Mobil Uygulamalarla Yenilikçi Pazarlama Stratejileri

Mobil Uygulamalarla Yenilikçi Pazarlama Stratejileri

Günümüzde, mobil uygulama oluşturma ve entegrasyonunun gücü giderek önem kazanıyor. Digital Exchange, markalara, işletmelere ve müşterilere küresel anlamda 360° hizmet sunarak mobil dünyada başarılı olmanın kapılarını aralıyor.

 

Günümüz dijital çağında, mobil cihazlar giderek hayatın vazgeçilmez bir parçası haline geliyor. Mobil cihazlar, tüketicilerin ihtiyaçlarını anında karşılamak ve hayatlarını kolaylaştırmak için büyük bir potansiyel sunuyor. Sadece haberleşme aracı olmanın ötesinde, akıllı telefonlar ve tabletler, alışverişten eğlenceye, bilgi edinmeden sosyal medya paylaşımlarına kadar birçok işlevi tek bir cihazda birleştirerek, işletmelerin de iş stratejilerini ve pazarlama yöntemlerini dönüştürmelerinde etkili oluyor. Günümüz tüketicileri, ürün ve hizmetlere dair bilgilere anında erişmek ve satın alma işlemlerini kolaylıkla gerçekleştirmek istiyorlar. Mobil cihazların yaygın kullanımı, mobil uygulamaların tüketicilere daha hızlı ve kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmalarına imkân tanıyor. İşletmeler, mobil uygulamalar aracılığıyla müşteri sadakatini artırabiliyor, etkili pazarlama stratejileri uygulayabiliyor ve rekabet avantajı elde edebiliyorlar. Bu noktada, mobil uygulama oluşturma ve entegrasyonunun gücü devreye giriyor. Digital Exchange, dijital pazarlama ve teknoloji alanında öncü bir ajans olarak, markalara, işletmelere ve müşterilere küresel anlamda 360° hizmet sunarak mobil dünyada başarılı olmanın kapılarını aralıyor.

 

Markaların dijital dünyadaki varlıkları mobil uygulamalar ile güçleniyor

 

Mobil uygulamalar, işletmelerin müşterileriyle çok daha yakın bir ilişki kurmalarını ve kişiselleştirilmiş, özelleştirilmiş bir deneyim sunmalarını sağlıyor. Bu sayede, markaların müşteri memnuniyetini ve bağlılığını artırarak uzun vadeli, güçlü müşteri ilişkileri oluşturmalarına yardımcı oluyor. Özellikle müşterilerin ihtiyaçlarına uygun bir mobil deneyim sunan markalar, kullanıcı dostu arayüzleri ve hızlı işlem süreçleriyle müşterilerin kolaylıkla aradıkları ürünlere ve hizmetlere ulaşmasını sağlıyor. Müşteri sadakatini artırmada etkili bir rol üstlenen mobil uygulamalar, kullanıcıların kesintisiz bir şekilde işletmenin ürün ve hizmetlerine erişebilmelerini mümkün kılıyor. Müşterilerin ihtiyaçlarını göz önünde bulunduran Digital Exchange, özelleştirilmiş, kullanıcı dostu, yüksek performanslı ve güvenli mobil uygulama çözümleriyle markaların mobil dünyadaki varlıklarını güçlendiriyor.

Neredeyse her sektörde kullanılabilen mobil uygulamalar, e-ticaret, perakende, finans, seyahat, sağlık, eğlence ve daha pek çok sektörde markaların müşterilerine daha iyi bir deneyim sunmalarını sağlıyor. İşletmelerin rakiplerinden bir adım öne geçmelerinde etkili olan mobil uygulamalar, müşterilere daha hızlı ve etkili bir hizmet sunulmasını sağlayarak tercih edilebilirliği artırıyor. Digital Exchange’in uzman ekibi, farklı sektörlerdeki markalara özel çözümler sunarak, müşterilerinin ihtiyaçlarına en uygun ve etkili mobil uygulamaların oluşturulmasını sağlıyor. Başarılı bir mobil uygulamanın anahtar özellikleri arasında, kullanıcı dostu arayüz, performans ve hız, güvenlik ve entegrasyon yer alıyor. Kullanıcı dostu arayüz, kullanıcıların istedikleri bilgilere veya ürünlere hızlıca erişmelerini sağlarken yüksek performans ve hız, hızlı yanıt süreleriyle kullanıcı memnuniyetini artırıyor. Müşteri verilerinin güvenliğini en üst düzeyde tutarak kullanıcıların kişisel bilgilerinin ve işlem geçmişlerinin koruma altına alınması ve uygulamanın mevcut sistemlerle entegre edilerek müşteri verilerinin senkronizasyonunu ve yönetimini kolaylaştırması, başarılı bir mobil uygulamanın anahtar noktaları olarak karşımıza çıkıyor.

 

Emrah Pamuk: “Markalar, kişiselleştirilmiş deneyimler sunarak müşteri sadakatini artırmanın yollarını arıyor”

 

İhracata yönelik hedef pazarlarda marka tanınırlığını artırmada, web ve mobil uyumlu uygulamalar ürünlerin profesyonel bir şekilde sergilenmesini sağlıyor. Digital Exchange’in Responsive tasarımları sayesinde, ziyaretçiler hangi cihazdan bağlanırsa bağlansın, içerikleri düzgün bir şekilde görüntüleyebiliyorlar. Ayrıca, ziyaretçileri kendi dillerinde karşılayarak, markalar hedef kitlelerinin 

önündeki bariyerleri kaldırabiliyorlar. Markaların ihracat yapmayı hedefledikleri ülkeler için SEO uyumlu uygulama içerikleri oluşturan Digital Exchange, aynı zamanda, kaliteli ve hızlı altyapı ile ziyaretçileri sıkmadan ve dikkatlerini kaybetmeden ürünler hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlıyor. Digital Exchange’in uzman ekibinin geliştirdiği, iOS ve Android platformlarında çalışacak native veya web tabanlı mobil uygulamalar ile markalar müşterilerinin mobil deneyimi en üst düzeyde tutabiliyorlar.

Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, “Mobil cihazların hayatımızdaki önemi ve etkisi gün geçtikçe artıyor. Mobil dünyanın hızla gelişmesi, işletmelerin de dijital stratejilerini ve pazarlama yöntemlerini değiştirmelerine olanak tanıyor. Markalar, müşterileriyle daha yakın bir ilişki kurarak ve kişiselleştirilmiş deneyimler sunarak müşteri sadakatini artırmanın yollarını arıyor. Mobil uygulama oluşturma ve entegrasyonunda öncü bir rol oynayarak, markalar için mobil dünyada başarılı olmanın kapılarını aralıyoruz. Digital Exchange olarak, müşterilerimizin ihtiyaçlarına uygun, kullanıcı dostu, yüksek performanslı ve güvenli mobil uygulamalar ile onların dijital çağdaki varlıklarını güçlendiriyoruz. Uzman ekibimiz, farklı sektörlerdeki markalara özel çözümler sunarak, müşterilerimizin mobil dünyada bir adım öne çıkmasını sağlıyor. Mobil cihazların vazgeçilmez bir parçası olduğu bu dijital çağda, işletmelerin mobil uygulamalarla güçlenmesine yardımcı olmaktan gurur duyuyoruz.” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

“Living-Off-The-Land Saldırılarıyla Mücadele Etmek Önemli”

“Living-Off-The-Land Saldırılarıyla Mücadele Etmek Önemli”

Bütünleşik siber güvenlik alanında küresel bir lider olan WatchGuard® Technologies, WatchGuard Tehdit Laboratuvarı araştırmacıları tarafından 2023 yılının ilk çeyreğinde analiz edilen en önemli kötü amaçlı yazılım trendleri ile ağ ve uç nokta güvenliği tehditlerini detaylandırdığı en son İnternet Güvenliği Raporu’nun bulgularını açıkladı. Veriler, kimlik hırsızlığının tarayıcı tabanlı sosyal mühendislik stratejilerinden yararlandığını, devlet destekli yeni kötü amaçlı yazılımlarla yüksek miktarda sıfırıncı gün ve living-off-the-land saldırılarının arttığını gösteriyor.

 Bütünleşik siber güvenlik alanında küresel bir lider olan WatchGuard, 2023 yılının 1. çeyreğinde WatchGuard Threat Lab araştırmacıları tarafından analiz edilen İnternet Güvenliği Raporu’nun sonuçlarını açıkladı. Araştırmanın önemli bulguları arasında ilk on sıralamada yer alan dört yeni kötü amaçlı yazılım tehdidinden üçünün Çin ve Rusya kaynaklı olduğu ve living-off-the-land saldırılarının arttığı yer alıyor. WatchGuard’ın Bütünleşik Güvenlik Platformu® yaklaşımı ve Tehdit Laboratuvarı’nın önceki üç aylık araştırma güncellemeleriyle tutarlı olarak, Q1 2023 raporunda analiz edilen veriler, WatchGuard’ın araştırma çabalarını doğrudan desteklemek için paylaşmayı tercih eden aktif ağ ve uç nokta ürünlerinden elde edilen anonimleştirilmiş tehdit istihbaratına dayanıyor.

“Living-Off-The-Land Saldırılarıyla Mücadele Etmek Önemli”

Kurumların, giderek daha karmaşık hale gelen tehditlere karşı korunmak için işletmelerinin güvendiği mevcut güvenlik çözümlerine ve stratejilerine daha aktif ve sürekli bir dikkat göstermeleri gerektiğini belirten WatchGuard Baş Güvenlik Sorumlusu Corey Nachreiner, “Tehdit Laboratuvarımızın bu rapor için belirlediği en önemli temalar ve bunlara karşılık gelen en iyi uygulamalar, living-off-the-land saldırılarıyla mücadele etmek için katmanlı kötü amaçlı yazılım savunmalarını güçlü bir şekilde vurguluyor. Bu da özel yönetilen hizmet sağlayıcıları tarafından yürütülen bütünleşik güvenlik platformuyla basit ve etkili bir şekilde yapılabilir.” açıklamasında bulundu.

Raporda Kullanılan Yöntemler Güncellendi

Tehdit Laboratuvarı ekibi, 2023 1. Çeyrek analizi kapsamında rapor bulgularını normalleştirmek, analiz etmek ve sunmak için kullanılan yöntemleri güncelledi. Önceki üç aylık araştırma sonuçları küresel toplam hacimler olarak sunulurken, bu çeyrekte ağ güvenliği sonuçları, raporlanan tüm ağ cihazları için “cihaz başına” ortalamalar olarak veriliyor. Raporun tamamı, bu değişim ve güncellenen metodolojinin arkasındaki mantığın yanı sıra 2023 yılının ilk çeyreğindeki ek kötü amaçlı yazılım, ağ ve fidye yazılımı trendleri, önerilen güvenlik stratejileri, her sektördeki işletme için kritik savunma ipuçları ve daha fazlası hakkında ek ayrıntılar içeriyor.

İnternet Güvenliği 1. Çeyrek Raporu’nda yer alan diğer önemli bulgular şunlar:

• Tarayıcı tabanlı yeni sosyal mühendislik trendleri: Web tarayıcıları açılır pencere ihlallerini önleyen daha fazla korumaya sahip olduğundan, saldırganlar benzer türde etkileşimleri zorlamak için tarayıcı bildirim özelliklerini kullanmaya başladılar. Ayrıca bu çeyreğin en kötü amaçlı alan adları listesinde SEO zehirleme faaliyetlerini içeren yeni bir hedef de dikkat çekiyor.

• Listedeki ilk 10 yeni tehdidin %75’inin arkasında Çin ve Rusya’dan tehdit aktörleri var: Bu çeyrekte ilk 10 kötü amaçlı yazılım listesine giren 4 yeni tehditten 3’ünün devletlerle güçlü bağları var, ancak bu kötü niyetli aktörlerin gerçekten devlet destekli olduğu anlamına gelmiyor. WatchGuard’ın son raporundaki örneklerden biri, bu çeyrekte ilk 10 zararlı yazılım listesinde ilk kez yer alan Zuzy zararlı yazılım ailesi. Tehdit Laboratuvarı’nın bulduğu bir Zusy örneği, ele geçirilmiş bir tarayıcı yükleyen reklam yazılımıyla Çin’i hedef alıyor. Tarayıcı daha sonra sistemin Windows ayarlarını ele geçirip varsayılan tarayıcı olarak kullanılıyor.

• Office ürünlerine yönelik saldırıların devamlılığı, Kullanım Ömrü Sona Eren (EOL) Microsoft ISA Güvenlik Duvarı: Tehdit Laboratuvarı analistleri bu çeyrekte en yaygın kötü amaçlı yazılım listesinde Office ürünlerini hedef alan belge tabanlı tehditleri görmeye devam ediyor. Ağ tarafında, ekip ayrıca Microsoft’un artık kullanımdan kaldırılan güvenlik duvarı Internet Security and Acceleration (ISA) Server’a yönelik istismarların nispeten yüksek sayıda saldırı aldığını fark etti. Bu ürünün uzun süredir kullanımdan kaldırıldığı ve güncellemelerinin yapılmadığı düşünüldüğünde, saldırganlar tarafından hedef alınması şaşırtıcı.

• Living-off-the-land saldırıları artıyor: 1. Çeyrek DNS analizinde incelenen ViperSoftX kötü amaçlı yazılımı, hedeflerini tamamlamak için işletim sistemleriyle birlikte gelen yerleşik araçlardan yararlanan kötü amaçlı yazılımların en son örneğidir. Microsoft Office ve PowerShell tabanlı kötü amaçlı yazılımların bu raporların her çeyreğinde görülmeye devam etmesi, PowerShell gibi popüler araçların meşru ve kötü amaçlı kullanımını ayırt edebilen uç nokta korumasının önemini vurguluyor.

• Linux tabanlı sistemleri hedef alan kötü amaçlı yazılım tuzakları: Birinci çeyrekte hacim olarak en çok tespit edilen yeni kötü amaçlı yazılımlardan biri Linux tabanlı sistemleri hedef alan bir kötü amaçlı yazılım tuzağıydı. Windows’un kurumsal alanda lider olması, kurumların Linux ve macOS’u görmezden gelebilecekleri anlamına gelmiyor. Kurumunuzu tam olarak korumak için Uç Nokta Tespit ve Müdahale (EDR) uygulamasını başlatırken Windows dışındaki cihazları da dahil ettiğinizden emin olun.

• Sıfırıncı gün kötü amaçlı yazılımları tespitlerin çoğunu oluşturuyor: Bu çeyrekte tespit edilen tehditlerin %70’i, şifrelenmemiş web trafiğinden gelen sıfırıncı gün zararlı yazılımlardan kaynaklandı ve şaşırtıcı bir şekilde, tespit edilen zararlı yazılımların %93’ü şifrelenmiş web trafiğinden geldi. Sıfırıncı gün zararlı yazılımlar, IoT cihazlarına, yanlış yapılandırılmış sunuculara ve WatchGuard EPDR (Endpoint Protection Defense and Response) gibi güçlü bir ana bilgisayar tabanlı savunma kullanmayan diğer cihazlara bulaşabilir.

• Fidye yazılımı izleme verilerine dayanan yeni içgörüler: Tehdit Laboratuvarı, 2023’ün ilk çeyreğinde fidye yazılımı sitelerinde yayınlanan 852 mağduru tespit etti ve 51 yeni fidye yazılımı çeşidi keşfetti. Bu fidye yazılımı grupları endişe verici derecede yüksek bir oranda mağdur yayınlamaya devam ediyor. Bunlardan bazıları Fortune 500’de yer alan tanınmış kuruluşlar ve şirketlerden oluşuyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

IdeaSoft E Ticarette kazanmak için var – Teknoloji

IdeaSoft E Ticarette kazanmak için var – Teknoloji

İnternet kullanımının artması ile beraber e ticaret yeni bir iş sektörü olarak insan hayatına girmiştir. Siz de bu sektöre giriş yapmak isteyen bir girişimci ya da işletmeyseniz, nasıl bir altyapı seçtiğinizin büyük önemi vardır.

Her ne kadar kendi sitenizi sıfırdan hazırlatmanız mümkün olsa da bu maliyeti ve zamanı arttırır. Eğer daha uygun şekilde sektöre adım atmak istiyorsanız, hazır paketler size en uygun imkanları sunar. Farklı müşterilerin ihtiyaçlarına cevap verebilmek için içerikleri birbirine göre değişkenlik göstermektedir.

Kendinize en uygun olanı seçerek eticaret dünyasına adım atabilir, müşterileriniz ile bir araya gelebilirsiniz. Üstelik ilk seçtiğiniz paket size artık uygun olmasa bile yükseltebilirsiniz. Böylece kısa sürede sektöre uygun fiyatlar ile sektöre girebilirsiniz.

IdeaSoft e ticarete başlamak isteyen herkesin ihtiyaçlarına çözüm bulmak için birbirinden farklı paketler teklif etmektedir. Bunların her biri özel şekilde planlandığı için size uygun çözümler teklif eder. Her birini inceleyebilir, altyapılardan birini tercih ederek sektöre hemen girebilirsiniz.

IdeaSoft’un Sunduğu E-Ticaret Çözümleri

IdeaSoft Akıllı ve Plus e ticaret paketleri kapsamında size farklı seçenekler sunar. Tümünü inceleyerek aralarından size en uygun olanlarını keşfetmeniz mümkündür. Özellikleri her birinde değişir. Örnek olarak sektöre henüz yeniyseniz Akıllı Lite paketi size şu gibi teklifler sunar:

1- Sınırsız web alanı

2- 1500 GB Yıllık Trafik ve Sunucu Kullanımı

3- E-posta Hesabı

4- Eticaret Çözüm Merkezi

5- IdeaSoft App Store Uygulama Mağazası

6- İndirimli Kargo Anlaşmaları

7- 256 Bit SSL Yüksek Güvenlik

8- Gelişmiş Kargo Yönetimi

9- Şirketinize Özel Alan Adı (Domain)

10- Yeni Versiyonlara Ücretsiz Geçiş

Bu ve diğer özellikleri ile ilk kez e ticaret dünyasına giriş yapacak kişiler için oldukça avantajlıdır. Bunun dışında farklı seçenekler de yine vardır.

Örnek olarak gelişmiş bir firmaysanız ve e-ticarete girmek istiyorsanız Akıllı ya da Plus paketler çerçevesinde sunduğumuz en üst seviye seçeneklere bakabilirsiniz. Satın almadan önce neler teklif edildiği ile birlikte karar verebilir, böylece kolay bir şekilde ihtiyaçlarınıza cevap bulabilirsiniz. İstediğiniz zaman IdeaSoft ile canlı destek kurarak yardım da alabilirsiniz. Tüm bunları inceleyebilir, paketlerin içinden size en uygun olanları kullanabilirsiniz.

IdeaSoft’un Başarılı Müşteri Örnekleri ve Başarı Hikayeleri

IdeaSoft sektöründe 2005 senesinden bu yana hizmet veren bir altyapı sağlayıcısıdır.  35,000 üzerinde müşteriye hizmet sağlamış olup bu hizmetlerini devam ettirmektedir. Kaliteli hizmet vermekte olup, bağımsız denetlemeler neticesinde uluslararası kalite belirleme standardı olan ISO 10002, ISO 20000-1, ISO 22301 ve ISO 27001 belgeleri için hak kazanmıştır. Bu güne kadar,

1- Ozzies,

2- Sokak Sihirbazı,

3- Kar Spor,

4- Misafirliq,

5- Trek,

6- Koleksiyon mobilya,

Dahil pek çok tanınmış firma ile çalışmıştır. 

IdeaSoft ile Çalışmanın Avantajları Ve Neden Tercih Edilmeli

E ticaret geleneksel ticarete göre çok sayıda avantaja sahiptir. Bunun bir sebebi fiziki mağazaya gerek olmamasıdır. Bu nedenle giderler minimum seviyelerdedir. İnternet teknolojisi sayesinde 7 gün 24 saat aktif kaldığı için satışlar kesintisiz olarak devam edebilmektedir.

Ayrıca e-ticaret sayesinde dijital sistemleri kullanarak müşterilere zaman ve mekan farkı olmaksızın ulaşılabilmektedir. Bu gibi yönleri ile doğru bir strateji izlerseniz büyük karlar elde edilebilmektedir. Eğer sektöre başarılı bir şekilde adım atmak ve kendinizi geliştirmek istiyorsanız, IdeaSoft size avantajlı seçenekler teklif etmektedir.

Dilerseniz Akıllı E-ticaret paketlerini 15 gün süresince ücretsiz deneyebilir, kendi sitenizi oluşturabilirsiniz. Farklı akıllı ya da plus paketleri arasından kendiniz için en uygun tercihleri yapabilirsiniz. Seçiminiz fark etmeksizin, her birini avantajlı şekilde kullanabilirsiniz. Eğer seçiminiz artık yetersiz geliyorsa bir sonraki pakete kolay bir şekilde geçirebilirsiniz. Ayrıca şu gibi avantajlardan da yararlanabilirsiniz:

1- Anahtar teslim eticaret sitesi

2- Sürekli açık sanal mağaza

3- Mobil cihazlar ile tam uyumluluk

4- Yüzde 100 SEO uyumlu altyapı

5- Tam pazaryeri entegrasyonları

6- 7/24 teknik destek ve e ticaret eğitimleri

Tüm bu yönleri ve avantajları sayesinde IdeaSoft ile başarılı bir e-ticaret işletmesi olabilirsiniz. Ayrıca canlı destekten yararlanarak aklınızda bulunan sorulara yanıt bulabilir, sorunlarınız varsa çözüm talepleri isteyebilirsiniz.

Haber Kaynağı ulusal24.com

Samsung, sektörün en küçük piksel boyutuna sahip yeni ‘200MP ISOCELL HP3’ görüntü sensörünü tanıttı

Samsung, sektörün en küçük piksel boyutuna sahip yeni ‘200MP ISOCELL HP3’ görüntü sensörünü tanıttı

İleri yarı iletken (çip) teknolojisinde dünya lideri konumundaki Samsung, sektördeki en küçük piksel boyutu olan 0,56μm (mikrometrelik) piksele sahip yeni görüntü sensörü 200MP ISOCELL HP3’ü tanıttı.

 

2019’da piyasaya sürdüğü ilk 108MP’lik görüntü sensöründen bu yana Samsung, yeni nesil, ultra yüksek çözünürlüklü kameraların geliştirilmesine öncülük etmeyi sürdürüyor. Samsung, sensör performanslarında gerçekleştirdiği iyileştirmelerle birlikte geliştirdiği 0,56μm piksel boyutundaki yeni ‘200MP ISOCELL HP3’ görüntü sensörü ile şimdi kullanıcılara çok daha ileri bir fotoğraf ve video deneyimi sunuyor.

 

Önceki modelin piksel boyutu olan 0.64μm’den yüzde 12 daha küçük piksel boyutuna sahip ISOCELL HP3, kamera merceğinin yakaladığı alanın çapı olan 1/1.4” optik formatta 200 milyon pikseli bir araya getiriyor. Böylece, ISOCELL HP3’ün kamera modülünün yüzey alanında yaklaşık yüzde 20 azalma sağlanıyor ve daha ince premium cihazlar üretebilmesi sağlanıyor.

 

‘Süper QPD’ özelliği ile 8K kalitesinde sinematik videolar çekme imkanı 

ISOCELL HP3, kullanıcılara ‘Süper QPD’ otomatik odaklama çözümü de sunuyor. Bu sayede sensörün tüm piksellerinde otomatik odaklama kabiliyeti sağlanmış oluyor. Süper QPD ayrıca, dört bitişik piksel üzerinde tek bir lens kullanarak hem yatay hem de dikey yönde faz farklılığını algılayabiliyor. Böylece kullanıcılar, doğru ve daha hızlı otomatik odaklama imkanı bulabiliyor. 

 

ISOCELL HP3, aynı zamanda kullanıcılara 8K kalitesinde ve saniyede 30 kare (fps) hızında veya 4K ve 120fps hızında videolar çekme imkanı sunuyor. Ayrıca, 8K kalitesinde videolarda görüntü alanı kaybını en aza indiriyor. Süper QPD çözümüyle birlikte, kullanıcılar artık mobil cihazlarıyla sinema etkisi veren görüntüler çekebiliyor.

 

Tetrapixel’ sayesinde en düşük ışık ortamında dahi kaliteli çekim deneyimi

ISOCELL HP3 ayrıca, Tetra2 pixel teknolojisiyle düşük ışıkta dahi mükemmel bir çekim deneyimi sunuyor. Bu teknoloji, 0,56μm 200MP sensörü, 1,12μm 50MP sensöre dönüştürmek için dört pikseli tek bir pikselde ya da 16 pikseli tek bir pikselde bir araya getirebiliyor. Böylece, 12.5MP sensörü 2.24μm piksel ile birleştiriyor. Bu sayede sensör de büyük boyutlu bir piksel sensörünü simüle ederek iç mekan veya gece gibi ışığın az olduğu ortamlarda daha parlak ve canlı çekimler gerçekleştirmeyi sağlıyor.

 

Bir önceki sensörün renk sayısının tam 64 katına eşit

ISOCELL HP3, geliştirilmiş ‘Smart-ISO Pro’ özelliği sayesinde mobil görüntü sensörünün dinamik aralığını en üst düzeye çıkarabiliyor. Bu teknoloji de düşük ve yüksek ISO modlarından elde edilen iki ayrı görüntüyü birleştirerek, HDR görüntüler oluşturabiliyor. Bu teknolojinin ileri versiyonu, sensörün dinamik aralığını daha da genişleten üçlü ISO moduna (Düşük, Orta ve Yüksek) sahip. Bunlara ek olarak, gelişmiş ‘Akıllı-ISO Pro’ da sensörün 4 trilyonun üzerinde renk sayısı ifade edebilmesini sağlıyor. Bu da bir önceki modelin 68 milyar renk sayısının 64 katına eşit sayıda renk demek oluyor. Ayrıca, ‘Smart-ISO Pro’ özelliği ile birlikte kademeli HDR’yi destekleyen ISOCELL HP3, yüksek kaliteli HDR çekimler elde edilmesini sağlamak üzere, ortama bağlı olarak iki çözüm arasında geçiş yapılabilmesine fırsat sunuyor.

 

Samsung Electronics Sensör Bölümü Başkan Yardımcısı JoonSeo Yim, yeni ISOCELL HP3 görüntü sensörü ile ilgili şunları söyledi: “Samsung olarak, yüksek çözünürlüklü ve en küçük boyuttaki piksellere sahip sensörler alanında liderliğimizi sürdürüyoruz. Bu doğrultuda, görüntü sensörü pazarının trendlerine her zaman öncülük ettik, etmeye devam ediyoruz. Geliştirdiğimiz en yeni ve teknolojik 0,56μm piksel boyutlu 200MP ISOCELL HP3 sensör ile akıllı telefon kullanıcıları için profesyonel düzeyin ötesine geçen efsanevi çözünürlükler sunmaya devam ediyoruz.”

 

Samsung, prototipi hazır olan yeni görüntü sensörü ISOCELL HP3’ün seri üretimine bu yıl başlamayı planlanıyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Samsung, sektörün en küçük piksel boyutuna sahip yeni ‘200MP ISOCELL HP3’ görüntü sensörünü tanıttı – Ulusal24.com

Samsung, sektörün en küçük piksel boyutuna sahip yeni ‘200MP ISOCELL HP3’ görüntü sensörünü tanıttı – Ulusal24.com

İleri yarı iletken (çip) teknolojisinde dünya lideri konumundaki Samsung, sektördeki en küçük piksel boyutu olan 0,56μm (mikrometrelik) piksele sahip yeni görüntü sensörü 200MP ISOCELL HP3’ü tanıttı.

 

2019’da piyasaya sürdüğü ilk 108MP’lik görüntü sensöründen bu yana Samsung, yeni nesil, ultra yüksek çözünürlüklü kameraların geliştirilmesine öncülük etmeyi sürdürüyor. Samsung, sensör performanslarında gerçekleştirdiği iyileştirmelerle birlikte geliştirdiği 0,56μm piksel boyutundaki yeni ‘200MP ISOCELL HP3’ görüntü sensörü ile şimdi kullanıcılara çok daha ileri bir fotoğraf ve video deneyimi sunuyor.

 

Önceki modelin piksel boyutu olan 0.64μm’den yüzde 12 daha küçük piksel boyutuna sahip ISOCELL HP3, kamera merceğinin yakaladığı alanın çapı olan 1/1.4” optik formatta 200 milyon pikseli bir araya getiriyor. Böylece, ISOCELL HP3’ün kamera modülünün yüzey alanında yaklaşık yüzde 20 azalma sağlanıyor ve daha ince premium cihazlar üretebilmesi sağlanıyor.

 

‘Süper QPD’ özelliği ile 8K kalitesinde sinematik videolar çekme imkanı 

ISOCELL HP3, kullanıcılara ‘Süper QPD’ otomatik odaklama çözümü de sunuyor. Bu sayede sensörün tüm piksellerinde otomatik odaklama kabiliyeti sağlanmış oluyor. Süper QPD ayrıca, dört bitişik piksel üzerinde tek bir lens kullanarak hem yatay hem de dikey yönde faz farklılığını algılayabiliyor. Böylece kullanıcılar, doğru ve daha hızlı otomatik odaklama imkanı bulabiliyor. 

 

ISOCELL HP3, aynı zamanda kullanıcılara 8K kalitesinde ve saniyede 30 kare (fps) hızında veya 4K ve 120fps hızında videolar çekme imkanı sunuyor. Ayrıca, 8K kalitesinde videolarda görüntü alanı kaybını en aza indiriyor. Süper QPD çözümüyle birlikte, kullanıcılar artık mobil cihazlarıyla sinema etkisi veren görüntüler çekebiliyor.

 

Tetrapixel’ sayesinde en düşük ışık ortamında dahi kaliteli çekim deneyimi

ISOCELL HP3 ayrıca, Tetra2 pixel teknolojisiyle düşük ışıkta dahi mükemmel bir çekim deneyimi sunuyor. Bu teknoloji, 0,56μm 200MP sensörü, 1,12μm 50MP sensöre dönüştürmek için dört pikseli tek bir pikselde ya da 16 pikseli tek bir pikselde bir araya getirebiliyor. Böylece, 12.5MP sensörü 2.24μm piksel ile birleştiriyor. Bu sayede sensör de büyük boyutlu bir piksel sensörünü simüle ederek iç mekan veya gece gibi ışığın az olduğu ortamlarda daha parlak ve canlı çekimler gerçekleştirmeyi sağlıyor.

 

Bir önceki sensörün renk sayısının tam 64 katına eşit

ISOCELL HP3, geliştirilmiş ‘Smart-ISO Pro’ özelliği sayesinde mobil görüntü sensörünün dinamik aralığını en üst düzeye çıkarabiliyor. Bu teknoloji de düşük ve yüksek ISO modlarından elde edilen iki ayrı görüntüyü birleştirerek, HDR görüntüler oluşturabiliyor. Bu teknolojinin ileri versiyonu, sensörün dinamik aralığını daha da genişleten üçlü ISO moduna (Düşük, Orta ve Yüksek) sahip. Bunlara ek olarak, gelişmiş ‘Akıllı-ISO Pro’ da sensörün 4 trilyonun üzerinde renk sayısı ifade edebilmesini sağlıyor. Bu da bir önceki modelin 68 milyar renk sayısının 64 katına eşit sayıda renk demek oluyor. Ayrıca, ‘Smart-ISO Pro’ özelliği ile birlikte kademeli HDR’yi destekleyen ISOCELL HP3, yüksek kaliteli HDR çekimler elde edilmesini sağlamak üzere, ortama bağlı olarak iki çözüm arasında geçiş yapılabilmesine fırsat sunuyor.

 

Samsung Electronics Sensör Bölümü Başkan Yardımcısı JoonSeo Yim, yeni ISOCELL HP3 görüntü sensörü ile ilgili şunları söyledi: “Samsung olarak, yüksek çözünürlüklü ve en küçük boyuttaki piksellere sahip sensörler alanında liderliğimizi sürdürüyoruz. Bu doğrultuda, görüntü sensörü pazarının trendlerine her zaman öncülük ettik, etmeye devam ediyoruz. Geliştirdiğimiz en yeni ve teknolojik 0,56μm piksel boyutlu 200MP ISOCELL HP3 sensör ile akıllı telefon kullanıcıları için profesyonel düzeyin ötesine geçen efsanevi çözünürlükler sunmaya devam ediyoruz.”

 

Samsung, prototipi hazır olan yeni görüntü sensörü ISOCELL HP3’ün seri üretimine bu yıl başlamayı planlanıyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Samsung, 2022 model TV’leri ile Düşük Karbon Sertifikası’nın sahibi oldu – Ulusal24.com

Samsung, 2022 model TV’leri ile Düşük Karbon Sertifikası’nın sahibi oldu – Ulusal24.com

16 yıldır global TV pazarında lider konumunu sürdüren Samsung, ‘Doğaya Dönüş’ vizyonu doğrultusunda geliştirdiği 2022 model TV’leri ile Carbon Trust tarafından verilen ‘Düşük Karbon (CO2)’ sertifikasına layık görüldü.  

 

Samsung, bu yıl, ‘Neo QLED 8K TV’, ‘Neo QLED 4K TV’, ‘QLED TV’ ve ‘Lifestyle Ekran’ modelleri olmak üzere 2022 TV ve ekran serisinden toplam 11 farklı model ile Carbon Trust tarafından ‘Düşük Karbon (CO2)’ sertifikası almaya hak kazandı. Samsung’un 2022 model TV’lerinin bu sertifikayı almasında, ürünlerin ağırlığının azalması ve kullanım esnasındaki düşük güç tüketimi gibi unsurlar etkili oldu.

 

Karbonsuz bir geleceğe geçişin hızlandırılması misyonuyla hareket eden, küresel iklim danışmanlığı kuruluşu Carbon Trust tarafından verilen ‘Düşük Karbon (CO2)’ sertifikası, bir ürünün karbon ayak izini ölçerken, tüm yaşam döngüsünü dikkate alıyor. Sertifika, ürünün karbon ayak izinin yıl bazında ne kadar azaldığını ortaya koyarken, uluslararası standartlara göre ürün yaşam döngüsü boyunca salınan sera gazı miktarı da değerlendiriliyor.

 

2021 yılına oranla yaklaşık 30 kat daha fazla geri dönüştürülmüş plastik kullanılıyor

Uzun bir süredir ürün inovasyonlarına öncülük eden Samsung, bu doğrultuda yeni çevresel sürdürülebilirlik teknolojileri geliştirmeye ve uygulamaya devam ediyor. Samsung’un CES 2022’deki açılış etkinliği sırasında açıkladığı “Yarın için Hep Birlikte” vizyonunu kapsamında Samsung Görsel Ekran Bölümü, üretim süreçlerinde 2021 yılına oranla yaklaşık 30 kat daha fazla geri dönüştürülmüş plastik kullanma kararı aldı. Bu kararı 2022 itibarıyla uygulamaya koyan şirket ayrıca, 2025 yılına kadar tüm cep telefonlarında ve ev aletlerinde geri dönüştürülmüş malzemelerin daha yüksek oranlarda kullanacağını açıkladı.

 

Ambalajlarda 90 oranında daha az mürekkep kullanılırken, zımba kullanımı kaldırıldı

Samsung, öte yandan ürünlerin yaşam döngüleri boyunca çevreye etkisinin en aza indirilmesi için çeşitli projeleri devreye almaya devam ediyor. Samsung’un TV ürün ambalajlarını çok yönlü ev eşyalarına dönüştürmeye imkân sunan ‘Ekolojik Ambalaj’ programı da bu yıl yenilendi ve ambalajlarda 90 oranında daha az mürekkep kullanıldı. Ayrıca, üretim esnasında zımba kullanımı da tamamen kaldırıldı. 

 

‘SolarCell Uzaktan Kumanda’ ile pil atığını ortadan kaldırıyor

Samsung’un yerleşik güneş panelleri sayesinde pil atıklarını ortadan kaldıran SolarCell Uzaktan Kumanda ürünü, daha da geliştirilerek tüm 2022 model TV’lerde kullanılabilecek şekilde tasarlandı. Buna ek olarak Samsung, ‘okyanusa bağlı plastikten’ geri dönüştürülmüş bir malzeme üreterek, bunu 2022 model yüksek çözünürlüklü S8 akıllı monitörlerinde kullanmaya başladı.

 

Samsung Electronics Görsel Ekran Bölümü Başkan Yardımcısı ve Ar&Ge Ekibi Başkanı Seokwoo Yong, konuyla ilgili olarak, “16 yıldır global TV pazarı liderliğini elden bırakmayan Samsung olarak, yalnızca teknolojik ilerlemeye değil, aynı zamanda insan odaklı teknolojiler ve çevreyle ilgili inovasyonlara da odaklanıyoruz. ‘Doğaya Dönüş’ vizyonumuz çerçevesinde sürdürülebilirlik inisiyatiflerini ve çevreci faaliyetleri hayata geçirmeye devam edeceğiz” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com