Elon Musk, Twitter’ın satışının durdurulduğunu açıkladı – Teknoloji – Ulusal24.com

Elon Musk, Twitter’ın satışının durdurulduğunu açıkladı – Teknoloji – Ulusal24.com

Twitter’ı 44 milyar dolara satın almak için teklif veren Tesla ve SpaceX’in CEO’su Elon Musk’tan yeni bir açıklama geldi.

Platform üzerindeki fake ve spam hesapların incelenmesinin devam ettiğini söyleyen Musk, “Şu an platformdaki sahte kullanıcıların hesaplanması sürdüğü için anlaşma geçici olarak beklemede. Bu sahte kullanıcı sayısı toplam sayının yüzde 5’inden daha az” dedi.

Twitter konuyla ilgili bir açıklama yapmadı. Şirket bu ayın başında yaptığı açıklamada sahte hesapların oranının yüzde 5’i geçmediğini aktarmıştı.

Elon Musk’ın bugünkü paylaşımı sonrasında Twitter’ın hisseleri yüzde 17.7 düştü. 37.10 dolar seviyesine gerileyen hisseler, Musk’ın Twitter’ı satın alma kararını açıklandığından beri en düşük seviyeyi görmüş oldu.

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Ticaret Savaşlarında Doğru Bütçe ve Hedef Kitleyi Belirleyen Markalar Bir Adım Öne Çıkıyor – Ulusal24.com

Ticaret Savaşlarında Doğru Bütçe ve Hedef Kitleyi Belirleyen Markalar Bir Adım Öne Çıkıyor – Ulusal24.com

Açılan yeni şirket sayısı yılda 100 bin bandını aşarken, e-ticarette ciro 380 milyar TL’yi geçti. Markalar arası Influencer marketing rekabeti kızıştı; yüz binlerce TL’lik bütçelerle en etkin kampanya için sosyal medya ünlülerinin kapısı çalınıyor fakat kampanyadan kârlı çıkmak ancak doğru pazarlama stratejisi ile mümkün. Digital Exchange’in pazarlama ekibi markalara “Hedef kitle tespiti, bütçe yönetimi ve doğru Influencer şirkete müşteri kazandırır, ciroyu artırır ve bilinirliği yükseltir” önerilerinde bulundu. 

 

Türkiye, küresel sistemi etkisi altına alan salgın döneminde ekonomisini büyüten nadir ülkeler arasında yer aldı. 2020’de 90 binin üzerinde ve 2021 yılında ise 100 bini aşkın işletme faaliyete geçti. Kuruluşların ticari faaliyetteki ilk tercihinin e-ticaret ve online satış alanı olmasıyla birlikte elde edilen ciro 381 milyar TL’ye ulaşırken, bu noktada ciddi bir rekabetin de önü açıldı. 2021 pazarlama bütçelerinde aslan payını bir önceki yıla göre yüzde 42 yükselen ve 7.9 milyar TL’yi aşan dijital reklamlar aldı. Kaydedilen artışta Türkiye’de internet kullanım süresinin günlük 8 saati geçerek Avrupa’da ilk sırada yer alması ve 60 milyona yaklaşan Instagram, Facebook, YouTube, TikTok, Twitter ve LinkedIn gibi sosyal medya platformu üyelik sayısının payı büyük oldu. Öte yandan dijital pazarlama için markalar rekabeti de göz önünde bulundurup ciddi bütçeler ayırmasına karşın Influencer kampanyalarının patlama yaşadığı 2021’de sadece bütçesini doğru kullanan ve hedef kitlesini belirleyen çalışmalarda istenilen sonuçlara ulaşıldı. Marka yaratımı, e-ticaret ve pazar yeri yönetimi, kişiye özel marketing ve dijital kampanyalar konusunda 124 ülkede faaliyet gösteren Digital Exchange’in uzman ekibi, markalara performansı artıracak dijital marketing çalışmaları konusunda bir dizi öneride bulundu. 

 

Doğru Seçimler Kazandırıyor

Dijital marketingde ilk kuralın hedef kitleyi belirlemek olduğu vurgusunu yapan Digital Exchange’in pazarlama ekibi, şu bilgileri verdi: “Bir marka için marketing yaparken ilk halledilmesi gereken soru, hedef kitleyi belirlemektir. Bunu bir gömleğin ilk düğmesini doğru iliklemek olarak görebilirsiniz. Eğer baştan hata yapılırsa, tüm sistem hatalı yürür ve istenilen sonuç elde edilemez. O nedenle bir markaya düşen sorumluluklar şunlardır:  

 

Marketing yapacağı ürün ve hizmeti doğru seçmeli
Bu ürün ve hizmeti hangi kitleye sunacağını belirlemeli
Hedef kitlenin alım gücünü ve satın alma arzusunu ölçmeli
Kitlenin kanaat önderi olarak göreceği Influencer seçilmeli
Influencer’ın kitleye tam olarak sesleneceği kampanya içeriği tespit edilmeli
Kampanya doğru sosyal medya alanında, doğru zamanda faaliyete geçmeli
Kampanya ile marka bilinirliğinin mi artır artırılacağı, ürün satışına mı yöneleceği bilinmeli
Gerçekleşen marketing sonuçları analiz edilmeli ve ileriki kampanyalar için kullanılmalı.”

 

Başarılı Kampanya Tıklama Bedelini Cirodan Çıkarır

Bütçesi doğru kullanılmış bir kampanyanın en önemli belirtecinin “pazarlama kampanyasındaki bir tıklama bedelinin, o ürünü satın alma bedelinden daha düşük olması” diye tanımlayan Digital Exchange ekibi, markalara şu önerilerde bulundu: “Pazarlama çalışması yaparken, bütçeyi doğru tespit etmek çok önemlidir. Dünyanın en çok kazanan ve en ünlü sosyal medya ünlüsü Manchester Unıted’de forma giyen Cristiano Ronaldo’dur. Instagram’da 434 milyon takipçisi bulunan ünlü futbolcu, bir paylaşımı 1.6 milyon dolar yaklaşık 24 milyon TL talep ediyor. Türk markası olarak Ronaldo’nun hikayesi ya da paylaşımında yer almak için bu bütçeyi bulabilirsiniz; fakat satacağınız hizmet ve ürününüz Ronaldo’nun paylaşımında sitenize yapılacak tıklamadan gelecek satış oranını karşılamazsa, o zaman zararda olacaksınız. Bir Influencer için 100 bin TL’lik bir bütçe ayırırsanız ve karşılığında 40 bin TL’lik bir ciro elde ederseniz, kampanyadan 60 bin TL’lik bir zararla ayrılmış olursunuz. Ama kampanya karşılığında 250 bin TL’lik satış elde ederseniz, bu size tıklanma başına 15 TL’lik bir kâr getirmiş olur. Markaya yarar getiren kampanya da böyle bütçelendirilir. O nedenle profesyonel ekiplerle Influencer kampanyası yapmak daima markalara artı değer sağlar.”

 

Müşteriyi Tanıyan Şirketlerin Yolu Açık

Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, şirketlerin Influencer marketing yapmadan bilinirlik ve satış oranlarını artıramadıklarını, bu nedenle de Influencer marketing’in dünyada en hızlı yükselen dijital pazarlama trendi olduğunu belirtti. “Kampanya yaparken profesyonellerle çalışmak bütçenin her kuruşunun markaya geri dönüşünü sağlar. Bu alanda yapılacak çalışma için mutlaka Influencer’ın etkileşim oranı, daha önce yaptığı kampanyalardaki başarısı, kitlesi üzerindeki satışa dönük etkisini bilmek gerekir” diyen Pamuk, şu bilgileri verdi: “Influencer marketing ise son dönemde reklam ve pazarlamanın en önemli unsurlarından biri haline geldi. Müşteriler takip ettikleri hayran oldukları ünlüler gibi giyinmek ve onları kullandığı ürünleri edinmek istiyorlar. Bu trend için firmalar da yoğun bir arayış içinde. Biz de ajans olarak etnik pazarlama ve demografik analiz ile markaların doğru hedef kitlesine hitap eden Influencer’ı buluyoruz. Böylece büyük bütçeler ile değil doğru strateji ile oluşturulan reklamlar ile iş ortaklarımıza en yüksek verimde kâr sunmuş oluyoruz.”

 

En Uygun Mecrayı Seçmek Önemli

Bir marketing ajansı için en önemli konunun markaya-ürüne-hizmete en uygun Influencer seçimini yapmak olduğunu kaydeden Pamuk, şöyle konuştu:

 

“Pazarlama çalışması yapmak için bütçeniz var. Bu bütçe ilk baştaki hedefiniz için yeterli mi? Pazarlama çalışması bu soruya yanıtla başlar. Dolasıyla en uygun bütçe tanzim edilir. Ardından hangi mecralarda pazarlama çalışması yapılacağına karar verilir. Bu soruya da yanıtı, hedef kitlenin nerede bulunacağı sorusu verir. 50 yaş ve üzeri hedef kitleniz ise doğru mecra Facebook’tur. Z kuşağı kampanyası yapacaksanız TikTok ve Instagram’da olmalısınız. Yüksek ücret gerektiren bir ürün ve hizmet satıyorsanız, tüm detaylarını bildirmek üzere YouTube’da bir kampanya düzenlemelisiniz. Markanın rakip markalarla arasında bilinirlik ve kalite farkına yönelik bir hedefiniz varsa o zaman mecranız LınkedIn olmalı. Dolayısıyla her mecranın Influencer kullanımı ayrıdır. Burada devreye dijital ajansın becerisi, ekibinin profesyonelliği ve deneyimi girer. Ajansınız ne kadar yetkinse, kampanyanız da o derece başarıya ulaşır.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Twitter kullanıcıları dikkat! Elon Musk’tan “Ücretli Twitter” açıklaması! – Teknoloji – Ulusal24.com

Twitter kullanıcıları dikkat! Elon Musk’tan “Ücretli Twitter” açıklaması! – Teknoloji – Ulusal24.com

Twitter’ı 44 milyar dolara satın alan Tesla ve Space X’in CEO’su Elon Musk, sosyal medya platformunun şirket ve hükümetler için paralı olabileceğini açıkladı.

Musk, yaptığı açıklamada Twitter’ın “standart kullanıcılar için” ücretsiz olmaya devam edeceğini ama şirket ve hükümetlerden “cüzi bir miktar alınabileceğini” kaydetti.

Açıklama, Twitter yönetim kurulunun platformun Elon Musk tarafından satın alınmasını onaylamasının ardından geldi. Musk daha önce yaptığı açıklamalarda, Twitter’ı daha iyi noktaya getireceğini ve platformdaki moderasyon politikalarının ifade özgürlüğü için tehdit oluşturabileceğini belirtmişti.

Musk’ın Twitter’ı satın alma sürecinin bu yılın sonlarına doğru tamamlanması bekleniyor.

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Kordsa, Kompozit Teknolojilerinde Yeni Yatırımıyla Avrupa’da büyüyor – Ulusal24.com

Kordsa, Kompozit Teknolojilerinde Yeni Yatırımıyla Avrupa’da büyüyor – Ulusal24.com

Kordsa, Microtex Composites S.R.L.’in katılımı ile müşteri portföyüne süper lüks otomotiv ve motor sporları müşterileri başta olmak üzere, denizcilik ve endüstriyel uygulama sektörlerini de dahil edecek. 

 

Bu sayede Avrupa’daki ayak izini genişletecek olan Kordsa, aynı zamanda Türkiye ve Amerika’da geliştirdiği ürünleri sunabileceği bir üs de oluşturmuş olacak.

 

 

Sabancı Holding iştiraklerinden Kordsa, global liderliğini ve satış ağını yurt dışı yatırımlarıyla pekiştiriyor. İleri malzeme şirketi olma yolunda kararlılıkla ilerlerken, her geçen gün Avrupa’daki ve dünyadaki yerini sağlamlaştırmaya devam ediyor. 

 

Kordsa, kompozit teknolojileri iş kolunda 2016 yılında devreye aldığı Türkiye’de örnek sanayi-üniversite iş birliği modeli olan Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi yatırımının ardından, 2018-2019 yıllarında, ABD pazarında satın almalar gerçekleştirdi. Şimdi ise Kordsa, Türkiye’deki ve ABD’de yapılan yatırımları takiben Avrupa’da süper lüks otomotiv sektörü ve motor sporlarına karbon fiber dokuma ve prepreg sağlayan İtalyan Microtex Composites şirketinin çoğunluk hisselerini satın alıyor.

 

Avrupa doğrudan yabancı yatırımlar onayının alınması için gerekli olan kapanış koşullarının gerçekleşmesine bağlı olarak, söz konusu satın almanın, 2022 yılının ikinci çeyreğinde sonuçlandırılması bekleniyor. 

 

Kordsa, kompozit teknolojileri alanına yapacağı bu yatırımla, hem sektör ve ürün bazlı çeşitlilik imkânı sağlamayı hem de mevcutta kuvvetli havacılık müşteri portföyünü çeşitlendirerek özellikle otomotiv ve motor sporları alanında hizmet yelpazesini genişletmeyi hedefliyor.

 

Stratejik büyüme hedefleri doğrultusunda kararlılıkla ilerlediklerini belirten Sabancı Holding Sanayi Grubu ve Kordsa Yönetim Kurulu Başkanı Cevdet Alemdar: “Sabancı Holding olarak ‘Sürdürülebilir bir yaşam için öncü girişimlerle Türkiye ile dünyayı birleştiriyoruz’. Bu satın alma ile topluluk vaadimize yönelik önemli bir adım daha atmış oluyoruz. Yaşamı güçlendirme hedefi ile yola çıkan kompozit iş birimimiz, bu yatırım ile Avrupa’da global ayak izimizi güçlendirecek.

 

Bu kapsamda sürdürülebilirlik odaklı yeni teknolojilerle ülkemizde ve dünyada büyüme fırsatlarını değerlendirmeye devam edeceğiz.” 

 

Kordsa CEO’su İbrahim Özgür Yıldırım: 

“Süper lüks otomotiv ve motor sporları segmentlerinde ürün portföyümüzü genişletecek bu yatırımın, şirketimizin güçlü bir konumda olduğu havacılık dışındaki farklı sektörlerde de Kordsa’nın geliştireceği ürünlere yepyeni fırsatlar yaratacağına inanıyorum.”

 

Microtex Composites Genel Müdürü Massimiliano Becagali:  

“Kordsa, gerek kompozit teknolojilerinde Amerika’da havacılık endüstrisindeki girişimleriyle gerekse Türkiye’deki Ar-Ge merkezleriyle öncü bir şirkettir. Teknik tekstil sektöründe de dünyada lider olan Kordsa ile yaptığımız ortaklıktan memnuniyet duyuyoruz. Bu ortaklığın Microtex Composites’i de güçlendireceğine ve uluslararası bir dinamizm katacağına inanıyorum.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Cisco’dan Şirketlerin Sürdürülebilirlik Hedeflerini Destekleyecek BT Ödeme Çözümü: Cisco Green Pay – Ulusal24.com

Cisco’dan Şirketlerin Sürdürülebilirlik Hedeflerini Destekleyecek BT Ödeme Çözümü: Cisco Green Pay – Ulusal24.com

Cisco, müşterilerin çevreyle ilgili hedeflerine ulaşması için sürdürülebilir bir BT stratejisi oluşturmalarını kolaylaştıracak ödeme modeli Green Pay’i tanıttı. Yeni çözüm, beş yıl için öngörülebilir ödeme planlarıyla ve başlangıçta yüzde 5’lik ekipman teşviği ile müşterilerin sürdürülebilirliğe yönelik ihtiyaçlarını karşılarken, döngüsel ekonomiye girmelerini de sağlayacak. 

 

Cisco sürdürülebilir teknolojilerinin döngüsel kullanımını destekleyen, Cisco Green Pay adlı ödeme çözümünün piyasaya sunulduğunu duyurdu. Bu çözüm, müşterilerin döngüsel ekonomiye girmelerine olanak verecek ve sürdürülebilirlik hedeflerini karşılamalarına yardımcı olacak. Süre sonunda ürün Cisco tarafından ücretsiz olarak geri alınacak.

 

Cisco EMEAR Başkanı Wendy Mars yeni çözümle ilgili şunları söyledi: “Çevresel, sosyal ve kurumsal sorumluluk yalnızca işimizdeki uygulamalarda ve ürünlerimizde yerleşik olmakla kalmıyor bunlar aynı zamanda müşterilerimiz için bir öncelik niteliği taşıyor. Cisco’nun bu yeni ödeme çözümü, müşterilerimize daha az kaynak tüketen güvenilir BT çözümleri sunuyor ve en son inovasyonlardan yararlanmalarını sağlıyor.” 

 

Cisco Green Pay, Cisco donanımı için yüzde 5 teşvik, beş yıl için öngörülebilir ödemeler ve ücretsiz ürün iadeleri sunuyor. Ekipman iade edildiğinde müşteriye döngüsel ekonomiye girdiğini doğrulayan bir sertifika veriliyor. Diğer özellikler arasında ise şunlar bulunuyor:

 

Green Meraki®, Cisco IoT portföyü, akıllı binalar ve Hizmet Sağlayıcı (SP) altyapısı gibi Cisco’nun sürdürülebilir teknolojileri için geçerli.
Müşteriler Cisco yazılımları ve hizmetlerini de pakete dahil edebiliyorlar.
Süre sonunda müşteriler ekipmanı iade ediyorlar veya bir yıl daha uzatma seçeneğine sahip oluyorlar. 
Çözüm şu anda; Avusturya, Belçika, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya, İrlanda, İtalya, Hollanda, Norveç, Polonya, Portekiz, İspanya, İsveç, İsviçre, Türkiye, Birleşik Krallık dahil Avrupa ve Orta Doğu’daki belirli bazı ülkelerde sağlanıyor.  
Bu çözüm, Cisco’nun döngüsel ekonomiye geçişe yönelik diğer sürdürülebilirlik çalışmalarını (Environmental Sustainability Specialization and Takeback Incentive ortaklığı duyurusu ve Send IT Back uygulaması gibi) tamamlıyor.
Çözüm aynı şekilde, Cisco’nun 100 ürün iadesi taahhüdünü hızlandırıyor ve Cisco’nun 2040’a kadar net sıfır olma hedefini destekliyor. 

 

Ellen McArthur Foundation’a göre, döngüsel ekonomi tek başına, yenilenebilir enerjiye geçişle çözülemeyecek küresel sera gazı emisyonlarının yüzde 45’ini önlemeye katkıda bulunabilir. Döngüsellik, Avrupa’nın yeni sürdürülebilir büyüme gündeminin temel yapı taşlarından biri ve EMEA ülkelerindeki BT departmanları için çevresel sürdürülebilirlik çok önemli hale geliyor. 2022 Mart ayında Canalys araştırmasına katılan 311 kanal ortağından, EMEA bölgesinde yer alan her 4 katılımcıdan 1’i çevresel sürdürülebilirliğin müşterilerin teklif taleplerinden üçte birinden fazlasında yer aldığını bildirdi. Bu noktada, Cisco Green Pay, müşterilerin teknolojilerin sürdürülebilirliğiyle ilgili artan endişelerini gidermelerine olanak sağlayacak. 

 

Cisco Capital EMEA Satış Lideri Guido Kessler ise bu çözümle ilgili şunları söyledi: “Cisco Green Pay, atığı en aza indiren döngüsel bir ödeme modeli sunarak müşterilerin sürdürülebilir bir BT stratejisi oluşturmalarını ve çevresel, sosyal ve yönetişim hedeflerine ulaşmalarını kolaylaştırıyor. Bu ödeme çözümüyle Cisco, müşterilerin daha fazla öngörülebilirlik ve sürdürülebilirlik ihtiyacını karşılayabilir.”  

 

Cisco sürdürülebilir, döngüsel ve kapsayıcı bir geleceği desteklemeye yönelik taahhüdü için çalışmaya devam ediyor. İşte Cisco’nun bu yönde attığı adımlar: 

2021’de Cisco, 2025’e kadar tüm küresel Kapsam 1 ve Kapsam 2 emisyonlarında net sıfıra ulaşma ara hedefiyle 2040’a kadar (ürün kullanımı, operasyonları ve tedarik zinciri dahil) tüm Kapsam 1, Kapsam 2 ve Kapsam 3 emisyonlarında net sıfır hedefi koydu.

Ocak 2018’de Dünya Ekonomik Forumu’nda Cisco CEO’su Chuck Robbins ve diğer 8 teknoloji sektörü yöneticisi Capital Equipment Pledge’i imzaladılar. Bu anlaşmada Cisco istek üzerine yüzde 100 ürün iadesinin müşteriler için ücretsiz olacağını taahhüt etti. Cisco Green Pay, iade edilen ve yeniden üretilen ürün sayısını artırmaya yardımcı olmak için, satın alma yerine döngüsel BT’yi teşvik eden bir ticari modelle birlikte bu hedefi hızlandırmaya yardımcı oluyor.
2025 mali yılı itibariyle, yeni Cisco ürünleri ve ambalajlarının hepsinde Döngüsel Tasarım İlkeleri yer alacak.
Product Takeback and Reuse Programı, Cisco donanımı sahiplerinin kullanım süresi sona erdiğinde donanım ürünlerini ücretsiz olarak iade etmelerine olanak sağlıyor. İade edilenlerin yüzde 99,9’u yeniden kullanılıyor ve geri dönüştürülüyor; böylece ekipman bilinçli bir şekilde elden çıkarılmış oluyor.
2021 mali yılında Cisco, Send IT Back uygulamasını genişleterek araçlarını, kullanım ömrü sona erdiğinde ürün iadesini kolaylaştıracak şekilde geliştirdi. Uygulama şu anda dünya çapında diğer pazarlarda da erişimi genişletme planlarıyla birlikte, ABD, Birleşik Krallık ve AB’deki Android ve iOS kullanıcıları tarafından kullanılabilir durumda. 
Cisco’nun sertifikalı yenilenmiş ürün segmenti Cisco Refresh, şirketin hammadde bağlılığını azalttı ve geçtiğimiz yıl 2,5 milyon pound (yaklaşık 1.133.980 kg) üzerinde donanımın çöpe gitmesini önledi. Program, Cisco’nun sürdürülebilirlik hedeflerinin karşılanmasına yardımcı oluyor ve çeşitli katma değerli yaşam döngüsü çözümleriyle sürdürülebilirlik taahhütlerini göstermek için somut yollar arayışında olan müşteriler için yarar sağlıyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Penti, Dijital Çağın En Önemli Adımlarından Birine İmza Atıyor – Ulusal24.com

Penti, Dijital Çağın En Önemli Adımlarından Birine İmza Atıyor – Ulusal24.com

Penti, kadınları alışveriş deneyimlerinde özgürleştirmek ve 

hayatlarını kolaylaştırmak için dünyanın en önemli OmniChannel platformu Manhattan Associates ile iş birliği yaptı.  

 

Uluslararası marka olma yolunda bir ilke imza atan Penti bu birliktelikle, Manhattan Associates’in Avrupa bölgesindeki ilk partneri oldu.

 

Müşteri odaklı, bütünleşik, her temas noktasında tekil bir alışveriş ve marka deneyimi sunmak üzere yatırımlarını hız kesmeden sürdüren Penti, Microsoft ve SAP gibi dünya devleri ile yaptığı iş birliklerinin ardından, şimdi de dönüşüm süreçlerine ivme kazandırmak için dünyanın en önemli OmniChannel platformu Manhattan Active® Omni ile iş birliğini duyurdu.

 

Müşterilerine tüm temas noktalarında kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmak için yola çıkan Penti, bu iş birliğiyle alışverişte “Ne? Nerede? Nasıl? Ne Zaman?” sorularını ortadan kaldırıyor. Verdiği esnek hizmetle, kadınların alışveriş kararlarında özgür hissetmelerini sağlayan çözümler sunuyor. 

 

Tedarik zincirinden başlayarak, stok ve ürün yönetimi, e-ticaret, mağaza ve çağrı merkezi başta olmak üzere tüm temas noktalarında müşterilerine mükemmel ve kişiselleştirilmiş bir alışveriş deneyimi sunan Penti, bu iş birliğiyle perakende sektöründe de Türkiye’ye bir ilki yaşatıyor.

 

Kişiselleştirilmiş deneyim tasarımının ve her bir müşterinin ihtiyacını doğru zamanda, en doğru kanalda en uygun teklifle karşılamanın önemine değinen Penti CEO’su Mert Karaibrahimoğlu: “Müşterilerimizin tüm gereksinimlerini karşılamaya devam ederken, Manhattan Active Omni bize gelecekteki zorluklara hızla uyum sağlama esnekliğini, bunlara yanıt verme gücünü ve güvenini aşılamaya devam edecek. Müşterilerimiz hangi kanalda veya coğrafyada olursa olsun tutarlı ve sorunsuz bir deneyim yaşayabilecekler.” diyerek Penti’nin gelecek vizyonunun altını çiziyor. 

 

Manhattan Associates Kıdemli Direktörü Martin Lockwood ise; “Penti’nin uluslararası büyüme ve hizmet verdiği tüm kanallarda bütünleşik bir alışveriş deneyimi sağlama üzerine büyük hedefleri var. Manhattan Active Omni’nin gücüyle, Penti’nin hedeflerini gerçekleştirmesine yardımcı olmayı heyecanla bekliyoruz. Bu iş birliğini daha da ileriye taşımayı umuyoruz.” diyerek heyecanını paylaşıyor.

Türkiye’nin iç giyim devi ve en çok bilinirliğe sahip kadın markalarından Penti, aralarında Romanya, Kazakistan, Sırbistan, Kuzey Kıbrıs, AB ülkeleri, Balkanlar, Bağımsız Devletler Topluluğu, Orta Doğu ve Kuzey Amerika’nın da yer aldığı yaklaşık 40 ülkede 600’ün üzerinde mağazasıyla ve e-ticaret operasyonları ile faaliyet gösteriyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Dijital deneme kabini teknolojisi Size&Me kitle fonlaması turuna çıktı – Ulusal24.com

Dijital deneme kabini teknolojisi Size&Me kitle fonlaması turuna çıktı – Ulusal24.com

Online giyim alışverişinde beden uyumsuzlukları nedeniyle gerçekleşen iadeleri minimize etmek için farklı yapay zekâ çözümleri geliştiren yerli teknoloji şirketi Size&Me, paya dayalı kitle fonlaması turuna çıktı. Dijitalleşmenin sınırlarını zorlayan metaverse dünyasına öncülük edecek avatar oluşturma ve giydirme konseptlerini temel alan girişim, 2021 yılında 1 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım alarak şirketleşmiş ve yıllık 65 büyüme kaydeden e-ticaret sektörüne hızlı bir giriş yapmıştı. fonbulucu Invest platformunda çıktığı yatırım turunda şirket paylarının 6’sını bireysel ve kurumsal yatırımcılara arz eden Size&Me, 2 milyon 150 bin TL finansmana ulaşarak yüksek teknolojileriyle globalde lider olmayı hedefliyor. 18 Nisan Pazartesi günü saat 10.00’da başlayan turun ilk 10 iş günü içerisinde EFT veya kredi kartı ile yapılan yatırımlarda yatırımcılara 20 bedelsiz pay veriliyor.

 

Sermayeyi tabana yayma hedefiyle yatırımcı bariyerini 1 TLye düşürerek girişimcilik ve yatırımcılık ekosistemine yepyeni bir boyut kazandıran kitle fonlama platformu fonbulucu, yüksek teknoloji şirketi Size&Meyi yatırımcılarla buluşturdu. Size&Me, pandemi ile birlikte yıllık 65 büyüme kaydeden, 2022 yılını 560 milyar TL üzerinde ciro ile kapatacağı öngörülen e- ticaretin en büyük pasta dilimlerinden biri olan tekstil sektörü için farklı yapay zekâ çözümleri geliştiriyor. Tamamen yerli sermayeyle kurulmuş olan girişim şirketi, kullanıcılarını metaversede mağazası bulunan farklı markaların farklı ürünleri içerisinde doğru bedeni bulmaları ve beden uyumsuzluklu iadeleri minimize etmek adına dijital deneme kabini ve giydirilebilir vücut avatarı teknolojisi sunuyor. 

 

Her şeyin dijitale evirildiği günümüzün farklılaşan ihtiyaçlarına yenilikçi ve global çözümlerle karşılık verme misyonuyla yola çıkan Size&Me, 17 Hazirana kadar devam edecek olan yatırım turunda şirket paylarının 6sını yatırımcılara arz ederek 2 milyon 150 bin TL fona ulaşmaya çalışacak. Size&Meye ortak olmak isteyen bireysel ve kurumsal yatırımcılar; fonbulucu, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK), Takasbank ve e-devlet güvencesiyle  veya mobil uygulama  üzerinden dakikalar içerisinde girişim şirketinden pay hisse alabilecek. Yatırım turunun başlama tarihi olan 18 Nisan Pazartesi günü saat 10.00 itibari ile ilk 10 iş günü içerisinde EFT veya kredi kartı ile yapılan yatırımlarda yatırımcılara 20 bedelsiz pay verilecek.

 

“Ürünümüzle, kâra dayalı ve sürdürülebilir bir değer önerisi sunuyoruz”

Size&Menin deneme kabinlerini günümüz yüksek teknolojisi ve yapay zekâ çözümleriyle birleştirerek hem sürdürülebilir hem de karşılıklı kâra dayanan bir değer önerisi sunduğunu söyleyen Size&Me Co Founder&CEO’su Ataberk Taçar,  Firma müşterileri online alışverişlerde farklı markalarda, farklı koleksiyonlarda ve farklı ürün çeşitlerinde bedenini mağazalara ve deneme kabinlerine gitmeden güvenilir ve doğru bir şekilde öğrenebilirse satın alma eğilimi artıyor. Aynı zamanda doğru bedenle alınan ürünler, iadelerin en büyük sebebi olan beden uyumsuzluğu sebebiyle iade edilmiyor ve  düşen iadeler operasyonel masrafları büyük oranda düşürüyor. Diğer yandan iade sonrası yeni ürün alındığında hızlı gönderim sağlanabilmesi ve stok sorunu yaşanmaması için firmalar tarafından üretilen fazla ürünlerin üretimi esnasında israf edilen doğal kaynakların korunabilmesi dünyamızın geleceği için büyük önem arz ediyor. Zira iade gelen ve gelmeyen ürün arasında 2 katlık bir karbon salınımı farkı bulunuyor. Geliştirmiş olduğumuz sanal deneme kabiniyle, günümüzün en hızlı büyüyen sektörlerden birinin en büyük payının en büyük problemlerini çözüyoruz ve doğal kaynaklarımızı da koruma altına alıyoruz” dedi.

 

Türkiye’de hedeflediğimiz gücün tüm dünyada hâkim olmasını sağlayacağız”

Yatırım turu sonundaki kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerini de aktaran Ataberk Taçar,  fonbulucu gibi kendini hem güvenirliği hem de girişimcilik ve yatırımcılık ekosistemine kazandırdıklarıyla kanıtlamış bir platform üzerinden çıkacağımız kitle fonlaması turunda yatırım almak bize her açıdan hız kazandıracak. Bir Türk şirketi olarak sadece ihtiyacımız olan ateşleyici finansalı değil, aynı zamanda yüzlerce yatırımcımızın bize güvendiğini göstererek çalışmalarımızda daha hızlı iş birliklerine  koşacağız.  2021’in mart ayında 1 milyon dolar değerleme ile ilk yatırımımızı alarak şirketimizi kurup, hızlıca büyütmüştük. Yeni alacağımız yatırımımızla birlikte, kısa vadede halihazırda Türkiye’de süreci devam eden iş birliklerini tamamlamak, elimizde daha büyük bir data havuzuna sahip olmak, sahip olduğumuz rakamlarla daha büyük firmalara daha güçlü şekilde ilerlemek ve Amerika pazarında operasyonlara başlayarak global pazarda hızla büyümek istiyoruz. Bunu yaparken eş zamanlı olarak ekibimize alanında yüksek kabiliyetli yeni ekip arkadaşları dahil edeceğiz. Orta vadede, hem büyüttüğümüz yüksek kabiliyetli kemik ekibimizle hem edindiğimiz iş birliklerinin verdiği marka gücü ile hem de yeni değerlememizin iş birliğine gireceğimiz firmalara vereceği daha yüksek ciddiyet ile global anlaşmalarımızı yapmaya hızla başlamak istiyoruz. Uzun vadede ise kısa vadede Türkiye’de hedeflediğimiz gücün tüm dünyada hâkim olmasını ve elimizdeki çözümleri hem mükemmelleştirmeyi hem de yeni çözümler üreterek tekelleşmeyi hedefliyoruz ” sözlerini kaydetti.

 

Size&Me nasıl çalışır?

Fast, Accurate ve Meta olmak üzere 3 farklı çözümle çalışan Size&Me ile metaverse’de mağazası bulunan markaların kullanıcıları kamera karşısına geçip verilen sesli direktifler doğrultusunda belirli bir süre bekletiliyor ve bu süre içerisinde teknoloji vücut ölçülerini çıkarıp 3D modelleme ile birleşiyor. Bunun sonucunda kişiye özel dinamik 3 boyutlu bir vücut avatarı elde ediliyor. Size&Me’yi rakiplerinden asıl farklılaştıran nokta ise sunulan vücut avatarı teknolojisinin giydirilebilir olması. Yani siz hangi bedeni almanız gerektiğinden ziyade üzerinizdeki duruşuna göre aynı deneme kabininde olduğu gibi zevkinize uygun bedeni bulabiliyor oluyorsunuz ve iade olasılığınız minimuma indirgenmiş oluyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Elon Musk harekete geçti: Twitter artık paralı mı olacak? – Teknoloji – Ulusal24.com

Elon Musk harekete geçti: Twitter artık paralı mı olacak? – Teknoloji – Ulusal24.com

Tesla ve Space X’in CEO’su Elon Musk, Geçtiğimiz günlerde Twitter’ın yüzde 9,2 hissesini satın almıştı. Şirket yönetimine girecek olan Elon Musk’ın platformla ilgili planlarını dikkat çekiyor.

Sözcü’nün aktardığına göre uzun zamandır kullanıcılarından bir düzenleme seçeneği talebi alan platform, etik kaygılar yüzünden bu yenilemeye sıcak bakmıyordu. Ancak Musk’ın hissedar olup yönetim kurulunda yer alacağı açıklandıktan sonra düzenleme seçeneği istemesi şirketin, bu konuda çalışmalar yaptığını açıklamasına neden oldu.

PARAYI VEREN DÜDÜĞÜ ÇALAR
Musk şimdi de ödeme yapan üyelerin daha fazla premium özelliklere ulaşması gerektiğini söylüyor. Twitter’ın yeni hissedarı, sosyal medya hizmetinin premium özellikler için ödeme yapan kullanıcılara sıfır reklam sunmasını istiyor. Ayıca yatırımcı Michael Burry’nin, onay işaretini kaybettiği için şikayet etmesinden sonra, Musk Burry’ye hesabı geri alacağını söyleyerek şirketin tüm Twitter Blue kullanıcılarına kimlik doğrulama onay işaretleri vermesini önerdi.

Şu anda Twitter’ın aylık abonelik hizmeti Twitter Blue, kullanıcılara, bazı reklamsız makaleler ve bir tweet’i başkaları tarafından görülmeden geri çekme gibi premium özellikler sunuyor. Özellik, ABD, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda’daki kullanıcılar tarafından kullanılabiliyor. Musk ise bu özelliği biraz daha genişletmeyi planlıyor gibi. Musk’ın ücret ödeyen kullanıcılara daha fazla özellik sunma isteği, platformun artık paralı mı olacağı sorusunu da akıllara getiriyor.

Tesla ve SpaceX CEO’sunun tek odaklandığı nokta kullanıcı deneyimi de değil, şirketin çalışma sistemiyle de ilgileniyor. Musk, çalışanların sorularını ele almak için önümüzdeki hafta bir şirket toplantısında Twitter CEO’su Parag Agrawal’a katılacak. Musk, toplantı öncesinde de Twitter çalışanlarına tamamen evden çalışmayı isteyip istemediklerini sordu.

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Efsane Transit elektriklendi – Ulusal24.com

Efsane Transit elektriklendi – Ulusal24.com

Avrupa’nın en güçlü ve Türkiye’nin ilk elektrikli ticari aracı E-Transit, Kocaeli’de hattan indirildi

Avrupa’nın en güçlü elektrikli ticari aracı E-Transit’in üretimi, elektrik enerjisinin tamamını yüzde 100 yenilenebilir kaynaklardan elde eden Kocaeli Fabrikaları’nda başlıyor. Ford Otosan, bu adımla birlikte Ford’un Avrupa’daki elektrikli ticari araç üretim üssü haline geliyor. 

Türkiye otomotiv sanayisinin lider şirketi Ford Otosan, Ford’un Avrupa’daki ilk elektrikli ticari aracı Ford E-Transit’i, Kocaeli fabrikalarında hattan indirdi. Törene, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Y. Koç, Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu, Koç Holding Otomotiv Grubu Başkanı Haydar Yenigün, Ford Otosan Genel Müdürü Güven Özyurt ve Ford Otosan çalışanları katıldı.

Ford Otosan, otomotiv sanayisinin dönüşümündeki liderliğini elektrifikasyon sürecine de taşıyor. Daha önce Gölcük Fabrikasında Plug-in Hybrid (PHEV) üretimi için yeni bir seri üretim hattı açan Ford Otosan, burada üretilen Türkiye’nin segmentinde ilk PHEV ticari araçlarıyla uluslararası ödüller elde etmişti.  Geçen yıl Mart ayında açıklanan, elektrikli ve bağlantılı yeni nesil ticari araç projelerine yönelik 10 yıl etki süresine sahip, 2 milyar Euro tutarındaki yatırım planının önemli adımlarından biri ise, E-Transit’in üretimiyle hayata geçiyor. Batarya montajı dahil Türkiye’de üretilen ilk tam elektrikli ticari aracın üretim sorumluluğu ile, Ford Otosan Kocaeli Fabrikaları da Türkiye’nin ilk   elektrikli araç entegre üretim tesisi konumuna ulaştı. Elektrik enerjisinin tamamını yüzde 100 yenilenebilir kaynaklardan elde eden Gölcük fabrikasında üretilen Avrupa’nın en güçlü tam elektrikli ticari aracı E-Transit, bu anlamda Ford Otoan’ın elektrifikasyon yolculuğunda önemli bir kilometre taşı.  

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank: “E-Transit ile tarihi bir ana şahitlik ediyoruz”

Törende yaptığı konuşmada otomotiv sanayisinin Türkiye’nin ihracatı açısından önemine değinen ve otomotivde yeni nesil araçlara doğru yaşanan dönüşümde, Türkiye’nin öncü olması gerektiğini belirten Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank; “Ford Otosan’ın geçen yıl duyurduğu 2 milyar Avroluk yatırımın ve 10 yıllık vizyonunun ilk aşamasındayız. Bugün otomotiv sektöründe hızlı bir dönüşümden bahsediyoruz. 2030’da dünyadaki araçların yüzde 30’u elektrikli ve bağlantılı araçlardan oluşacak. Türkiye otomotiv sanayisindeki üretim gücü ile dünyadaki 14 üretici arasında yer alıyor. Ülkemiz elektrikli araç pazarında aslan payını almaya talip.” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Ford Otosan’ın bugün ortaya koyduğu E-Transit ile tarihi bir ana şahitlik ediyoruz. Sektörde Türkiye’yi bir adım öne çıkaracak elektrikli Transitlerin hayırlı olmasını diliyorum. Ford Otosan, Türkiye’nin gözbebeği ve Ford Otosan’ın kapasitesini artırması ihracatımızı da artıracak. Yatırımlar artarsa Türkiye kazanacak.”

Ali Y. Koç: “Ford Avrupa’nın ilk elektrikli ticari modeli E-Transit’in ülkemizde, Türk mühendisleri ve işçileri tarafından üretilmesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarından itibaren adım adım büyüyen sanayileşme hamlelerinin bir neticesidir.”

Türkiye’nin ve Ford Avrupa’nın ilk elektrikli ticari modeli olan ve elektriği yüzde 100 yenilenebilir enerjiden tedarik edilen Gölcük Fabrikası’nda üretilen E-transit’i hattan indirmenin kıvancını yaşadıklarını belirten Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Y. Koç ise, “Bugün Koç Topluluğu ve Ford Otosan olarak sadece bizim için gurur verici bir adım atmıyoruz. Türk otomotiv sanayisinin geldiği noktayı; ülkemiz sanayisinin teknoloji, üretim ve insan gücü açısından ulaştığı zirveyi de kutluyoruz. Gururla ifade edebilirim ki; Ford Avrupa’nın ilk elektrikli ticari modeli E-Transit’in ülkemizde, Türk mühendisleri ve işçileri tarafından üretilmesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarından itibaren adım adım büyüyen sanayileşme hamlelerinin bir neticesidir” dedi. 

 

Ford Otosan’ın son dönemde yaptığı yatırımları hatırlatan Ali Y. Koç, sözlerine şöyle devam etti: “Bütün bu yatırımlarımızın gayesi ortak: Ülkemizin bugün ve gelecekte küresel ölçekte rekabet edebilme gücünü daha da artırmak. Bu doğrultuda otomotiv ana sanayimizi, giderek gelişen yan sanayi ekosistemimizle birlikte, küresel üretim ağının en önemli ve vazgeçilmez oyuncularından biri haline getirmek.”

 

Ford Otosan’ın, 60 yılı aşkın köklü kurumsal kültürü ve tecrübesiyle, kurulduğu günden bu yana Türkiye’de sanayinin gelişimiyle birlikte anıldığını ifade eden Ali Y. Koç, “Geçmişten bugüne attığımız adımlara baktığımızda, dünyada otomotiv sektörünün gidişatını doğru okumayı başardığımızı memnuniyetle görüyoruz” diye konuştu.

Ali Y. Koç, “Dünyamız, büyük etkileri olan siyasi, ekonomik, toplumsal ve teknolojik değişimlerle, yeni riskler ve fırsatlarla dolu farklı bir geleceğe yol alırken, Türkiye’nin her yönüyle kalkınmasına destek olmak amacıyla, Koç Topluluğu olarak – şartlar ne olursa olsun – gelecekte de ülkemiz için yatırım yapmaya ve katma değer yaratmaya, var gücümüzle devam edeceğiz” dedi. 

Güven Özyurt: “Stratejik adımlarımızın ve bugüne kadarki başarılarımızın bir ürünü”

 

Hızla değişen bir dünyada Ford Otosan’ın esnekliği, yüksek kaliteli üretimi ve verimliliği ile öne çıktığını; üst düzeydeki üretim ve mühendislik çözümleri ile müşteri taleplerini hızlı bir şekilde karşıladığını belirten Ford Otosan Genel Müdürü Güven Özyurt, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Halihazırda Ford’un Avrupa’da sattığı Transit ailesi araçların yüzde 87’sini Kocaeli Fabrikalarımızda üretiyoruz. Ford’un Avrupa’daki ilk elektrikli aracının, adeta Transit’in evi haline gelen Kocaeli’de hattan inmesini, elektrikli araçlar konusundaki stratejik adımlarımızın ve bugüne kadar imza attığımız başarıların bir ürünü olarak görüyoruz. Efsane Ford Transit’in elektriklenmesi, başka dönüşümlerin de kapısını aralıyor. Önümüzdeki seneden itibaren sorumluluk alanımız Ford’un diğer elektrikli modellerinin üretimiyle daha da genişliyor ve Ford Otosan, Ford’un elektrikli ticari araç üretim üssü haline geliyor.”

Avrupa’nın en güçlü tam elektrikli ticari aracı E-Transit, ticarete yön verecek

 

Batarya montajı dahil Ford Otosan tarafından üretilen Avrupa’nın en güçlü tam elektrikli ticari aracı E-Transit, ticaretin geleceğine yön vermeye devam edecek. 50 yılı aşkın sürede 10 milyonun üzerinde üretimle Ford’un Avrupa’daki en uzun ömürlü modeli ve dünyanın en çok tercih edilen ticari aracı haline gelen Ford Transit’in elektrikli versiyonu E-Transit, Ford’un otomotiv sektöründeki elektrik dönüşümüne liderlik etme vizyonunu da ortaya koyuyor. 

Ford E-Transit, güçlü batarya kapasitesi ile ortalama filo kullanıcılarının günlük olarak sürdüklerinden 3 kat daha fazla mesafe kaydedebiliyor. Van, çift kabin van ve kamyonet gibi üç farklı gövde seçeneğiyle sunulacak E-Transit hem AC hem de DC hızlı şarj özelliğine sahip. Böylece AC şarj ile yaklaşık 8,2 saatte yüzde 100 şarj olabilirken 115 kW DC Hızlı şarj özelliği ile de 34 dakika içinde yüzde 15’ten yüzde 80’e kadar şarj gerçekleştirebiliyor.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Yapay Zekânın Türkiye’deki Lideri CBOT, 1 Milyar Konuşmaya İmza Atacak – Ulusal24.com

Yapay Zekânın Türkiye’deki Lideri CBOT, 1 Milyar Konuşmaya İmza Atacak – Ulusal24.com

Türkiye’nin uçtan uca müşteri hizmetleri otomasyonunda lider yapay zekâ şirketi CBOT, geliştirdiği teknoloji ve imza attığı sanal asistan projeleriyle geçtiğimiz yıl global çapta başarı listelerine girerek alanında 13 önemli ödül kazandı. Türkiye’deki büyük bankalar, sigorta şirketleri, e-ticaret devleri, bakanlıklar ve holdinglerin yapay zekâ temelli müşteri hizmetleri dönüşümüne destek veren CBOT, ülkemizde sürdürdüğü projelerin yanında bu yıl teknoloji ihracatını artırmak üzere yurt dışı pazarlara daha fazla odaklanıyor. CBOT CEO’su Mete Aktaş, “Türk mühendislerinin yetkinlikleriyle global rekabette üst seviyede teknoloji geliştiriyoruz. Bu doğrultuda Türkiye pazarında sektöründe lider kurumların tercihi oluyoruz. Daha önce global arenada ses getiren projeler gerçekleştirdik. 2022’de Türkiye’deki büyümemizi katlarken, EMEA bölgeleri özelinde kurduğumuz güçlü iş ortaklıklarıyla yeni başarı hikayelerine imza atarak yurt dışında daha fazla büyümeyi ve sanal asistanlarımızla 1 milyar konuşmaya imza atmayı hedefliyoruz” dedi.

 

Türkiye’nin uçtan uca müşteri hizmetleri otomasyonunda lider yapay zekâ şirketi CBOT, Türkiye’de ve yurt dışında hem kamu sektöründe hem de özel sektörde önemli projelere imza atmaya devam ediyor. Perakendeden otomotive, bankacılıktan kamuya kadar birçok alanda yapay zekâ tabanlı asistanlarıyla değer yaratan şirket, geçtiğimiz yıl büyümesini sürdürürken geliştirdiği teknoloji, uçtan uca bir müşteri hizmetleri otomasyon platformu olan ürünü CBOT Platform ve imza attığı başarılı projelerle 13 önemli ödülün sahibi oldu. 2021 yılı itibariyle pek çok değerli firma ve kurumu iş ortakları arasına katarak Türkiye’de pazar liderliğini pekiştiren şirket, 2022 yılında farklı dillerde geliştirdiği projeler ile globalde de alanında başarılı pek çok firmayla çalışarak büyüme ivmesini daha da artırmayı hedefliyor.

 

Diyaloğa dayalı yapay zeka pazarı 2030’da 32,6 milyar dolara ulaşacak

Gartner verilerine göre pandemi etkisi altında geçen iki yıl içerisinde pandemi öncesinde 1500 olan sanal asistanlar üzerine çalışan şirket sayısı 2022 itibariyle 2500’ün üzerine çıktı. Gartner verilerine bakıldığında 2023 yılına kadar müşteri hizmetlerinin yüzde 60’dan fazlasının dijital ve self-servis kanallar ile verileceği öngörülüyor. 2021’de dünya genelinde 6,8 milyar dolar olan diyaloğa dayalı yapay zeka pazar büyüklüğünün, 2026’ya kadar 18,4 milyar dolara, 2030’da ise 32,6 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Gartner verileri ayrıca dünya üzerindeki sanal asistanlar üzerine çalışan şirketlerin yalnızca yüzde 5’inin kurumsal seviyedeki projeleri başarıyla hayata geçirebildiğini gösteriyor. Bu doğrultuda global başarı listelerinde önemli bir yere sahip olan CBOT hizmet verdiği kurumlar özelinde bir önceki yıla göre neredeyse yüzde 100’lük bir büyüme ile 2021 yılında 700 milyon mesaj karşıladı. Avrupa ve Orta Doğu’yu hedefine alan yenilikçi şirket, 2022 yılında da çok sayıda farklı dilde hizmet veren sanal asistanlarıyla yurtdışı pazarında büyümeyi hedefliyor.

 

CBOT’un sanal asistanları aynı anda birden fazla dil konuşabiliyor 

CBOT, Türkiye’nin 81 ilinde ve 8 ülkede hizmet veren Getir ve yurtdışındaki diğer iş ortakları ile gerçekleştirdiği iş birliği ile dil skalasını genişletmeye devam ediyor. 2021 yılında, çok sayıda Avrupa dilinde hizmet vermeye başlayan CBOT, bu dillere Rusça, Sırpça ve Arnavutça’yı da ekledi.  Geçen yıl, Türkiye, Orta Doğu ve BDT bölgesinde faaliyet gösteren uluslararası bir asistans şirketi için sunduğu başarılı çok dilli sanal asistan çözümü sayesinde müşteriler, PCR testi ve sağlık sigortası bildirim süreçlerinde CBOT çözümlerinden İngilizce ve Rusça yararlanıyor. Doğu Avrupa’da faaliyet gösteren bir elektrik dağıtım firması için oluşturduğu sanal asistan ile CBOT ayrıca, burada da İngilizce, Sırpça ve Arnavutça olarak müşteri hizmetlerine destek oluyor. 

 

Sorun çözme sürelerini 7,5 kat düşürdü, çağrı karşılama maliyetlerini 5 kat azalttı

Pandeminin devam etmesiyle beraber süregelen dijitalleşme ile 2021 yılında CBOT, 700 milyon gibi rekor sayıda mesajı karşıladı. Yeni yılda bu rakamı 1 milyara çıkarmak istediklerini söyleyen CBOT CEO’su Mete Aktaş, pazardaki durumu şöyle anlatıyor; “Sanal asistanlara en çok rağbeti gösteren kamu, perakende ve bankacılık sektörleri. Pandemi ile hayatımıza giren uzaktan çalışmayla birlikte, özellikle büyük kurumlar tarafında, çalışanlara IT ve İK alanlarında destek olan sanal asistanlara talepte artış gözlemlesek de projelerimizin çok büyük bir kısmı hem yazılı hem de sesli kanallardaki müşteri hizmetlerinin otomasyonunu hedefliyor. Tüm projelere bakıldığında CBOT’un tercih edilme sebeplerinden birkaçını da gerçek verilerle paylaşmak isterim.  Şirketimiz sunmuş olduğu çözümler sayesinde, müşteri sorgularının yüzde 80’e varan oranlarda canlı desteğe aktarılmadan çözülmesini sağladı. Sorun çözme sürelerini 7,5 kat azalttık, 200 saniye ve üzerinde olan canlı desteğe bağlanmak için bekleme sürelerini 15 saniyeye kadar indirdik ve çağrı karşılama maliyetlerini de ortalamada 5 kat düşürdük” dedi.  

 

Global iş birlikleri ve AR-GE ile büyümeyi sürdüreceğiz

Gerçekleştirilen anlaşmayla bir süre önce WhatsApp’ın Türkiye’de ve globalde İşletme Çözüm Sağlayıcısı (BSP) olduklarını da hatırlatan Aktaş, “CBOT ortaya koyduğu bakış açısı ve vizyonla dünyada teknolojiye yön verenler şirketlerle de iş birlikleri kurmayı sürdürüyor. WhatsApp’ın Türkiye’de ve globalde lider İş Çözümü Sağlayıcısı (BSP) olmamız ile 2 milyardan fazla kullanıcı için müşteri hizmetleri ve satışın gerçekleşmesine olanak sağlanırken, sayısız şirket hesap aktivasyonlarını CBOT ile gerçekleştiriyor. Müşteriler aktivasyon sonrasında da CBOT’un canlı destek ekranları ile tüm mesajlarını yönetebiliyorlar. İstedikleri takdirde kullanıma hazır satış ve destek sanal asistanlarını kendi CRM, e-ticaret gibi sistemleri ile entegre bir şekilde devreye alarak 7/24 WhatsApp üzerinden hizmet verebiliyorlar. Bu durum kullanıcılar için uzun bekleme sürelerini kısaltıyor, işletmelerin ise maliyeterini daha iyi yöneterek müşteri hizmetlerini iyileştirmesini sağlıyor. Bu alanda da hem büyük kurumlarda hem de küçük ve orta ölçekli işletmelerde büyüme hedefimiz oldukça yüksek” dedi. 

 

CBOT artık uçtan uca müşteri hizmetleri otomasyonu platformu haline geldi

CBOT Platform’da bulunan ses ve metin yapay zeka modülleri ile artık bütünleşik bir yapı kurgulanabildiğini söyleyen Aktaş, bu entegre otomasyon sisteminin kurumlarda daha verimli ve etkin bir rol oynayacağını belirterek açıklamasını şöyle sürdürüyor: “Kurumların yazılı kanallarına entegre olan sanal asistanlar ve IVR sistemlerine entegre olan sesli asistanlar, çağrı otomasyonu ile hem kullanıcı tarafında işleri çok kolaylaştırıyor hem de şirketin maliyetlerini düşürüyor. Bu bakış açısı ile önemli AR-GE yatırımlarımız sayesinde CBOT artık uçtan uca müşteri hizmetleri otomasyonu platformu haline geldi. CBOT’un bu entegre yapısına devamlı yeni özellik ve teknolojik yetkinlikler eklemeye devam ediyoruz. Çağrı merkezlerinde bulunan yazılı kanallar ve sesli yanıt sistemleri (IVR) de dahil olmak üzere tüm çağrılarda da otomasyon sağlayabiliyoruz. Çağrı merkezine herhangi bir kanaldan ulaşmaya çalışan bir müşteri CBOT’un yapay zeka teknolojisi ile karşılanıyor. Devamında ise canlı bir insan ile konuşurken veya yazışırken yaşanan deneyime benzer şekilde, yapay zeka ile otomatik yanıtlanıp çağrılar sonlandırılabiliyor. Böylece kurumların müşteri hizmetleri operasyonlarında insan+yapay zeka çözümleri konumlandırılarak söz konusu hizmet daha verimli ve etkin hale getiriliyor”.

 

Teknolojisini ve başarısını ödüllerle perçinledi

Birçok başarılı iş geliştiren yapay zekâ şirketi, geçen yılı global ve ulusal 13 ödül ile kapattı. Fast Company En Yenilikçi Şirketler, Fast Company Kadın Kurucular 100, IDC tarafından düzenlenen Geleceğin En İyisi Dijital İnovasyon Ödülü, Fast Company Dijital 100, Yazılım Şirketleri – Yılın Şirketi dalında Silver Stevie, Globee CEO World Awards’da Yılın Startup’ı, Benzinga Fintech Ödüllerinde “En İyi Ürün” finalistliği, 4. CX Türkiye Ödülleri’nde “Büyük Düşünce Ödülü” kategorisinde “En İyi Teknoloji” ve aynı kategoride “Dijital Müşteri Deneyimi” gibi değerli ödülleri kazandı. Ödüllü projelere bakıldığında; pandeminin ilk aylarında Milli Eğitim Bakanlığı ile gerçekleştirilen EBA Asistan projesi dikkat çekti. Bu önemli proje şirkete, İngiltere merkezli CogX tarafından verilen “Devlet için Geliştirilen En İyi Yapay Zekâ Ürünü” ve global bir araştırma şirketi olan Tech Breakthrough tarafından verilen AI Breakthrough Awards’ta “Eğitim için En İyi Yapay Zekâ Tabanlı Çözüm” ödüllerini getirdi.

 

Ödüllerinin yanında, 2019 yılında Google’ın dünyadaki ilk 20 RCS (Zenginleştirilmiş Mesaj Servisi) iş ortağından biri olan CBOT, 2020 yılında Gartner tarafından dünyanın önde gelen 16 sanal asistan şirketi arasında gösterildi ve 2021 yılında WhatsApp Business Çözüm Sağlayıcı (Business Solution Provider) oldu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com