Türk Telekomdan apos;Fiber Teknoloji Evinde Paketleri

Türk Telekomdan apos;Fiber Teknoloji Evinde Paketleri

Teknoloji ve dijital dönüşümün öncüsü Türk Telekom, 81 ilde müşterilerinin yüksek hızlı internet ihtiyaçlarına ‘Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ ile cevap veriyor. Türk Telekom evde internet müşterileri 100-200-500-1000 Mbps yüksek hızlı internet paketlerini online başvuruya özel ilk ay ücretsiz avantajı ve 24 ay fiyat garantisi ile satın alabiliyor. 

Türkiye’nin dijital dönüşümünün lideri Türk Telekom, sabit internet pazarının lideri olarak 81 ilde müşterilerinin yüksek hızda internet ihtiyacını karşılarken, katma değerli yüksek hız kampanyalarıyla da özel avantajlar sağlıyor.

 

 ‘Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ ile 24 ay fiyat garantisi 

Türk Telekom, ‘Fiber Teknoloji Evinde’ kampanyası ile yeni evde internet müşterilerine 24 ay sözlerine karşılık 100-200-500-1000 Mbps limitsiz fiber internet paketleri 24 ay fiyat garantisi ile sunuyor. Türk Telekom ayrıca ‘Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ ile birlikte cihazları zararlı yazılım ve virüslere karşı koruyan McAfee virüs koruma programını da bir arada sunarak, müşterilerin tüm ihtiyaçlarının tek pakette karşılanmasını hedefliyor.

Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ni satın alan müşteriler, Türk Telekom Prime ayrıcalıklarından yararlanma imkânı elde ederken, ihtiyaç duymaları halinde Wi-Fi 6 teknolojili premium modemi 24 ay fiyat garantisi ve avantajlı fiyatlarla alabiliyor. 

Türk Telekom Pazarlama ve Müşteri Deneyimi Genel Müdür Yardımcısı Zeynep Özden, “Türkiye’nin dijital dönüşümünün öncüsü Türk Telekom olarak, 81 ildeki fiber altyapımızla müşterilerimizin yüksek hızlı internet ihtiyaçlarını karşılarken yenilikçi ürün ve hizmetlerimizi avantajlı tekliflerle sunmaya devam ediyoruz. Portföyümüzdeki 1000 Mbps’ye varan yüksek hızlı fiber internet paketlerini tercih eden müşterilerimizin ihtiyaçlarına özel ayrıcalıklar sağlayarak fiber internet keyfini artırıyoruz” dedi.

Online başvuruya özel ilk ay ücretsiz

Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ne online başvuru yapan müşteriler, internet kullanımlarının ilk ayında herhangi bir ücret ödemiyor. Sadece online başvuruda geçerli ilk ay ücretsiz fırsatından yararlanmak için Türk Telekom web sitesi ya da Türk Telekom uygulamasına giriş yapılarak hızla ve kolaylıkla evde internet yeni abonelik başvurusu yapılabiliyor. Fiber Teknoloji Evinde Paketleri’ni satın almak isteyen müşteriler, turktelekom.ly/fiberteknolojievinde linkinden paketleri inceleyebiliyor.

Fiber Teknoloji Evinde müşterilerine özel dijital eğlence paketi aylık 19,90 TL

Fiber Teknoloji Evinde kampanyası ile yerli ve yabancı kanallar, spor, sinema, dizi, belgesel, çocuk, yaşam, eğlence ve müzik kanallarının bir arada olduğu Tivibu Go Süper ve milyonlarca şarkıyı özgürce dinleyebileceğiniz Muud ürünlerinin yer aldığı Dijital Eğlence paketi, Fiber Teknoloji Evinde müşterilerine özel aylık sadece 19,90 TL’ye sunuluyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Apple’dan iPhone’lardaki aşırı ısınma sorunuyla ilgili açıklama – Teknoloji

Apple’dan iPhone’lardaki aşırı ısınma sorunuyla ilgili açıklama – Teknoloji





Apple Inc. yeni iPhone’ların dokunulamayacak kadar ısındığı yönündeki son iddiaların yazılım ve uygulamayla ilgili hatalardan kaynaklandığını ve düzeltmelerin yakında yapılacağını açıkladı.

Şirket açıklamasında, en son iOS 17 yazılımındaki bir hata ve bazı üçüncü taraf uygulamaların sisteme aşırı yüklenmesi nedeniyle cihazın kurulum ve kullanıcının verilerini geri yüklemek için fazla çalışması nedeniyle cihazın ilk birkaç gün içinde aşırı ısınabileceğini söyledi.

Apple yaptığı açıklamada, “Aygıtı kurduktan veya geri yükledikten sonraki ilk birkaç gün boyunca, artan arka plan etkinliği nedeniyle aygıt daha sıcak olabilir. Ayrıca iOS 17’de bazı kullanıcıları etkileyen bir hata tespit edildi. Bu hata da bir yazılım güncellemesiyle giderilecek.” denildi.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Elon Musk bu defa Twitch’e rakip oluyor! – Teknoloji

Elon Musk bu defa Twitch’e rakip oluyor! – Teknoloji

Twitter’ın adını X yapan, platformun logosunu X ile değiştiren Elon Musk, her şeyin uygulaması hedefine adım adım ilerliyor. Şimdi de X platformu oyun yayınları yapılan Twitch rakibi olarak karşımızda. İşte Elon Musk tarafından duyurulan yeni X özelliği.

Artık X’de oyun yayıncıığı yapılabilecek

Dünyanın en zengin iş insanlarından biri olan Musk, X platformunun ayarları ile oynamaya devam ediyor. Twitter satın alması sonrası platformun adını değiştiren Musk, şimdi de oyun yayıncılığı işine el attı.

Oyun yayıncılığı açısından Twitch, YouTube ve Facebook Gaming büyük bir yarış halinde. Elon Musk ise gün geçtikçe büyüyen oyun yayıncılığı pazarına adım atmanın peşinde. İşte bu anlamda X platformu Twitch, YouTube ve Facebook Geming rakibi olmaya hazırlanıyor.

How to game stream on here (for Premium subscribers) pic.twitter.com/KwpQZRfXF9


— Mark Kalman (@marmars) September 30, 2023

Elon Musk, Mark Kalman’ın paylaştığı X üzerinden nasıl yayın açılır videosuna cevap verdi. Musk, X üzerinden oyun ve isteğiniz herhangi bir şeyi yayınlayabilirsiniz dedi. Paylaşımda Elon Musk çok yakında X üzerinde oyun yayınları açacağı müjdesini de verdi.

Haber Kaynağı ulusal24.com

Gelecek Türk Telekom la Şekilleniyor: Bulut Bilişim Kampı Başlıyor

Gelecek Türk Telekom la Şekilleniyor: Bulut Bilişim Kampı Başlıyor

Türkiye’nin lider bilgi ve iletişim teknolojileri şirketi Türk Telekom, gençlere sunduğu eğitim ve kariyer fırsatlarıyla dijital dönüşümdeki öncülüğünü sürdürüyor. Gençlere, ‘Bulut Bilişimi’ tüm yönleriyle keşfetme ortamı sağlayan ve yoğun ilgi gören ‘Türk Telekom Bulut Bilişim Kampı’nın üçüncü dönemi için başvurular açıldı.  Bu yıl ilk üçe girenlerin toplamda 95 bin TL ödül kazanacağı kamp için kayıtlar 8 Ekim’e kadar devam edecek. 

 

Türkiye’nin dijital dönüşümüne öncülük eden Türk Telekom, teknolojik birikimini Türkiye’ye Değer faaliyetlere yansıtmaya devam ediyor. Gelişim Üssü çatısı altında Türk Telekom Akademi’nin güçlü eğitmen kadrosundan eğitim imkanları, ödüllü yarışmalar, alanında öncü isimlerden mentorluk ve erken kariyer fırsatlarıyla gençleri buluşturan Türk Telekom’un Bulut Bilişim Kampı üçüncü dönemi başlıyor. Kasım ayında gerçekleştirilecek kamp için başvuru süreci 8 Ekim’e kadar devam edecek. Kampa kabul edilen katılımcılar alanında uzman isimlerden çevrim içi ve yüz yüze eğitim alma fırsatı bulacak. 

 

Türk Telekom İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Emre Vural, Türkiye’nin lider teknoloji şirketi olarak çok büyük bir çalışan ekosistemine sahip olduklarını belirterek; “Türkiye’de gençlerin yeni nesil teknolojilere büyük ilgi duyduğunu biliyoruz. Genç yeteneklere eğitim ve gelişim imkanları sunarak geleceğe hazır olmalarını sağlamak ve onları şirketimize kazandırmak başlıca önceliklerimizden biri. Şirket içinde potansiyel değerlerin istihdamına katkı sağlarken, geleceğin teknolojilerine ve mesleklerine odaklanarak gençlerin kariyer gelişimini de destekliyoruz. Bu yıl üçüncüsünü düzenleyeceğimiz Bulut Bilişim Kampı ile bulut teknolojilerine ilgili duyan gençlerin kariyerlerinde iz bırakmak istiyoruz” dedi.

 

Başvuru ve kamp süreci 

Bulut Bilişim Kampı web sayfası üzerinden çevrim içi olarak yapılacak başvuru sürecinde tüm değerlendirme aşamalarını başarıyla geçen adaylar, Bulut Bilişim Kampı’na katılmaya hak kazanacak. Gençlere kariyerlerinde önemli bir adım atma imkanı veren öğrenme yolculuğunda katılımcılar; Bulut Bilişim, Yapay Zeka, Yazılım Geliştirme ve Nesnelerin İnterneti alanlarından ilgi duydukları Capture the Flag (Bayrağı Yakala) uygulamasına katılarak geleceğin teknolojilerini “dene-yap” yaklaşımı ile deneyimleyecek. 

 

İlk üçe girenlere toplam 95 bin TL ödül

Bulut Bilişim Kampını başarıyla tamamlayan tüm katılımcılar, Türk Telekom Bulut Bilişim Kampı Katılım Belgesi; tüm değerlendirme süreci sonunda dereceye giren katılımcılar ise Türk Telekom Bulut Bilişim Kampı Başarı Sertifikası almaya hak kazanacak. Ayrıca, kamp sonundaki proje yarışması ve kamp boyunca gösterdikleri performans açısından değerlendirilecek katılımcılardan birinciye 50 bin TL, ikinciye 30 bin TL, üçüncüye 15 bin TL olmak üzere toplamda 95 bin TL ödül verilecek. Lisans 3., 4. sınıf veya yüksek lisans öğrencileri ile en fazla 2 yıl önce bir lisans programından mezun olan ve bulut bilişim alanına ilgi duyan gençler 8 Ekim’e kadar turktelekomkariyer.com.tr/bulut-bilisim/ adresi üzerinden kampa başvuru yapabilir.  

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Yapay Zeka ve Dijital Ürünler İnsana Dost mu, Düşman mı

Yapay Zeka ve Dijital Ürünler İnsana Dost mu, Düşman mı

Yapay zeka tabanlı uygulamalar ve dijital asistanlar günümüz dünyasında hayatın vaz geçilmez bir parçası haline geldi. Uzmanlar, hayatı kolaylaştıran dijital teknolojik ürünlerin dost mu, düşman mı olacağına yine insanın kendisinin onlarla kuracağı ilişkinin karar vereceğini söylüyor. Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Barış Erdoğan, “Sanal varlıklarla sanal dostluklar kısa vadede bazı sorunlara çözüm olsa da uzun vadede sosyal bir varlık olan insanın dokunmaya, hissetmeye, mimikleri yorumlamaya, bir başka insan tarafından özel hissettirilmeye yani gerçek bir başka insana ihtiyacı var.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Barış Erdoğan, yapay zeka tabanlı uygulamaların ve dijital asistanların günümüz dünyasında hayatın vaz geçilmez bir parçası haline geldiğini ifade ederek, şu bilgileri verdi:

“Dijital teknolojik ürünler yaşamı kolaylaştıran en iyi dostlarımız olabileceği gibi bireyi, bireyin benliğini tehdit edecek düşmanlarımız da olabilir. Bu tamamen bizim onlarla nasıl ilişki kuracağımızla ilgili.”

Teknolojilerin olumlu yanlarına işaret eden Prof. Dr. Erdoğan, yapay zeka tabanlı uygulamaların ve dijital asistanların günlük işlerin daha hızlı ve verimli bir şekilde yapılmasına yardımcı olabildiğini kaydetti.

Dijital ürünler bilgiye ulaşımı hızlandırdı ve demokratikleştirdi

Prof. Dr. Erdoğan, şöyle devam etti:

“Artık trafikte kimse eskisi gibi harita açıp yol aramıyor. Kendimizi bir GPS’ye emanet ediyoruz. Onun talimatlarına uyarak, en kısa yoldan gitmek istediğimiz yere gidebiliyoruz. Ayrıca bu dijital ürünler bilgiye ulaşmamızı daha önce hiç olmadığı kadar hızlandırdı, demokratikleştirdi. Yabancı dildeki yazıları hatta konuşmaları anında kendi dilimize çevirebiliyoruz. Bir yabancı dili sanki anadili o dil olan bir öğretmenden alır gibi bizimle konuşan, telaffuzumuzu düzelten yapay zekâ uygulamaları var. Örnekleri çoğaltmak mümkün.”

Yapay zeka algoritmalarını yapanlar insanı da yönetiyor 

Yapay zekâ tabanlı uygulamalar ve dijital asistanların belli bir algoritmaya göre işlem yaptığını hatırlatan Prof. Dr. Erdoğan, şunları anlattı:

“Yani bunlar geliştiricilerinin, yöneticilerinin beğeni, zevk, siyasi görüş ya da ekonomik çıkarlarına göre aslında bir karar alıyorlar. Hatta bu yazılımları çoğu zaman erkekler yazdığı için dijital erillik kavramı bile kullanılıyor. Dikkat edin robotların yazılımcıları çoğu zaman erkek, robotların kendisi dişi karakterler. Sonuçta haber akışlarından, alışveriş tavsiyelerine kadar birçok alanda yapay zekâ bizleri yönlendiriyor.  Bu belki bizlerin ilgili olduğumuz bilgilere ve içeriklere daha hızlı erişmemizi sağlıyor, ancak aynı zamanda ‘filtre baloncuğu’ olarak adlandırılan bir fenomene de neden oluyor. Burada bizler yapay zekanın sunduğu, yönlendirdiği inançlarla, fikirlerle ilgili sınırlı bir bilgiye ulaşıyoruz ve tüm dünyayı bunlardan ibaret zannedebiliyoruz. Aynı zamanda dijital asistanların ve diğer yapay zekâ uygulamalarının topladığı büyük miktarda verinin nasıl kullanıldığını, depolandığını tam olarak bilmiyoruz. Burada çok büyük etik problemler var.”

İnsan benzeri tepkiler kullanıcıları cezbediyor

Git gide daha mükemmelleşen yapay zekanın son dönemde popüler olan Sophia gibi insan benzeri tepkiler verdiğini ve kullanıcılarına daha ‘insan’ gibi bir deneyim sunduğunu kaydeden Prof. Dr. Barış Erdoğan, “Bu da kullanıcıları cezbediyor.  Ancak bu etkileşimlerin genel yaşam deneyimine olan etkisi karmaşık. Özellikle yalnızlık hisseden bireyler için yapay zeka, anlık bir rahatlama hissi sunabiliyor. Fakat uzun vadede, gerçek insan etkileşimlerinin yerini alıp alamayacağı konusunda bazı soru işaretleri var.” dedi.

Yapay zeka ile duygusal bağlantı sosyal becerileri zayıflatabilir

Yapay zeka ile etkileşimlerin uzun vadede sosyal beceriler üzerinde olumsuz bir etkisi olabileceğini göz ardı etmemek gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Erdoğan, şunları kaydetti:

“Eğer bir birey gerçek insan etkileşimlerinden çok yapay zeka ile sohbeti tercih ederse, bu durum sosyal becerilerinin zayıflamasına neden olabilir. Gerçek insanlarla etkileşim, karşılıklı duygusal tepkileri anlama ve empati kurma yeteneğini geliştirir. Yapay zeka ile kurulan ‘duygusal’ bağlantı, gerçek bir insanla kurulan bağlantının derinliğine ve zenginliğine en azından şimdilik ulaşamıyor.”

İnsan yapay zekâ ilişkisi filmlere konu oldu

Prof. Dr. Erdoğan, insan yapay zeka ilişkisi ile ilgili en çarpıcı örneğin Spike Jonze’un uzun metrajlı filmi HER’de kurgulandığını dile getirerek, “Yalnızlık ve yaratıcılık sıkıntısı çeken yazar Theodore’un sadece sesten ibaret Samantha isimli bir yapay zekâ ile başlayan sohbeti zamanla aşka dönüşür. Duygusal açıdan çok tatmin edici bir ilişki yaşar, ta ki Samantha’nın 641 sevgilisi daha olduğunu ve 8 bin 341 kişi ile aynı anda flörtleştiğini itiraf etmesine kadar. Theodore bir anda değersizlik duygusu yaşar, ama Samantha’yı da bırakamaz.” diye anlattı.

Modern toplum sanal dostlukları artırdı 

Günümüz toplumunun en önemli sorunlarından birinin yalnızlık olduğunu dile getiren Prof. Dr. Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Modern toplumda kitleler halinde yalnızlık yaşıyoruz. Birçok araştırma yalnızlığın hastalıklara, erken ölüme neden olduğunu ortaya koyuyor. Bu nedenle gerçek dünyada sosyalleşemeyen insanlar yakın zamana kadar sanal dünyada arkadaşlar arıyorlardı. Burada da aradığını bulamayan yalnız bireyler şimdi ise bir adım daha öteye giderek sanal dünyada sanal varlıklarla arkadaş olmaya yöneliyorlar. Ancak sanal varlıklarla sanal dostluklar kısa vadede bazı sorunlara çözüm olsa da uzun vadede sosyal bir varlık olan insanın dokunmaya, hissetmeye, mimikleri yorumlamaya, bir başka insan tarafından özel hissedilmeye yani gerçek bir başka insana ihtiyacı var.” 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

HONOR Çinde HONOR V Purse;ü Tanıttı

HONOR Çinde HONOR V Purse;ü Tanıttı

Teknolojik yeniliklere öncülük eden HONOR, Çin’in Şanghay kentinde HONOR V Purse’ün lansmanını gerçekleştirdi. Son derece ince ve şık bir tasarıma sahip olan telefon, katlandığında sadece 8,6 mm, açıldığında ise 4,3 mm boyutlarıyla en ince katlanabilir akıllı telefon olarak yeni bir rekora imza atıyor.

HONOR, bu yıl IFA’da HONOR V Purse konsept telefonunu duyurduktan sonra ilk kez konsept bir çalışmayı hayat geçiriyor. Moda ve teknolojinin buluşmasını temsil eden HONOR V Purse, “telefondan çantaya” konseptini yansıtırken yeni bir teknoloji kategorisini tanımlayarak modayı takip eden tüketiciler için şık bir seçenek sunuyor. 

MAGIC V Purse ile elde ettikleri başarıyı aktaran HONOR CEO’su George Zhao, “Günümüz tüketicileri modaya uygun, dijital yaşam tarzları oluşturmaya odaklanmış durumda. Bu ihtiyaçları karşılamak için HONOR, akıllı telefon sektöründe sonraki adımı tanımlıyor ve en son yenilikleri şık bir tasarımla kusursuz bir şekilde birleştiren HONOR V Purse’ü piyasaya sürüyor. En son yaşam tarzı trendlerine ayak uydurmak için sürekli olarak cesur yeni form faktörlerini keşfetme taahhüdümüzün bir kanıtı olan HONOR V Purse, bugün piyasadaki hiçbir şeye benzemeyen yeni nesil podyumlara layık akıllı ürünlere ilham verecek” açıklamalarında bulundu.

 

Dünyanın En İnce Katlanabilir Telefonu

 Katlanabilir telefonları ile dikkatleri üzerine çeken HONOR, katlandığında sadece 8,6 mm, açıldığında ise 4,3 mm ölçülerine sahip HONOR V Purse ile katşanabilir akıllı telefon inceliğinde yeni bir rekora imza atıyor. Sadece 214g ağırlığındaki yeni çanta telefon, hafifliği ve çok yönlülüğü sayesinde geleneksel katlanabilir telefon ağırlığı olmadan büyük ekranın keyfini yaşatıyor. 

Katlanılabilir telefon kategorisinde her zaman yeni atılımları hedefleyen HONOR, içerisinde 1,2 mm kalınlığında süper yaylar ve 1,73 mm çapında minyatür dişlilerin bulunduğu HONOR’un tescilli çeliğinden oluşan yeni katlama mekanizmasıyla inanılmaz bir sağlamlık sunuyor.

Yeni HONOR V Purse, her zaman açık ekran (AOD) tasarımı sayesinde kullanıcıların tercih ettiği çanta tasarımını sorunsuz bir şekilde kişiselleştirmesine olanak sağlıyor. HONOR V Purse’un menteşesine klipslenen değiştirilebilir kayış ve zincir seçenekleri, cihazın sıradan bir çantada olduğu gibi zahmetsizce omzunuza takmanıza veya elinizde taşımanıza imkan tanıyor.

 

Kişiselleştirilebilir Fotoğraf Stüdyosu

 Ana kamera için 50MP IMX800 sensöre sahip olan HONOR V Purse, muhteşem portre çekimleri yapmanıza yardımcı olmak için dolgu ışığı olarak ikiye katlanabiliyor ve selfie çekerken görebileceğiniz dijital bir vizör olarak kullanılabiliyor. İkisi bir arada 12MP ultra geniş ve makro kamera, ana kamerayı güçlendirerek nefes kesici manzara çekimlerine imkân sağlıyor. Büyük bir partiyi kolayca barındırabilecek geniş grup çekimlerinin yanı sıra çıplak gözle fark edilmeyen ayrıntıları ortaya çıkaran aşırı yakın çekim imkânı ile nefes kesici görüntülerin yakalanmasını olanak tanıyor.

HONOR Image Engine teknolojisi ile geliştirilmiş olan HONOR V Purse, farklı portre stillerini yeniden şekillendiren 0,6x, 0,8x, 1x ve 1,3x dijital zoom desteğini sunuyor. Özel portre çekimleri için 1x ve 2x yakınlaştırma arasında geçiş yapma seçeneğine sahip özel portre modu ile kullanıcılarının en eşsiz anlarına dokunuyor. 

HONOR V Purse üzerindeki AI Ten Rengi Algoritması, ciltteki parlaklığı akıllı bir şekilde artırırken aynı zamanda bokeh efektleri oluşturmak için arka plandaki ışık noktalarını bulanıklaştırarak her zaman ve her yerde stüdyo kalitesinde portreler çekmenize yardımcı oluyor.

 

7,71 İnç Kusursuz Görüntü Kalitesi

 HONOR V Purse, son teknoloji ile donatılan 7,71 inç 2K esnek OLED ekranı sayesinde 1.600 nitlik yüksek ekran parlaklığını destekliyor. Yansımayı azaltmak için daha fazla ışığın geçmesine izin veren yansıma önleyici kaplama ile birleştiğinde, güneş ışığı altında ekran canlılığını koruyor.

 Algoritmik optimizasyonlar HONOR V Purse’ün ekranının iki nit kadar loş olmasını sağlayarak gece geç saatlerde yapılan okumaların zihniniz için olduğu kadar gözleriniz için de rahatlatıcı olmasını sağlıyor. HONOR V Purse, zararlı ekran titreşimini neredeyse tamamen ortadan kaldıran 2.160Hz PWM Karartma ve uzun süreli akıllı telefon kullanımının neden olduğu göz yorgunluğunu en aza indiriyor.

Dinamik Karartma ve Sirkadiyen Gece Ekranı ile birlikte kullanıcıların sevdiği HONOR göz koruma özelliklerinin tamamını destekleyen cihaz, uyku kalitesini artırmak için ekranlara geç bakmanın melatonin salgılanması üzerindeki etkisini azaltıyor.

Görüntülenen tüm nesnelerin parlaklığını artıran Süper Dinamik Canlı Ekran Teknolojisine sahip olan HONOR V Purse, grafik işleme kalitesi sayesinde görüntüleri, videoları ve animasyonsuz kullanıcı arayüzü için daha fazla görsel doğruluk sağlıyor. 

HONOR, yüksek ekran dayanıklılığı için katmanlı bir ekran koruma sistemi tasarlayan HONOR, HONOR V Purse’ü günlük aşınma ve yıpranmaya dayanmas adına en son teknolojik donanım ile güçlendirdi. Ekran ve menteşesi 200.000 açma ve kapamaya dayanacak şekilde test edilerek güçlü donanımını kanıtlıyor.

Bir dizi şok ve aşınma direnci değerlendirmesinden geçen HONOR V Purse, güvenilirliği ile tanınan dünyanın önde gelen test, gözetim ve belgelendirme şirketi SGS’den hem genel ünite için 5 yıldızlı düşmeye karşı dayanıklılık hem de ekran için 5 yıldızlı darbeye karşı dayanıklılık sertifikası alan ilk dışa katlanan telefon olma özelliğini taşıyor.

 

Silikon-karbon Pil: Maraton Koşucusu

 HONOR V Purse’e yerleştirilen iki silikon-karbon pil, her an çeşitli yaşam tarzlarına ayak uydurmak için toplam 4.500mAh’lik uzun ve dayanıklı pil kapasitesi sağlıyor.

HONOR tarafından sektöre kazandırılan düşük voltajlı şarj toplama teknolojisini entegre eden Silikon-karbon hücreler, geleneksel grafit tabanlı pil sistemlerine kıyasla %360 daha fazla şarj sağlıyor. HONOR V Purse’ün düşük voltajlarda güvenilir bir şekilde çalışmasını sağlamak için yeniden tasarlanan devre ve yeni bir deşarj sistemi ile bataryasını güçlendiriyor.

HONOR’un kendi geliştirdiği pil optimizasyon çözümü ile HONOR V Purse, 7,71 inç 2K ekran açıkken 8,7 saate kadar video oynatma veya 10,6 saate kadar sürekli makale okuma veya 16 saate kadar çevrimiçi müzik çalma imkânı sunuyor.

 

MagicOS 7.2 ile Kişiselleştirilmiş Deneyim

 Yeni AOD tasarımları, HONOR Notes, YOYO Suggestions, MagicRing, yeni güvenlik özellikleri ve daha fazlasını içeren yepyeni MagicOS 7.2, günlük kullanıcı deneyimini iyileştirmek için tasarlanmış çok sayıda akıllı ve çok cihazlı bağlantı özelliğini beraberinde getiriyor.

Veri güvenliğinizi korumak için tasarlanan Parallel Space, işle ilgili hassas uygulamaları ve verileri kişisel dosyalarınızdan ve fotoğraflarınızdan kolayca ve güvenli bir şekilde ayırmanıza yardımcı oluyor.  Katlanabilir form faktöründen tam olarak yararlanan MagicOS 7.2, hem ana profili hem de Paralel Alan’ı aynı anda iki ayrı pencerede görüntüleme seçeneğini kullanıcılarına sunuyor.

 

Erişilebilirlik

Geleceğin yeni “HIT” çantası HONOR V Purse, dünyanın en ince ve en hafif çanta telefonu olması ile birlikte birinci sınıf görseller, pil ömrü ve akıllı deneyimler sunarken kullanıcıların kendini ifade etmesi için sonsuz olanaklar tanıyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

WhatsApp’ta yeni dönem: Alışveriş özelliği geliyor – Teknoloji

WhatsApp’ta yeni dönem: Alışveriş özelliği geliyor – Teknoloji





Meta’nın dünyada en çok kullanılan anlık mesajlaşma uygulaması WhatsApp, ‘Flows’ isimli yeni özelliğini test etmeye başladı. TechCrunch’ta yer alan habere göre, hem satıcılar hem de kullanıcılar Flows ile birçok alışveriş işlemini Whatsapp’tan çıkmadan gerçekleştirebilecek.

WhatsApp’ın Flows özelliği için oluşturduğu destek sayfasında yer alan bilgilere göre kullanıcılar bu işlemleri yapabilecek:

Randevu alma

Hesaplarına giriş yapma

İlgilendikleri bir ürünü özelleştirme

Form doldurma ve gönderme

Etkinliklere ve promosyonlara kaydolma

HARİCİ SİTELERE DUYULAN İHTİYAÇ ORTADAN KALKACAK

Paylaşılan fotoğrafta Zoomture isimli firma ile yapılan görüşmede, kullanıcının şirket üzerinden seyahat randevusu oluşturduğu görülüyor. Randevuda kullanacağı ulaşım aracındaki koltuk seçiminin bile WhatsApp’tan ayrılmadan yapılabildiği öne çıkıyor. Bir süredir alışveriş sektörü üzerine önemli çalışmalar yapan WhatsApp, Flows özelliği için kullanıcıların harici internet sitelerine duyduğu ihtiyacı ortadan kaldıracak gibi görünüyor.

Meta tarafından yapılan açıklamada, Brezilya’da banka Banco Pan, perakendeci MagaLu, Lenovo, Hindistan’da seyahat şirketi Redbus, banka SBI ve araba satış platformu Spinny gibi işletmelerle Flows’un test edildiği söylendi.

‘SOHBET İÇİNDE ZENGİN DENEYİMLER OLUŞTURMAYA ÇALIŞIYORUZ’

Meta’nın kurumsal mesajlaşmadan sorumlu başkan yardımcısı Nikila Srinivasan konu ile ilgili yaptığı açıklamada, ‘Alışveriş ve e-ticaret odaklanmak istediğimiz en büyük sektörlerden biri. Amaç, işletmelerin ve kişilerin sohbet başlığında çok daha fazlasını yapabilecekleri şekilde ticari mesajlaşmayı mümkün kılmaktır. Sohbet içinde zengin deneyimler oluşturmaya çalışıyoruz ve Flows’un devreye girdiği yer burası’ ifadelerine yer verdi.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Yapay Zekâda Akademik Dürüstlük ve Etik: Bilgi Üretiminde Yeni Paradigmalar

Yapay Zekâda Akademik Dürüstlük ve Etik: Bilgi Üretiminde Yeni Paradigmalar

Günümüzdeki teknolojik ilerlemeler, bilgi üretiminde yeni boyutlar açıyor. Yapay zekâ akademik etik ve dürüstlük kavramlarını yeniden tanımlanmasını gerektiriyor. Yapay zekâ teknolojisinin akademik alanı; insan etiği, kaynak atıfları, bilgi üretimi, veri manipülasyonu ve intihal gibi etik boyutları içermekte. Yapay zekâ, büyük veri analizi ve tahmin etme yetenekleri sayesinde bilgi üretiminde çığır açıcı bir rol oynamakta. Bununla birlikte, bu etki nedeniyle ortaya çıkan yeni sorumluluklar ve ahlaki zorluklar göz ardı edilmemelidir. Veri madenciliği ve yapay zekâ tabanlı makine öğrenimi, araştırmaların hızını artırabilir, ancak bu tekniklerin sonuçlarının nasıl elde edildiği ve ne kadar güvenilir olduğu hala sorgulanmaya açık.

Akademinin hizmetindeki yapay zekânın sınırları nerede başlar, nerede biter?

Akademik dünyada güvenilir bilgi üretiminde akademik dürüstlük çok önemlidir. Akademik çalışmalara hizmet eden yapay zekâ, özetleme, çeviri ve metin üretimi gibi alanlarda büyük faydalar sağlayabilir. Bununla birlikte, yapay zekânın ürettiği içeriklerin orijinal olup olmadığı ve kaynak atıflarının doğru olup olmadığı gibi konular etik bir çerçevede ele alınmalıdır. Bu noktada, insanlar ve algoritmalar arasındaki sınırlar net bir şekilde çizilmelidir ve yapay zekânın ahlaki standartlara uyması kullanıcılar tarafından garanti edilmelidir.

 

Yapay zekâ ve intihal tartışmaları

Akademik dünyada intihal, etik standartlara aykırı olarak kabul edilir. İntihal, yapay zekânın hızlı metin üretme yetenekleri nedeniyle artabilir. Sonuç olarak, yapay zekâ tarafından oluşturulan içeriklerin özgünlüğü ve kaynaklarının doğru bir şekilde belirtilmesi gerekir. Bu, algoritmaların etik değerleri içselleştirmesini gerektirir ve akademik dürüstlüğü güvence altına alır.

Öğrenci verilerin gizliliği nasıl ele alınmalı?

Hisar Okulları Bilişim Stratejileri Merkezi Koordinatörü Dilara Vardar: “Üstün Öğrenen Programımız kapsamında işbirliği yaptığımız Coursera’nın araştırmasına göre; 2025 yılına kadar dijitalleşme, veri ve yapay zekâ alanlarındaki gelişmelerin 97 milyona yakın yeni iş yaratacak. Ayrıca mevcut 85 milyon işin de değişeceği tahmin ediliyor. Yapay Zekâ akademik dürüstlük bağlamında da tartışılıyor. Akademik dürüstlük ve yapay zekâ etiği, sadece akademik içerik üretmekle sınırlı değil. Yapay zekâ çerçevesi iyi çizilmezse; öğrencileri değerlendirmek, eğitim materyalleri yapmak ve araştırma yapmak gibi alanlarda etik sorunlara neden olabilir. Geçtiğimiz günlerde[1]  Science ve Nature gibi dergilerin ChatGPT ile yazılan makaleleri yasaklaması bu endişeye bir örnek. Ayrıca etik tartışmalar, eğitimde kullanılan algoritmaların adil olup olmadığı ve öğrenci verilerinin gizliliği ve güvenliği gibi konulardan da kaynaklanabilir. Hisar Okulları Bilişim Stratejileri Merkezi olarak apay zekânın eğitim dünyasına i etkisi ve bu kapsamda okulların atacağı adımları belirlemek adına çalışmalarımızı yürütüyoruz.   “Açık Kaynak” yaklaşımımız doğrultusunda Bilişim Stratejileri Merkezi’nin yayınlamış olduğu e-bültenden tüm eğitimcilerin yararlanacağına inanıyoruz”.

 

Yapay Zekâ ve Meslekler

Yapay zekâ, birçok farklı sektörde ve meslekte büyük etkiler yaratmış ve yaratmaya devam etmektedir.

 Yapay zekânın etkileyeceği bazı meslekler şu şekilde sıralanabilir:

Sağlık Sektörü:

Tıp alanında yapay zekâ, teşhis, tedavi ve hasta bakım süreçlerinde kullanılmaya başlanmıştır. Radyoloji, patoloji gibi görüntüleme alanlarındaki verilerin analizi, hastalık teşhislerinin doğruluğunu artırmada yardımcı olabilir.

Hukuk:

Mahkeme kararlarının incelenmesi ve hukuki belgelerin analizi gibi işlemlerde yapay zeka kullanılır. Büyük miktarda veri ve metin işlerken özellikle etkilidir.

Üretim ve Endüstri:

Üretim süreçlerini daha verimli hale getirmek, hataları önceden tahmin etmek ve optimize etmek için yapay zekâ kullanılır. Yapay zekâ, robotik sistemlerle birlikte üretim hatlarını yönetiyor.

Finans:

Yapay zekâ, finansal analiz, risk yönetimi, otomatik ticaret gibi alanlarda kullanılır. Büyük veri analiziyle piyasa trendlerini tahmin etmek ve yatırım kararları almak için kullanılabilir.

Eğitim:

Yapay zekâ, öğretmenlere yardımcı olmak için kullanılır ve öğrenci performansını takip eder. Adaptif öğrenme sistemleri, öğrenci başarısını artırabilir.

Ulaşım:

 Lojistik, trafik yönetimi ve otonom araçlar için yapay zekâ kullanılmaktadır. Araçlar, trafik durumunu analiz edebilir ve sürücüsüz taşıma sistemleri oluşturabilir.

Pazarlama:

Hedef kitle davranışlarını analiz ederek yapay zekâ kullanarak pazarlama stratejileri oluşturur. Ayrıca kişiselleştirilmiş içerik ve tavsiyeler sunmak için kullanılabilir.

 

Yapay zekânın gelişimiyle birlikte ortaya çıkabilecek meslekleri ise şöyle sıralayabiliriz:

Veri Mahremiyeti Danışmanı: Yapay zekâ sistemleri çok sayıda veri kullandığından, veri güvenliği ve mahremiyeti önemlidir. Bu meslek, verilerin mahremiyet ve güvenlik risklerini yönetmek için danışmanlık sağlar.

Yapay Zekâ Güvenlik Uzmanı: Yapay zekâ sistemlerinin siber güvenliği son derece önemlidir. Yapay Zekâ Güvenlik Uzmanları, sistemleri siber saldırılardan koruyabilir ve güvenlik açıklarını tespit edebilir.

Yapay Zekâ Çevirmeni: Çeşitli dillerde çalışan yapay zekâ sistemleri, iletişim kurmak için yapay zekâ çevirmenleri gerektirebilir. Bu meslek, çeşitli dillerde çalışan yapay zekâ sistemlerini geliştirmek ve veri akışını yönetmekle ilgilenir.

Yapay Zekâ Tasarım Psikologu: İnsanlarla etkileşim kurmak için yapay zekâ sistemlerinin kullanıcı deneyimini en üst düzeye çıkarmak çok önemlidir. Bu uzmanlar, yapay zekâ sistemlerini insanların duygusal tepkileriyle daha iyi uyumlu hale getirmek için çalışabilir.

Yapay Zekâ İşbirliği Uzmanı:

İnsanlar ve yapay zekâ sistemleri arasındaki etkili işbirliğini sağlamak için uzmanlara ihtiyaç olabilir. Bu uzmanlar, insan-robot etkileşimini geliştirmek, işbirliği protokolleri tasarlamak ve sistemler arası uyumu sağlamak için çalışabilir.

Yapay zekânın akademi alanında da meslekler alanında da çok fazla değişim yapacağından hemfikiriz. Önemli olan kişilerin bu değişiklere uyum sağlayıp kendini adapte edebilmesidir. Hayatımızı oldukça kolaylaştıracak fakat bizden de bir şeyler götürecek bu alanda bilgi sahibi olmak günümüz insanın görevlerinden biri haline gelmiştir. Bundan dolayı yapay zekâ konusunda gelişmeleri takip etmeli ve bu alanda da yetkinlik kazanabilecek hale gelmeliyiz.

 

Hisar Okulları’nın eğitim modeli bilim, mühendislik, sanat ve tasarım alanlarını kapsıyor

Hisar Okulları kurulduğu ilk günden bu yana, dünya ile rekabet edebilen öğrenciler yetiştirmek üzere; bilim, mühendislik, sanat, tasarım gibi farklı alanların ilişkilendirildiği bir eğitim modeli ve akademik program sunuyor. Okul; en küçük yaşlarından başlayarak, her düzeydeki öğrenciler için ilgi alanları doğrultusunda deney ve gözlem odaklı bilgi ve beceri edinme fırsatları yaratıyor. Bu becerilerle donanmış öğrenciler yaşam yolculuklarına, sorun belirleme, çözüm üretme ve bu çözümleri sebatla uygulamaya koyma tecrübesiyle başlıyorlar. 1591 öğrencisi olan okulun mezunları, Türkiye ve dünyanın önde gelen eğitim kurumları ve kuruluşlarında eğitim ve çalışma hayatlarına devam ederken, içinde bulunduğu toplumun ilerlemesine de katkı veriyor. www.hisarschool.k12.tr/

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Tüpraş Ventures;dan Robotik Teknolojilere İlk Yatırım

Tüpraş Ventures;dan Robotik Teknolojilere İlk Yatırım

Tüpraş’ın girişim sermayesi şirketi Tüpraş Ventures, Tüpraş’ın sürdürülebilir rafinaj iş alanını emniyet ve operasyonel mükemmeliyet odağında destekleyecek yenilikçi adımlar atıyor. Bu kapsamda robotik teknolojiler alanında faaliyet gösteren AISField girişimine yatırım yapan Tüpraş Ventures, dijitalleşme alanındaki yenilikçi robotik ürün portföyünün genişletilmesi, ürün ve hizmetlerin yurt içi ve yurt dışı müşteri ve yatırımcılara tanıtımı faaliyetlerinde girişime katkı sağlayacak.  AISField’in robotik çözümlerinden olan, içinde ürün varken de tank taban bakımı yapabilen ATEX sertifikalı robot Tüpraş rafineri sahalarında kullanılmaya başlandı.  

 Tüpraş, Stratejik Dönüşüm Planı kapsamındaki dört iş kolundan sürdürülebilir rafinaj alanına yönelik dijitalleşme ve robotik uygulamalarını devreye almaya devam ediyor. Tüpraş’ın girişim sermayesi şirketi Tüpraş Ventures, enerji sektöründeki dijital dönüşümü hızlandıracak teknolojilerle ana şirketi Tüpraş’ı destekliyor. 

Enerji sektöründe stratejik iş birlikleri oluşturma ve dijitalleşmeye destek olma amacıyla gelecek vaat eden başarılı girişimleri destekleyen Tüpraş Ventures, robotik teknolojiler alanındaki ilk yatırımını robotik muayene ve veri yönetimi alanında faaliyet gösteren, Ankara’da yerleşik girişim şirketi AISField ile gerçekleştirdi. 

Tüpraş’ın yenilikçi robotik ürün portföyünün genişletilmesi amacıyla yatırım yapan Tüpraş Ventures, önümüzdeki dönemde bu alanda yeni yatırımlar yapacağı iş ortaklıklarına odaklanmayı sürdürecek. 

AISField; tahribatsız muayene alanında robotik teknolojiler, otomasyon ve ileri yazılım çözümlerine odaklanıyor. Şirket, geliştirdiği robotik teknolojiler ve yazılımlar ile enerji üretim tesisleri ve santralleri, depolama tesisleri, petrol, akaryakıt, doğalgaz, savunma gibi çeşitli endüstriyel sektörlerde tahribatsız muayene çözümleri ve sistemleri ile hizmet veriyor. 

Rafinaj sahasında depolama tanklarında içi doluyken de taban muayenesi yapılabiliyor.

Tüpraş’ın müşteri kuruluş olarak yer aldığı TÜBİTAK Siparişe Dayalı Ar-Ge Projeleri için KOBİ Destekleme programı altında yürütülen Ar-Ge projesiyle geliştirilen RUVI OilDiver robotu, akaryakıt tanklarının içi doluyken de taban kontrolünü ve bakımını sağlıyor.

RUVI Diver sualtı dronu, rafineri ve yakıt depolama başta olmak üzere endüstriyel tesislerin su tanklarına görsel ve ultrasonik muayene yapabiliyor. I-Cleaner robotu, su tanklarında kirlilik olması durumunda tank temizleme operasyonunu başarıyla yerine getiriyor. 

ATEX sertifikalı ilk robot Tüpraş rafineri sahalarında

Çalışma ortamında yüksek emniyetin yanı sıra yüzde 95 oranında zaman tasarrufu gerçekleştiren robot, aynı zamanda Avrupa Birliği çatısı altında oluşturulmuş, öncelikle insan sağlığını ve güvenliğini koruma amacı taşıyan, uluslararası ATEX sertifikasına sahip dünyadaki sayılı uygulamalardan biri olma özelliği taşıyor. 

Tüpraş sahalarında ilk uygulamaları gerçekleştirilen RUVI OilDiver robotu, tank devre dışı edilmeden kontrol ettiği için yarattığı zaman ve maliyet tasarrufunun yanında; çalışanların tankın içerisine girmesine gerek bırakmadığı için de iş sağlığı ve güvenliği anlamında katkı sunuyor. Geleneksel yöntemlerde olduğu gibi hidrokarbon temizliği yapılmadığı için, atık oluşturma ve atıkların bertaraf edilmesi de ortadan kaldırılıyor, böylece çevresel şartlar da korunmuş oluyor. Ürünün saha testleri ve ilk hizmetleri Tüpraş sahasında başarıyla gerçekleştirildi. 

Tüpraş İnovasyon, Yatırımlar ve Planlamadan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Levent Zağra şunları ifade etti: “Tüpraş olarak emniyet yaklaşımımızı destekleyen teknolojilerden en üst düzeyde faydalanarak çalışma arkadaşlarımızın riskli ortamlara girmelerine gerek kalmadan, güvenli bir iş ortamı hazırlamak en temel iş hedefimiz. Bu doğrultuda; rafinerilerimizde tehlikeli, zorlu muayene ve bakım çalışmalarını robotik teknolojiler sayesinde daha emniyetli, hızlı ve detaylı şekilde gerçekleştiriyoruz.

 

Rafinerilerde depolama tanklarının periyodik kontrolleri; tahliye, temizlik, muayene, tamir, boya gibi adımlar sebebiyle zaman ve emek gerektiren bir süreç. Tüpraş OilDiver projesi kapsamında Tüpraş ekiplerinin de yer aldığı multidisipliner çalışma grubunun desteğiyle Türkiye’de ilk kez uzaktan pilot kontrollü olarak depolama tankları operasyondayken taban muayenesi yapabilen robotik teknoloji geliştirildi. Türkiye’de ilk niteliği taşıyan bu robotik sistemin kullanılması ile dolu tanklara muayene yapılabiliyor ve problemler erkenden tespit edilebiliyor.”

 

Tüpraş OilDiver projesi sayesinde tahliye ve temizlik aşamalarına gerek kalmadığını, böylece muayene süresinde ve maliyetinde önemli avantajlar sağlandığını belirten Zağra: “Bu teknoloji depolama tankı devredeyken insansız kapalı alan çalışmasına imkân veriyor. Çevre ve insan sağlığı riskini minimuma indirmesiyle de ayrı bir öneme sahip. Ayrıca, gerçekleştirilen iş birliği ve yatırımın girişimcilik ekosistemi için de önemli bir örnek olacağına inanıyoruz. Girişim-kurum iş birliği projesi olarak başlayan süreçte ortaya çıkan ürün ile operasyonel süreçlerimizi iyileştirme ve stratejik dönüşüm hedeflerimizi desteklemenin yanında, robotik alandaki gelişmeleri yakından takip etme fırsatı yakalayacağız” dedi.

Tüpraş Ventures

 2022 yılı sonunda kurulan Tüpraş Ventures, Tüpraş’ın stratejik planı kapsamında odaklandığı sürdürülebilir rafinaj, biyoyakıtlar, sıfır karbonlu elektrik ve yeşil hidrojen başta olmak üzere karbon yönetimi, akıllı bilişim teknolojileri, Endüstri 4.0, enerji verimliliği, çevre, geri dönüşüm ve atık yönetimi alanlarında yurt içi ve yurt dışı teknoloji girişimlerine yatırımlarına başladı.

Kuzey Amerika ve Avrupa öncelikli olmak üzere geniş bir coğrafyada stratejik odak alanlarına yatırım yapan Tüpraş Ventures, girişimlere teknolojilerini deneme ve ölçeklendirme fırsatı sunarken Tüpraş’ın sektör tecrübesi ve bilgi birikimini de aktarıyor. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com