kompakt ve hafif bir tasarım ile (yaklaşık 12 cm genişlik x 7 cm yükseklik x 6 cm derinlik ve yaklaşık 513 gram ağırlık) en yeni fotoğraf ve video işlevlerini ve performansını bir arada sunuyor. Alpha 7C II, seyahat ve sokak fotoğrafçılığı gibi çok çeşitli çekim senaryoları için mükemmel olan kompakt boyutta performans ve özellikleri bir araya getirmesiyle tanınan α7C serisinin ikinci nesil versiyonu olma özelliğini de taşıyor.

Alpha 7C R, kompakt ve hafif bir gövdeye (Alpha 7C II ile benzer boyut ve ağırlıkta) yerleştirilmiş Alpha 7R V’de bulunan benzer bir sensör ile kendisini gösteriyor. 61.0 efektif megapiksele sahip olan Alpha 7C R, tam boyutlu görüntü sensörünün yüksek çözünürlük ve zengin tonlama performansına sahip yeni bir kompakt full frame değiştirilebilir lens özellikleri ile dikkat çekiyor. 

Aşırı yüksek çözünürlüklü görüntü yakalamanın mobilite ve hafiflik ile birleşmesiyle birlikte günlük anlık çekimlere ek olarak, portre, vahşi yaşam ve manzara fotoğrafçılığı gibi çok çeşitli ortamlarda da kolaylıkla yüksek kaliteli görüntü yakalanmasına imkân sağlıyor.

 

İçerik oluşturucular için hazırlandı

Her iki model de Sony’nin Alpha 7R V ve Alpha 6700 gibi en yeni değiştirilebilir lensli fotoğraf makinelerinde bulunan AI işleme birimi ve BIONZ XR® işlemcileri sayesinde kullanıcılara üst düzey performans sunuyor. Gerçek Zamanlı Tanıma AF, çok çeşitli nesneleri yüksek doğrulukla tanıyor ve 5 eksenli gövde içi görüntü sabitleme, fotoğraf çekerken yedi adımlı çekim avantajı sağlıyor. 

Video performansı açısından her iki model de 4K60P’ye kadar yüksek kaliteli 4:2:2 10 bit video kaydını destekliyor ve her iki model de zengin sinematik videolar için Sony’nin beğenilen S-Cinetone renk dinamiklerini barındırıyor. Aktif Mod gövde içi görüntü sabitleme, yapay zekâ tabanlı otomatik çerçeveleme, dijital ses arayüzü desteği ve yüksek kaliteli video çekimini destekleyen özellikleri ile kullanıcıların ihtiyaçlarına en net cevabı sunuyor. 

“Sony olarak içerik üreticileri için çıtayı sürekli yükseltiyoruz.” açıklamalarında bulunan Sony Avrupa Görüntüleme Ürünleri ve Çözümleri Pazarlama Başkanı Yann Salmon Legagneur, “Alpha 7C II ve Alpha 7C R’nin piyasaya sürülmesiyle hem fotoğraf hem de video içerik üreticilerinin aynasız değiştirilebilir lensli fotoğraf makinelerinde yüksek kaliteli görüntü performansı sağlayan yeni bir cihaza sahip olmalarını sağlıyoruz.” diyerek sözlerini tamamladı.

  

Alpha 7C II’nin Ana Özellikleri

Yüksek görüntüleme performansı elde etmek için yaklaşık 33.0 efektif megapiksele sahip full frame arkadan aydınlatmalı Exmor R® CMOS sensör ve en yeni BIONZ XR® görüntü işleme motoru.
Yaklaşık 13 cm x 9,6 cm x 8,1 cm boyutlarında ve yaklaşık 698 gram ağırlığında olan Alpha 7 IV ile karşılaştırıldığında Alpha 7C II %22’ye kadar daha hafiftir ve %45’e kadar daha az hacme sahiptir.
Standart ISO hassasiyetleri hem fotoğraflar hem de filmler için 100 ila 51200 arasında değişiklik gösterir (fotoğraflar için genişletilmiş ISO 50 ila 204800), yüksek hassasiyetli, gürültüsüz çekim imkânı.

 

Alpha 7C R’nin Ana Özellikleri

Yüksek çözünürlüklü ve yüksek netlikte görüntüleme performansı elde etmek için yaklaşık 61.0 efektif megapiksele sahip full frame arkadan aydınlatmalı Exmor R® CMOS sensör ve en yeni BIONZ XR® görüntü işleme motoru.
Yaklaşık 13 cm x 9,9 cm x 8 cm boyutlarında ve yaklaşık 725 gram ağırlığında olan Alpha 7R V ile karşılaştırıldığında, ALPHA 7C R yaklaşık %29 daha hafiftir ve yaklaşık %53 daha az hacme sahiptir.
Standart ISO hassasiyeti hem fotoğraflar hem de filmler için 100 ila 32000 arasındadır (fotoğraflar için genişletilmiş ISO 50 ila 102400).
7.0 adımlı optik 5 eksenli gövde içi görüntü sabitlemeye ek olarak, 1 piksel seviyesindeki hafif bulanıklığı algılama ve düzeltme özelliği.
Yüksek çözünürlüklü bir görüntü oluşturmak için birden fazla görüntüyü alıp bunları bilgisayarda sentezleyen Piksel Kaydırmalı Çoklu Çekim özelliğiyle donatılmıştır.
Alpha 7C R ile verilen GP-X2 kavram kolu ile birleştirerek, uzun süre çekim yaparken veya telefoto lens kullanırken bile sabit bir tutuşla rahatça çekim yapma imkânı.

 

Alpha 7C II ve Alpha 7C R’nin Ortak Özellikleri

1. Kompakt boyut ve yüksek hareket kabiliyeti

Her iki model de kullanıcısına kullanım ve taşıma kolaylığı sağlıyor. Kompakt boyutu (her iki model de yaklaşık 12,4 cm genişlik x 7 cm yükseklik x 6,4 cm derinlik) ve ağırlığı Alpha 7C II için yaklaşık 513 gram ve Alpha 7C R için yaklaşık 515 gram olması ile her an kullanıcısına eşlik edebiliyor.

Bugün duyurulan geniş açılı zoom lens SEL FE 16 -35MM F/2.8 GM II ile birleştirildiğinde, tam zoom aralığında F2.8 parlaklık ile G Master™’a özgü mükemmel görüntü ve yüksek hızlı AF elde ediliyor. Kullanıcılar, Sony’nin 70’ten fazla E-mount serisinden favori lensini rahatlıkla bu iki kamerada özgürce deneyimleyebiliyor ve hem fotoğraflarda hem de filmlerde tam boyuta özgü çeşitli görüntü kabiliyetlerinin keyfini çıkarabiliyor.

 

2. Dahili AI işleme birimi sayesinde geliştirilmiş konu tanıma performansına sahip AF performansı

α7R V ile aynı yapay zeka işleme birimine sahip olan fotoğraf makinesi, Gerçek Zamanlı Tanıma AF özelliği sayesinde nesneleri yüksek doğrulukla tanıyor. Örneğin, bir kişinin fotoğrafını çekerken, kişi karmaşık bir poz alsa veya yüzü gizli olsa bile, poz tahmin teknolojisi nesneyi yüksek doğrulukla yakalamak ve izlemek için kullanılabiliyor.

α7C serisinin mevcut insan ve hayvanlarına ek olarak, kuşları, böcekleri, arabaları, trenleri ve uçakları da aynı yüksek doğrulukla tanımlayabiliyor.

 

3) Gelişmiş video performansı

Alpha 7C II ve Alpha 7C R, sırasıyla 7K ve 6K’ya eşdeğer yüksek çözünürlüklü ve ayrıntılı video verilerini yoğunlaştırıyor ve yüksek kaliteli 4K video çıkışı sağlayabiliyor. 14+ stop’luk geniş bir enlemi destekleyen S-Log3 ile donatılmış olan fotoğraf makinesi, kontrastlı sahnelerde bile çok az aşırı pozlama ve az pozlama ile zengin tonlamalar oluşturuyor. 

Log çekim modunda kullanıcılar tarafından içe aktarılan LUT, kamera monitöründe görüntülenebiliyor ve kullanıcının post prodüksiyonda bitmiş görüntüyü kontrol ederken çekim yapmasına olanak sağlıyor. Ayrıca, Sony’nin benzersiz bir özelliği olan S-Cinetone™ ile donatılan kamerada; post süreci olmadan da doğrudan kameradan sinematik bir görünüm oluşturabiliyor. 

Sony’nin Cinema Line teknolojisini temel alan S-Cinetone, sinema kalitesi sunmak üzere sağlıklı görünen ten rengi için gerekli olan doğal orta tonları sunuyor. Ayrıca video ve fotoğrafların görünümünü ve hissini kolayca değiştirmenizi sağlayan Creative Look özelliği de dikkat çekiyor.

 

4) İşletilebilirlik ve bağlanabilirlik

Dokunmatik olarak çalıştırılabilen değişken açılı LCD monitörle donatılmış olan cihaz, en yeni dokunmatik menü ile sezgisel kullanım sayesinde rahat çekimi destekliyor. Kullanıcısının favori işlevlerini atamasına olanak tanıyan ön kadran, fotoğraf/film/S&Q anahtar kadranı ve XGA yüksek çözünürlüklü vizör gibi işlevler ile kullanımı kolaylaştıran cihazda, sabit kamera çalışmasını desteklemek için 7.0 adımlı optik 5 eksenli gövde içi görüntü sabitleme ile donatılarak kullanıcı deneyiminin özgürce şekillendirilebilmesine imkân sağlıyor.

Kamerayla çekilen videoları ve fotoğrafları bulut hizmetine kolayca yükleyerek uzaktan kamera kullanımına ve kameradan mobil cihazlara görüntü aktarımına olanak tanıyan akıllı telefon uygulaması Creators’ App ile uyumludur.

5) Çevre dostu ilkeler göz önünde bulundurularak tasarlandı

Sony, son 11 yılda dijital fotoğraf makineleri ve dijital video kameralarda yaklaşık 395 ton işlenmemiş plastiği geri dönüştürülmüş plastikle değiştirerek çevre dostu ilkelerini sürdürüyor. Kamera gövdesinde SORPLAS™ dahil olmak üzere geri dönüştürülmüş malzemeler kullanılarak işlevsellikten ödün vermeden çevresel etki azaltılıyor.

İşlemlere yardımcı olmak için menüleri ve video oynatma ekranlarını sesli okuyan Sony’nin Ekran Okuyucu işlevi ile donatılmasının yanı sıra, çeşitli içerik faaliyetlerini desteklemek için yeni bir menü Büyütme Ekranı işlevini de kullanıcılarına sunuyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Yapay Zekanın e-Ticaretteki rolü artıyor

Yapay Zekanın e-Ticaretteki rolü artıyor

Üçüncü taraf tanımlama bilgilerinin kaldırılmasıyla girilecek yeni dönemde, Avrupa ve Türkiye’de hızla büyüyen e-ticaret sektörünün liderlerinden Hepsiburada, yapay zekayı süreçlerine nasıl entegre ettiğini açıklıyor

Avrupa’da e-ticaret pazarı gelirinin önemli ölçüde artarak 2025’de 939 milyar doların üzerine çıkması bekleniyor. Statista, Avrupa’daki e-ticaret gelirinin 2027 yılına kadar bir trilyonu aşacağını tahmin ediyor. Türkiye’de de benzer bir eğilim gözleniyor, 2022 yılında ülkemizde e-ticaret hacmi bir önceki yıla göre yüzde 109’luk artışla 800,7 milyar TL olarak gerçekleşti. 2022 yılında sipariş adetleri yüzde 43 artış ile 3 milyar 347 milyon adetten 4 milyar 787 milyon adede yükselirken, e-ticaretin genel ticarete oranı 2022 yılında yüzde 5 artarak yüzde 18,6 olarak gerçekleşti.

Pazardaki büyüme rakamlarının yanı sıra sektörü ilgilendiren önemli gelişmeler de yaşanıyor. Özellikle üçüncü taraf tanımlama bilgilerinin kaldırılmasıyla girilecek yeni döneme hazırlık ve yapay zeka araçlarının aktif kullanımı e-ticaret sektörü oyuncularını yeni planlar yapmaya teşvik ediyor. Sektörün liderlerinden Hepsiburada’nın Pazarlama Direktörü Alper Boyer, bu alanlardaki gelişmeleri nasıl takip ettiklerini ve neler yaptıklarını şöyle özetliyor: “Yalnızca en esnek ve hızlı hareket eden markalar tanımlama bilgilerinin kaldırılmasıyla ortaya çıkacak fırsatları görecek ve bu fırsatlardan tam olarak yararlanabilecek. Hepsiburada olarak çalışmalarımıza başladık ve yaklaşık 2-3 yıldır tanımlama bilgilerinin kullanılmadığı dijital pazarlama süreçlerine hazırlanıyoruz. Tahmin veya modelleme çalışmaları için verileri analiz etmenin en doğru yollarını bulmaya yatırım yaptık. Hepsiburada olarak veri odaklı performans pazarlama yönetiminin bu yılki ana strateji odağımızı oluşturduğunu söyleyebiliriz.” 

E-Ticarette yapay zeka artık bir zorunluluk haline geldi

Performans pazarlamasının tamamen verileri yorumlama becerisiyle ilgili olduğunu belirten Alper Boyer, yalnızca yapay zekanın harekete geçirilebilir içgörüler oluşturmak için bu beceriye sahip olduğunu belirtti. Boyer, “Şu anda teknoloji departmanlarımız hem süreç yönetiminde hem de sitedeki bazı bileşenlerde farklı yapay zeka tabanlı uygulamaları kullanıyor. Pazarlama alanında, geçtiğimiz yıl görsel içerik üretimi için yapay zeka tabanlı çözümler kullanmaya başladık ve makine öğrenimi algoritmaları yardımıyla segmentasyon ve puanlama modelleri üzerinde testlere başlamayı hedefliyoruz. Ana hedefimiz daha fazla mikro segment oluşturmak ve bu segmentlere en uygun ürün gruplarını sunarak daha yüksek performans elde etmek. Yapay zeka bunun en temel unsuru” dedi.

Derin öğrenme ile kampanyalara çeviklik katın

Rekabetçi sektörde zirvede yer alabilmek için iş ortaklarını da yeni gelişmelere uyum sağlayabilenler arasından seçmek gerektiğine değinen Boyer, “Genel olarak, dijital ticaretin sürekli değişen dünyasında, öne çıkmanın en önemli unsuru çeviklik. Değişen ortama göre yeni çözümler sunan iş ortaklarının bu çevikteki rolü ise çok büyük. Derin Öğrenme destekli çözümleriyle performans kampanyalarımıza ekstra çeviklik katan RTB House gibi iş ortaklarıyla birlikte çalışmak, ileriye dönük stratejimizin ayrılmaz bir parçası. Yol arkadaşlarınızı dikkatle seçin ve markanızın e-ticaretin heyecan verici geleceğine yolculuğunda size en iyi şekilde yardımcı olabilecek şirketleri tercih edin” diyerek sözlerini tamamladı.

2022 yılında Hepsiburada, toplam satış hacmini yüzde 81’lik büyüme ile 47,3 milyar liraya çıkarmayı başardı. Şirket, 2022 sonunda yüzde 8 artışla 12,2 milyon aktif müşteriye ulaştı. Müşteri başına düşen sipariş sıklığı ise 2022 yıl sonu itibarıyla yüzde 39,1 artarak 6,6’ya yükseldi. Böylece 2022 yılında sipariş sayısı yüzde 50 büyümeyle 80,4 milyona ulaştı. Efsane Kasım’da 2022 yılının geri kalan 11 ayının günlük ortalama satış hacminin yaklaşık 2,6 kat fazlası satış hacmi elde edildi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Doğru Hazırlanmış ve Zamanında Yayınlanmış Videolar ile Satışlarınızı Arttırın

Doğru Hazırlanmış ve Zamanında Yayınlanmış Videolar ile Satışlarınızı Arttırın

Video pazarlama bir ürün ve hizmetin satışını yüzde 73 oranında artırma gücüyle her geçen gün daha fazla tercih edilirken, altın kurallara uyanlar başarıyı yakalayabiliyor. Digital Exchange’in uzman Marketing Ekibi markalara “Ürünü belirleyin, Influencer’ı seçin ve doğru mecrada videoyu yayınlayın” derken, Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk “Video marketing yapmak sizi Google aramalarında 53 kat daha fazla görünür kılar. Video marketing’in kalitesi günümüzde en iyi kamerayı, montajı, sesi, efekti kullanmak ile olmuyor, en iyi sonucu almakla ölçümleniyor” dedi.

 

Pazarlama ekiplerinin üretmekten çok keyif aldığı, gerçekleştirirken büyük emek harcadığı; markaya ve Influencer’a kazandırdığı ciro ile itibarı da hayli yüksek olan video marketing, her geçen gün yükselişini sürdürüyor. Diğer pazarlama yöntemleri arasında sağladığı görsel avantajlar, tüketicinin ürünü ve hizmeti bire bir kullanma deneyimine en yakın yöntemi barındırması ve günümüzün teknolojik olanaklarıyla video yöntemi, marketing pazarında zirvede bulunuyor. 2005 yılında sosyal medyanın küreselleşmeye başladığı dönemde önce müzik klipleriyle, sonra TV/dizi içerikleriyle yaşamımıza giren ve 2010’larda Influencer’ların hakimiyetiyle büyük bir pazara dönüşen video marketing dev bir ekonomi yarattı. Son verilere göre dünyada 2 milyar 600 milyon, Türkiye’de ise 58 milyon üyesi bulunan gezgenin en büyük video sosyal medya ağı YouTube’a dünya genelinde 60 saniyede 400 izleme saatlik video yükleniyor. Son dönemde ise bu videoların büyük çoğunluğu Influencer marketing çalışmalarından oluşuyor. Farklı araştırmalara göre videoların yüzde 90’ı en az bir kez tamamen izleniyor. İlk 5 saniyeyi izleyenlerin oranı ise tüm videoyu izleyenlerden çok daha fazla. Aynı zamanda video marketing faaliyetlerini izlemek, Türkiye’de günde 8 saati aşan internet kullanımıyla birlikte en çok gerçekleşen eylemler arasında bulunuyor. Tüketiciler bir ürün almadan önce mutlaka 2 Influencer marketing videosunu izliyor. Bu bilgiler ışığında markalara video pazarlamada başarıyı getiren yöntemleri sıralayan Digital Exchange’in uzman marketing ekibi, “Video marketing ile önemli kazançlar sağlamak mümkün. Ama bunu yaparken mutlaka video üretiminde altın kurallara uymak gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Doğru Ürün ve Doğru Marketing Formülü

Video içerik üretiminde ilk etabın hangi ürünün ve hizmetin video marketing’in yapılacağına karar verilmesi olduğunu ifade eden Digital Exchange Ekibi, “Markalar tüm ürünlerinin ve hizmetlerinin videoya uygun olduğu düşüncesine sahiptir. Burada önemli olan profesyonel ekipleri, markaları doğru yönlendirmesidir. Örneğin bir tatil grubunun marketing faaliyetlerinin mutlaka video yöntemiyle gerçekleşmesi gerekir. Çünkü konaklanacak odanın kalitesi, sağladığı avantajlar, tesisin havuz, deniz, spa, masaj, dinlenme, yiyecek alanları, doğa vurgusu ancak video marketing yapılarak anlatılabilir. Bu açıdan bakınca yaklaşan turizm sezonu ile birlikte Influencer video marketing yapan konaklama ve turizm şirketlerinin sezona iyi başladığını söyleyebiliriz” denildi. Başta Instagram ve YouTube’da gezi ile seyahat alanında uzman Influencer’lar olduğunu belirten Digital Exchange ekibi, şöyle konuştu:

“İster yaz, ister kış, isterse de sağlık turizmi olsun. Sosyal medyada her biri bu alanlarda uzmanlaşan ve tamamen hedef kitlenin takip ettiği Influencar’lar yer alıyor. Markalar Influencer marketing yaparken ‘en çok kimin takipçisi var’ yanılgısına düşerler. Oysaki burada Influencer’ı tanımak, hangi alanda çalıştığını bilmek gerekir. Sağlık turizmi alanındaki uzman Influener’a deniz-güneş-kum turizmi yaptırmak, önemli bir bütçe harcayıp hedef kitleyi es geçmek anlamına gelebilir. Bu nedenle Influencer’ları tanıyan profesyonel marketing ekipleriyle birlikte faaliyetler gerçekleştirilmelidir.”

Geçmişe Dair Rapor Yöntemi Uygulanmalı

Video marketing’de başarı için bir başka yöntemin Influencer’ın paylaşım geçmişini ve başarısını bilmek olduğunu ifade eden Digital Exchange Marketing ekibi, şu ifadeleri kullandı:

“Bir gıda, kozmetik ya da elektronik ürünü tanıtmak isteyen marka, video marketinge de karar kıldıktan sonra geriye hangi Influencer ile çalışacağı geliyor. Bugün Influencer’ların tamamı video marketing alanında faaliyet gösteriyor olsa da kaçının video marketing alanında uzman olduğu ve markaya geri dönüşünün ciro ile itibar artışı yolunda bulunduğunu bilmek gerekiyor. Onun için Influencer’ın önceden yaptığı işler konusunda bir doküman, bir arşiv bulunması gerekir. Birçok Influencer’de böyle bir belge ve kanıt bulamazsınız. Onlar takipçi sayıları ve alacakları ücretleri markaya sunar. Burada önemli olan o Influencer’ın yaptığı video marketing’in nasıl bir sonuç elde ettiğine dair Performans Pazarlaması Raporu’dur. 

Video kaç kere izlenmiş?
İzleyenler videonun ilk 30, 60 ve 90 saniyesinde ne kadar seyretmeye devam etmiş?
Video hakkında izleyiciler tarafından kaç sosyal medya paylaşımı yapılmış?
Video yayındayken ve sonrasında kaç tüketici, videoda verilen markanın internet satış sitesine girmiş ya da Pazar yerine ulaşmış?
Influencer tüketiciye videodan sonra alışveriş yapıp yapmadıklarını bir anketle sormuş ve ne yanıt almış?
Videonun yayını sonrasında en yakın rakip nasıl bir aksiyon almış?

Elde bu verileri bulunmayan Influencer ya da onun ajansı ile çalışmak markaya zaman, itibar ve para kaybına neden olabilir. Video marketing yaparken mutlaka Performans Pazarlaması Raporu’nun da istenmesi gerekir.”

Yayınlanan Mecralar İyi Seçilmeli

Video marketing için sadece YouTube’un düşünülmemesi gerektiğini ifade eden Digital Exchange Marketing Ekibi, şu ifadeleri kullandı: 

“Bugün birçok sosyal medya kanalında video marketing en çok takip edilen içerikler arasında yer alıyor. 

İçeriğin özelliği: Kullanılan efektler, ses ve video programları
Kimin sunduğu yani Influencer’ın kimliği
Hangi ürün ve hizmeti tanıttığı
Tüketicinin ürünü ve hizmeti kullandığı zaman yaşayacağı deneyime en yakın deneyimi elde etmesi

Tüm bu unsurlar video marketing için önemlidir. Yayınlanan mecra da ayrıca önem taşır. YouTube’da dakikalar süren bir video içeriğe imza atabilirsiniz. Büyük bir oteli başta sona gezebilirsiniz. Tiktok’ta ise daha kısa ve ilk saniyeden itibaren ürünün, markanın logosunun olduğu, satış alanının belirtildiği içerik yapmak gerekir. Twitter’da yoğun gündem arasında tüketicinin ilgisini çekecek görselliğe daha önem veren bir video marketing tercih edilebilir. Instagram’da Reels’de yine başta kozmetik, gıda ve tekstil olmak üzere çok izlenen kategorilere yönelik video içerikler yapılabilir. LinkedIn her ne kadar bir iş sosyal medya platformu olsa da buradaki Influencer’lar üzerinden takipçi kitlesine uygun aynı zamanda başta tatiller olmak üzere özel gün ve zamanlarda yapılacak aktiviteleri, beyaz-mavi yakalı kişilerin gidebileceği aktiviteleri anlatan video marketing faaliyetleri gerçekleştirilebilir.”

Günde 2.5 Saat Video İzliyoruz

Dünyada video pazarlamanın giderek arttığını belirten Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, “YouTube baz alındığında izleyicilerin yüzde 50’si Influencer marketing videolarına yorum yapıyor, yüzde 45’lik bir bölüm de satın alma eğilimini gösteriyor” dedi. Bu oranların Twitter, Facebook, Instagram, TikTok, LinkedIn gibi sosyal medya platformlarında da video marketing’in yükselişiyle arttığını kaydeden Pamuk, “Salgın döneminde dünyada video izleme oranı 2 katına çıktı ve yaklaşık 2.5 saati buldu. Dolayısıyla video marketing de yükseliş kaydetti. Bu alışkanlık internetten alışverişin yükselmesiyle birlikte de sürüyor. Tüketici önce videoları izliyor, sonra o ürünü alıyor ya da o sağlık kuruluşuna, otele, tamirciye gidiyor. Dolayısıyla alışveriş yapılan her alana ilişkin ayrı bir video marketing yöntemi ile dili oluştu. Bunu da en iyi profesyonel ajanslar biliyor. Video marketing’in kalitesi günümüzde en iyi kamerayı, montajı, sesi, efekti kullanmak ile olmuyor, en iyi sonucu almakla ölçümleniyor” dedi. 

Daha Fazla Görünürlük İçin Profesyonel Yöntemler

Video pazarlama ile bir ürün ve hizmetin 10 daha fazla görünürlük sağladığını aktaran Emrah Pamuk, “Sitenize özel videolar eklemek sadece pazarlamada başarılı olmasını sağlamaz, aynı zamanda Google aramalarında 53 kata kadar daha fazla görünür olmasını da beraberinde getirir” bilgisini paylaştı.” 

Bugün video üretiminin internet sitesi ve Pazar yeri yönetimiyle de doğrudan ilgili olduğunu belirten Digital Exchange CEO’su Emrah Pamuk, “Tüm pazarlama faaliyetleri birbiriyle tam uyumlu olduğu zaman başarının yakalanmaması için hiçbir sorun kalmaz. Video marketing’i internet satış sitenizin her sayfasında uygularsanız, tüketicinin sitede kalma ve alışveriş oranı artar” dedi. Pamuk, “Bir ürünü satın alacak müşterinin yüzde 73’ü o ürüne ilişkin video görünce alışveriş yapmaktan yana tercih koyuyor. Bu da video pazarlamanın önemini gösteriyor. İlk beş saniye kuralı nedeniyle de hemen markanın görselinin olduğu, ne anlatıldığının dile getirildiği, satış sitesine yönlendirmenin yapıldığı videoları tercih etmek gerekiyor” dedi. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Yapay zeka destekli mobil oyun üreticisi NoExit Games yatırım turunda

Yapay zeka destekli mobil oyun üreticisi NoExit Games yatırım turunda

Dünyanın yapay zekayla zenginleştirilmiş ilk mobil oyun deneyimini sunan NoExit Games fonbulucu platformunda yatıırm turuna çıktı. Uzun vadede Türkiye merkezli bir unicorn oyun şirketi haline gelmek üzere 7 milyon TL fon arayan girişim, 15 Temmuz 2023’e kadar devam edecek olan yatırım turunda şirket paylarının %8’ini yatırımcılara arz edecek. fonbulucu Gelecek Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nun 300 bin TL yatırım yapma kararı aldığı tur sonunda, Yıldız Tekno Yıldız Tekno Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı Anonim Şirketi NoExit Games’e 75 bin dolar fon aktaracak. 

Game Circle Kuluçka ve Hızlandırma Merkezi’nin kurucularından Prof. Dr. Veysi İşler’in ortaklığı ve mentorluğunda geçtiğimiz yıl kurularak 1 yıl içerisinde 23 adet oyun üreten NoExit Games, paya dayalı kitle fonlaması sahnesine çıktı. Hybrid-Casual kalitesinde oyunlara dünyada ilk defa üretici yapay zeka modellerini entegre ederek sektörde henüz örneği bulunmayan bir aksiyon alan NoExit Games fonbulucu platformunda çıktığı yatırım turunda şirket paylarının %8’inin arzıyla fon talep ediyor. fonlamanın başarıyla sonuçlanması halinde ilk aşamada finans, hukuk ve insan kaynakları yönünde güçlenmeyi amaçlayan girişim şirketi, Gelecek Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’ndan 300 bin TL, Yıldız Tekno Yıldız Tekno Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı Anonim Şirketi’nden ise 75 bin dolar fon desteği alacak. Yatırım turunun başlama tarihi olan 16 Mayıs Salı günü saat 10.00 itibari ile 10 iş günü içerisinde EFT veya kredi kartı ile yapılan yatırımlarda yatırımcılara %20 fazladan pay verilecek. Fonlama 15 Temmuz 2023’e kadar devam edecek.

“Yeni gelir modelleri elde ederek yüksek değerlemelere ulaşacağız”

Yatırım turu hakkında konuşan NoExit Games Kurucu Ortağı Erol Şan Amaç, “Büyüme potansiyeline sahip oyun geliştirici firmalardan biri olduğumuzun farkındayız.  Kitle fonlamasına çıkmamızın en önemli nedeni, yüksek oyun geliştirme maliyetlerini karşılayarak şirketimizi olabildiğince hızlı bir şekilde büyütmek ve başarılı yapay zeka entegre oyunumuzla şirket değerimizi artırmak. Bu sayede en büyük gider kalemlerimizden olan personel ve pazarlama maliyetlerini karşılayarak oyunlardan gelir elde etme sürecini hızlandırmak istiyoruz. Paya dayalı kitle fonlamasından gelen yatırım sonrası başarılı büyümeyle birlikte yatırımcıların hisselerini verimli bir şekilde değerlendirerek sonraki yatırımcılar nezdinde güven inşa edebilmeyi de arzu ediyoruz. Geliştireceğimiz yeni oyunlar için oluşturduğumuz ekosistemlerden yeni gelir modelleri elde ederek yüksek değerlemelere ulaşacağımıza eminiz” dedi.

Hızla değişen mobil oyun dünyasını yeni nesil entegrasyonlarla geliştiriyor

NoExit Games, testler sonucunda elde edilen performansa göre ölçeklenerek milyonlara ulaşan, reklam gelir modeliyle kazanç sağlayan, mobil oyunların alt türü olan Hyper-Casual türünde oyunlar geliştiriyor. Bu oyunlar; tek elle oynanan, öğrenmesi kolay ve genellikle tek mekanikten oluşan yüksek indirmelere ulaşan oyunlar. Hyper-Casual türünde çok farklı tarz ve çeşitlerde oyunlar geliştiren NoExit Games, bu tecrübesini Hybrid-Casual oyunlarda da kullanmaya başlamış durumda. Hyper-casual, casual ve mid-core oyunların çeşitli özelliklerinin bir araya gelmesiyle doğan Hybrid-casual oyunlarda Hyper-Casual oyunlardan farklı olarak daha zengin görsel ve içeriklerle oyun içi satın alma öğeleri bulunuyor. NoExit Games, Hybrid-Casual kalitesinde oyunlara dünyada ilk defa üretici yapay zeka modellerini entegre ederek sektörde henüz örneği olmayan bir tür geliştiriyor. Girişimin bu tabandaki ilk oyunu Painter’s Life adıyla markette yer alıyor. Planlanan oyun fikirlerinden biri olan bu oyundaki amaç; oyuncudan çok basit bir çizim alarak, o resmi yapay zeka sistemleriyle işleyip zenginleştirerek oyuncuya sanki ressam dokunuşuyla değişen etkileyici görseller sunmak. NoExit Games, hızla değişen mobil oyun dünyasına, her geçen gün çok daha fazla gelişen yapay zeka sistemlerini entegre ederek sektörde öncü olmayı ve Türkiye’den çıkmış yeni bir unicorn olmayı hedefliyor. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

AV-TEST, Kaspersky VPN Secure Connection’ın kesintisiz veri akışı becerisiyle öne çıktığını tespit etti

AV-TEST, Kaspersky VPN Secure Connection’ın kesintisiz veri akışı becerisiyle öne çıktığını tespit etti

Kaspersky VPN Secure Connection, bağımsız BT güvenlik enstitüsü AV-TEST tarafından kesintisiz veri akışı ile içerik (video gibi), oyun ve torrent için en iyi VPN’ler arasında gösterildi. Kaspersky VPN Secure Connection, hız derecelendirmeleriyle övgü toplarken VPN şeffaflık derecelendirmelerinde önde gelen küresel rakiplerini geride bıraktı.

 

Sanal özel ağların (VPN) anonim gezinme, güvenli indirme ve mesajlaşmanın yanı sıra video gibi akış platformlarında yerel içeriğe erişim sağlama dahil olmak üzere birden çok kullanımı mevcut. Bu araçlar ayrıca oyuncular için de aranan bir özellik haline geldi ve oyuncuların pinglerini ayarlayarak kesintisiz oyun oynamalarına imkân sağladı. VPN’ler oyun endüstrisindeki 300 milyar doları aşan mevcut değeriyle ve sürekli genişleyen müşteri tabanıyla hızla büyüyor. Yalnızca 2016-2021 yılları arasında 500 milyon oyuncu bu ağları kullanmaya başladı. 

 

AV-TEST, Kaspersky VPN Secure Connection’ın, bilgisayarında Windows 10 kullanan tüketiciler için üstün hız ortalamaları sunduğunu açıkladı. Servis ayrıca torrent aktivitelerini destekleyen, yerel hizmetlere erişim sağlayan ve kesintisiz akış deneyimlerine hız veren en iyi çözümler arasında yer aldı.

 

Kaspersky VPN Secure Connection, oyuncular için en uygun seçeneklerden biri olarak da öne çıktı. Test katılımcıları arasında düşük gecikme süresi avantajı sağlayan Hydra Catapult’u sunan tek VPN yazılımı olan Kaspersky VPN Secure Connection, oyuncuların pinglerini azaltan ve onlara oyunda önemli avantaj sağlayan özel protokoller kullanılarak daha düşük gecikme süreleri elde ediyor.

 

Tüm bunlara ek olarak AV-TEST, hizmet ve şirket arkasında kimin olduğu ve veri depolama ayrıntıları dahil olmak üzere Kaspersky’nin şeffaflık raporlarını herkese açık hale getiren tek VPN sağlayıcısı olduğunu belirtti. Ayrıca Kaspersky Deloitte SOC 2 bağımsız değerlendirmesini de geçerek antivirüs sistemlerinin geliştirilmesi ve yayınlanması sürecinin güvenlik kontrolleri tarafından yetkisiz müdahalelere karşı korunduğunu teyit etti. 

 

AV-TEST incelemesi şunları söylüyor: “Gecikmeye özel önem veren oyuncular, fare tıklamaları veya düğmeye basmaları bir milisaniyeyi geçmediği sürece ürün adı ve özellik yelpazesine önem vermiyor. Ölçülen değerlere dayanarak Kaspersky bu konuda ilk tercih.”

 

Kaspersky Tüketici Ürünleri Pazarlama Başkan Yardımcısı Marina Titova şunları söylüyor: “VPN’ler, tüketicilere dijital konumlarını özgürce ayarlama ve çevrimiçi olduklarında kişisel verilerini gizleme imkânı sağlıyor. Oyuncular ve medya içeriği izlemek isteyenler için ara belleğe alma veya gecikme, dijital deneyimde sinir bozucu bir etkiye sahip olabilir. Bu nedenle Kaspersky VPN Secure Connection ürünümüzün müşterilerimiz için güvenlik ve şeffaflık sağlayan düşük gecikme etkisiyle tüketici pazarındaki en hızlı VPN’lerden biri olarak kabul edildiğini görmekten gurur duyuyoruz.” 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Tüketiciye Video Marketing ile Ulaşan E-Ticaret Şirketleri Ciro, Müşteri Sayısı ve Bilinirliğini Katlıyor

Tüketiciye Video Marketing ile Ulaşan E-Ticaret Şirketleri Ciro, Müşteri Sayısı ve Bilinirliğini Katlıyor

Her geçen gün rekabetin daha fazla arttığı e-ticaret pazarında markalar, tüketiciye ulaşmak için video ınfluencer arketing’e ağırlık veriyor. Bu çalışma için altın kuralları veren Digital Exchange’in ekibi alt yazıdan hastag’e, sessiz video izleme özelliklerinden Influencer kullanımına kadar birçok konuda markaları uyardı. Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk ise videoların tüketim alışkanlıklarını yüzde 26 oranında etkilendiğinin altını çizerek, her türlü içeriği profesyonel video marketing ürününe dönüştüren Rawy ile markaların başarıya ulaştığını kaydetti.

 

E-ticarette şirket sayısı, pazar yeri ve işlem hacmi her geçen gün yükselişini sürdürüyor. 2020 yılındaki küresel salgın öncesi Türkiye’de 50 bin e-ticaret sitesi bulunurken, rakam evde kal döneminde 360 bine, bugün yeni normal günlerindeyse 480 bine ulaştı. 2021’de bir önceki yıla oranla yüzde 46 artışla 381 milyar TL ile rekor kıran e-ticaret şirketlerin cirosunun ise 2022 yılında 400 milyar bandını aşması bekleniyor.  Yaşanan bu gelişmelere paralel Eylül 2021’den beri uygulanan ihracat odaklı düşük TL kuru ve lojistikten, ilan giderlerine kadar devletin bir dizi teşvikiyle beraber e-ticaret şirketleri yeniden bir ivme yakaladı. Bugün hem iç pazar hem de ihracatta yeni noktalar için e-ticaret markaları arasında kıyasıya bir rekabet söz konusu. Yarışta öne geçmek isteyen e-ticaret şirketleri dijital pazarlamanın tüm imkânlarını kullanmaya çalışıyor. Bu noktada yapılan araştırmalar, tüketicilerin en az yarısının ürün ve hizmeti satın alırken video izlemek istediğini ve konuya dair en az 2 video görmeyi talep ettiğini ortaya koyuyor. Markalar da video Influencer marketing yöntemiyle ticari başarılarını artırmak için çalışıyor. 

 

Açıklama, Altyazı ve Hastag Çalışması Yapılmalı

Bu alanda 125 ülkede faaliyet gösteren Digital Exchange’in uzman marketing ekibi, e-ticaret markalarına video pazarlama alanında bir dizi öneride bulundu. YouTube, Facebook, Instagram, TikTok, Snapchat ve Twitter’de gerçekleşecek video Influencer kampanyalarının her birinin ayrı bir bakış açısıyla ele alınması gerektiğini dile getiren Digital Exchange’in video marketing ekibi, şu bilgileri verdi:

 

“Tüketiciler, alacakları ürünü günümüzün pazarlama imkanları dahilinde tıpkı fiziki mağazada inceliyormuş gibi değerlendirmeyi arzu ediyor. Bunu sağlayabilecek en etkili marketing çalışmalarının başında da video pazarlaması geliyor. Bir video pazarlaması yaparken,

 

-izleyicilerin yüzde 40’nın videoların açıklama kısmını okuyarak videoyu izlemeye karar verdiği

-tüketicilerin yüzde 25 ile yüzde 50 arasında videoların sesini açmadan izlediği ve alt yazıları okuyarak takip etme alışkanlığı olduğu

-hastag araması yaparak video araması gerçekleştirenlerin videodaki ürünün ismini yazarak arayanlar kadar yüksek olduğu unutulmamalı.  Ancak bu çalışmalar yapıldığında yani video içerikleri profesyonel şekilde hazırlandığında video marketing ile ciro ve müşteri artışı ile bilinirliğin yükselişi elde edilebiliyor.”

 

Akıldaki Tüm Sorulara Yanıt Verilmeli

Her sosyal medya kuruluşunda video izleme oranlarının birbirinden farklı olduğunu dile getiren Digital Exchange ekibi, “YouTube tamamen bir video içeriği alını fakat bu mecrada videoların izlenme ortalaması 10 saniye. Bu nedenle de YouTube için bir video Influencer içerik üretilmesi isteniyorsa daha ilk saniyeden itibaren, hedef kitleyi tespit etme, doğru ürünü konumlandırma ve markaya kazanç sağlayacak Influencer’ı bulma konuları üzerine eğilmek gerekiyor. Öte yandan Twitter’deki videoların izlenme oranı ise yüzde 82 gibi izlenme oranına sahip. O nedenle önce hangi sosyal medya alanında çalışma yapılacağı ve hangi Influencer ile iş birliğine gidileceği tespit edilmeli. Ardından da ürüne ilişkin tüm özelliklerini ortaya koyan, tüketicinin aklındaki soruları yanıtlayan bir video çekilmeli. Ayrıntılı hastag kullanımının yanı sıra ürün açıklaması ve video için alt yazı yabancı dil çevirisi gibi özellikler de ihmal edilmemeli” denildi. 

 

Erkekler Facebook, Kadınlar Snapchat’te Önde

Türkiye’deki sosyal medya mecralarının kullanımına ilişkin de bilgi veren Digital Exchange ekibi, “Ülkemizde şu anda sırasıyla Instagram, Facebook, Twitter, Facebook Massenger, Telegram, TikTok, Pinterest, Snapchat gibi mecralar kullanılıyor. Video marketing konusunda Facebook hala en önde bulunan sosyal medya alanı. Burada erkeklerin yüzde 65’lik bir kullanım üstünlüğü bulunuyor. Yani erkeklere ilişkin bir çalışma yapılırken Facebook tercih edilebilir. Öte yandan YouTube’da kadınlar yüzde 49, erkekler yüzde 51 oranı ile dengeli bir seyir izlerken, Snapchat’te ise kullanıcı kitlesinin yüzde 65’inin kadın olması nedeniyle kadınlara yönelik ürünler burada ön plana çıkarılabilir” bilgisini paylaştı. 

 

Ölçüm Yapmak Başarıya Götürür

Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, video marketing konusunda şirketlerin hayli istekli olduğunu konuya ilişkin Influencer iş birliğine ilişkin de önemli bütçeler ayrıldığını söyledi. Markaların hedefledikleri ciroya ulaşmak için video marketingin en önemli yöntemlerin başında geldiğini sıralayan Pamuk, “Dijital pazarlamada video yöntemini kullanmak, yüzde 26 oranında başarıyı artıran bir unsur olarak karşımıza çıkıyor.  Birçok video reklam kampanyası, izlenme sayısı, başlatma, izlenme uzunluğu ve daha fazlasıyla değerlendirilebilir. Ancak, hepsi belirli eylemlerde bulunmak için tasarlanmamıştır. Bu durumda, reklam video izlenilebilirliğin ölçmek son derece önemlidir. Video ne kadar izlendi den çok videonun hangi saniyesinde tüketiciye gerçek bir bilgi verildiği ve tüketicinin ilgisini çektiğini de analiz etmek gerekiyor” bilgisini verdi. 

 

Rawy ile Profesyonel İçerikler Üretilebiliyor

E-ticaret şirketlerinin ürünün deneyimlenmesi noktasında video marketing ile tüketiciye daha kolay ulaşabildiğini belirten Pamuk, “Digital Exchange’in çatısı altında bulunan ve tüm içerikleri profesyonel bir video marketing aracına dönüştürebilen RAWY sayesinde tüm bu anlatılan stratejileri tek bir çatı altında toplayarak doğru hizmetin alınmasını sağlıyor. İster video ister fotoğraf tüm içeriklerden dinamik görseller ve videolar oluşturarak markaların tüketiciye en mükemmel şekilde hitap etmesini sağlıyor. Önceden hazırlanmış hazır şablonlar ya da marka için özel olarak hazırlanabilecek şablonlar ile ürün ya da kategori sayfalarının linklerini birleştirerek oluşturulan kreatif videolar ile reklamlarına güç katıyor” ifadelerini kullandı. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

OPPO UEFA ile İş Birliğini Duyurdu

OPPO UEFA ile İş Birliğini Duyurdu

OPPO, UEFA ile, arasında UEFA Şampiyonlar Ligi, UEFA Süper Kupa, UEFA Futsal Şampiyonlar Ligi Finalleri ve UEFA Gençlik Ligi Finalleri’nin bulunduğu turnuvaları kapsayan iki yıllık ortaklık anlaşması yaptı.

 

Dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO bugün, önümüzdeki iki sezonu kapsayan birçok turnuvada UEFA ile iş birliği yapacağını duyurdu. Turnuvalar arasında UEFA Şampiyonlar Ligi, UEFA Süper Kupa, UEFA Futsal Şampiyonlar Ligi Finalleri ve UEFA Gençlik Ligi Finalleri bulunuyor. 

 

Akıllı telefon devi, UEFA’nın lider futbol turnuvası Şampiyonlar Ligi’ne ortak olan ilk Çinli marka olacak. Bu kapsamda OPPO, sahada ve saha kenarlarında meydana gelen unutulmaz anları öne çıkarmak ve taraftarların 2022-23 ve 2023-24 turnuvalarının ilham veren anlarına tanık olmasına yardımcı olmak için UEFA ile yakın iş birliği içinde çalışacak.

 

UEFA Şampiyonlar Ligi’nin ‘En İyinin En İyisi / The Best of The Best’ sloganı, OPPO’nun mükemmelliği yakalama kararlılığını vurgulayan ‘İlham Yanı Başında / Inspiration Ahead’ mottosuyla uyum içinde.  

 

OPPO Küresel Pazarlama Başkanı William Liu ortaklıkla ilgili şunları söyledi: “UEFA ile birlikte çalışarak UEFA turnuvaları sırasında futbol taraftarlarına ilham verecek olmaktan heyecan duyuyoruz. OPPO olarak, hayatın zorluklarının üstesinden gelmemize yardımcı olacak inovasyonların gücüne inanıyoruz. UEFA’nın zorluklar karşısında mücadele etme arzusu da eklenince, bu sinerji kusursuz bir iş ortaklığına dönüşüyor.”

 

UEFA Pazarlama Direktörü Guy-Laurent Epstein ise “OPPO’yu dünyanın en büyük futbol kulübü turnuvası UEFA Şampiyonlar Ligi’nde ve UEFA sponsorları arasında görmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Mobil teknolojilerde küresel lider OPPO ile birlikte, dünyanın dört bir yanındaki futbol taraftarlarının birbiriyle iletişim kurmasına ve onlara ilham vermeye yönelik çabalarımızı güçlendirmeyi hedefliyoruz” dedi. 

 

Ortaklığın bir parçası olarak OPPO, kapsamlı stadyum pano reklamları, UEFA Şampiyonlar Ligi’nin internet sitesi ve sosyal medya hesapları dahil olmak üzere yayınların arka planlarında ve stadyumlarda yer alarak yüksek görünürlük elde edecek. Ayrıca OPPO, futbol taraftarlarına UEFA Şampiyonlar Ligi sezonu süresince saha kenarına inip OPPO akıllı telefonlarıyla önemli anları yakalama fırsatı sunacak. Maçlarda elde edilen ‘İlham Anı / Inspiration Moments’ içerikleri, UEFA’nın web sitesinde yer alacak olan OPPO galerisinde yayınlanacak.

 

Ayrıca OPPO’nun son teknoloji görüntüleme teknolojileri NPU MariSilicon X, Find ve Reno serisi gibi önde gelen akıllı telefon modelleri, kablosuz kulaklıklar, akıllı saat ve yakında duyurulacak IoT ürünleri de UEFA Şampiyonlar Ligi’ni deneyimlemede yeni yollar sunacak ve dünya çapındaki futbol taraftarlarına ilham verecek.

 

Yeni sponsorluk anlaşması, OPPO’nun mevcut spor ortaklıklarını güçlendiriyor ve spor yoluyla tüketicilere ilham vererek etkileşimi artırıyor. Wimbledon ve Roland Garros ile ortaklığının ikinci yılına giren OPPO, Uluslararası Kriket Konseyi’nin (ICC) de küresel bir ortağı. Uluslararası arenada birçok spor markasıyla ortaklıklar geliştiren OPPO, farklı bölge ve kültürlerdeki kullanıcılara ulaşıp küresel tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com