Yapay Zeka ve Dijital Ürünler İnsana Dost mu, Düşman mı

Yapay Zeka ve Dijital Ürünler İnsana Dost mu, Düşman mı

Yapay zeka tabanlı uygulamalar ve dijital asistanlar günümüz dünyasında hayatın vaz geçilmez bir parçası haline geldi. Uzmanlar, hayatı kolaylaştıran dijital teknolojik ürünlerin dost mu, düşman mı olacağına yine insanın kendisinin onlarla kuracağı ilişkinin karar vereceğini söylüyor. Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Barış Erdoğan, “Sanal varlıklarla sanal dostluklar kısa vadede bazı sorunlara çözüm olsa da uzun vadede sosyal bir varlık olan insanın dokunmaya, hissetmeye, mimikleri yorumlamaya, bir başka insan tarafından özel hissettirilmeye yani gerçek bir başka insana ihtiyacı var.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Barış Erdoğan, yapay zeka tabanlı uygulamaların ve dijital asistanların günümüz dünyasında hayatın vaz geçilmez bir parçası haline geldiğini ifade ederek, şu bilgileri verdi:

“Dijital teknolojik ürünler yaşamı kolaylaştıran en iyi dostlarımız olabileceği gibi bireyi, bireyin benliğini tehdit edecek düşmanlarımız da olabilir. Bu tamamen bizim onlarla nasıl ilişki kuracağımızla ilgili.”

Teknolojilerin olumlu yanlarına işaret eden Prof. Dr. Erdoğan, yapay zeka tabanlı uygulamaların ve dijital asistanların günlük işlerin daha hızlı ve verimli bir şekilde yapılmasına yardımcı olabildiğini kaydetti.

Dijital ürünler bilgiye ulaşımı hızlandırdı ve demokratikleştirdi

Prof. Dr. Erdoğan, şöyle devam etti:

“Artık trafikte kimse eskisi gibi harita açıp yol aramıyor. Kendimizi bir GPS’ye emanet ediyoruz. Onun talimatlarına uyarak, en kısa yoldan gitmek istediğimiz yere gidebiliyoruz. Ayrıca bu dijital ürünler bilgiye ulaşmamızı daha önce hiç olmadığı kadar hızlandırdı, demokratikleştirdi. Yabancı dildeki yazıları hatta konuşmaları anında kendi dilimize çevirebiliyoruz. Bir yabancı dili sanki anadili o dil olan bir öğretmenden alır gibi bizimle konuşan, telaffuzumuzu düzelten yapay zekâ uygulamaları var. Örnekleri çoğaltmak mümkün.”

Yapay zeka algoritmalarını yapanlar insanı da yönetiyor 

Yapay zekâ tabanlı uygulamalar ve dijital asistanların belli bir algoritmaya göre işlem yaptığını hatırlatan Prof. Dr. Erdoğan, şunları anlattı:

“Yani bunlar geliştiricilerinin, yöneticilerinin beğeni, zevk, siyasi görüş ya da ekonomik çıkarlarına göre aslında bir karar alıyorlar. Hatta bu yazılımları çoğu zaman erkekler yazdığı için dijital erillik kavramı bile kullanılıyor. Dikkat edin robotların yazılımcıları çoğu zaman erkek, robotların kendisi dişi karakterler. Sonuçta haber akışlarından, alışveriş tavsiyelerine kadar birçok alanda yapay zekâ bizleri yönlendiriyor.  Bu belki bizlerin ilgili olduğumuz bilgilere ve içeriklere daha hızlı erişmemizi sağlıyor, ancak aynı zamanda ‘filtre baloncuğu’ olarak adlandırılan bir fenomene de neden oluyor. Burada bizler yapay zekanın sunduğu, yönlendirdiği inançlarla, fikirlerle ilgili sınırlı bir bilgiye ulaşıyoruz ve tüm dünyayı bunlardan ibaret zannedebiliyoruz. Aynı zamanda dijital asistanların ve diğer yapay zekâ uygulamalarının topladığı büyük miktarda verinin nasıl kullanıldığını, depolandığını tam olarak bilmiyoruz. Burada çok büyük etik problemler var.”

İnsan benzeri tepkiler kullanıcıları cezbediyor

Git gide daha mükemmelleşen yapay zekanın son dönemde popüler olan Sophia gibi insan benzeri tepkiler verdiğini ve kullanıcılarına daha ‘insan’ gibi bir deneyim sunduğunu kaydeden Prof. Dr. Barış Erdoğan, “Bu da kullanıcıları cezbediyor.  Ancak bu etkileşimlerin genel yaşam deneyimine olan etkisi karmaşık. Özellikle yalnızlık hisseden bireyler için yapay zeka, anlık bir rahatlama hissi sunabiliyor. Fakat uzun vadede, gerçek insan etkileşimlerinin yerini alıp alamayacağı konusunda bazı soru işaretleri var.” dedi.

Yapay zeka ile duygusal bağlantı sosyal becerileri zayıflatabilir

Yapay zeka ile etkileşimlerin uzun vadede sosyal beceriler üzerinde olumsuz bir etkisi olabileceğini göz ardı etmemek gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Erdoğan, şunları kaydetti:

“Eğer bir birey gerçek insan etkileşimlerinden çok yapay zeka ile sohbeti tercih ederse, bu durum sosyal becerilerinin zayıflamasına neden olabilir. Gerçek insanlarla etkileşim, karşılıklı duygusal tepkileri anlama ve empati kurma yeteneğini geliştirir. Yapay zeka ile kurulan ‘duygusal’ bağlantı, gerçek bir insanla kurulan bağlantının derinliğine ve zenginliğine en azından şimdilik ulaşamıyor.”

İnsan yapay zekâ ilişkisi filmlere konu oldu

Prof. Dr. Erdoğan, insan yapay zeka ilişkisi ile ilgili en çarpıcı örneğin Spike Jonze’un uzun metrajlı filmi HER’de kurgulandığını dile getirerek, “Yalnızlık ve yaratıcılık sıkıntısı çeken yazar Theodore’un sadece sesten ibaret Samantha isimli bir yapay zekâ ile başlayan sohbeti zamanla aşka dönüşür. Duygusal açıdan çok tatmin edici bir ilişki yaşar, ta ki Samantha’nın 641 sevgilisi daha olduğunu ve 8 bin 341 kişi ile aynı anda flörtleştiğini itiraf etmesine kadar. Theodore bir anda değersizlik duygusu yaşar, ama Samantha’yı da bırakamaz.” diye anlattı.

Modern toplum sanal dostlukları artırdı 

Günümüz toplumunun en önemli sorunlarından birinin yalnızlık olduğunu dile getiren Prof. Dr. Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Modern toplumda kitleler halinde yalnızlık yaşıyoruz. Birçok araştırma yalnızlığın hastalıklara, erken ölüme neden olduğunu ortaya koyuyor. Bu nedenle gerçek dünyada sosyalleşemeyen insanlar yakın zamana kadar sanal dünyada arkadaşlar arıyorlardı. Burada da aradığını bulamayan yalnız bireyler şimdi ise bir adım daha öteye giderek sanal dünyada sanal varlıklarla arkadaş olmaya yöneliyorlar. Ancak sanal varlıklarla sanal dostluklar kısa vadede bazı sorunlara çözüm olsa da uzun vadede sosyal bir varlık olan insanın dokunmaya, hissetmeye, mimikleri yorumlamaya, bir başka insan tarafından özel hissedilmeye yani gerçek bir başka insana ihtiyacı var.” 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Call of Duty’e yapay zeka ekleniyor: Oyuncuların uygunsuz davranışları denetlenecek – Teknoloji

Call of Duty’e yapay zeka ekleniyor: Oyuncuların uygunsuz davranışları denetlenecek – Teknoloji





Video oyun devi Activision, Call of Duty oyununda çevrimiçi olarak gerçekleşen maçlarda nefret söylemi ve ayrımcılığı engellemek için yapay zeka tabanlı moderasyon aracını kullanmaya başladı. Bu yeni moderasyon aracı, ayrımcı dil ve tacizi gerçek zamanlı olarak tespit edebiliyor.

Makine öğrenimi teknolojisinin kullanıldığı bu moderasyon aracı, yapay zekanın insan müdahalesi olmadan öğrenme ve uyarlanma yeteneği sayesinde çalışıyor. Algoritmaları ve öğrenilen verileri kullanarak kalıpları tanıyan yapay zeka, oyuncular arasındaki iletişimi denetliyor.

Bu moderasyon aracı “ToxMod” adını taşıyor ve Modulate adlı bir şirket tarafından geliştirildi. ToxMod, Call of Duty’de toksik davranışları tespit ederek bu tür davranışların önlenmesine katkı sağlıyor.

Çevrimiçi oyun dünyasında, özellikle kadınlar ve farklı gruplara mensup oyuncular, sıklıkla zehirli ve önyargılı dille karşılaşıyorlar. Uzun süredir bu tür istismarın hedefi olan oyuncular, bu soruna çözüm bulunmasını talep ediyorlar.

Activision, Mayıs 2021’de Call of Duty’deki nefret söylemini kısıtlama adımları atmış ve ırkçılık ile zehirli davranışlara karşı 350 bin hesabı yasaklamıştı. Yayıncı, oyunculara daha iyi bir oyun deneyimi sunmayı amaçlayan toksisite karşıtı bir yaklaşım benimsiyor.

Activision’ın baş teknoloji sorumlusu Michael Vance, ToxMod’un oyunu daha eğlenceli, adil ve sıcak bir deneyime dönüştüreceğini belirtti. ToxMod, toksik davranışları ciddiyet derecesine göre sınıflandırarak moderasyon çabalarını artırıyor ve insan müdahalesine olanak tanıyor.

Oyuncular, ToxMod’u devre dışı bırakmak için oyun içi sesli sohbeti devre dışı bırakma seçeneğine sahipler. 


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Meta yeni yapay zeka uygulamasını piyasaya sürdü! – Teknoloji

Meta yeni yapay zeka uygulamasını piyasaya sürdü! – Teknoloji





Meta tarafından yapılan açıklamada, Code Llama adlı yapay zeka aracının, büyük açık kaynaklı dil modelleri için son teknoloji bir ürün olduğu belirtildi.

Code Llama’nın, yazılım geliştiren programcılara daha sağlam ve iyi belgelenmiş yazılımlar oluşturma konusunda yardımcı olacak üretkenlik ve eğitim aracı olarak kullanılabileceği ifade edildi. Bu yapay zeka aracı, Llama 2 adlı modelle aynı topluluk lisansı altında hem araştırma hem de ticari amaçlı kullanıma sunuldu.

Açıklamada, yenilikçi, güvenli ve sorumlu yapay zeka araçları geliştirmek için açık bir yaklaşımın en uygun olduğu vurgulandı.

Code Llama’nın gelişmiş kodlama yeteneklerine sahip olduğu ve kod yazmanın yanı sıra doğal dil istemleriyle de çalışabildiği belirtildi. Aracın, kod tanımlama ve hata ayıklama gibi alanlarda da kullanılabileceği açıklandı.

Python, C++, Java, Javascript gibi en popüler kodlama dillerinin çoğunu destekleyen Code Llama’nın, çeşitli kodlama ihtiyaçlarını karşılamak için geniş bir yelpazede kullanılabildiği belirtildi.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

İş hayatında yapay zeka devri! – Teknoloji

İş hayatında yapay zeka devri! – Teknoloji





Yurtdışında bir kafede çalışanların verimliliğini ve müşterilerin harcadığı vakti tespit etmek için yapay zeka kullanılıyor. Kimi vatandaşlar bu uygulamanın mantıklı olduğunu söylerken, mahremiyetin ortadan kalktığını ve insanlara robot gözüyle bakıldığını ifade ederek durumu eleştirenler de oldu.

Bu verilerin sonucu ne olacak?

Bu uygulamayla dükkanda çalışanların mobbinge maruz kalacağını ve stresle birlikte işini daha kötü yapacağını düşünenler de var. Müşterilerin verilerinin de toplandığı görülürken, bu bilgiler sonucunda nasıl bir pazarlama stratejisi izleneceği de merak konusu. Uygulamayla beraber gerçekten çalışan ve çalışmayan işçilerin belli olacağı için patronların işinin kolaylaşacağı düşünülüyor.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Yapay zeka destekli yerelleştirme, şirketlerin başarılarına yeni bir boyut katıyor

Yapay zeka destekli yerelleştirme, şirketlerin başarılarına yeni bir boyut katıyor

 

Çeviri ve yerelleştirme, benzer görünseler de farklı amaçlara hizmet eden iki farklı unsur. Sözkonusu süreçler, birlikte çalıştığında iş dünyasında verimli sonuçlar elde ediliyor. Bu noktada yapay zeka çeviri aracı DeepL; yerelleştirme sürecini kolaylaştırmak ve hızlandırmak için önemli bir araç olarak kendini geliştiriyor.

Çeviri, metnin bir dilden diğerine aktarılması anlamına geliyor. Yerelleştirmeyse çevirinin de ötesinde; aktarıldığı dilin kültürel, dilbilgisel ve yapısal gereksinimlerine göre uyarlanmasını hedefleyen daha kapsamlı bir süreç olarak tanımlanıyor. Burada çeviri sadece bir adım olarak yer alıyor. Devamında aktarılan metnin yerel gereksinimlere uygun hale getirilmesi; o dilin ve kültürün inceliklerini göz önünde bulundurulması ve bölgedeki insanlara hitap edecek şekilde uyarlanması gerekiyor. Özetle çeviri, daha uzun ve karmaşık olan yerelleştirme sürecinin ayrılmaz bir parçasıdır ve iki kavram birlikte çok iyi çalışır. Özellikle de yapay zeka çevirisi kullanıldığında.  

Yapay zeka çevirisi anında sonuç veren otomatik bir makine öğrenimi sürecidir. Hızları ve doğrulukları sayesinde, yapay zeka çeviri araçları yerelleştirme sürecine çok iyi uyum sağlar ve hatta iş akışlarını kolaylaştırmak ve verimliliği artırmak için kullanılabilir. 

İş dünyasında yapay zeka destekli yerelleştirme 

Yerelleştirme günümüzde iş dünyasının en önemli ögelerinden biri haline geldi. Bu sayede küresel kuruluşlar, hedef kitleleriyle kendi ana dillerinde buluşabiliyor ve onların kültürel tercihlerine uygun ürün ve hizmetler sunabiliyor. Bağımsız araştırma şirketi CSA Research’ün yayınladığı sonuçlara göre online alışveriş yapanların yüzde 76’sı, kendi ana dillerinde bilgi içeren ürünleri satın almayı tercih ediyor. Aynı araştırmaya göre bu grubun yüzde 75’i de müşteri hizmetlerinin kendi dillerinde olmasının tekrar alışveriş yapma olasılıklarını yükselttiğini söylüyor.[1] 

Dolayısıyla hem yeni pazarlara ulaşmak isteyen, hem de müşteri memnuniyetini artırmakla ilgilenen kuruluşlar için yerelleştirme; müşterileriyle en rahat oldukları yerde, kendi ana dillerinde buluşmasını sağlıyor. Bu konuda DeepL, kullandığı yapay zeka ve makine öğrenme yetenekleriyle yerelleştirme  süreçlerinde destek sunuyor.

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Instagram, yapay zeka içeriklerini ayırt etmek için bir özellik geliştiriyor – Teknoloji

Instagram, yapay zeka içeriklerini ayırt etmek için bir özellik geliştiriyor – Teknoloji





Instagram, kullanıcılarının platform üzerinde paylaşılan içeriklerin hangisinin yapay zeka tarafından oluşturulduğunu belirlemelerine yardımcı olacak bir özellik üzerinde çalışıyor.

Yapay zeka, zaman zaman dezenformasyonlar üretebiliyor ve bu da kullanıcıların yanlış bilgiler almasına neden olabiliyor. Bu nedenle Instagram, yapay zeka ile oluşturulan içeriklerde daha şeffaf bir yaklaşım benimsemek için yeni bir düzenleme getiriyor. Artık yapay zeka ile üretilen içeriklerde “İçerik oluşturucu veya Meta bu içeriğin yapay zeka ile oluşturulduğunu veya düzenlendiğini söyledi” ibaresi yer alacak. Böylelikle kullanıcılar paylaşılan içeriğin kaynağını daha rahat görüntüleyebilecek ve içeriğin doğruluğunu sorgulayabilecekler.

KENDİ YAPAY ZEKA MODELİNİ GELİŞTİRİYOR

Öte yandan Instagram, platform içinde kullanıma sunacağı Llama 2 dil modeline dayanan üretken yapay zeka araçları için çalışmalarına devam ediyor.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Elon Musk, ChatGPT’ye rakip olacak yeni bir yapay zeka üzerinde çalışıyor – Teknoloji

Elon Musk, ChatGPT’ye rakip olacak yeni bir yapay zeka üzerinde çalışıyor – Teknoloji





SpaceX’in kurucusu, CEO’su ve baş mühendisi; Tesla’nın CEO’su ve ürün mimarı; sosyal medya devi Twitter’ın da sahibi olan ünlü milyarder Elon Musk, şimdi de ‘xAI’ adında yeni bir yapay zeka girişimini dünyaya tanıtmak için kolları sıvadı.

Musk, dün gece bir Twitter Spaces etkinliğinde, “daha güvenli ve azami derecede meraklı” bir yapay zeka uygulaması inşa etmeyi planladığını açıkladı.

“EVRENİ ANLAYIN”

Reuters’e göre Musk, Mart ayında X.AI Corp adlı bir firma kurdu. Firmada Musk tek yönetici iken Musk’ın aile ofisinin genel müdürü Jared Birchall ise sekreter olarak yer alıyor.

‘Evreni Anlayın’ sloganıyla yola çıkan şirketin web sitesinde, 14 Temmuz Cuma günü düzenlenecek bir başka Twitter Spaces sohbet etkinliğinde insanların ekiple tanışabilecekleri ve sorular yöneltebilecekleri belirtildi.

MUSK’IN DENEYİMLİ EKİBİ

Açıklamada ayrıca şu ifadeler yer aldı:”xAI’nin amacı evrenin gerçek doğasını anlamaktır. Ekibimiz Tesla ve SpaceX’in CEO’su Elon Musk tarafından yönetiliyor. Daha önce DeepMind, OpenAI, Google Research, Microsoft Research, Tesla ve Toronto Üniversitesi’nde çalıştık. Hep birlikte bu alanda en yaygın kullanılan yöntemlerden bazılarına, özellikle de Adam optimizer, Batch Normalization, Layer Normalization ve adversarial örneklerin keşfine katkıda bulunduk. Ayrıca Transformer-XL, Autoformalization, Memorizing Transformer, Batch Size Scaling ve µTransfer gibi yenilikçi teknikler ve analizler sunduk. AlphaStar, AlphaCode, Inception, Minerva, GPT-3.5 ve GPT-4 dahil olmak üzere bu alandaki en büyük atılımlardan bazıları üzerinde çalıştık ve bunların geliştirilmesine öncülük ettik.”


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Görme Engellilerin Hayatında Yapay Zeka İle Fark Yaratan Genç: Zülal Tannur

Görme Engellilerin Hayatında Yapay Zeka İle Fark Yaratan Genç: Zülal Tannur

Sabancı Vakfı 14. Sezon Fark Yaratanı Zülal Tannur, geliştirdiği yapay zeka temelli uygulama ile görme engellilerin hayata katılımını kolaylaştırıyor. Kendisi de görme engelli bir genç olan Tannur’un 2022 yılında geliştirdiği ‘From Your Eyes’ isimli mobil uygulama, görme engellilerin yapay zeka ve insan iş birliğiyle nitelikli ve hızlı betimleme almalarını sağlıyor. 

 Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı’nın 14. Sezonunda Fark Yaratan seçilen Zülal Tannur, yapay zeka ve teknoloji alanındaki dikkat çeken çalışmalarıyla görme engelliler için fark yaratmayı sürdürüyor. Tannur’un görme engelliler için geliştirdiği uygulama, yapay zekanın eğitilerek, kullanıcılara daha iyi ve hızlı bir betimleme hizmeti sunmasını sağlıyor. Bugüne kadar iki bine yakın kullanıcı ile gönüllüye ulaşan uygulamada, görme engelliler için sekiz bini aşkın görsel betimleniyor.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yüzde 5 görme oranına sahip bir bebek olarak dünyaya gelen Zülal Tannur’un hikayesi, ailesinin Zülal’e daha iyi bir sağlık hizmeti sunabilmek için İstanbul’a taşınmasıyla başladı. Nesneleri önce kartlar üzerindeki görsellerden öğrenmeye başlayan Zülal, objelerin gerçeklerini gördüğünde onların ne olduğunu anlayabilmek üzere ailesinin yardımıyla kendini eğitmeye, görmeyi öğrenmeye başladı. Erken yaşta teknolojiyle buluşan Zülal, 4.5 yaşında bilgisayar kullanmaya başladı. 

Ortaokul ve lisede birçok proje yürüten Zülal, görme engellilere yönelik kurulmuş sosyal girişim olan WeWalk’ta kullanıcı deneyimi sorumlusu olarak görev aldı, yine görme engelliler için geliştirilmiş Seeing AI uygulamasının da Türkiye’ye entegrasyonu sürecinde destek oldu. 2020’de Microsoft’un Engelleri Aşan Kadın Lideri seçildi. Boğaziçi Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümünde öğrenci olan Zülal Tannur, edindiği tüm tecrübeleri bir araya getirerek görme engelliler için yapay zeka ve insanın iş birliğinde betimlemeler sunan bir platform oluşturdu. 2022 yılında ‘From Your Eyes’ adını verdiği mobil uygulamada görme engellilerin istedikleri görselleri uygulamaya yükleyerek önce yapay zeka aracılığıyla bir betimleme almaları, bunu yetersiz bulmaları durumunda da uygulama içinde betimleyici olarak tanımlanan gönüllülere görselin iletilmesiyle daha detaylı bir betimleme sunulmasını sağlanıyor. Gönüllüler tarafından sunulan betimlemelerle yapay zekanın eğitilerek güçlendirilmesi ve zaman içerisinde kullanıcılara daha iyi bir hizmet sunması hedefleniyor. 

From Your Eyes uygulamasında görme engelli kullanıcı tarafından uygulamaya yüklenen görsele From Your yapay zekası ve GPT entegrasyonuyla yedi saniye içerisinde betimleme yapılıyor. Aynı görsel, betimleyici gönüllüye iletildiğinde de ortalama iki dakika içerisinde dönüş alınıyor. Uygulamayı kullanan görme engelli ve betimleyici sayısının artmasıyla yapay zekanın eğitilmesi ve daha doğru betimlemeler paylaşması ile gönüllüden gelecek dönüş süresinin kısaltılması hedefleniyor. Örneğin alışverişe giden bir görme engelli aldığı ürünün içeriğini görebilmek için ürünün fotoğrafını çekerek uygulamaya yüklüyor ve yapay zeka bu fotoğrafta neler olduğunu saniyeler içerisinde kullanıcıya işitsel olarak betimliyor. Bu betimlemeyi yeterli bulmayan görme engelli kullanıcı isterse uygulamada gönüllü olarak yer alan betimleyici kişilerden destek isteyebiliyor. Gönüllü betimleyicilere gelen bildirimle gönüllüler bu görseli daha detaylı betimliyor.

Zülal Tannur’un görme engelliler için geliştirdiği uygulama ile dünya çapında fark yarattığını vurgulayan Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, “Hayatlarımızın her alanına daha fazla etki etmeye devam eden teknoloji, günümüzde en zor gözüken veya görmezden gelinen problemlerin çözümünde rol oynuyor ve insanların hayatlarını kolaylaştırıyor. Yapay zeka teknolojilerinin gelişimiyle birlikte, şimdi bu süreç çok farklı bir alana evrildi. Kendisi de görme engelli bir genç olan Zülal Tannur, yapay zeka teknolojilerini kullanarak, var olan betimleme uygulamalarını bir adım daha ileri taşıdı ve yapay zeka ile insanı bir araya getiren yeni bir yaklaşımla görme engellilere umut oldu. Zülal ve ekibinin geliştirdiği yapay zeka temelli ‘From Your Eyes’ uygulaması, yirmi yedi farklı ülkede kullanıcılara ulaşmayı başardı ve bugüne kadar iki bine yakın kullanıcı ile gönüllüye ulaşarak sekiz bin görselin betimlenmesini sağladı. Böylesi önemli bir başarıya imza atan sevgili Zülal’ı gönülden tebrik ediyorum. Sabancı Vakfı olarak, kendisine ve görme engellilerin hayata katılımını kolaylaştıracak bu projeye destek vermekten ötürü büyük bir gurur ve mutluluk duyuyoruz.” dedi.

Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı, 2009 yılından bu yana Türkiye’de toplumsal gelişmeye katkıda bulunan bireylerin ve kurumların yarattıkları olağanüstü etkileri görünür kılmak ve topluma ilham vermek amacıyla gerçekleştiriliyor. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Görme Engellilerin Hayatında Yapay Zeka İle Fark Yaratan Genç: Zülal Tannur

Görme Engellilerin Hayatında Yapay Zeka İle Fark Yaratan Genç: Zülal Tannur

Sabancı Vakfı 14. Sezon Fark Yaratanı Zülal Tannur, geliştirdiği yapay zeka temelli uygulama ile görme engellilerin hayata katılımını kolaylaştırıyor. Kendisi de görme engelli bir genç olan Tannur’un 2022 yılında geliştirdiği ‘From Your Eyes’ isimli mobil uygulama, görme engellilerin yapay zeka ve insan iş birliğiyle nitelikli ve hızlı betimleme almalarını sağlıyor. 

 Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı’nın 14. Sezonunda Fark Yaratan seçilen Zülal Tannur, yapay zeka ve teknoloji alanındaki dikkat çeken çalışmalarıyla görme engelliler için fark yaratmayı sürdürüyor. Tannur’un görme engelliler için geliştirdiği uygulama, yapay zekanın eğitilerek, kullanıcılara daha iyi ve hızlı bir betimleme hizmeti sunmasını sağlıyor. Bugüne kadar iki bine yakın kullanıcı ile gönüllüye ulaşan uygulamada, görme engelliler için sekiz bini aşkın görsel betimleniyor.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yüzde 5 görme oranına sahip bir bebek olarak dünyaya gelen Zülal Tannur’un hikayesi, ailesinin Zülal’e daha iyi bir sağlık hizmeti sunabilmek için İstanbul’a taşınmasıyla başladı. Nesneleri önce kartlar üzerindeki görsellerden öğrenmeye başlayan Zülal, objelerin gerçeklerini gördüğünde onların ne olduğunu anlayabilmek üzere ailesinin yardımıyla kendini eğitmeye, görmeyi öğrenmeye başladı. Erken yaşta teknolojiyle buluşan Zülal, 4.5 yaşında bilgisayar kullanmaya başladı. 

Ortaokul ve lisede birçok proje yürüten Zülal, görme engellilere yönelik kurulmuş sosyal girişim olan WeWalk’ta kullanıcı deneyimi sorumlusu olarak görev aldı, yine görme engelliler için geliştirilmiş Seeing AI uygulamasının da Türkiye’ye entegrasyonu sürecinde destek oldu. 2020’de Microsoft’un Engelleri Aşan Kadın Lideri seçildi. Boğaziçi Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümünde öğrenci olan Zülal Tannur, edindiği tüm tecrübeleri bir araya getirerek görme engelliler için yapay zeka ve insanın iş birliğinde betimlemeler sunan bir platform oluşturdu. 2022 yılında ‘From Your Eyes’ adını verdiği mobil uygulamada görme engellilerin istedikleri görselleri uygulamaya yükleyerek önce yapay zeka aracılığıyla bir betimleme almaları, bunu yetersiz bulmaları durumunda da uygulama içinde betimleyici olarak tanımlanan gönüllülere görselin iletilmesiyle daha detaylı bir betimleme sunulmasını sağlanıyor. Gönüllüler tarafından sunulan betimlemelerle yapay zekanın eğitilerek güçlendirilmesi ve zaman içerisinde kullanıcılara daha iyi bir hizmet sunması hedefleniyor. 

From Your Eyes uygulamasında görme engelli kullanıcı tarafından uygulamaya yüklenen görsele From Your yapay zekası ve GPT entegrasyonuyla yedi saniye içerisinde betimleme yapılıyor. Aynı görsel, betimleyici gönüllüye iletildiğinde de ortalama iki dakika içerisinde dönüş alınıyor. Uygulamayı kullanan görme engelli ve betimleyici sayısının artmasıyla yapay zekanın eğitilmesi ve daha doğru betimlemeler paylaşması ile gönüllüden gelecek dönüş süresinin kısaltılması hedefleniyor. Örneğin alışverişe giden bir görme engelli aldığı ürünün içeriğini görebilmek için ürünün fotoğrafını çekerek uygulamaya yüklüyor ve yapay zeka bu fotoğrafta neler olduğunu saniyeler içerisinde kullanıcıya işitsel olarak betimliyor. Bu betimlemeyi yeterli bulmayan görme engelli kullanıcı isterse uygulamada gönüllü olarak yer alan betimleyici kişilerden destek isteyebiliyor. Gönüllü betimleyicilere gelen bildirimle gönüllüler bu görseli daha detaylı betimliyor.

Zülal Tannur’un görme engelliler için geliştirdiği uygulama ile dünya çapında fark yarattığını vurgulayan Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, “Hayatlarımızın her alanına daha fazla etki etmeye devam eden teknoloji, günümüzde en zor gözüken veya görmezden gelinen problemlerin çözümünde rol oynuyor ve insanların hayatlarını kolaylaştırıyor. Yapay zeka teknolojilerinin gelişimiyle birlikte, şimdi bu süreç çok farklı bir alana evrildi. Kendisi de görme engelli bir genç olan Zülal Tannur, yapay zeka teknolojilerini kullanarak, var olan betimleme uygulamalarını bir adım daha ileri taşıdı ve yapay zeka ile insanı bir araya getiren yeni bir yaklaşımla görme engellilere umut oldu. Zülal ve ekibinin geliştirdiği yapay zeka temelli ‘From Your Eyes’ uygulaması, yirmi yedi farklı ülkede kullanıcılara ulaşmayı başardı ve bugüne kadar iki bine yakın kullanıcı ile gönüllüye ulaşarak sekiz bin görselin betimlenmesini sağladı. Böylesi önemli bir başarıya imza atan sevgili Zülal’ı gönülden tebrik ediyorum. Sabancı Vakfı olarak, kendisine ve görme engellilerin hayata katılımını kolaylaştıracak bu projeye destek vermekten ötürü büyük bir gurur ve mutluluk duyuyoruz.” dedi.

Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı, 2009 yılından bu yana Türkiye’de toplumsal gelişmeye katkıda bulunan bireylerin ve kurumların yarattıkları olağanüstü etkileri görünür kılmak ve topluma ilham vermek amacıyla gerçekleştiriliyor. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Meta açıkladı: Yapay zeka, Facebook ve Instagram akışlarını nasıl belirliyor? – Teknoloji

Meta açıkladı: Yapay zeka, Facebook ve Instagram akışlarını nasıl belirliyor? – Teknoloji





Meta, yayınladığı bir blog yazısıyla, Instagram ve Facebook akışlarında kullanılan yapay zeka araçlarıyla ilgili karar alma süreçlerini ayrıntılarıyla açıkladı.

Meta’nın Küresel İşlerden Sorumlu Başkanı ve eski Birleşik Krallık Başbakan Yardımcısı Nick Clegg, yapay zekayı, kullanıcıların akışlarında gördükleri içeriğin onlar için ilgi çekici ve yakın olma olasılığını artırmak amacıyla kullandıklarını söyledi.

Meta, kullanıcıların bu sistemleri daha kolay şekilde kontrol edebilecekleri yeni yöntemler ekleyerek, kullanıcıların gösterilmek istenen içerikleri daha iyi yönetebilmelerini sağlamayı hedeflediğini belirtti.

Yapay zeka hakkında daha fazla bilgi verme kararını, daha kapsamlı bir şeffaflık ve hesap verebilirlik anlayışının bir parçası olarak aldıklarını ifade eden Meta, bu teknolojinin büyüdüğünü ve daha tartışmalı hale geldiğini kabul ettiklerini belirtti.

Independent Tükçe’nin haberine göre; Clegg, “Üretken yapay zeka gibi güçlü teknolojilerde hızlı ilerlemeler yaşanırken, toplumun hem olasılıklar karşısında heyecanlanması hem de risklerden endişe duyması anlaşılabilir bir durum” dedi.

Paylaşılan blog yazısında, Facebook ve Instagram’da içerikleri sıralarken kullanılan araçları açıklamayı hedefleyen 22 “sistem kartı” bulunuyor. Bu kartlarda yer alan kodlar, Instagram Keşfet sayfası gibi belirli özelliklerde yapay zekanın nasıl çalıştığını detaylı bir şekilde açıklıyor. Bu sistem, gönderileri bir araya getirerek kurallara uygunluğunu kontrol ediyor ve kullanıcının daha önce benzer içerikleri beğenip beğenmediği gibi işaretleri kullanarak, ilgi çekme olasılığı daha yüksek olan gönderileri sıralıyor.

Aynı zamanda, kullanıcıların sistemi nasıl kontrol edebileceğini göstermek amacıyla ilgi çekmeyen içeriği kaldırma seçeneği de sunuluyor. Kullanıcılar, keşfet sayfasında “ilgilenmiyorum” diyebilecekleri bir düğmenin yanı sıra kişiselleştirme özelliklerini kullanmadan sayfayı görme seçeneğine de sahiptir.

Meta, kullanıcıların içerik sıralamasını daha iyi anlamalarını kolaylaştırmaya çalışacak. Bu, örneğin, belirli bir gönderinin neden öne çıkarıldığını gösteren açılır pencerelerin yanı sıra araştırmacılarla etkileşim içinde olunarak yapay zeka modellerini daha iyi anlamayı amaçlayan çalışmaları da içeriyor.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com