OPPO, Reno7 Modelini Tanıttı: Sınırsız Portre Özellikleriyle Her Anı Yakalayın – Ulusal24.com

OPPO, Reno7 Modelini Tanıttı: Sınırsız Portre Özellikleriyle Her Anı Yakalayın – Ulusal24.com

OPPO’nun sınırsız portre özellikleriyle dikkatleri üzerine çeken, 64MP yapay zeka kamera, ColorOS 12 işletim sistemi, uzun ömürlü 4.500 mAh pil ve 33W SUPERVOOC hızlı şarj teknolojisi gibi gelişmiş donanımlara sahip Reno7 modeli Türkiye’de tüketicilerle buluştu.

 

Dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO, Reno serisinin en yeni üyesi Reno7’yi Türkiye pazarında tüketicilerle buluşturdu. Sony ile birlikte geliştirilen IMX709 sensörlü Ultra Algılamalı Selfie, Mikrolens ve Bokeh Parlak Portre ile desteklenen OPPO Reno7, fotoğrafçılık performansında büyük bir yeniliğe işaret ediyor. ColorOS 12 işletim sistemi, uzun ömürlü 4.500 mAh pil ve 33W SUPERVOOC hızlı şarj teknolojisi gibi gelişmiş donanımlara sahip OPPO Reno7, son derece akıcı bir günlük kullanım sunuyor. Ultra ince retro Reno7 modeli, fiberglas deri tasarım ve ikonik OPPO Glow olmak üzere iki çarpıcı seçenekle kullanıcılarıyla buluşuyor.  

 

Her anı yakalayan görüntüleme gücü 

OPPO Reno7’de 64MP yapay zeka kamera, 2MP Bokeh kamerası ve görüntülerin boyutunu 15x veya 30x büyüten 2MP Mikrolens bulunuyor. Akıllı telefondaki Mikrolens etrafında, kullanıcıların mikro dünyaları keşfetmeleri için bir dolgu ışığı görevi gören Yörünge Işığı da yer alıyor. Bu ışık ayrıca, lens kullanımdayken, bir mesaj geldiğinde, oyun oynarken veya akıllı telefon şarj olurken hafifçe parlıyor ve bildirim ışığı görevi de görüyor.

 

Akıllı telefonun 32MP selfie kamerası, OPPO ve Sony’nin birlikte geliştirdiği amiral gemisi RGBW IMX709 sensörden güç alıyor ve dünyada ilk kez Reno7 modeliyle kullanıcılara sunuluyor. IMX709, tamamen yeni bir RGBW piksel dizilimine ve OPPO’nun kendi geliştirdiği Quadra Binning algoritmasına sahip. Sensör, bu algoritma sayesinde standart RGGB sensörlerinden 60 daha fazla ışık yakalıyor, grenli görünümü 35’e kadar azaltıyor ve düşük ışık koşullarında daha net ve parlak görüntüler sunuyor.

 

Amiral gemisi seviyesinde donanımlara sahip OPPO Reno7, etkileyici görüntüleme özellikleriyle öne çıkıyor. Kullanıcılar, Bokeh Parlak Portre, Selfie HDR, Yapay Zeka Güzelleştirme Modu, Yapay Zeka Renk Paleti, Ultra Net 108MP Görüntü Özelliği, Yapay Zeka Sahne Geliştirme, Görüntü Netlik Motoru ve diğerler özellikler sayesinde, etraflarında olanları yakalayabiliyor, şaşırtıcı derecede profesyonel portreler çekebiliyor.

 

OPPO Reno7’deki Bokeh Parlak Portre, tek bir tıklamayla, neredeyse üst düzey bir DSLR fotoğraf makinesinde olduğu gibi, zengin bokeh etkisine sahip ışık noktaları içeren portre görüntüleri yakalayabiliyor. Ayrıca yoğun mercek parlaması özelliğiyle çekimleri daha da zenginleştirirken ten rengindeki bozulma sorunlarını da gideriyor.
 
Selfie HDR, loş veya arkadan aydınlatmalı ortamlarda net selfie’lerin çekilmesine imkan tanıyor. Bu özellik, arka plan ışığını otomatik olarak algılıyor ve parlak ışığı azaltarak görüntüde daha fazla detayı ortaya çıkarmak için OPPO’nun HDR algoritmasını kullanıyor.

 

Şaşırtıcı ultra ince tasarım ve göz alıcı stil

Ultra ince retro tasarımıyla Reno Serisinin ikonik tasarımını sürdüren Reno7, Günbatımı Turuncusu ve Kozmik Siyah olmak üzere iki farklı renk seçeneği ile birlikte geliyor. Sektörün ilk fiberglas deri tasarımına sahip Günbatımı Turuncusu rengindeki OPPO Reno7 modeli, canlı bir turuncu renk ve birinci sınıf deri hissiyle geliyor. Telefonun orta çerçevesiyle kusursuz bir şekilde bütünleşen arka kapağın, üstün kalitede bir dokuyla kaplandığı dikkatlerden kaçmıyor. OPPO Glow özelliğine sahip Kozmik Siyah seçeneği de evren gibi sonsuz ve büyüleyici bir görünüm veriyor. 

 

Yaklaşık 175 gr olan yeni ultra ince retro tasarımıyla OPPO Reno7, Günbatımı Turuncusu seçeneğinde 7,54 mm, Kozmik Siyah seçeneğindeyse 7,49 mm  kalınlığa sahip. Düz kenarlı orta çerçeve tasarımı, akıllı telefona şık ve minimalist bir stil kazandırıyor.

 

OPPO Reno7’nin 90 Hz yenileme hızıyla akıcı ve rahat görüntüler sunan 6,4 inç AMOLED ekranı, yüksek kalitede videoları oynatmak için Netflix HD/HDR, Amazon HDR ve YouTube HD sertifikasına sahip.

 

Üstün donanımla gelen güçlü performans

4.500 mAh piliyle OPPO Reno7, 33W SUPERVOOC hızlı şarj ile 61 dakikada 100 şarj olabiliyor ve 5 dakikalık şarjla 100 dakika video oynatabiliyor. Donanımındaki Qualcomm® Snapdragon™ 680 4G Mobil Platform, güç tüketimini dengelerken telefonun performansını hızlandırıyor.

 

OPPO Reno7, 8 GB bellek ve 128 GB depolama alanı ile birlikte geliyor. Orijinal bellek, OPPO’nun Bellek Genişletme özelliğiyle birlikte kullanıldığında, geçici olarak 2 GB, 3 GB veya 5 GB artırılabiliyor. Bu da akıllı telefonun daha az gecikmeyle, yoğun bellek kullanan birden fazla uygulamayı çalıştırmasını sağlıyor.

 

Yepyeni ColorOS 12

ColorOS 12 ile yüklü gelen ilk akıllı telefon modellerinden biri olan Reno7, kullanıcılara daha rahat ve sorunsuz bir işletim sistemine anında erişim sunuyor. ColorOS 12’deki sürükleyici tasarım ve 3 boyutlu simgeler, kullanıcılara daha sezgisel ve daha kolay bir deneyim yaşatıyor. Yapay Zeka Sistem Hızlandırıcı özelliğine sahip ColorOS 12, OPPO Reno7’nin daha sorunsuz ve daha hızlı çalışması için kaynak tahsisini optimize ediyor ve bellek bölünmelerini azaltıyor. Hızlı Başlangıç, Oyun Odak Modu, Yapay Zeka Kare Hızı Sabitleyici ve Ultra Dokunma Tepkisi özellikleri, eğlence odaklı kullanıcılara sorunsuz bir şekilde uyum sağlıyor.

 

Kullanıcılara kolaylık sunmak için geliştirilen ColorOS 12’nin, Temassız Kontrol özelliği, kullanıcıların ellerini havada kaydırarak gelen aramaları yanıtlamasına, aramalarda zil sesini kapatmasına veya sayfaları yukarı ve aşağı kaydırmasına olanak tanıyor. Uyarlanabilir Uyku Modu ise kullanıcı telefonun ekranına bakarken ekranın kapanmasını önlüyor.

 

ColorOS 12, veri güvenliği ve gizlilikten de taviz vermiyor. Bu garanti, ISO, ePrivacy ve TrustArc gibi üçüncü taraflarca onaylandı. Akıllı Bildirim Gizleme gibi özellikler, başka biri ekrana baktığında kullanıcı mahremiyetinin daha fazla korunmasına yardımcı oluyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Mcdodo’dan telefonu soğutan şarj cihazı! – Ulusal24.com

Mcdodo’dan telefonu soğutan şarj cihazı! – Ulusal24.com

Global mobil aksesuar markası Mcdodo, ürün portföyüne hayatı kolaylaştıracak 3 yenilikçi ürün daha ekledi. Bu yaz boyunca tatilde, evde, iş yerinde yanınızdan ayırmayacağınız; “Apple Watch kablosuz şarj cihazı, manyetik soğutuculu MagSafe şarj cihazı ve çok fonksiyonlu kablosuz masaüstü şarj standı”yla teknolojinin ve üstün tasarımın tadını doyasıya çıkaracaksınız!

 

 

Türkiye’nin en hızlı büyüyen mobil aksesuar markası Mcdodo, her yaşa ve zevke hitap eden geniş ürün gamıyla, ihtiyaca uygun teknolojik aksesuarlar üretmeye devam ediyor. Günümüzün dijitalleşen mobil dünyasında, teknolojik aletlerin artık olmazsa olmazımız olduğunun bilinciyle hareket eden Mcdodo; USB-C hub’lar, led ışıklı hızlı şarj kabloları, hızlı GaN şarjlar, bluetooth kulaklıklar ve kablosuz şarjlı araç tutacağı gibi pek çok inovatif ürünün de içinde olduğu 250’nin üzerinde aksesuar seçeneğine her geçen gün yenilerini eklemeye devam ediyor.

 

Bu yaza damga vuracak 3 yeni ürün!

 

Mcdodo, bu yazı mobil geçirirken hayatınızı kolaylaştıracak ve pratik kullanım avantajı sunan 3 yenilikçi ürünü daha teknoloji meraklılarıyla buluşturuyor. Marka mottosu, ‘sektördeki ihtiyaçlara kısa sürede odaklanarak çözümler geliştirmek’ olan Mcdodo; bu yaz teknoloji meraklılarıyla buluşturduğu 3 yeni ürünle, kullanıcılarına vakitten kazandırıp hızlı ve güvenli şarj imkanı sunarken, ek fonksiyonları ve şık tasarımlarıyla da fark yaratıyor.

 

Seyahatte, evde, plajda oyundan vazgeçemeyenler için

 

Özellikle telefonunda ve tabletinde çok sık oyun oynayanlar için tasarlanan Manyetik Soğutuculu MagSafe Şarj Cihazı, 15W/10W/7.5W/5W kablosuz şarj yaparken hızlı soğuma sağlıyor ve kusursuz yapışma gücüyle fonksiyonel kullanım sunuyor. Bu manyetik şarj, güçlü soğutma teknolojisi ile telefonunuzu 3 saniyede soğuturken türbin tahrikli fan, ısı dağılımını hızlandırır, kuvvetli hava üflemeyi düşük gürültüyle sunuyor. 5W’dan 15W’a kadar kablosuz şarj destekleyen cihaz, 4 katmanlı koruma mekanizmasına sahip yeni yarı iletken soğutma teknolojisi ve sadece 80 gr.’lık ağırlığı ile benzerlerinden ayrılıyor. Ayrıca dahili parlama sağlayan RGB halka ışık şeridi sayesinde daha heyecan verici oyun deneyimi sağlıyor.

 

4 fonksiyon bir arada!

 

Mcdodo’nun bu yaza ve hatta tüm yıla damga vuracak bir diğer yenilikçi ürünü olan 4’ü 1 Arada 15W Kablosuz Masaüstü Şarj Standı; hızlı şarj özelliğinin yanı sıra telefon standı, gece lambası ve dijital çalar saat özelliklerini de sunuyor. Tüm iOS ve Android telefonlarla uyumlu olan cihaz, dokunmatik kontrollü gece lambasıyla, yumuşak ışıkta hem şarj hem saat olarak her gece size eşlik ediyor. Led ekranın parlaklığı, ortam ışığının yoğunluğuna göre otomatik olarak ayarlanan cihazın gücü kapatıldığında bile, hafıza fonksiyonu sayesinde, tekrar açıldığında saat otomatik olarak zamanı kalibre eder ve alarm ayarı aynı kalır.

 

Apple Watch’unuzu uygun fiyata, hızlı şarj edin

 

Mcdodo’nun uzmanı olduğu kablosuz şarj konusunda geliştirdiği son ürünlerden biri olan Apple Watch Kablosuz Şarj Cihazı da estetik tasarımı ve ulaşılabilir fiyatıyla, Apple kullanıcılarına bambaşka bir şarj deneyimi sunuyor. Aşırı akım, aşırı ısınma ve aşırı şarja karşı korumalı olan şarj cihazı, nereye giderseniz yanınızda taşıyacağınız boyutuyla da ‘teknoloji iyi ki var’ dedirtiyor.

 

Mcdodo her yerde!

 

Ürün gamında araç içi aksesuarlar, kablolar, kılıflar ve koruyucu camlar, şarj adaptörleri, powerbank’ler, şarj kabloları gibi işlevsel ürünleri bulunduran Mcdodo, ayrıca pek çok yenilikçi ve özel tasarımlı inovatif ürünü de meraklılarıyla buluşturuyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Yeni kötü niyetli saldırı, Discord messenger kullanıcılarını avlıyor – Ulusal24.com

Yeni kötü niyetli saldırı, Discord messenger kullanıcılarını avlıyor – Ulusal24.com

Kaspersky araştırmacıları, 26 Temmuz’da açık kaynak depolarını izlemek için dahili otomatik sistemi kullanan LofyLife adlı kötü niyetli bir kampanya belirledi. Kampanya, kurbanlardan Discord jetonları ve kredi kartı bilgileri de dahil olmak üzere çeşitli bilgileri toplamak ve zaman içinde casusluk yapmak için Volt Stealer ve Lofy Stealer kötü amaçlı yazılımlarını açık kaynaklı npm deposuna yayan dört ayrı kötü amaçlı paket kullandı.

 

Npm deposu, ön uçtaki web uygulamalarında, mobil uygulamalarda, robotlarda ve yönlendiricilerde yaygın olarak kullanılan ve JavaScript topluluğunun sayısız ihtiyacını karşılamak için kullanılan açık kaynak kod paketlerinin halka açık bir koleksiyonundan oluşuyor. Bu koleksiyonun popülaritesi LofyLife kampanyasını daha da tehlikeli hale getiriyor, çünkü potansiyel olarak etkilenebilecek kullanıcı sayısı oldukça yüksek.

 

Tanımlanan kötü amaçlı depolar, başlıkları biçimlendirme veya belirli oyun işlevleri gibi sıradan görevler için kullanılan paketler gibi görünüyor. Ancak bunlar esasında oldukça karmaşık kötü amaçlı JavaScript ve Python kodları içeriyor. Bu da depoya yüklenirken analiz edilmelerini zorlaştırıyor. Kötü amaçlı yük, Python’da yazılmış Volt Stealer adlı kötü amaçlı yazılımdan ve çok sayıda özelliğe sahip Lofy Stealer adlı JavaScript kötü amaçlı yazılımından oluşuyor.

 

Volt Stealer, Discord jetonlarını etkilenen makinelerden kurbanın IP adresiyle birlikte çalmak ve HTTP aracılığıyla yüklemek için kullanıldı. Saldırganların yeni bir geliştirmesi olan Lofy Stealer, Discord istemci dosyalarına bulaşabiliyor ve kurbanın eylemlerini izleyebiliyor. Bir kullanıcının ne zaman oturum açtığını, e-posta veya şifre ayrıntılarını değiştirdiğini, çok faktörlü kimlik doğrulamasını etkinleştirdiğini veya devre dışı bıraktığını, yeni ödeme yöntemleri ekleyip eklemediğini, tüm kredi kartı bilgilerini ve daha fazlasını görebiliyor. Toplanan bu bilgiler uzak uç noktaya yükleniyor.

 

Kaspersky Küresel Araştırma ve Analiz Ekibi güvenlik araştırmacısı Leonid Bezvershenko, şunları söylüyor: “Geliştiriciler büyük ölçüde açık kaynak kod depolarına güveniyorlar ve bunları BT çözümü geliştirmelerini daha hızlı ve daha verimli hale getirmek için kullanıyorlar. Bu yapı bir bütün olarak BT endüstrisinin gelişimine önemli ölçüde katkıda bulunuyor. Ancak LofyLife kampanyasının gösterdiği gibi, saygın depolara bile varsayılan olarak güvenmemek gerekir. Geliştiricilerin ürünlerine enjekte ettiği açık kaynak kodu dahil olmak üzere tüm kodlar kendi sorumluluğundadır. Bu kötü amaçlı yazılımın tespitlerini ürünlerimize ekledik. Böylece çözümlerimize güvenen kullanıcılarıkmız kötü amaçlı yazılımın kendilerine bulaşıp bulaşmadığını belirleyebilecek ve varsa temizleyebilecekler.”

 

Kaspersky güvenlik ürünleri, LofyLife kötü amaçlı yazılımını Trojan.Python.Lofy.a, Trojan.Script.Lofy.gen olarak algılıyor. Detayları Securelist’te okuyabilirsiniz.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

OMIX 360 derece teknolojik bir yaşam biçimi sunuyor – Ulusal24.com

OMIX 360 derece teknolojik bir yaşam biçimi sunuyor – Ulusal24.com

OMIX, akıllı cihaz üreten ya da satan bir marka olmanın ötesinde, rekabetçi fiyatlarla teknolojiyi mümkün olduğunca daha fazla insanın hayatına entegre etmeyi hedefliyor. Yeni akıllı telefonlarını ve AIoT ürünlerini tanıttığı en son lansmanın teması olan “Teknolojiyi Mix’le!” söyleminden de yola çıkarak sunan OMIX, kullanıcılarına, “Önce hayatına teknolojiyi mix’le, sonra da aldığın her bir OMIX ürününü birbirine mix’le” diyor. Singapurlu şirket bu mottodan yola çıkarak sunduğu yenilikçi ürünlerle kullanıcılarına kolaylık, konfor ve daha teknolojik bir yaşam biçimi sunuyor. 

2021 yılı sonunda Türkiye pazarına giren Singapur merkezli teknoloji markası OMIX, sunduğu tüm ürünlerde, Uzak Doğu’nun teknolojideki bilgi ve deneyimini yerli üretim kabiliyetleriyle bir araya getiriyor. Şirketin tüm yenilikçi teknoloji ürünlerinin her birinde amacı kullanıcılarına farklı bir deneyim yolculuğu yaşatmak. OMIX, lider şirketlerin kullandıkları tüm imkanları eksiksiz kullanabilmenin yanı sıra, üst segment teknoloji ürünlerini rekabetçi fiyatlarla tüketiciye sunarak pazarda fark yaratıyor. Kaliteyi ileri teknolojiyle birleştiriyor ve en kullanışlı haliyle tüketiciye sunuyor. 

 

OMIX, sadece akıllı telefon üreten ya da ithal eden bir marka değil. Geçtiğimiz yıl Türkiye’ye yatırım yaparak üretime başlayan şirket, gerçekleştirdiği lansmanlarda yenilikçi ürünlerini kullanıcıları ile buluşturdu. Son teknolojik özelliklere sahip akıllı telefonlarını rekabetçi fiyatlar ile pazara sunan OMIX, mobil haricinde IoT (Internet of Things) segmentinde, internet erişimi olan günlük hayata entegre ürünleri de kullanıcıya sunarak pazarda ayrışıyor. Şirket, bu alana özel yazılım yatırımı yaparak, her bir OMIX ürünün kendi içinde birbirleriyle etkileşim halinde olmasını sağlıyor. Bu alanda sunduğu yapay zeka teknolojili ürünler ile de IoT segmentini, AIoT (Artificial Intelligence of Things) olarak dönüştürüyor.   

 

MixO ile kullanıcı, teknolojinin akışına kendisi yön veriyor. 

Marka olarak sadece donanım tarafına değil yazılıma da yatırım yapan OMIX’i, bu alanda rakiplerinden farklılaştıran en büyük gücü tüm ürünlerinin kendi arasında iletişim kurmasını mümkün kılan MixO platformu. OMIX’in teknoloji ekosisteminin alametifarikası olan MixO platformu, kullanıcılarının otomatik olarak kendi modüllerini oluşturmalarına imkan veriyor ve sunduğu bu pratik yaklaşımla, onların günlük ihtiyaçlarında en konforlu deneyimi yaşamasını mümkün kılıyor. MixO ile kullanıcılar hayatlarında teknolojinin akışına kendileri yön verebiliyorlar. MixO uygulaması ile kullanıcılar AIoT ürünlerini internet üzerinden uzaktan yönetebiliyorlar. Uygulama üzerinden ürünlerin ilk kurulumunu yapmak ve otomasyonlar belirlemek oldukça kolay. Tüm bu iletişimi sağlayarak kullanıcılara en pratik yöntemleri sunan MixO, kullanıcı deneyimini iyileştiriyor; teknolojiyi sadeleştirerek herkesin kullanabileceği bir arayüz olarak ön plana çıkıyor.  

 

Hedef teknolojinin sadeleştiği ve rekabetçi fiyatlara satıldığı bir pazar yaratmak 

OMIX, teknolojiyi insanlarının hayatının içine daha çok entegre etmek amacıyla çıktığı yolculukta, teknoloji severlerin sayısını artırarak, daha çok insanı yeni dijital dünya düzlemine çekebilmeyi hedefliyor. Şirketin son olarak gerçekleştirdiği lansmanın teması olan “Teknolojiyi Mix’le!” Söyleminin tam olarak çıkış noktası da bu aslında. Marka kullanıcılarına, “Önce hayatına teknolojiyi mix’le, sonra da aldığın her bir OMIX ürününü birbirine mix’le!” diyor. OMIX’in ana amacı Türkiye’de teknolojinin sadeleştiği ve rekabetçi fiyatlarla herkesin erişebildiği bir pazar yaratmak. Farklı kullanıcı dinamiklerine hitap eden, trend belirleyici akıllı telefonlardan, robot süpürgeler, bebek kameraları, hoparlörlü gece ışığı ve hava temizleyicisine kadar geniş bir spektrumda ürün yelpazesi bulunan OMIX, önümüzdeki dönemlerde sunacağı, yenilikçi, şık ve yüksek teknolojisiyle fark yaratan ürünleri ile Türkiye’deki pazar payını yüzde 10’a yükselterek büyüme yolcuğuna devam etmeyi hedefliyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Huawei İnovasyon Haftası’nda 5.5G ekosistemi ve enerji verimliliği tartışıldı – Ulusal24.com

Huawei İnovasyon Haftası’nda 5.5G ekosistemi ve enerji verimliliği tartışıldı – Ulusal24.com

Huawei İnovasyon Haftası, bu yıl “Kazan-Kazan” temasıyla, 18-21 Temmuz tarihleri arasında Çin’in Shenzhen kentinde düzenlendi. Küresel mobil operatörler ve bilişim sektörü profesyonellerini bir araya getiren etkinlikte; 5.5G teknolojisi, enerji verimliliği çevreci teknolojilerle kalkınma, dijital dönüşüm ve dijital ekonomide ortak başarı, öne çıkan konular arasındaydı. 

 

Huawei İcra Direktörü ve Mobil Operatörlerden Sorumlu Başkanı Ryan Ding açılış konuşmasında, mevcut bilişim altyapısının enerji verimliliği anlamında iyileştirilmesinin, bilişim endüstrisinin gelişimi için kilit bir rol oynadığını söyledi. Ryan Ding, “Önümüzdeki beş ila on yıl içinde, gitgide artan veri trafiğinin neden olduğu karbon emisyonlarındaki artış, hassasiyetle ele alınması gereken küresel bir sorun haline gelecektir. Enerji verimliliğinin iyileştirilmesi ve yeşil teknolojilerin kullanılması, artan enerji tüketiminin yaratacağı sorunların çözümü için son derece önemlidir” dedi. 

 

Huawei Ağ Sistemleri Çözümleri Satış Pazarlama Grubu Başkanı Peng Song, etkinlik kapsamında gerçekleştirilen “Mobil Ağ Sistemleri Bulut Dönüşüm” panelinde, Huawei’in mobil operatör bulut sistemlerinin dönüşümü özelindeki planlarını aktardı. Peng Song şunları söyledi: “Telekomünikasyon endüstrisi bulut dönüşümünde kritik bir aşamaya geçti. Bu da birçok yeni fırsat ve zorluğu beraberinde getiriyor. Mobil operatörlerin 15’inin, 2023 yılının sonuna kadar, yüz milyarlarca dolarlık bir pazar genişliği sağlayacak, kapsamlı bir bulut stratejisi geliştirmesi ve bu stratejiyi hayata geçirmesi bekleniyor.”

 

Huawei Ağ Sistemleri Çözümleri Pazarlama Direktörü Dr. Philip Song ise yaptığı değerlendirmede; “Endüstrinin büyük oyuncuları olarak, birden fazla alanda inovasyon ve işbirliği için birlikte çalışmak, fikir birliği oluşturmak durumundayız. Bilişim sektöründe sıfır karbon hedefine ulaşmak ve daha gelişmiş bir küresel bilgi teknolojileri sektörünü yaratmak için, yenilikçi bir enerji verimliliği standardı oluşturmalıyız” dedi.

 

5.5G dönemi yaklaşıyor

 

Huawei, 2020’deki 11. Küresel Mobil Geniş Bant Forumu’nda ilk kez 5.5G teknolojisinden söz etmişti. Şirket, Nisan ayında gerçekleştirilen Huawei Küresel Analist Zirvesi’nde ise F5.5G (Sabit 5.5G) teknolojisinin getirilerini katılımcılarla paylaşmıştı. Bu dönemden itibaren sektör, bu alandaki yeni fikirlere ve yeni uygulamaların gelişimine tanıklık etti. Sanayi alanında da dijital dönüşüm büyük bir hız kazandı. Yapay zekanın kurumsal üretim süreçlerine tamamen entegre olması ile 5.5G’nin daha fazla öne çıkması ve nesnelerin interneti pazarının büyümesi bekleniyor. Makineler ve insanlar arasındaki işbirliğinin, özellikle karmaşık senaryolar söz konusu olduğunda daha fazla artması da yine beklentiler arasında. 

 

Huawei Yönetim Kurulu İcra Direktörü ve Bilişim Altyapısı Yönetim Kurulu Başkanı David Wang konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede; “2025’e baktığımızda, ağ servis gereksinimlerinin çeşitliliği ve büyüklüğü büyük ve yeni pazar potansiyeli yaratacak. Bu fırsatları mobil operatörler ve sektördeki iş ortaklarımızla değerlendirmek ve 5.5G’nin önünü açmaya yardımcı olacak yenilikleri keşfetmek için buradayız. Dijital teknolojilerdeki yeni gelişmelerin, gerçek zamanlı, ilgi çekici ve daha sürükleyici bir deneyimi desteklemesi ve kademeli olarak dünya çapında 10 Gbps’lik bir ağ deneyimini sunabilir hale getirmesi gerekiyor” dedi. 

 

Etkinlikte söz alan diğer konuşmacılar, ağ işletme ve bakım verimliliği, genel ağ verimliliği ve enerji ekipmanı verimliliğini ölçen tüm senaryolarda, kapsamlı bir endeks sistemine ihtiyaç duyulduğu konusunda ortak görüş bildirdi. Enerji tasarrufu ve dijital ekonominin gelişimine yönelik çalışmaların koordine edilmesi ve yeni bir bilişim altyapısının oluşturulmasına yönelik gereksinimler de etkinlikte ele alınan diğer konular arasındaydı.  

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Hyundai eVTOL Uçan Araç Konseptini Tanıttı – Ulusal24.com

Hyundai eVTOL Uçan Araç Konseptini Tanıttı – Ulusal24.com

Hyundai Motor Grubu, bölgesel hava araçlarını ve gelecekteki mobilite teknolojilerini tanıttı.
Üstün konfor özelliklerine sahip eVTOL adlı konsept, kentsel ulaşımda yeni bir çağın habercisi.
Supernal işbirliği ile geliştirilen konsept, özellikle Amerika gibi pazarlarda liderliğe oynayacak.
Hyundai, İngiliz endüstri devi Rolls-Royce’la da işbirliğine giderek elektrikli uçaklar geliştirecek.

 

 Amerikan Supernal firmasıyla ortaklaşa olarak geliştirilen eVTOL adlı konsept, 2028 yılından itibaren Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’da ticari kullanım satışa sunulacak. Farnborough Uluslararası Havacılık Fuarı’nda tanıtılan eVTOL adlı konsept, Hyundai tarafından sertifikalandırmaya çalışırken, Supernal da kabin konseptini oluşturmak için grubun tasarım stüdyolarıyla ortaklık kurdu. İki şirket arasında ortaklık kısa sürede geliştirilirken, otomotiv parçaları, inşaat, robotik ve otonom sürüşü kapsayan 50’den fazla bağlı kuruluşla da işbirliği yapılıyor.

 

eVTOL’ün yaygın bir ulaşım aracına dönüşmesi için yolcu deneyiminden diğer düzenlemelere ve altyapıya kadar her detayın en ince ayrıntısına kadar düşünülmesi gerekiyor. Hyundai Motor Grubu’nun mobilite yeteneklerinden yararlanan Supernal ise önümüzdeki yıllarda endüstrinin büyümesi için mevcut kaynaklara önceden yatırım yapıyor.

 

Supernal’in beş koltuklu yeni nesil kabin konsepti, en konforlu uçaklardaki yolcu deneyimini sunarken aynı zamanda daha ekonomik fiyat politikasıyla da ticari havacılığın ufkunu genişletiyor. En yüksek havacılık güvenlik standartlarını karşılayan konsept, Hyundai’nin otomotiv tasarım ve üretim süreçlerinden yararlandığına dair ipuçları da veriyor. Öne çıkan tasarımla beraber, her şeyden önce güvenlik felsefesini göz önünde bulunduran Hyundai, günlük kullanımla beraber hayatı kolaylaştırmayı öncelik haline getiriyor.

 

Mühendis ve tasarımcılardan oluşan ekip, karbon fiberden yapılmış hafif kabini oluşturmak için otomotiv endüstrisinin ilerici tasarım anlayışından faydalandı. Ergonomik olarak şekillendirilmiş koltuklar, yolcular için koza benzeri bir ortam sunarken, açılır koltuk konsolları ise otomobillerdeki gibi bir orta konsol imkanı sunuyor. Kişisel eşyalar için bir şarj istasyonu ve eşya bölmesi sağlayan bu ceplerle beraber kapılara yerleştirilmiş tutamaklar ve koltuk arkalıkları da giriş ve çıkışta yolculara yardımcı oluyor. Otomobil sunrooflarından ilham alan tavan lambaları da farklı bir aydınlatma kombinasyonu sunuyor. Bir “ışık terapisi” olarak adlandırılan bu teknoloji, uçuşun çeşitli aşamalarına göre ayarlanabiliyor. Kabin yerleşimi, yüksek boşluk payları ve eşya taşımaya olanak tanıyan bagaj hacmiyle destekleniyor.

 

Supernal ve Hyundai, önümüzdeki yıllarda elektrikli hava araçlarının kapasitesini ve boyutlarını geliştirerek her bütçeye uygun bir fiyat politikasıyla tüketicilerin karşısına çıkacak. 

 

Ünlü İngiliz otomotiv ve havacılık devi Rolls-Royce da Hyundai ile işbirliği yapıyor.

Hyundai Motor Grubu, tamamen elektrikli tahrik ve hidrojen yakıt hücresi teknolojisini geliştirmek için Rolls-Royce’la da bir işbirliğine gidiyor. Gelişmiş Hava Mobilitesi (AAM) pazarında söz sahibi olabilmek adına tüm işbirliklerine önem veren Hyundai, Rolls-Royce’un havacılık ve sertifika yeteneklerinden yararlanacak. Hyundai de uzun yıllardır geliştirdiği hidrojen yakıt hücresi teknolojilerine ve sanayileşmeye ağırlık vermeye devam edecek. Her iki şirket, Kentsel Hava Hareketliliği (UAM) ve Bölgesel Hava Hareketliliği (RAM) pazarlarına tamamen elektrikli, hibrit ve yakıt hücreli elektrikli özel çözümler getirecek.

 

Tamamen elektrikli uçak tahrik sisteminde hidrojen yakıt hücresi sistemi kullanmanın faydaları, sıfır emisyonlu, sessiz ve güvenilir bir yerleşik güç kaynağı olarak sıralandırılıyor. Özellikle uzun mesafeli uçuşlarda yakıt ekonomisi sağlarken aynı zamanda sıfır emisyon ile gelecek nesillere daha temiz bir çevre sunmak adına adımlar atılmış olacak.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Mcdodo’yla tatilde, sahilde enerjiniz bitmeyecek – Ulusal24.com

Mcdodo’yla tatilde, sahilde enerjiniz bitmeyecek – Ulusal24.com

Global mobil aksesuar markası Mcdodo, son teknoloji mobil aksesuarlarıyla hayatı kolaylaştırmaya devam ediyor. Yaz sezonunda; yolculukta, sahilde, otelde kesintisiz şarj ve kesintisiz müzik zevki vadeden aksesuarlarla bu yazın tadını doyasıya çıkaracaksınız! LED ışıklı hızlı şarj kabloları, hızlı GaN şarjlar, bluetooth kulaklıklar, MagSafe powerbank’ler ve kablosuz şarjlı araç telefon tutacağı gibi pek çok inovatif ürün, yaz boyunca size eşlik edecek

 

 

Türkiye’nin en hızlı büyüyen mobil aksesuar markası Mcdodo, her yaşa ve zevke hitap eden geniş ürün gamıyla, kullanıcılarına yaz tatilinde ve seyahatlerinde de eşlik etmeye devam ediyor. Yazın daha da hareketli ve mobil hale gelen günlük rutinlere uygun aksesuarları, en inovatif ve modern tasarımlarla sunuyor. USB-C hub’lar, LED ışıklı hızlı şarj kabloları, hızlı GaN şarjlar, bluetooth kulaklıklar ve kablosuz şarjlı araç tutacağı gibi 250’nin üzerinde pratik ürün; yaz boyunca plajda, otelde, yolculuk esnasında size eşlik ederek hayatınızı kolaylaştıracak.

 

Bu yazın favorisi: manyetik soğutuculu şarj kablosu!

 

Mcdodo, plajda şezlongda vakit geçirirken, oyun oynamayı sevenleri de unutmuyor ve kablosuz şarj yaparken hızlı soğuma sağlayan inovatif bir ürün daha sunuyor. Özellikle oyun düşkünleri için tasarlanan ve 15W/10W/7.5W/5W kablosuz şarjı destekleyen radyatörlü bu şarjla, yazın güneşin altında ısınma korkusu yaşamadan telefonunuzu ve tabletinizi özgürce şarj edebileceksiniz.

 

Tatilin vazgeçilmez ikilisi: Bluetooth kulaklık ve MagSafe powerbank

 

Yazın yolculukta ve plajda en vazgeçilmez aksesuarlardan olan aktif gürültü engelleyici kablosuz bluetooth kulaklık; üstün teknolojisi ve hafif tasarımıyla, kablosuz, özgür bir ses ve konuşma deneyimi sunuyor. Sade ve şık tasarımıyla da iddialı olan kulaklıklar, güç kılıfıyla 6 saat kullanım, 25 saat bekleme süresi sağlıyor. Mcdodo’nun modern tasarımlı kablosuz kulaklıklarıyla, müziğin ve konuşmanın tadını yüksek kaliteyle, sahilde ve yolda da doyasıya çıkaracaksınız.

 

Mcdodo ayrıca MagSafe powerbank ile şarj deneyimini bambaşka bir seviyeye taşıyor. 5, 10 ve 20 bin mAh gücündeki seçenekleriyle MagSafe powerbank şarj ünitesi, sade ve modern tasarımlarıyla telefonunuzla bütünleşerek, yaz boyunca kablosuz ve özgür şarj fırsatı sunuyor. Ayrıca 50 derece açıda durmaya imkan veren özel tasarımıyla da telefonunuzu şarj ederken aynı zamanda stand olarak kullanabiliyorsunuz.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Samsung, sektörün en küçük piksel boyutuna sahip yeni ‘200MP ISOCELL HP3’ görüntü sensörünü tanıttı – Ulusal24.com

Samsung, sektörün en küçük piksel boyutuna sahip yeni ‘200MP ISOCELL HP3’ görüntü sensörünü tanıttı – Ulusal24.com

İleri yarı iletken (çip) teknolojisinde dünya lideri konumundaki Samsung, sektördeki en küçük piksel boyutu olan 0,56μm (mikrometrelik) piksele sahip yeni görüntü sensörü 200MP ISOCELL HP3’ü tanıttı.

 

2019’da piyasaya sürdüğü ilk 108MP’lik görüntü sensöründen bu yana Samsung, yeni nesil, ultra yüksek çözünürlüklü kameraların geliştirilmesine öncülük etmeyi sürdürüyor. Samsung, sensör performanslarında gerçekleştirdiği iyileştirmelerle birlikte geliştirdiği 0,56μm piksel boyutundaki yeni ‘200MP ISOCELL HP3’ görüntü sensörü ile şimdi kullanıcılara çok daha ileri bir fotoğraf ve video deneyimi sunuyor.

 

Önceki modelin piksel boyutu olan 0.64μm’den yüzde 12 daha küçük piksel boyutuna sahip ISOCELL HP3, kamera merceğinin yakaladığı alanın çapı olan 1/1.4” optik formatta 200 milyon pikseli bir araya getiriyor. Böylece, ISOCELL HP3’ün kamera modülünün yüzey alanında yaklaşık yüzde 20 azalma sağlanıyor ve daha ince premium cihazlar üretebilmesi sağlanıyor.

 

‘Süper QPD’ özelliği ile 8K kalitesinde sinematik videolar çekme imkanı 

ISOCELL HP3, kullanıcılara ‘Süper QPD’ otomatik odaklama çözümü de sunuyor. Bu sayede sensörün tüm piksellerinde otomatik odaklama kabiliyeti sağlanmış oluyor. Süper QPD ayrıca, dört bitişik piksel üzerinde tek bir lens kullanarak hem yatay hem de dikey yönde faz farklılığını algılayabiliyor. Böylece kullanıcılar, doğru ve daha hızlı otomatik odaklama imkanı bulabiliyor. 

 

ISOCELL HP3, aynı zamanda kullanıcılara 8K kalitesinde ve saniyede 30 kare (fps) hızında veya 4K ve 120fps hızında videolar çekme imkanı sunuyor. Ayrıca, 8K kalitesinde videolarda görüntü alanı kaybını en aza indiriyor. Süper QPD çözümüyle birlikte, kullanıcılar artık mobil cihazlarıyla sinema etkisi veren görüntüler çekebiliyor.

 

Tetrapixel’ sayesinde en düşük ışık ortamında dahi kaliteli çekim deneyimi

ISOCELL HP3 ayrıca, Tetra2 pixel teknolojisiyle düşük ışıkta dahi mükemmel bir çekim deneyimi sunuyor. Bu teknoloji, 0,56μm 200MP sensörü, 1,12μm 50MP sensöre dönüştürmek için dört pikseli tek bir pikselde ya da 16 pikseli tek bir pikselde bir araya getirebiliyor. Böylece, 12.5MP sensörü 2.24μm piksel ile birleştiriyor. Bu sayede sensör de büyük boyutlu bir piksel sensörünü simüle ederek iç mekan veya gece gibi ışığın az olduğu ortamlarda daha parlak ve canlı çekimler gerçekleştirmeyi sağlıyor.

 

Bir önceki sensörün renk sayısının tam 64 katına eşit

ISOCELL HP3, geliştirilmiş ‘Smart-ISO Pro’ özelliği sayesinde mobil görüntü sensörünün dinamik aralığını en üst düzeye çıkarabiliyor. Bu teknoloji de düşük ve yüksek ISO modlarından elde edilen iki ayrı görüntüyü birleştirerek, HDR görüntüler oluşturabiliyor. Bu teknolojinin ileri versiyonu, sensörün dinamik aralığını daha da genişleten üçlü ISO moduna (Düşük, Orta ve Yüksek) sahip. Bunlara ek olarak, gelişmiş ‘Akıllı-ISO Pro’ da sensörün 4 trilyonun üzerinde renk sayısı ifade edebilmesini sağlıyor. Bu da bir önceki modelin 68 milyar renk sayısının 64 katına eşit sayıda renk demek oluyor. Ayrıca, ‘Smart-ISO Pro’ özelliği ile birlikte kademeli HDR’yi destekleyen ISOCELL HP3, yüksek kaliteli HDR çekimler elde edilmesini sağlamak üzere, ortama bağlı olarak iki çözüm arasında geçiş yapılabilmesine fırsat sunuyor.

 

Samsung Electronics Sensör Bölümü Başkan Yardımcısı JoonSeo Yim, yeni ISOCELL HP3 görüntü sensörü ile ilgili şunları söyledi: “Samsung olarak, yüksek çözünürlüklü ve en küçük boyuttaki piksellere sahip sensörler alanında liderliğimizi sürdürüyoruz. Bu doğrultuda, görüntü sensörü pazarının trendlerine her zaman öncülük ettik, etmeye devam ediyoruz. Geliştirdiğimiz en yeni ve teknolojik 0,56μm piksel boyutlu 200MP ISOCELL HP3 sensör ile akıllı telefon kullanıcıları için profesyonel düzeyin ötesine geçen efsanevi çözünürlükler sunmaya devam ediyoruz.”

 

Samsung, prototipi hazır olan yeni görüntü sensörü ISOCELL HP3’ün seri üretimine bu yıl başlamayı planlanıyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

OPPO UEFA ile İş Birliğini Duyurdu – Ulusal24.com

OPPO UEFA ile İş Birliğini Duyurdu – Ulusal24.com

OPPO, UEFA ile, arasında UEFA Şampiyonlar Ligi, UEFA Süper Kupa, UEFA Futsal Şampiyonlar Ligi Finalleri ve UEFA Gençlik Ligi Finalleri’nin bulunduğu turnuvaları kapsayan iki yıllık ortaklık anlaşması yaptı.

 

Dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO bugün, önümüzdeki iki sezonu kapsayan birçok turnuvada UEFA ile iş birliği yapacağını duyurdu. Turnuvalar arasında UEFA Şampiyonlar Ligi, UEFA Süper Kupa, UEFA Futsal Şampiyonlar Ligi Finalleri ve UEFA Gençlik Ligi Finalleri bulunuyor. 

 

Akıllı telefon devi, UEFA’nın lider futbol turnuvası Şampiyonlar Ligi’ne ortak olan ilk Çinli marka olacak. Bu kapsamda OPPO, sahada ve saha kenarlarında meydana gelen unutulmaz anları öne çıkarmak ve taraftarların 2022-23 ve 2023-24 turnuvalarının ilham veren anlarına tanık olmasına yardımcı olmak için UEFA ile yakın iş birliği içinde çalışacak.

 

UEFA Şampiyonlar Ligi’nin ‘En İyinin En İyisi / The Best of The Best’ sloganı, OPPO’nun mükemmelliği yakalama kararlılığını vurgulayan ‘İlham Yanı Başında / Inspiration Ahead’ mottosuyla uyum içinde.  

 

OPPO Küresel Pazarlama Başkanı William Liu ortaklıkla ilgili şunları söyledi: “UEFA ile birlikte çalışarak UEFA turnuvaları sırasında futbol taraftarlarına ilham verecek olmaktan heyecan duyuyoruz. OPPO olarak, hayatın zorluklarının üstesinden gelmemize yardımcı olacak inovasyonların gücüne inanıyoruz. UEFA’nın zorluklar karşısında mücadele etme arzusu da eklenince, bu sinerji kusursuz bir iş ortaklığına dönüşüyor.”

 

UEFA Pazarlama Direktörü Guy-Laurent Epstein ise “OPPO’yu dünyanın en büyük futbol kulübü turnuvası UEFA Şampiyonlar Ligi’nde ve UEFA sponsorları arasında görmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Mobil teknolojilerde küresel lider OPPO ile birlikte, dünyanın dört bir yanındaki futbol taraftarlarının birbiriyle iletişim kurmasına ve onlara ilham vermeye yönelik çabalarımızı güçlendirmeyi hedefliyoruz” dedi. 

 

Ortaklığın bir parçası olarak OPPO, kapsamlı stadyum pano reklamları, UEFA Şampiyonlar Ligi’nin internet sitesi ve sosyal medya hesapları dahil olmak üzere yayınların arka planlarında ve stadyumlarda yer alarak yüksek görünürlük elde edecek. Ayrıca OPPO, futbol taraftarlarına UEFA Şampiyonlar Ligi sezonu süresince saha kenarına inip OPPO akıllı telefonlarıyla önemli anları yakalama fırsatı sunacak. Maçlarda elde edilen ‘İlham Anı / Inspiration Moments’ içerikleri, UEFA’nın web sitesinde yer alacak olan OPPO galerisinde yayınlanacak.

 

Ayrıca OPPO’nun son teknoloji görüntüleme teknolojileri NPU MariSilicon X, Find ve Reno serisi gibi önde gelen akıllı telefon modelleri, kablosuz kulaklıklar, akıllı saat ve yakında duyurulacak IoT ürünleri de UEFA Şampiyonlar Ligi’ni deneyimlemede yeni yollar sunacak ve dünya çapındaki futbol taraftarlarına ilham verecek.

 

Yeni sponsorluk anlaşması, OPPO’nun mevcut spor ortaklıklarını güçlendiriyor ve spor yoluyla tüketicilere ilham vererek etkileşimi artırıyor. Wimbledon ve Roland Garros ile ortaklığının ikinci yılına giren OPPO, Uluslararası Kriket Konseyi’nin (ICC) de küresel bir ortağı. Uluslararası arenada birçok spor markasıyla ortaklıklar geliştiren OPPO, farklı bölge ve kültürlerdeki kullanıcılara ulaşıp küresel tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Yarı iletkenlerle “Yaşam için teknoloji”: Bosch, çip işine milyarlarca Euro daha yatırım yapıyor – Ulusal24.com

Yarı iletkenlerle “Yaşam için teknoloji”: Bosch, çip işine milyarlarca Euro daha yatırım yapıyor – Ulusal24.com

Mikroelektronik, Bosch’un tüm iş alanlarının başarısı için hayati öneme sahip

 

Bosch, 2026’ya kadar 3 milyar Euro yarı iletken işine, IPCEI kapsamındaki Mikroelektronik ve iletişim teknolojilerine yatırım yapacak.
Bosch Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Stefan Hartung: “Mikroelektronik gelecektir.”
Yeni çip geliştirme merkezleri Almanya Reutlingen ve Dresden’de yapım aşamasında.
 

Stuttgart ve Dresden, Almanya – Otomobiller ve e-Bikelardan ev aletlerine ve giyilebilir cihazlara kadar, yarı iletkenler tüm elektronik sistemlerin ayrılmaz bir parçasıdır. Yarı iletkenler, modern teknoloji dünyasını yönlendiren motorlardır. Bosch, yarı iletkenlerin artan önemini erken fark etti ve kendi yarı iletken işini güçlendirmek için milyarlarca Euro fazla daha yatırım yapacağını duyurdu. 2026 yılına kadar Bosch, mikroelektronik ve iletişim teknolojisine ilişkin IPCEI finansman programının bir parçası olarak yarı iletken işine 3 milyar Euro daha yatırım yapmayı planlıyor. Bosch Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Stefan Hartung Dresden’deki Bosch Teknoloji Günü 2022’de, “Mikroelektronik gelecektir ve Bosch işinin tüm alanlarının başarısı için hayati öneme sahiptir. Mikroelektronik sayesinde yarının mobilitesi, nesnelerin interneti ve Bosch’un ‘Yaşam için teknoloji’ olarak adlandırdığı teknolojinin ana anahtarına sahibiz.” dedi.

 

Bosch, bu yeni fonun bir parçası olarak 170 milyon Euro’yu aşan bir maliyetle Reutlingen ve Dresden’de iki yeni geliştirme merkezi inşa etmeyi planlıyor. Ayrıca şirket, Dresden’deki yonga plakası fabrikasında ekstra 3.000 metrekarelik temiz oda alanı yaratmak için gelecek yıl 250 milyon Euro daha harcayacak. Hartung, “Müşterilerimizin elde edecekleri faydayı gözeterek yarı iletkenlere yönelik talep için hazırlanıyoruz. Bizim için bu minyatür bileşenler, büyük iş anlamına geliyor.” dedi.

 

Avrupa’nın rekabet gücünü artırmak için mikroelektroniğe teşvik

Avrupa Çip Yasası çerçevesinde, Avrupa Birliği ve Alman Federal Hükümeti, Avrupa mikroelektronik sektörü için sağlam bir ekosistem geliştirmek üzere ek finansman sağlıyor. Hedef, 2030’a kadar Avrupa’nın küresel yarı iletken üretimini yüzde 10’dan yüzde 20’ye çıkararak ikiye katlamak. Mikroelektronik ve iletişim teknolojisi üzerine yeni başlatılan IPCEI, öncelikle araştırma ve inovasyonu teşvik etmeyi amaçlıyor. Hartung, “Avrupa, yarı iletken sektöründe kendi güçlü yönlerinden faydalanabilir ve bunu yapmalıdır. Her zamankinden daha fazla olacak şekilde hedef, Avrupa endüstrisinin özel ihtiyaçları için çip üretmek olmalıdır. Bu da sadece nano ölçeğin sadece alt kısmındaki çipler anlamına gelmiyor.” dedi. Örneğin, elektromobilite sektöründe kullanılan elektronik bileşenler, 40 ila 200 nanometre arasında proses boyutları gerektirir. Bosch yonga fabrikaları tam olarak bunun için tasarlanmıştır.

 

Dresden’de 300 milimetre çip üretiminde önemli artış

Mikroelektronik alanındaki bu yeni yatırım, Bosch için yeni inovasyon alanları da açıyor. Hartung, “İnovasyonda lider olmak, en küçük elektronik bileşenler olan yarı iletken çiplerle başlar.” dedi. Bosch’taki yeni inovasyon alanları arasında, bir aracın çevresini otonom sürüş esnasında 360 derecelik taramalarını gerçekleştirmek için kullandığı radar sensörleri gibi çip üzerinde yer alan sistemler bulunuyor. Şirket, şimdi bu tür bileşenleri geliştirerek onları daha küçük, daha akıllı ve daha ucuza üretmeye çalışacak. Bosch ayrıca, özellikle tüketim malları sektörü için kendi mikroelektromekanik sistemlerini (MEMS) daha da değiştirmek için çalışmalar gerçekleştiriyor. Şirket araştırmacılarının şu anda bu teknolojiyi geliştirmek için kullandıkları şeylerden biri, bir akıllı gözlüğün şakak kısmına yerleştirilebilecek kadar küçük olan yeni bir projeksiyon modülüdür. Hartung, “MEMS teknolojisinde pazardaki lider konumumuzu pekiştirmek için MEMS sensörlerimizi 300 milimetrelik yongalar üzerinde de üretmeyi planlıyoruz. Üretim, 2026 yılında başlayacak. Yeni yonga plakası fabrikamız bize üretimi ölçeklendirme fırsatı veriyor. Bu, tam olarak yararlanmayı planladığımız bir avantaj.” dedi.

 

Reutlingen fabrikasının silisyum karbür çiplerine büyük talep

Bosch’un bir diğer odak noktası ise yeni tip yarı iletkenlerin üretimidir. Örneğin Bosch, Reutlingen fabrikasında 2021’in sonundan bu yana seri silisyum karbür (SiC) çipleri üretiyor. Bunlar, çalışma aralıklarını yüzde 6’ya kadar artırmaya yardımcı oldukları elektrikli ve hibrit araçlar için gerekli olan güç elektroniğinde kullanılıyor. Güçlü pazar büyümesinin arkasında, yıllık yüzde 30 veya daha fazla oranlarla SiC çiplerine olan yüksek talep yer alıyor. Bu güç elektroniklerini daha uygun maliyetli ve daha verimli hale getirmek amacıyla Bosch, diğer çip türlerinin kullanımını da araştırıyor. Hartung, “Elektromobilite uygulamaları için galyum nitrür bazlı çiplerin geliştirilmesini de araştırıyoruz. Bu çipler, dizüstü bilgisayar ve akıllı telefon şarj cihazlarında zaten bulunuyor.” dedi. Araçlarda kullanılmadan önce, daha sağlam hale gelmeleri ve 1.200 volta kadar önemli ölçüde daha yüksek voltajlara dayanabilmeleri gerekecektir. Hartung sözlerine şöyle devam etti: “Bunun gibi zorlukların tümü Bosch mühendisleri için işin bir parçası. Mikroelektroniğe uzun süredir aşina olmamız ve otomobillerle ilgili süreçleri biliyor olmamız bizi güçlü kılıyor.”

 

Bosch, yarı iletken üretimi için kapasiteyi sistematik olarak genişletiyor

Bosch, son birkaç yılda yarı iletken işine birkaç yatırım yaptı. Bunun en iyi örneği, Haziran 2021’de Dresden’de açılan yonga fabrikasıdır. 1 milyar Euro ile şirket tarihindeki en büyük yatırımdır. Reutlingen’deki yarı iletken merkezi de sistematik olarak genişletiliyor: Bosch, şimdi ve 2025 arasında, üretim kapasitesinin genişletilmesi ve mevcut fabrika alanının yeni temiz oda alanına dönüştürülmesi için yaklaşık 400 milyon Euro daha yatırım yapacak. Buna Reutlingen’de ek olarak 3.600 metrekarelik ultramodern temiz oda alanı yaratacak yeni bir uzantının inşası da dahildir. Sonuç olarak, Reutlingen’deki temiz oda alanı, şu anda yaklaşık 35.000 metrekareden 2025’in sonunda 44.000 metrekarenin üzerine çıkacak.

 

Uzmanlık ve uluslararası bir ağ, sürekli başarıyı garanti eder

Bosch, yarı iletkenlerin geliştirilmesi ve üretiminde otomotiv sektörünün lider şirketidir. Bu çipler sadece otomotiv uygulamalarında değil, tüketim malları sektöründe de kullanılmaktadır. Bosch, 60 yılı aşkın süredir bu alanda faaliyet gösteriyor. Örneğin, Reutlingen’deki Bosch yarı iletken fabrikası, son 50 yıldır 150 ve 200 milimetrelik yonga plakalarına dayalı çipler üretiyor. Şirketin Dresden tesisinde, 2021’de 300 milimetrelik yonga plakası bazında çip üretimi başladı. Reutlingen ve Dresden’de üretilen yarı iletkenler arasında uygulamaya özel entegre devreleri (ASIC’ler), mikroelektromekanik sistem (MEMS) sensörleri ve güç yarı iletkenleri yer alıyor. Bosch ayrıca Penang, Malezya’da yarı iletkenler için yeni bir test merkezi kuruyor. 2023’ten itibaren merkez, bitmiş yarı iletken çipleri ve sensörleri test edecek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com