Enerjisini güneşten alıyor 140 ülkeye çelik ihraç ediyor – Ulusal24.com

Enerjisini güneşten alıyor 140 ülkeye çelik ihraç ediyor – Ulusal24.com

Kocaer Çelik, insana ve doğaya saygı değerleriyle çelik sektörünü geleceğe taşıyor

Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları arasında yer alan Kocaer Çelik, 6 kıtada 140 ülkeye ihraç ettiği çeliği sürdürülebilir bir çevre için güneşten aldığı temiz enerjiyle üretiyor. Yıllık 800 bin ton üretim kapasitesi olan Kocaer Çelik, insana ve doğaya saygı ilkesiyle İzmir’deki üretim tesislerinin çatılarını güneş enerji sistemiyle kaplattı. 

 

Dört yıldır üst üste Ege Bölgesi çelik profil ihracat şampiyonu olan Kocaer Çelik, uluslararası ticarete yön veren AB Yeşil Mutabakatı’na yönelik yapısal dönüşümüne de hız verdi. Yaptığı yatırımlarla enerji kullanımının yüzde 30’un üzerinde yenilenebilir ve temiz kaynaklardan karşılayan Kocaer Çelik’in Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kocaer, “Amacımız ve hayalimiz sürdürülebilir bir dünya ve geleceğe yaşanabilir bir miras bırakmak” dedi.

 

Demir-çelik sektörünün çelik profil segmentinde faaliyet gösteren, enerji nakil hattı, güneş enerjisi altyapısı, yapısal çelik, ulaşım, madencilik, tünel, gemi inşa, tarım, makine imalat, savunma sanayi sektörlerine yönelik çelik profil üretimi gerçekleştiren, demir-çelik sektöründe ilklerin markası olan ve 60 yılın üzerinde ülkemize değer katan Kocaer Çelik, temiz enerji atılımıyla da sektöre öncülük ediyor. Ülkemizin çelik profil alanında 2018’den bu yana Ege Bölgesi’nde üst üste ihracat şampiyonu olan Kocaer Çelik, 140 ülkeye gönderdiği çelik profilleri temiz enerjiyle üretmenin gururunu yaşıyor. Kocaer Çelik’in en büyük gurur kaynağı ise şirketin sürdürülebilirlik stratejisi. Kocaer Çelik, uzun dönem stratejilerini insana ve dünyaya saygı çerçevesinde belirliyor. 

 

100 bin ağaca eşdeğer çevresel fayda

Kocaer Çelik, kendi değerleriyle sürdürülebilir toplum değerlerini harmanlayarak iş yapış şeklini belirliyor. Doğal kaynaklar ve çevrenin sürdürülebilirliğini sağlamaya odaklanıyor, çözümler üretiyor. Hedef; geleceğe sürdürülebilir bir gezegen ve yaşanabilir yarınlara miras bırakmak. Yeşil enerji ve temiz üretim stratejileri kapsamında Aliağa’da yer alan üç üretim tesisinin çatılarında Güneş Enerji Sistemleri (GES) yatırımı tamamlandı. Galvaniz Fabrikası ve Servis Merkezi’nin çatıları da haziran ayından itibaren devreye alınıp, elektrik üretmeye başlanacak. Toplam 280 bin metrekare alana kurulu olan dört fabrika ve Servis Merkezi’nin 85 bin metrekarelik kapalı alanında, çatılarının tamamı güneş panelleriyle kaplanacak. 

Ekonomimizden sanayimize, finansmana erişimimizden ihracatımıza her şeyi belirleme gücü olan Aralık 2019 tarihinde açıklanan AB Yeşil Mutabakatı’na uyum ve ihracatta rekabetçiliğin korunması için öngörülen dönüşümler kapsamında, karbon ayak izini azaltma ve temiz enerjinin üretim süreçlerindeki payının artırılması büyük önem taşıyor. Kocaer Çelik; T.C. Ticaret Bakanlığı’nın AB Yeşil Mutabakatı’na uyum süreci ile ilgili hazırladığı Eylem Planı doğrultusunda gerekli dönüşümleri sağlamak amacıyla öncü yatırım yapan ilk şirketlerden biri olarak da fark yaratıyor. 

Bölgenin en büyük çatı GES’i

Kocaer Çelik, Çatı Üzeri Güneş Enerji Sistemleri Projesi ile yeşil mutabakat ve karbon ayak izi kapsamında tükettiği enerjinin yüzde 30’unun üzerinde bölümünü yenilenebilir ve temiz enerji ile karşılıyor. Bu yatırım sonucunda yıllık 5 bin ton karbon salınımının önüne geçmekle birlikte, yılda 100 bin ağaç dikimine eşdeğer çevresel fayda sağlanıyor.

Sürdürülebilirlik odaklı çalışmaları kapsamında topluma ve çevreye sürekli değer yaratan Kocaer Çelik, Aliağa’daki fabrikalarına sıfır atık belgesi alarak da sektördeki bir ilki gerçekleştirdi. Karbon ayak izinin azaltılmasına yönelik çalışmalar gerçekleştiren Kocaer Çelik, tesislerine kurduğu güneş enerji santrali yatırımıyla da örnek şirketler arasında yer alıyor. Bu tesis aynı zamanda 7.7 MW ve haziran ayında devreye alacağı 1.5 MW toplam 9.2 MW kurulu güç ve 85 bin metre karelik alanı ile Ege Bölgesi’nin en büyük çatı GES’i durumunda. 

 

Hedef 2022’de tam yeşil enerji

Kocaer Çelik, 2022 sonu itibarıyla tükettiği tüm enerjiyi üretecek projeleri devreye alarak 45 milyon kwh elektrik üretmeyi ve sektöründe yine bir ilki gerçekleştirmeyi hedefliyor. Doğal kaynak tüketimini ve karbon emisyonunu azaltma amaçlayan şirket, 2022 yılının ocak ayında devreye aldığı Galvaniz Tesisi binasında da yeşil bina sertifikasyon işlemlerine başladı. USDGBC (Amerikan Yeşil Binalar Konseyi) tarafından derecelendirilmek üzere LEED (Leadership in Energy and Environmental Design) sertifika sistemine başvuru gerçekleştirildi. Kocaer Çelik böylece LEED sertifikalı enerji ve çevre dostu bir üretim tesisini ülkemiz sanayisine kazandırmanın gurunu yaşayacak. Karbon-nötr uygulamaları da hızlı bir şekilde hayata geçiriliyor. Şirket, gelecek yıllarda AB Yeşil Mutabakat anlaşmasına ve buna bağlı olarak mevzuatlara uygun stratejik planlarını oluşturdu.

 

Sürdürülebilirlik felsefesiyle büyüyor

Alanında sadece Ege Bölgesi’nin değil, Türkiye’nin en büyük 100 ihracatçısı ve en büyük 100 sanayi şirketlerinden biri olan Kocaer Çelik için asıl gurur kaynağı ise 60 yılın üzerindeki köklerinden almış olduğu, insana ve dünyaya saygı felsefesi oluyor. Şirkette tüm iş yapış süreçlerine doğaya, insana, geleceğe saygı ilkesi entegre ediliyor. Tüm çalışanlar da bu sürece dâhil ediliyor. Çalışanların isimlerini yazarak onlara özel 1.100 selvi ağacından oluşan bir orman oluşturuldu ve bölgenin havasını iyileştiren ağaçların bakımını da yine şirket çalışanları yapıyor. Şirketteki araçların tamamı çevre dostu hibrit araçlardan oluşuyor. Üretim tesislerinde enerji yöneticileri ve Ar-Ge çalışmaları ile birlikte enerji etütleri ve bunun sonucunda birçok enerji verimliliği projesi gerçekleştiriliyor. Verimlilik Artırıcı Projeler (VAP) ile şirketin verimliliği artırılarak, enerji tüketimini azaltacak çözümler geliştiriliyor. Şirkete en çok gurur ve ilham veren, motivasyonu artıran; hayatın her yerinde var olmak ve hayata değer katan bu girişimlerdir. 

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Microsoft Türkiye, yeni start-up destek programı Founders Hub’ı tanıttı – Ulusal24.com

Microsoft Türkiye, yeni start-up destek programı Founders Hub’ı tanıttı – Ulusal24.com

Microsoft’un girişim inisiyatifi Microsoft for Startups’ın en yeni destek programı Founders Hub’ın lansmanı Microsoft Türkiye ve Microsoft Orta Doğu ve Avrupa (MEA) Bölgesi’nin üst düzey yöneticilerinin, start-up’ların ve melek yatırımcıların katılımıyla gerçekleştirildi. Founders Hub, hem sermayeye erişim imkanını hem de mentorluğu bir arada sunarak teknoloji alanında faaliyet gösteren start-up’ların yolundaki engelleri kaldırıyor; şirketlere özel yol haritaları geliştirerek uçtan uca destek sağlıyor. Founders Hub’a dahil olan start-up’lar GitHub ve Teams gibi güvenilir iş geliştirme ve iş birliği araçlarına ücretsiz erişebildikleri gibi aynı zamanda 150 bin dolarlık Azure kredisi alma fırsatına da sahip oluyor.

 

Microsoft’un girişim inisiyatifi Microsoft for Startups’ın start-up’lara yönelik yeni destek programı Founders Hub’ın lansmanı Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin’in ev sahipliğinde; Microsoft Orta Doğu ve Afrika Bölgesi (MEA) Başkanı Samer Abu Ltaif, Microsoft Orta Doğu ve Afrika Bölgesi (MEA) Start-up’lar ve Yüksek Teknoloji Direktörü İdit Gazit Berger, Microsoft Türkiye Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Münir Kundakçı, start-up’lar ve melek yatırımcıların katılımıyla gerçekleştirildi. 

 

Levent Özbilgin, yaptığı açılış konuşmasının ardından Samer Abu Ltaif ve İdit Gazit Berger ile üçlü bir soru cevap seansı gerçekleştirdi. Türkiye’nin inovatif ve dinamik yapısıyla MEA Bölgesi’nde örnek teşkil ettiğini ve Microsoft’un Türkiye’deki start-up ekosistemine yatırım yapma arzusunu ateşlediğini dile getiren Abu Ltaif, “Türkiye’deki genç girişimcileri desteklemek ve başarılı bir gelecek inşa etmelerine katkı sağlamak amacıyla yola çıkan Founders Hub’ın start-up’lar için büyük vaatleri var. Start-up’ları, yaratıcılıkları ve taze fikirleriyle Türkiye’deki tüm sektörler için gelişimi teşvik eden, inovasyon ekosisteminin can damarları olarak görüyoruz. İnovatörlerin Türkiye’de etki yaratabilmek adına ihtiyaç duydukları tüm araç ve kaynaklara erişebilmeleri için onlara destek sunmayı sürdüreceğiz” dedi.  

 

Start-up’lara maddi ve teknik destek mentorlukla buluşuyor: “Founders Hub”

 

Ölçeklerinden bağımsız şekilde tüm girişimleri ihtiyaç duydukları kaynaklarla buluşturmak üzere yola çıkmış bir Microsoft inisiyatifi olan Microsoft for Startups; Azure, Teams ve GitHub gibi Microsoft bulutlarına erişim fırsatı sunmanın yanı sıra, derin bir teknik destek ve mentorluk da veriyor.  Microsoft for Startups tarafından geliştirilen en yeni program olan Founders Hub ise hem sermayeye ulaşma imkanını hem de mentorluğu bir arada sunarak teknoloji alanında faaliyet gösteren start-up’ların yolundaki engelleri kaldırıyor; her işletmeye özel bir yol haritası geliştirerek uçtan uca destek sağlıyor. Programa dahil olan start-up’lar dakikalar içinde platformdaki yerlerini alarak Microsoft teknolojilerine ve teknik desteğe ücretsiz şekilde erişiyor ve hayallerini gerçeğe dönüştürme yolunda ilk adımı atmış oluyorlar. Founders Hub; GitHub ve Teams gibi güvenilir iş geliştirme ve iş birliği araçlarına ek olarak 150 bin dolara kadar Azure kredisi de sunuyor.

 

Lansmanda yaptığı konuşmada, kendilerine özel tasarlanmış öğrenme araçlarına ihtiyaç duydukları her an erişebilmenin, uzmanlardan teknik destek ve mentorluk alabilmenin start-up’lar için büyük önem taşıdığını dile getiren Microsoft Genel Müdürü Özbilgin, Microsoft’un sağladığı katma değerin bunlarla sınırlı kalmadığını da sözlerine ekledi. Özbilgin, “Founders Hub’ın start-up’lara sağladığı en büyük faydanın onları Microsoft’un kanalları ve pazarlarıyla buluşturarak çözümlerini satma potansiyellerini artırmak olduğunu düşünüyorum. Microsoft Türkiye Genel Müdürü olarak göreve geldiğimden bu yana ekibimle birlikte teknolojiyi Türkiye’deki girişimlere fayda sağlayacak şekilde nasıl kullanabiliriz sorusuna cevap bulmaya odaklandık. Founders Hub’ın bu doğrultuda attığımız en büyük ve en etkili adım olacağına inanıyorum” dedi. 

 

Yaptığı sunumda Founders Hub’ın start-up’lara vereceği desteklerle ilgili detaylı bilgi paylaşan Microsoft Türkiye Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Münir Kundakçı ise, “Ana hedefimiz bir fikrin ürüne dönüşmesinden o ürünün pazarda yer bulmasına ve yaygınlaşmasına kadar start-up’ların içinden geçtiği sürecin tamamında onlara destek olmak. Azure kredilerini, Microsoft’un lisanslı iş uygulamalarını, iş geliştirme araçlarını ve her biri alanında uzman isimler tarafından verilen mentorluk desteğini sunduğumuz kapsamlı pakete dahil ederek start-up’ların nitelikli büyümelerine katkı sağlıyoruz” dedi. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Petal Search Reklam Modelleriyle Yönünüzü Değiştirin – Ulusal24.com

Petal Search Reklam Modelleriyle Yönünüzü Değiştirin – Ulusal24.com

Kullanıcıların beğenisine sunulduğu ilk günden bu yana kullanıcı deneyimini ön planda tutan Petal Search haber, alışveriş, seyahat ve yerel işletmeler gibi 20’den fazla kategorisi ve zengin içerikleri ile benzersiz bir arama deneyimi sunmaya devam ediyor.

 

Huawei Türkiye AR-GE Merkezi’nde yer alan Türk mühendislerin önemli bir rol oynadığı ve yazılımından operasyonuna kadar tüm süreçleri Huawei çalışanları tarafından yürütülen bir arama motoru projesi olan Petal Search, kullanıcılarının ve iş birliği gerçekleştirdiği markaların arama deneyimini geliştirmek üzere inovatif yaklaşımlar ve yeniliklerle adından sıkça söz ettiriyor.

 

Petal Search tarafından düzenlenen ve 26 Nisan Salı günü 14:00’te online gerçekleştirilen “Petal Search Reklam Modelleriyle Yönünüzü Değiştirin!” webinarına katılan marka ve ajanslar Petal Search ve HUAWEI Ads platformuna ilişkin detaylı bilgiye ulaşmanın yanı sıra markalarının büyümesine hız kazandıracak, platformun sunduğu ek avantajları uzmanlardan dinleme fırsatı yakaladı.

 

Webinar boyunca, Petal Search İş Geliştirme Müdürü Baturay Pınarlı ve Kıdemli Hesap Yöneticisi Hulusi Kurt tarafından, Huawei kullanıcılarına ulaşılmasını sağlayan HUAWEI Ads paneli, panel içerisinde yer alan farklı kampanya çeşitleri ve kurumları, reklam modelleri ve reklam politikaları hakkında detaylı bilgiler verildi. 

 

HUAWEI Ads Nedir? 

HUAWEI Ads, HUAWEI cihazları için özel olarak tasarlanmış gerçek zamanlı bir pazarlama platformudur ve markaların HUAWEI kullanıcılarına direkt ulaşmaları için yer almaları gereken önemli bir yapıdır. HUAWEI cihazlarınızın temel algoritma ve mimarisinin entegre edildiği platform, markaların 700 milyonun üzerinde akıllı telefon kullanıcısına sahip küresel bir kitleye benzersiz ve değer odaklı bir şekilde ulaşmasını sağlıyor. Medya ajanslarına ve uygulama yayıncılarına açılan platformun beta sürümü, programatik teknolojiyi kullanarak markalara reklam gösterimleri için teklif verme olanağı sunuyor. Platform ayrıca, geliştirici olarak HUAWEI Ads kitini entegre etme ve markaların kendi uygulamalarından ek gelir elde etmesine de olanak tanıyan HUAWEI Ads yayıncı servisini de içeriyor.

 

Yeni Müşterilerinize HUAWEI Ads ile Ulaşın

HUAWEI Ads; 

Huawei Asistan’ı kullanan Huawei cihazlarındaki doğrudan gösterimler,
AppGallery’deki yüksek etkileşimli gösterimler,
HUAWEI uygulamaları ve binlerce üçüncü taraf uygulamaları ile Petal Search üzerinden erişilebilen çoklu trafik kaynakları gibi çok sayıda yenilikçi reklam seçeneği bir arada sunuyor.

 

HUAWEI Ads’in sunduğu avantajlar ve teşvikler:

Deneme programına hak kazanan doğrudan reklam verenlere sunulan ve ücretsiz olarak kullanılabilecek reklam bütçesi,
Sertifikalı ajanslar için medya harcamalarında geri ödemeler,
Kurulum ve katılım süreci boyunca özel destek,
Kampanya oluşturma ve optimizasyon konusunda uzman tavsiyesi,
Sertifikalı iş ortakları için test aşamasındaki yeni beta ürünlere erişim,
Sertifikalı iş ortakları için ek koçluk ve eğitim seansları.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Yeni Laptoplar Studio Serisine katılıyor ve Yeni Özelliklere Sahip 3D Tasarımcı Geliyor – Ulusal24.com

Yeni Laptoplar Studio Serisine katılıyor ve Yeni Özelliklere Sahip 3D Tasarımcı Geliyor – Ulusal24.com

Öncü 3D Mekân Tasarımcısı Andrew Averkin NVIDIA Omniverse ve Autodesk 3ds kullanarak çocukluk anılarını paylaşıyor

 

Nisan Studio Driver güncellemesi, arasında Unreal Engine 5’in de bulunduğu en son yaratıcı uygulama güncellemeleri getiriyor. RTX GPU’lar UE geliştiricilerine birçok avantaj sağlıyor:

 

• UE5’in yeni, tamamen dinamik küresel aydınlatma sistemi Lumen için donanım ve yazılım ray tracing.

• Nanite ağlarından source geometry dışa aktarma özelliğini içeren güncellenmiş bir NVIDIA Omniverse connector

• Gerçek zamanlı görseller için UE5 görünüm alanında RTX hızlandırmalı ray tracing ve DLSS

• Aynı teknolojilerle bitmiş üründe daha güzel ray tracing grafikler ve daha yüksek kare hızları.

• Gerçek zamanlı performansa sahip, NVIDIA gerçek zamanlı gürültü gidericiler.

 

Yeni driver ayrıca Maxon Cinema 4D (OpenColorIO adaptasyonu dahil), Chaos Vantage, Omniverse ve daha fazlasına yönelik son güncellemeleri de destekliyor.

 

Lenovo’nun en yeni mobil iş istasyonu ThinkPad P1, Studio Laptop Serisi’ne katılıyor ve yeni RTX A5500 Dizüstü Bilgisayar kadar hem GeForce RTX hem de NVIDIA RTX GPU’larla yapılandırılabiliyor. Yeni Stüdyo Laptop bilgisayarlar, yakın zamanda duyurulan Asus ProArt Studiobook 16, MSI Creator Pro Z16 ve Z17’yi de içeriyor.

 

Andrew Averkin’le Anılara Yolculuk

Son olarak, bu haftanın NVIDIA Studio Sanatçı çalışması bölümünde, NVIDIA’nın önde gelen 3D Mekan Sanatçısı (3D Environment Artist), Ukraynalı Andrew Averkin, nostaljik tasarımlarıyla geçmiş anılarına götürüyor. “When We Were Kids” isimli çalışmasını, RTX GPU ve Omniverse ile RTX hızlandırmalı UE5 gürültü gidericiden yararlanarak yalnızca saniyelere içinde hazırladı. Andrew Averkin şu bilgileri veriyor: “Çocukluğumuzu hatırlıyorum. Bu hikâye görüntülerle doğdu. Görüntüler için üç RTX A6000 GPU ve UE5 gürültü giderici kullandım. Bir görüntünün oluşturma süresinin birkaç saniyeye düşmesi, tamamen sanata odaklanmama yardım ediyor. Objelerin çoğunu Epic marketten temin ettim. Asıl amacım ışıkla, senaryoyla, kompozisyon ve modlarla oynamaktı.”

 

Averkin, “When We Were Kids”i ilk olarak Autodesk 3ds Max’te modelledi. Burada RTX GPU hızlandırmalı görüntü alanı ve RTX hızlandırmalı AI gürültü giderme, devasa dosya boyutuna rağmen akıcı etkileşimi mümkün kıldı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

YouTube’dan yeni karar: Beğeni butonunu değiştirdi – Teknoloji – Ulusal24.com

YouTube’dan yeni karar: Beğeni butonunu değiştirdi – Teknoloji – Ulusal24.com

Popüler video paylaşım sitesi YouTube, beğeni ve beğenmeme tuşlarıyla ilgili değişikliklerine devam ediyor. Kasım 2021’de ‘beğenmeme’ sayısını gizleyen YouTube, beğeni butonunu değiştirdi.

Videolara ’emojiyle tepki verme özelliği’ getirmek için çalışan YouTube, Android ve iOS uygulaması için güncelleme yayınladı. ShiftDelete’in haberine göre YouTube, güncellemeyle animasyonlu beğen düğmesini kullanıma sundu. 

Eski klasik buton kaldırılırken, artık bir video beğenildiğinde kırmızı / pembe / sarı renklerinin karışımından oluşan konfeti tarzı bir animasyon çıkıyor.

Firma söz konusu yeniliği sadece mobil cihazlarda kullanıma sunarken, www.youtube.com sitesinden ulaşılabilen web sitesinde ise “Beğen” butonunda animasyon çıkmıyor. Ayrıca aynı yenilik “Beğenme” düğmesinde bulunmuyor, bu eskisi gibi sade bir şekilde çalışıyor.

Animasyonlu beğeni butonu yaklaşık bir aydır test aşamasındaydı ve sınırlı sayıda kullanıcı deneyebiliyordu. YouTube’un yanı sıra popüler müzik platformu Spotify’da ve sosyal medya uygulaması Twitter’da aynı özellik var.

Elon Musk tarafından 44 milyar dolara satın alınan Twitter, animasyona ek olarak “tweet düzenle” özelliği üzerinde de çalışıyor.

EMOJİYLE TEPKİ VERME ÖZELLİĞİ
YouTube videolarında beğenmeme butonuna alternatif olarak “Zamanlanmış Tepkiler” özelliği test edilmeye başlandı. Bir videonun belirli bir saniyesine kahkaha, kalp, gülen surat, şaşkınlık ve benzeri emojiler bırakılabilmesini sağlayan yeni özellik geliştirme aşamasında ve yakında kullanıma sunulması bekleniyor.

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

ZEYGEM Bilişim Teknolojileri Akademisi’ne Rektör ve Dekanlardan Ziyaret – Ulusal24.com

ZEYGEM Bilişim Teknolojileri Akademisi’ne Rektör ve Dekanlardan Ziyaret – Ulusal24.com

Zeytinburnu Belediyesi ve İstanbul Üniversitesi’nin iş birliğiyle Zeytinburnu Gençlik Merkezi’nde devam Bilişim Teknolojileri Akademisi’ni ziyaret eden İstanbul Üniversitesi rektör ve dekanları, verilen eğitimleri yerinde görüp, öğrencilerle sohbet etme imkânı buldular. 

 

Zeytinburnu Belediyesi ve İstanbul Üniversitesi’nin desteğiyle Zeytinburnu Gençlik Merkezi’nde eğitimlerine devam eden Bilişim Teknolojileri Akademisi öğrencilerini ziyaret eden rektör, dekan ve hocalar, öğrencilerle sohbet edip, eğitim müfredatları ile ilgili detaylı bilgiler aldılar. İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sayim Yorgun, İstanbul Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi, Müdürü Doç. Dr. Gökhan Övenç’e ziyaretleri boyunca Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy ev sahipliği yaptı. İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, Başkanı Arısoy’a, ZEYGEM Bilişim Teknolojileri Akademisi’nin hedefine ulaştığını görmekten çok memnun olduklarını, bu eğitimde emeği geçen tüm hocalara ve bizzat kendilerine İstanbul Üniversitesi olarak teşekkür ettiklerini belirtti.

 

ZEYGEM BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ AKADEMİSİ

ZEYGEM Bilişim Teknolojileri Akademisi, Zeytinburnu’nda ikamet eden veya okuyan lise hazırlık, 9, 10, 11, veya 12’nci sınıf öğrencilerine yönelik eğitimler veriyor. Toplam 9 hafta süren eğitim, 3 temel başlık ve devam eden 20 alt başlıktan oluşuyor. Akademide; Temel Bilgi Teknolojileri, Bilgisayar Programcılığı ve Yapay Zekâ ana başlıkları altında kategori eğitimleri veriliyor.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Kordsa, Kompozit Teknolojilerinde Yeni Yatırımıyla Avrupa’da büyüyor – Ulusal24.com

Kordsa, Kompozit Teknolojilerinde Yeni Yatırımıyla Avrupa’da büyüyor – Ulusal24.com

Kordsa, Microtex Composites S.R.L.’in katılımı ile müşteri portföyüne süper lüks otomotiv ve motor sporları müşterileri başta olmak üzere, denizcilik ve endüstriyel uygulama sektörlerini de dahil edecek. 

 

Bu sayede Avrupa’daki ayak izini genişletecek olan Kordsa, aynı zamanda Türkiye ve Amerika’da geliştirdiği ürünleri sunabileceği bir üs de oluşturmuş olacak.

 

 

Sabancı Holding iştiraklerinden Kordsa, global liderliğini ve satış ağını yurt dışı yatırımlarıyla pekiştiriyor. İleri malzeme şirketi olma yolunda kararlılıkla ilerlerken, her geçen gün Avrupa’daki ve dünyadaki yerini sağlamlaştırmaya devam ediyor. 

 

Kordsa, kompozit teknolojileri iş kolunda 2016 yılında devreye aldığı Türkiye’de örnek sanayi-üniversite iş birliği modeli olan Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi yatırımının ardından, 2018-2019 yıllarında, ABD pazarında satın almalar gerçekleştirdi. Şimdi ise Kordsa, Türkiye’deki ve ABD’de yapılan yatırımları takiben Avrupa’da süper lüks otomotiv sektörü ve motor sporlarına karbon fiber dokuma ve prepreg sağlayan İtalyan Microtex Composites şirketinin çoğunluk hisselerini satın alıyor.

 

Avrupa doğrudan yabancı yatırımlar onayının alınması için gerekli olan kapanış koşullarının gerçekleşmesine bağlı olarak, söz konusu satın almanın, 2022 yılının ikinci çeyreğinde sonuçlandırılması bekleniyor. 

 

Kordsa, kompozit teknolojileri alanına yapacağı bu yatırımla, hem sektör ve ürün bazlı çeşitlilik imkânı sağlamayı hem de mevcutta kuvvetli havacılık müşteri portföyünü çeşitlendirerek özellikle otomotiv ve motor sporları alanında hizmet yelpazesini genişletmeyi hedefliyor.

 

Stratejik büyüme hedefleri doğrultusunda kararlılıkla ilerlediklerini belirten Sabancı Holding Sanayi Grubu ve Kordsa Yönetim Kurulu Başkanı Cevdet Alemdar: “Sabancı Holding olarak ‘Sürdürülebilir bir yaşam için öncü girişimlerle Türkiye ile dünyayı birleştiriyoruz’. Bu satın alma ile topluluk vaadimize yönelik önemli bir adım daha atmış oluyoruz. Yaşamı güçlendirme hedefi ile yola çıkan kompozit iş birimimiz, bu yatırım ile Avrupa’da global ayak izimizi güçlendirecek.

 

Bu kapsamda sürdürülebilirlik odaklı yeni teknolojilerle ülkemizde ve dünyada büyüme fırsatlarını değerlendirmeye devam edeceğiz.” 

 

Kordsa CEO’su İbrahim Özgür Yıldırım: 

“Süper lüks otomotiv ve motor sporları segmentlerinde ürün portföyümüzü genişletecek bu yatırımın, şirketimizin güçlü bir konumda olduğu havacılık dışındaki farklı sektörlerde de Kordsa’nın geliştireceği ürünlere yepyeni fırsatlar yaratacağına inanıyorum.”

 

Microtex Composites Genel Müdürü Massimiliano Becagali:  

“Kordsa, gerek kompozit teknolojilerinde Amerika’da havacılık endüstrisindeki girişimleriyle gerekse Türkiye’deki Ar-Ge merkezleriyle öncü bir şirkettir. Teknik tekstil sektöründe de dünyada lider olan Kordsa ile yaptığımız ortaklıktan memnuniyet duyuyoruz. Bu ortaklığın Microtex Composites’i de güçlendireceğine ve uluslararası bir dinamizm katacağına inanıyorum.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

OPPO Gezegene Yeşil Bir Dokunuşla Katkı Sunuyor – Ulusal24.com

OPPO Gezegene Yeşil Bir Dokunuşla Katkı Sunuyor – Ulusal24.com

OPPO, ürün tasarımından sürdürülebilirlik konularında kamuoyunu bilinçlendirmeye kadar, gezegenimize daha yeşil bir gelecek sunmayı teşvik etmek için teknolojiyi ve marka gücünü kesintisiz kullanıyor.

 

 

Dünyada her yıl 22 Nisan’da gezegenimizin korunması konusunda farkındalık yaratmak amacıyla ‘Dünya Günü’ kutlanıyor. Teknolojideki uzmanlığıyla yaşamı iyileştirmeyi hedefleyen, dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO, sürdürülebilirliğe olan uzun vadeli taahhüdüyle, global bir kurumsal vatandaş olma sorumluluğuna öncelik veriyor. OPPO, ürün tasarımından sürdürülebilirlik konularında kamuoyunu bilinçlendirmeye kadar, gezegenimize daha yeşil bir gelecek sunmayı teşvik etmek için teknolojiyi ve marka gücünü kesintisiz kullanıyor.

 

OPPO, ambalajlarında kullandığı plastik miktarını 95 oranında azalttı

Plastik atıklar günümüzde çevre kirliliğinin büyük bir endişe kaynağı olarak öne çıkıyor. Birleşmiş Milletler Çevre Programı verilerine göre her yıl denizlere yaklaşık 11 milyon ton plastik atık bırakılıyor. Düzgün bir şekilde atılmayan plastikler sıklıkla toprağı, suyu kirletiyor ve nihai olarak yediğimiz yiyecekler yoluyla insan vücuduna giriyor. Bu mikroplastikler, sağlığımız için şu anda hakkında çok az şey bildiğimiz gizli tehlikelere neden oluyor.

 

Ambalajında kullanılan plastik miktarını düşürmek için OPPO, uluslararası düzeyde kabul gören ‘3R+1D’ sürdürülebilir ambalaj ilkelerini uygulamayı, ambalaj ağırlığının azaltılması hedefine bağlı kalmayı, geri dönüştürülmüş malzemeleri yeniden kullanmayı ve ambalajlarında geri dönüştürülebilir, biyolojik olarak parçalanabilen malzemeler kullanmayı taahhüt ediyor. Bu yaklaşım sayesinde OPPO, 2019’dan bu yana Avrupa’daki ambalajlarında kullandığı plastik miktarını büyük bir başarıyla 95 oranında azalttı. Şirket, geleneksel plastiklerin yerine biyolojik olarak parçalanabilen polilaktik asit malzemesini kullanmayı tercih ediyor.

 

Bu yılın başlarında piyasaya sürülen OPPO 5G CPE T2 modeli, bir kısmı tüketicilerin kullandığı ürünlerden elde edilen PCR’den (Tüketici Sonrası Geri Dönüştürülmüş Plastikler) üretildi.

 

Find X5 serisi ambalajı 45 oranında geri dönüştürülmüş liften üretildi

Ormanlar, hayatta kalmak için insanlara güven veren birçok doğal kaynağa ev sahipliği yapıyor. Ancak Amazon yağmur ormanları, aşırı ağaç kesimi nedeniyle, son 50 yılda ormanlık alanlarının 17’sini kaybetti. Ağaç kesimi ile orman arazilerinin azaltılması, dünyadaki biyolojik çeşitliliğe doğrudan tehdit oluşturuyor ve aynı zamanda küresel ısınmayı hızlandırıyor.

 

OPPO, ahşap kaynaklı lif tüketimini azaltmak için mümkün olduğunca geri dönüştürülmüş malzemeler kullanıyor. Örneğin, Avrupa’da satışa sunulan OPPO Find X5 serisinin ambalajı yaklaşık 45 oranında geri dönüştürülmüş liften üretildi. Bu malzeme, geri dönüştürülmüş kâğıttan veya şeker kamışı ve bambu gibi diğer organik atıklardan oluşuyor.

 

Pil Sağlığı Motoru pillerin 80’inden fazlasını korumaya yardımcı oluyor

Tüm dünyada meydana gelen elektronik atık hacmi son 5 yılda 21 arttı ve bu kalem en hızlı büyüyen evsel atık kategorisi haline geldi. Buna rağmen elektronik atıkların sadece 17,4’ü geri dönüştürülüyor. Elektronik atıkların çevre üzerinde oluşturduğu uzun vadeli tehdidin bilinciyle OPPO, ürünlerini daha dayanıklı hale getiriyor. Şirket ayrıca, çevreye olumsuz etkisini en aza indirmek için elektronik ürün atıklarına yönelik geri dönüşüm programları oluşturdu.

 

Örneğin, pazara yeni sunulan OPPO Find X5 serisi, OPPO’nun kendi geliştirdiği Pil Sağlığı Motoru teknolojisiyle donatıldı. OPPO’nun 80W SuperVOOC hızlı şarj teknolojisini kullanan bu çözüm, 1.600’e kadar tam şarj döngüsünden sonra bile akıllı telefon pillerinin kendi kapasitelerinin 80’inden fazlasını korumaya yardımcı oluyor. Bu da sektör ortalamasının iki katından fazla bir süreye denk geliyor ve bu teknolojiden güç alan her pilin daha uzun kullanılmasını sağlıyor.

 

OPPO, kullanılmış cep telefonlarının geri dönüşümünü ve yeniden kullanımını teşvik etmek için yerel ve uluslararası pazarlarda takas hizmetleri sunan bir ürün geri dönüşüm sistemi de kurdu. Çin’de bu program aracılığıyla bugüne kadar 1,2 milyondan fazla akıllı telefon geri dönüşüme dahil oldu. Bu, 216 tondan fazla elektronik atığın önüne geçmek anlamına geliyor.

 

OPPO ayrıca sektörel ve sivil toplum kuruluşları ortaklıkları aracılığıyla atık haldeki elektronik ürünlerin geri dönüşümünü teşvik etmeye de yardımcı oluyor. Avrupa’da yerel geri dönüşüm sistemlerine mali destekler sağlayan OPPO, elektronik atıklara yönelik bir geri dönüşüm programını hayata geçirmek için geri dönüşüm kuruluşlarıyla iş ortaklıkları gerçekleştiriyor. OPPO, Avustralya’da ise insanları elektronik atıklarını doğru bir şekilde geri dönüştürmeye ve çöpe giden e-atık miktarını azaltmaya teşvik etmek için Taronga Conservation Society/Taronga Koruma Derneği ile çalışmalar yürütüyor.

 

OPPO ayrıca, cep telefonlarının tüm yaşam döngüsü boyunca çevresel performansını değerlendirmek için Avrupa’nın önde gelen birkaç operatörü tarafından oluşturulmuş Eco Rating etiketleme planına dahil olan ilk akıllı telefon üreticilerinden biri oldu. Programa katılarak sürdürülebilir dönüşüme destek veren OPPO, sektördeki diğer oyuncularla iş birliği içinde çalışıyor. 

 

OPPO, sivil toplum kuruluşlarıyla ortaklıklar kuruyor

Yalnızca kendi teknolojisini kullanarak çevre ve sürdürülebilirlik sorunlarına çözümler sunmakla kalmayan OPPO, bu sorunların aşılmasına yardımcı olmak için dünyanın her yerinden insanları bir araya getiren sivil toplum kuruluşlarıyla ortaklık kuruyor. Şirket, 2021 yılında İtalya’nın 5 şehrinde plastik atık toplama faaliyetleri düzenlemek için, yerel bir sivil toplum kuruluşu olan Free Plastic Odv Onlus ile ortaklık başlattı. Program kapsamında, 1.000’den fazla gönüllünün yardımıyla, 10 tonun üzerinde plastik atık geri dönüştürüldü.

 

Avustralya’da ise şirket, Great Barrier Reef’in karşı karşıya olduğu çevresel krizle ilgili farkındalığı artırmak ve halkı bu yönde harekete geçmek için Reef Restoration Foundation (RRF) ile ortaklık kurarak Artırılmış Gerçeklik uygulamasını kullanıma sundu. OPPO yine 2021 yılında, bu fonun 2026 yılına kadar Great Barrier Reef’de 1.000.000 yeni mercan üretme misyonunu gerçekleştirmesine yardımcı olmak için, 52.000 doların üzerinde bağış yaptı.

 

OPPO nesli tükenmekte olan hayvanların renk çeşitliliğini koruyor

Dünyadaki doğal alanların ve biyolojik çeşitliliğin korunması, göz ardı edilemeyecek kadar büyük bir konu… Şu anda yok olma tehdidi altında olan 1 milyona yakın tür bulunuyor ve OPPO, bu türlerin doğaya kattığı renk çeşitliliğini ve güzelliği korumaya yardımcı olmak için teknolojiyi kullanıyor. OPPO’nun National Geographic ile yürüttüğü Tehlike Altındaki Renkler projesi, üst üste ikinci kez, nesli tükenmekte olan ve risk altındaki hayvanların ilgi çekici görüntülerini kullanarak gezegenin biyolojik çeşitliliğini korumak için daha fazla insana ilham veriyor. Kampanya aynı zamanda kâr amacı gütmeyen National Geographic Society’nin vahşi yaşamı koruma çabalarına yönelik destekler de sunuyor.  

 

Dünyayı korumak hepimizin ortak sorumluluğu… OPPO, teknolojik yeniliklerle ve herkesin katılacağı ortak hareketle dünyanın doğal alanlarının korunmasına yardımcı olabileceğimize karşı inancını koruyor ve daha yeşil bir gelecek için çalışmaya devam ediyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Samsung Neo QLED 8K TV serisinin görüntü teknolojilerindeki benzersiz 3 yeni özelliği! – Ulusal24.com

Samsung Neo QLED 8K TV serisinin görüntü teknolojilerindeki benzersiz 3 yeni özelliği! – Ulusal24.com

Dünya çapında en yenilikçi TV teknolojilerini geliştirmeye devam eden Samsung, önümüzdeki aylarda müşterilere sunulacak yeni Neo QLED 8K TV serisi ve son teknoloji MICRO LED’leri ile benzersiz bir TV deneyimi sunmak üzere çalışmalarını sürdürüyor. Arka ışık denetimi, kontrast seviyeleri, kalibrasyon ve derinlik artırımı gibi, Samsung’un sunduğu birbirine kusursuz uyum sağlayan birçok özellik, gerçeğe en yakın görüntü kalitesini ortaya koyuyor. 

 

Yeni Neo QLED 8K TV serisi, bugüne kadar elde edilmiş gerçeğe en yakın görüntüleri sunarken, görüntü kalitesinde adeta bir çığır açıyor. Güncellenmiş Nöral Quantum İşlemci 8K, yeni yapay zeka (AI) destekli yükseltme özelliği ve yeni kalibrasyon uygulaması sayesinde, kullanıcılar gerçeğe daha yakın bir TV ve ekran deneyimi yaşıyor. Üstelik, bu deneyimi ileri düzeyde kişiselleştirme özellikleriyle çok kolay bir şekilde yönetebiliyorlar.

 

İşte Samsung 2022 Neo QLED 8K TV serisinin arka plandaki benzersiz teknoloji ve özellikleri

 

14-bit Kontrast Eşleme: 2022 Neo QLED 8K TV’nin panelleri, 2021 modellerde bulunan 12-bit denetim üzerinden geliştirilen ‘14-bit kontrast eşleme’ sayesinde, tüm sahnelerde olağanüstü ayrıntılar sağlamak üzere yapılandırıldı. Böylece daha fazla kontrast, ayrıntılar üzerinde daha fazla denetim ve olağanüstü görüntü kalitesi sunabilen yeni bir 8K ekran deneyimi sağlanıyor. Geçtiğimiz yıl sunulan model ile 2022 Neo QLED 8K serisi arasındaki kontrast ve ayrıntı farkı açıkça görülebiliyor. Mini LED’ler ve karartma bölgeleri gibi benzer özellikler, 2022 Neo QLED 8K’da daha önce fark edilemeyen girift görüntü ve ayrıntıların görülebilmesini sağlıyor. 14 bitlik kontrast eşleme, en ince ayrıntıları dahi görebilmeyi sağlıyor.

 

Gerçek Derinlik Geliştirici: Yeni Neo QLED 8K TV, göz nesneye odaklandığında, arka plan korurken, nesnenin keskinliğine, netliğine ve dokusuna odaklanarak dikkati nesneye yönlendirebiliyor. 2022 Samsung Neo QLED 8K TV’nin Nöral Quantum 8K işlemcisi, yeni bir özellik olan ve nesnenin genel kontrastı ve çözünürlüğünü yükselten ‘Gerçek Derinlik Geliştirici’ üzerinden daha fazla derinlik hissi yaratıyor ve görselliği öne çıkarıyor. ‘Gerçek Derinlik Geliştirici’, kullanıcıları doğal olarak önlerindeki nesneye odaklanmaya yönlendirerek derinlik algısı yaratıyor. Böylece, odaklanılan nesnenin öne çıkması sağlanıyor.

 

Akıllı Kalibrasyon: Görüntü kalitesinin daha da iyileştirildiği Samsung Neo QLED 8K, kullanıcılara yeni denetim ve kontrol ayarları da sunuyor. İzleyiciler artık ekranlarını menü çubuğundan veya akıllı telefonlarındaki ‘Akıllı Kalibrasyon’ uygulaması üzerinden kalibre ve optimize edebiliyor. Uygulama, ‘Temel Mod’da çalışırken, 30 saniyede görüntü kalibrasyonu sunabiliyor. Profesyonel Mod’da ise 5 ila 8 dakika içinde çok daha kapsamlı görüntü kalibrasyonu ve optimizasyonu yapılabiliyor. Her iki modda da, tek adımda ve kolay bir şekilde ekrandaki görüntüyü optimize etmek mümkün. ‘Profesyonel Mod’un sunduğu daha gelişmiş özellikler, kullanıcıların Neo QLED 8K TV’nin üstün donanım ve yapay zeka (AI) destekli yükseltme teknolojisinden faydalanmasına olanak sağlıyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

OPPO Find N, iF Tasarım Ödülleri’nde İki Ödülün Sahibi Oldu – Ulusal24.com

OPPO Find N, iF Tasarım Ödülleri’nde İki Ödülün Sahibi Oldu – Ulusal24.com

OPPO’nun ilk katlanabilir amiral gemisi modeli OPPO Find N, iF Tasarım Ödülleri’nde ürün tasarımı ve kullanıcı deneyimi alanlarında iki ödül kazandı.

 

 

Dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO’nun ilk katlanabilir amiral gemisi modeli OPPO Find N, iF Tasarım Ödülleri’nde ürün tasarımı ve kullanıcı deneyimi alanlarında iki ödül kazandı. Geçtiğimiz yıl aralık ayında piyasaya sürülen OPPO Find N’in genel tasarımı her iki ekranın deneyimini optimize eden benzersiz bir ekran oranıyla geliyor. 

 

İç ekran 8.4:9 en boy oranına sahip ve doğrudan yatay modda açılıyor. Böylece kullanıcılar cihazı tekrar döndürmek zorunda kalmadan video izleyebiliyor, oyun oynayabiliyor veya kitap okuyabiliyor. Katlandığında sahip olduğu 18:9 en boy oranı ise tek elle kullanımı kolay bir ekranla kullanıcılara eksiksiz ve alışılmış bir akıllı telefon deneyimi sunuyor.

 

Açıldığında, büyük boyutuyla yaşattığı deneyimden tam olarak yararlanmak için OPPO Find N, yan yana çoklu görevleri daha sezgisel hale getiren hareketli kısa yollara sahip. Uyumlu bir uygulama kullanırken, ekranı ikiye bölmek için cihazın ortasında iki parmağınızı aşağı kaydırabilir veya tam ekran penceresini, dört parmağınızla sıkıştırarak kayan bir pencereye dönüştürebilirsiniz.

 

Ek olarak, OPPO Find N’in Gelişmiş Esnek Menteşesi sayesinde iç ekrandaki kırışıklık görüntüsü minimuma iniyor ve cihazın 50-120 derecede durması sağlanıyor. Bu tasarım, katlandığında ekranlar arasındaki boşluğu da pratik olarak ortadan kaldırıyor, daha bütünleşmiş bir görünüm sunarken iç ekranı çizilmelere karşı daha iyi koruyor.

 

OPPO Find N, Çin’de piyasaya sürülmesinden bu yana büyük bir başarı elde etti ve ilk satış ayında bir milyon siparişi geçti.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com