Canon, ilk tam kare cine-zoom lensleri ile sinema çekim tekniklerini genişletiyor – Ulusal24.com

Canon, ilk tam kare cine-zoom lensleri ile sinema çekim tekniklerini genişletiyor – Ulusal24.com

Görüntüleme teknolojileri lideri Canon, Flex Zoom serisiyle birlikte profesyonel sinema prodüksiyonları için üstün tam kare lenslerini kullanıma sunmak için geliyor. Serideki CN-E20-50MM T2.4 L F / FP ve CN-E45-135MM T2.4 L F / FP, HDR lensleri, 4K ve 8K prodüksiyonlar yaratmanız için olağanüstü performansıyla etkileyici kaliteyi erişilebilir kılıyor. Bu lenslerin kullanıma sunulmasıyla birlikte Canon, ürün yelpazesini çeşitli film yapımı ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde geliştiriyor ve film yapımcılarına aralarından seçim yapabilmelerini sağlayacak daha fazla seçenek sunmuş oluyor. Bununla birlikte farklı kullanımlar ve çekim senaryoları için üst düzey içerik oluşturmayı da destekliyor. Her iki lens de sahip olduğu zoom aralığının tamamında sabit ve hızlı T2.4 ışık iletimi sunduğu gibi çeşitli prodüksiyonlarda film yapımcıları tarafından en yaygın şekilde kullanılan odak uzunluklarını da kapsıyor. 

 

Sinematik kalitenin hızla buluşması

Özünde Canon’un optik mükemmelliği ile üretilen Flex Zoom serisi, Canon’un sinematik hikaye anlatıcılığına yönelik bağlılığını gözler önüne seriyor. Tam kare veya Super 35mm fotoğraf makineleri için uygun olan bu lensler, 4K ve 8K çekimde, karenin kenarlarından ortasına kadar olağanüstü kalite bir sunuyor. Üstelik, her iki lensin de 11 iris ağıza sahip olmasıyla çekilen fotoğrafların yansıtıcı vurgularını doğal ve sinematik bir görünüme kavuşturuyor. 

Her iki lens de, zoom aralığının tamamında sektör lideri sabit T2.4 değerine sahip Canon’un ilk tam kare manuel sinema zoom lensleri olma özelliğiyle dikkatleri üzerine geçiyor.  Çok çeşitli çekim senaryolarıyla ideal uyum içinde çalışan bu lensler, geniş açılı CN-E20-50MM T2.4 L F / FP lensinden orta odak aralığına sahip CN-E45-135MM T2.4 L F / FP lensine kadar geniş bir odak aralığı sunarak film yapımında ve sinema prodüksiyonlarında en sık kullanılan odak uzunluklarını kapsıyor. 

İki cine-zoom lensi de Canon’un tüm Sinema lensleriyle özdeşleşmiş olan inceliğe ve sıcak renk tonlarına sahip olarak seriyi devralıyor. Bu uyumluluk, film yapımcılarının genel renk dengesini etkilemeden bir prodüksiyonda farklı lensler kullanmasını kolaylaştırmış oluyor. Bu, yoğun setlerde de dahil olmak üzere tüm çekimlerde tutarlılık sağlayarak, uzun süren post prodüksiyonda gradasyon düzenlemesi ihtiyacını azaltıyor. 

 

Verimli iş akışları

Flex Zoom Serisi, çok yönlü lens-fotoğraf makinesi iletişimi sayesinde, Cooke /i Technology™ , ZEISS eXtended Data™ (PL yuvası) ve Canon meta datası (EF yuvası aracılığıyla) dahil olmak üzere sektör standardı meta data formatlarıyla uyumluluk gösteriyor. Bu uyumluluk, kullanıcıların lens bilgilerini görüntüleyebilmesini veya kaydedebilmesini sağlıyor. EF iletişimi ile, kullanıcıların uyumlu Cinema EOS fotoğraf makineleriyle bozulma ve periferik aydınlatma düzeltmesi gibi makine işlevlerini kullanmalarına olanak tanıyor. Yuva iletişimi ayrıca odağı manuel olarak çekerken kullanım rahatlığını ve doğruluğu artıran Dual Pixel Odak Rehberini de etkinleştiriyor. Bu, tam kare fotoğraf makinesiyle 4K prodüksiyonlar çekerken kritik odaklama için kullanışlı bir özellik olarak kullanıcılara sunuluyor. 

 

Çok yönlülük ve kullanım rahatlığı

CN-E20-50MM T2.4 L F / FP ve CN-E45-135MM T2.4 L F / FP modellerin her ikisi de EF ve PL yuvalarla kullanılabilir olmasıyla dikkat çekiyor. Yuva, yetkili üçüncü taraf şirketler ve Canon’un hizmet merkezleri aracılığıyla değiştirilebiliyor.[i] Bu sayede, drama prodüksiyonlarından üst düzey sinema çekimlerine kadar tüm türlerde çalışan film yapımcıları için geniş uyumluluk seçenekleri sunmuş oluyor. Flex Zoom lensler, tek tip bir tasarıma, tutarlı bir ön çapa, dişli konumlara, dişli dönüş açılarına ve sağlam dayanıklılığa sahip bir bütün olarak kullanıcıların beğenisine sunuluyor. Bu tutarlılık her iki lensi de çeşitli çekim ortamlarında profesyonel kullanım için ideal hale getiriyor. Odak, zoom ve iris halkaları, takip odağı ve motorlar gibi üçüncü taraf aksesuarlara uyacak şekilde sektör standardı dişlilere ve 0,8 mm diş açıklığına sahip olmasıyla öne çıkıyor. Ayrıca, lensler parlak (karanlıkta parlayan) metrik ve İngiliz ölçü birimi işaretleriyle düşük ışıklı ortamlarda bile kolay kullanım sağlıyor. Uzun ömürlü kullanım için tasarlanan üstün tasarım, olağanüstü optikler ve bileşenler, her türden profesyonel film yapımı için dayanıklılıkla birlikte hızlı ve hassas çalışma imkanı tanıyor. 

 

Ayrıca Canon’un 4K Yayıncılık TV lensi UHD DIGISUPER 122AF’nin ve DP-V1830 ürünün de yazılımı güncellemesi tanıtıldı. UHD DIGISUPER 122AF lensinin sahip olduğu 122x Zoom oranı ile Canon’un geliştirilmiş Otomatik Odaklama Teknolojisi birleştiğinde lensin olağanüstü bir değer olan ,2-1.000 mm odak uzaklığı aralığına ulaşmasını sağlıyor. Ürün yazılımı güncellemesi ise DP-V1830 profesyonel referans monitörüyle üst düzey sinema ve yayın prodüksiyonu için 4K HDR kalite yönetimini destekleyecek ve Temmuz 2022’de kullanıma açılacak.

 

CN-E20-50MM T2.4 L F / FP hakkında daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

 CN-E45-135MM T2.4 L F / FP hakkında daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz. 

 

CN-E20-50MM T2.4 L F / FP ve CN-E45-135MM T2.4 L F / FP – Temel Özellikler:

Tam kare sensörler için tasarlanmıştır.
Sabit T2.4 ve geniş odak uzaklığı kapsamı 
Cooke /i TechnologyTM, Zeiss eXtended DataTM ve EF Yuvası için Gelişmiş Lens Meta Data Desteği
Modüler Lens Yuvası Sistemi (EF/PL Yuvalarını destekler)
Güzel bokeh için 11 İris Ağzı
4K ve 8K Prodüksiyonları destekler.
Sağlam ve kompakt tasarım (yaklaşık 3,3 kg)

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Microsoft Türkiye, yeni start-up destek programı Founders Hub’ı tanıttı – Ulusal24.com

Microsoft Türkiye, yeni start-up destek programı Founders Hub’ı tanıttı – Ulusal24.com

Microsoft’un girişim inisiyatifi Microsoft for Startups’ın en yeni destek programı Founders Hub’ın lansmanı Microsoft Türkiye ve Microsoft Orta Doğu ve Avrupa (MEA) Bölgesi’nin üst düzey yöneticilerinin, start-up’ların ve melek yatırımcıların katılımıyla gerçekleştirildi. Founders Hub, hem sermayeye erişim imkanını hem de mentorluğu bir arada sunarak teknoloji alanında faaliyet gösteren start-up’ların yolundaki engelleri kaldırıyor; şirketlere özel yol haritaları geliştirerek uçtan uca destek sağlıyor. Founders Hub’a dahil olan start-up’lar GitHub ve Teams gibi güvenilir iş geliştirme ve iş birliği araçlarına ücretsiz erişebildikleri gibi aynı zamanda 150 bin dolarlık Azure kredisi alma fırsatına da sahip oluyor.

 

Microsoft’un girişim inisiyatifi Microsoft for Startups’ın start-up’lara yönelik yeni destek programı Founders Hub’ın lansmanı Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin’in ev sahipliğinde; Microsoft Orta Doğu ve Afrika Bölgesi (MEA) Başkanı Samer Abu Ltaif, Microsoft Orta Doğu ve Afrika Bölgesi (MEA) Start-up’lar ve Yüksek Teknoloji Direktörü İdit Gazit Berger, Microsoft Türkiye Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Münir Kundakçı, start-up’lar ve melek yatırımcıların katılımıyla gerçekleştirildi. 

 

Levent Özbilgin, yaptığı açılış konuşmasının ardından Samer Abu Ltaif ve İdit Gazit Berger ile üçlü bir soru cevap seansı gerçekleştirdi. Türkiye’nin inovatif ve dinamik yapısıyla MEA Bölgesi’nde örnek teşkil ettiğini ve Microsoft’un Türkiye’deki start-up ekosistemine yatırım yapma arzusunu ateşlediğini dile getiren Abu Ltaif, “Türkiye’deki genç girişimcileri desteklemek ve başarılı bir gelecek inşa etmelerine katkı sağlamak amacıyla yola çıkan Founders Hub’ın start-up’lar için büyük vaatleri var. Start-up’ları, yaratıcılıkları ve taze fikirleriyle Türkiye’deki tüm sektörler için gelişimi teşvik eden, inovasyon ekosisteminin can damarları olarak görüyoruz. İnovatörlerin Türkiye’de etki yaratabilmek adına ihtiyaç duydukları tüm araç ve kaynaklara erişebilmeleri için onlara destek sunmayı sürdüreceğiz” dedi.  

 

Start-up’lara maddi ve teknik destek mentorlukla buluşuyor: “Founders Hub”

 

Ölçeklerinden bağımsız şekilde tüm girişimleri ihtiyaç duydukları kaynaklarla buluşturmak üzere yola çıkmış bir Microsoft inisiyatifi olan Microsoft for Startups; Azure, Teams ve GitHub gibi Microsoft bulutlarına erişim fırsatı sunmanın yanı sıra, derin bir teknik destek ve mentorluk da veriyor.  Microsoft for Startups tarafından geliştirilen en yeni program olan Founders Hub ise hem sermayeye ulaşma imkanını hem de mentorluğu bir arada sunarak teknoloji alanında faaliyet gösteren start-up’ların yolundaki engelleri kaldırıyor; her işletmeye özel bir yol haritası geliştirerek uçtan uca destek sağlıyor. Programa dahil olan start-up’lar dakikalar içinde platformdaki yerlerini alarak Microsoft teknolojilerine ve teknik desteğe ücretsiz şekilde erişiyor ve hayallerini gerçeğe dönüştürme yolunda ilk adımı atmış oluyorlar. Founders Hub; GitHub ve Teams gibi güvenilir iş geliştirme ve iş birliği araçlarına ek olarak 150 bin dolara kadar Azure kredisi de sunuyor.

 

Lansmanda yaptığı konuşmada, kendilerine özel tasarlanmış öğrenme araçlarına ihtiyaç duydukları her an erişebilmenin, uzmanlardan teknik destek ve mentorluk alabilmenin start-up’lar için büyük önem taşıdığını dile getiren Microsoft Genel Müdürü Özbilgin, Microsoft’un sağladığı katma değerin bunlarla sınırlı kalmadığını da sözlerine ekledi. Özbilgin, “Founders Hub’ın start-up’lara sağladığı en büyük faydanın onları Microsoft’un kanalları ve pazarlarıyla buluşturarak çözümlerini satma potansiyellerini artırmak olduğunu düşünüyorum. Microsoft Türkiye Genel Müdürü olarak göreve geldiğimden bu yana ekibimle birlikte teknolojiyi Türkiye’deki girişimlere fayda sağlayacak şekilde nasıl kullanabiliriz sorusuna cevap bulmaya odaklandık. Founders Hub’ın bu doğrultuda attığımız en büyük ve en etkili adım olacağına inanıyorum” dedi. 

 

Yaptığı sunumda Founders Hub’ın start-up’lara vereceği desteklerle ilgili detaylı bilgi paylaşan Microsoft Türkiye Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Münir Kundakçı ise, “Ana hedefimiz bir fikrin ürüne dönüşmesinden o ürünün pazarda yer bulmasına ve yaygınlaşmasına kadar start-up’ların içinden geçtiği sürecin tamamında onlara destek olmak. Azure kredilerini, Microsoft’un lisanslı iş uygulamalarını, iş geliştirme araçlarını ve her biri alanında uzman isimler tarafından verilen mentorluk desteğini sunduğumuz kapsamlı pakete dahil ederek start-up’ların nitelikli büyümelerine katkı sağlıyoruz” dedi. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Petal Search Reklam Modelleriyle Yönünüzü Değiştirin – Ulusal24.com

Petal Search Reklam Modelleriyle Yönünüzü Değiştirin – Ulusal24.com

Kullanıcıların beğenisine sunulduğu ilk günden bu yana kullanıcı deneyimini ön planda tutan Petal Search haber, alışveriş, seyahat ve yerel işletmeler gibi 20’den fazla kategorisi ve zengin içerikleri ile benzersiz bir arama deneyimi sunmaya devam ediyor.

 

Huawei Türkiye AR-GE Merkezi’nde yer alan Türk mühendislerin önemli bir rol oynadığı ve yazılımından operasyonuna kadar tüm süreçleri Huawei çalışanları tarafından yürütülen bir arama motoru projesi olan Petal Search, kullanıcılarının ve iş birliği gerçekleştirdiği markaların arama deneyimini geliştirmek üzere inovatif yaklaşımlar ve yeniliklerle adından sıkça söz ettiriyor.

 

Petal Search tarafından düzenlenen ve 26 Nisan Salı günü 14:00’te online gerçekleştirilen “Petal Search Reklam Modelleriyle Yönünüzü Değiştirin!” webinarına katılan marka ve ajanslar Petal Search ve HUAWEI Ads platformuna ilişkin detaylı bilgiye ulaşmanın yanı sıra markalarının büyümesine hız kazandıracak, platformun sunduğu ek avantajları uzmanlardan dinleme fırsatı yakaladı.

 

Webinar boyunca, Petal Search İş Geliştirme Müdürü Baturay Pınarlı ve Kıdemli Hesap Yöneticisi Hulusi Kurt tarafından, Huawei kullanıcılarına ulaşılmasını sağlayan HUAWEI Ads paneli, panel içerisinde yer alan farklı kampanya çeşitleri ve kurumları, reklam modelleri ve reklam politikaları hakkında detaylı bilgiler verildi. 

 

HUAWEI Ads Nedir? 

HUAWEI Ads, HUAWEI cihazları için özel olarak tasarlanmış gerçek zamanlı bir pazarlama platformudur ve markaların HUAWEI kullanıcılarına direkt ulaşmaları için yer almaları gereken önemli bir yapıdır. HUAWEI cihazlarınızın temel algoritma ve mimarisinin entegre edildiği platform, markaların 700 milyonun üzerinde akıllı telefon kullanıcısına sahip küresel bir kitleye benzersiz ve değer odaklı bir şekilde ulaşmasını sağlıyor. Medya ajanslarına ve uygulama yayıncılarına açılan platformun beta sürümü, programatik teknolojiyi kullanarak markalara reklam gösterimleri için teklif verme olanağı sunuyor. Platform ayrıca, geliştirici olarak HUAWEI Ads kitini entegre etme ve markaların kendi uygulamalarından ek gelir elde etmesine de olanak tanıyan HUAWEI Ads yayıncı servisini de içeriyor.

 

Yeni Müşterilerinize HUAWEI Ads ile Ulaşın

HUAWEI Ads; 

Huawei Asistan’ı kullanan Huawei cihazlarındaki doğrudan gösterimler,
AppGallery’deki yüksek etkileşimli gösterimler,
HUAWEI uygulamaları ve binlerce üçüncü taraf uygulamaları ile Petal Search üzerinden erişilebilen çoklu trafik kaynakları gibi çok sayıda yenilikçi reklam seçeneği bir arada sunuyor.

 

HUAWEI Ads’in sunduğu avantajlar ve teşvikler:

Deneme programına hak kazanan doğrudan reklam verenlere sunulan ve ücretsiz olarak kullanılabilecek reklam bütçesi,
Sertifikalı ajanslar için medya harcamalarında geri ödemeler,
Kurulum ve katılım süreci boyunca özel destek,
Kampanya oluşturma ve optimizasyon konusunda uzman tavsiyesi,
Sertifikalı iş ortakları için test aşamasındaki yeni beta ürünlere erişim,
Sertifikalı iş ortakları için ek koçluk ve eğitim seansları.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

POCO, yeni akıllı telefonu POCO F4 GT ile çıtayı yükseltiyor – Ulusal24.com

POCO, yeni akıllı telefonu POCO F4 GT ile çıtayı yükseltiyor – Ulusal24.com

POCO, Mayıs ayında Türkiye’de satışa sunulacak yeni amiral gemisi akıllı telefonu POCO F4 GT’nin yanı sıra POCO Buds Genshin Impact Editon kulaklığı ve POCO Watch akıllı saati tanıttı.

 

Dünya genelinde teknoloji meraklısı gençler arasında en popüler teknoloji markalarından biri olan POCO, yeni akıllı telefonu POCO F4 GT’nin yanı sıra ilk akıllı AIoT ürünleri POCO Buds Pro Genshin Impact Edition ve POCO Watch’ı gözler önüne serdi.

 

POCO’nun yeni amiral gemisi akıllı telefonu POCO F4 GT, LiquidCool Technology 3.0, 4nm Snapdragon® 8 Gen 1 işlemci, 120Hz yenileme hızıyla AMOLED düz ekran, açılır tetikleyiciler, 120W HyperCharge gibi gelişmiş özellikleriyle son derece üstün bir performans sunuyor. POCO Buds Pro Genshin Impact Edition, yapay zeka destekli gürültü engelleme ve 28 saatlik ultra uzun pil ömrü ile özellikle Genshin Impact fanı ve mobil oyun meraklısı kullanıcılar için etkileyici bir deneyim sunuyor . POCO Watch ise 100’den fazla fitness modu, 24 saat kalp atış hızı takibi ve 14 güne kadar kullanım sağlayan uzun pil ömrü ile kişisel sağlığına önem veren kullanıcılar için özel olarak tasarlandı .

 

POCO Küresel Ürün Pazarlama Müdürü Angus Ng, “Yeni akıllı telefonumuz POCO F4 GT’yi piyasaya sürmekten büyük heyecan duyuyoruz. Şaşırtıcı derecede uygun fiyatı ve ödün vermeyen kullanıcı deneyimiyle özellikle oyuncuların günlük hayatlarının vazgeçilmez bir parçası olacağına inanıyoruz. Ayrıca, AIoT serimizin ilk ürünleri POCO Buds Pro Genshin Impact Edition ve POCO Watch’ı sunmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Farklı ürün teklifleriyle farklı tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılamak her zaman en büyük önceliğimiz olmaya devam edecek” dedi.

 

POCO F4 GT: Eşsiz performans sunan, olağanüstü bir amiral gemisi akıllı telefon

POCO F4 GT, 3.0GHz hızında çalışan 8 çekirdekli amiral gemisi 4nm Snapdragon® 8 Gen 1 işlemcisiyle teknoloji meraklısı gençlerin ve sıkı oyuncuların büyük beğenisini kazanacak. Güçlü Android çipseti, işlemci performansını yüzde 20, GPU performansını yüzde 50’ye kadar artırıyor. Ayrıca yükseltilen UFS 3.1 ROM ve daha kısa yükleme süreleri için 6400 Mbps’ye kadar destekleyen üst düzey LPDDR5 RAM sunuyor.

 

Oyun telefonlarında en önemli şeylerden biri ısı yönetimidir. Küçük boyutlu bir cihazın uzun süreler boyunca çalışması performansta düşüşe yol açabilir. Bu nedenle POCO F4 GT, sektörün en gelişmiş soğutma sistemlerinden biri olan LiquidCool Technology 3.0 ile donatıldı. 4.860 mm²’lik çift VC soğutma sistemi, yüksek güç gerektiren oyunlarda cihazın ısısını düşürmeyi başarıyor .

 

POCO F4 GT, POCO’nun 120W HyperCharge teknolojisiyle 17 dakikada tamamen şarj olan 4.700mAh yüksek kapasiteli pile sahip. Oyun sırasında şarjın azalması durumunda POCO F4 GT’nin pili yalnızca 27 dakikada yüzde 100 şarj düzeyine ulaşabiliyor . Cihaz yalnızca hızlı şarj süreleri sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda AdaptiveCharge özelliği sayesinde pil ömrünü ve sağlığını da koruyor. Bu özellik, telefonun gece boyunca yüzde 80 ve yüzde 100 şarj aralığında aşırı şarj olmasını önlüyor.

 

Cihazın açılır tetikleyicileri, oyunlarda mücadeleye hazır olunması için mükemmel bir kurulum sağlıyor. 1,5 milyon kez basılmayı kaldırabilen benzersiz levitasyonuyla bu tetikleyiciler 100’ün üzerinde popüler oyunda test edildi . Bu da modele rakipsiz bir stabilite ve eşsiz bir kararlılık sağlıyor. Android akıllı telefonlarda bulunan en iyi lineer motorlardan biri olan CyberEngine, üstün oyun deneyimi için daha fazla titreşim aralığı sunuyor. Cihaz, yalnızca uzun süren mobil oyun oturumları için değil, günlük kullanımda kullanıcıların karşısına çıkabilecek her şeye hazır. Tetikleyiciler, oyun modu haricinde hızlı erişim amaçlı kısayol olarak da kullanılabiliyor. Örneğin tetikleyiciler kullanılarak kamera, ekran kaydı veya el feneri kolay ve hızlı bir şekilde aktif hale getirilebiliyor.

 

Kullanıcılar tek bir düğmeye basarak POCO’nun 480Hz dokunmatik örnekleme hızı ve 120Hz yenileme hızını bir araya getiren en son 6,67 inç AMOLED ve 10-bit TrueColor düz ekranını aktif hale getirebiliyor. Bu sayede kullanıcılar ekranın dışına taşacakmış gibi gerçeğe en yakın renklerle oyun oynama ve film ya da dizi izleme fırsatı buluyor. POCO F4 GT, uzun süren oyunlarda kullanıcıların gözlerini korumak için yüksek frekanslı PWM karartmayı kullanıyor ve düşük ışık ayarlarında renk doğruluğunu koruyor. Display Mate’in 15 ekran performans rekorunu egale eden ve kıran cihazın ekranı A+ olarak derecelendirildi.

 

POCO Buds Pro Genshin Impact Edition: Sıradışı müzik keyfi 

Genshin Impact hayranları için özel olarak tasarlanan POCO Buds Pro Genshin Impact Edition ile kullanıcılar, kulaklığı ilk açtıkları andan itibaren tanıdık bir ses olan Klee’nin sesli bildirimlerini duyacak. Kullanıcılar, kulaklığı Klee’nın sırt çantasından ilham alan taşıma kutusundan çıkarıp kulaklarına takar takmaz müthiş bir ses deneyimi yaşayacak.

 

POCO’nun ilk AIoT ürünlerinden biri olan POCO Buds Pro Genshin Impact Edition, çevredeki gürültü düzeyine ve kullanıcının günlük rutinine göre gürültü engelleme ayarlarını yapay zeka kullanarak otomatik olarak ayarlıyor. Cihaz, müzik dinlerken, telefon görüşmesi yaparken ya da sanal bir toplantıdayken kullanıcılara en iyi ses kalitesini ve en uygun ANC modunu sunuyor. Telefon görüşmelerinde gelişmiş yapay zeka algoritması sayesinde en gürültülü ortamlarda dahi sesin net olmasını sağlıyor.

 

Daha güçlü bir ses performansı için tüm sesler dinamik bir deneyim yaratmak için ses uzmanları tarafından ince ayar yapılarak mükemmelleştirildi. Sesli kitaplardan rock operaya kadar tüm sesler keskin ve net bir şekilde sunuluyor. 9mm kopmozit dinamik sürücü, kullanıcıların hem en profesyonel düzeyde ses işlemeye hem de en özgün ve ayrıntılı seslere erişebilmesine olanak tanıyor. Hiçbir ritmin kaçırılmaması için kulaklıklarda bulunan kulak içi algılama özelliği, kulaklık çıkarıldığında müziği duraklatıyor. Kulaklık aynı zamanda IPX4 özelliği sayesinde suya karşı dayanıklı. Bu, cihazın yağmur, ter ve su sıçramalarından kaynaklanabilecek hasarlara karşı dayanıklı olması anlamına geliyor.

 

Kesintisiz bir dinleme deneyimi için geliştirilen POCO Buds Pro Genshin Impact Edition’ın şarj kutusu 28 saate kadar dayanabiliyor, ve kulaklıkları 10 dakikada şarj edebiliyor. Şarj kutusu ve kulaklıklar da kablosuz şekilde bir saat içinde şarj edilebiliyor. Kulaklıklar aynı anda iki farklı cihaza bağlanabiliyor ve kullanıcıların ses kaynakları arasında sorunsuz bir şekilde geçiş yapabilmelerine olanak tanıyor. Örneğin kullanıcılar bir toplantıya katılmak için akıllı telefondan dizüstü bilgisayara kolayca geçiş yapabiliyor.

 

POCO Watch: Modaya uygun, her şeye gücü yeten günlük fitness arkadaşı

Tarzlarını ve kişiliklerini ortaya çıkarmak isteyen fitness tutkunlarının ilk tercihi olan POCO Watch, kullanıcıların hem şık olmalarına hem de sağlık durumlarını izlemelerine olanak tanıyor. 1,6 inç AMOLED dokunmatik ekranı ve ultra ince çerçevesiyle net bir görüntü sağlıyor. Kullanıcılar 100’ün üzerinde özelleştirilebilir saat görünümünden birini seçebiliyor. POCO Watch, modaya uygun şık bir görünümün yanı sıra sağlık ve fitness ile ilgili birçok özelliğiyle öne çıkıyor.

Koşarken ya da tırmanış yaparken ilerlemenizi daha iyi takip etmek için yükü 100’ün üzerinde egzersiz modundan birini kullanırken Çok Sistemli GPS özelliği sayesinde daha fazla doğru sonuç elde etmenizi sağlıyor. Saat aynı zamanda kullanıcıların koşu bandında koşmaktan dışarıda yürüyüşe kadar yaptığı egzersizi algılayabiliyor. POCO Watch, uyku izleme özelliği kapsamında uyku sırasında kandaki oksijen seviyesini izliyor. Kullanıcılar POCO Watch ile rutinlerini yaşam tarzlarına göre en iyi şekilde nasıl ayarlayacaklarını öğrenebiliyor.

 

POCO Watch’ın pili 14 güne kadar dayanabiliyor. Bu, parkta yapılan koşuları veya öğleden sonra yapılan kısa uykuları kaldırabileceği anlamına geliyor. POCO Watch’ın pili azaldığında kullanıcılar taşıması kolay manyetik şarj cihazına takarak kolayca bir sonraki maceraya hazır olabiliyor.

 

Ürün Erişebilirliği

POCO F4 GT’nin Hayalet Siyahı (Stealth Black), Şövalye Gümüşü (Knight Silver) ve Siber Sarı (Cyber Yellow) olmak üzere üç farklı rengi bulunuyor. Mayıs ayının sonunda 12GB+256GB varyantı Türkiye’de satışa sunulacak.

 

Sorumluluk Reddi

[1] Pil ömrü test koşulları: Kulaklıkların pil seviyesi 100, kulaklıkların ses seviyesi 50’ye ayarlanmış, Bluetooth kodlama modu AAC ve MIUI ayarından ANC özelliği ve şeffaflık modu kapatılmıştır. Gerçek kullanım süresi kullanım durumuna, şarj düzeyine ve çevresel faktörlere bağlı olarak değişebilir.

 

[2] Veriler dahili laboratuvar tarafından sağlanmıştır. Gerçek özellikler önceden haber verilmeden değiştirilebilir.

 

Kandaki Oksijenin Ölçümü (SpO₂) özelliği, teşhis, önleme, izleme, tahmin, herhangi bir hastalığın prognozu, fizyolojik süreçlerin araştırılması veya başka herhangi bir tıbbi amaç için tasarlanmamıştır. Tüm veriler ve izleme, yalnızca sağlık ve kişisel referans için kullanılmalıdır. Kendinizi rahatsız hissediyorsanız, lütfen profesyonel tıbbi cihazlara güvenin veya yardım için bir doktora danışın.

 

Genel kullanım modu şu koşullar altında ölçülmüştür: Etkin varsayılan ayarlar, varsayılan 30 dakikalık aralıklarla kalp atış hızını izleme, uyku izleme özelliği açık (gelişmiş izleme kapalı), tüm gün stres izleme özelliği açık, günde 2 kez kan oksijen ölçümü, 24 saat kesintisiz adım izleme açık, her gün 50 bildirim görüntüleme, günlük olarak ayarlanmış 2 alarm, her gün ekranı kontrol etmek için 100 kez uyandırma-açma, her gün bir kez telefonla veri senkronizasyonu, her hafta (GPS açık) 35 dakikalık açık hava spor aktivitesi. 

 

[3] Veriler dahili laboratuvar tarafından sağlanmıştır.

 

[4] Veriler, Mobile Legends: Bang Bang oyununu performans modu ve şarj desteği açıkken oynarken şarj seviyesinin 2’den 100’e kadar çıkarılırken yapılan dahili testlere dayanmaktadır. Gerçek sonuçlar değişiklik gösterebilir.

 

[5] Veriler dahili testlere dayalıdır. Gerçek sonuçlar değişiklik gösterebilir. 

 

[6] Veriler dahili testlere dayalıdır.

 

[7] Gürültü engelleme kapalı, ses seviyesi 50, AAC kodlamalı şarj kutusuyla birlikte genel pil ömrü.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Yeni Laptoplar Studio Serisine katılıyor ve Yeni Özelliklere Sahip 3D Tasarımcı Geliyor – Ulusal24.com

Yeni Laptoplar Studio Serisine katılıyor ve Yeni Özelliklere Sahip 3D Tasarımcı Geliyor – Ulusal24.com

Öncü 3D Mekân Tasarımcısı Andrew Averkin NVIDIA Omniverse ve Autodesk 3ds kullanarak çocukluk anılarını paylaşıyor

 

Nisan Studio Driver güncellemesi, arasında Unreal Engine 5’in de bulunduğu en son yaratıcı uygulama güncellemeleri getiriyor. RTX GPU’lar UE geliştiricilerine birçok avantaj sağlıyor:

 

• UE5’in yeni, tamamen dinamik küresel aydınlatma sistemi Lumen için donanım ve yazılım ray tracing.

• Nanite ağlarından source geometry dışa aktarma özelliğini içeren güncellenmiş bir NVIDIA Omniverse connector

• Gerçek zamanlı görseller için UE5 görünüm alanında RTX hızlandırmalı ray tracing ve DLSS

• Aynı teknolojilerle bitmiş üründe daha güzel ray tracing grafikler ve daha yüksek kare hızları.

• Gerçek zamanlı performansa sahip, NVIDIA gerçek zamanlı gürültü gidericiler.

 

Yeni driver ayrıca Maxon Cinema 4D (OpenColorIO adaptasyonu dahil), Chaos Vantage, Omniverse ve daha fazlasına yönelik son güncellemeleri de destekliyor.

 

Lenovo’nun en yeni mobil iş istasyonu ThinkPad P1, Studio Laptop Serisi’ne katılıyor ve yeni RTX A5500 Dizüstü Bilgisayar kadar hem GeForce RTX hem de NVIDIA RTX GPU’larla yapılandırılabiliyor. Yeni Stüdyo Laptop bilgisayarlar, yakın zamanda duyurulan Asus ProArt Studiobook 16, MSI Creator Pro Z16 ve Z17’yi de içeriyor.

 

Andrew Averkin’le Anılara Yolculuk

Son olarak, bu haftanın NVIDIA Studio Sanatçı çalışması bölümünde, NVIDIA’nın önde gelen 3D Mekan Sanatçısı (3D Environment Artist), Ukraynalı Andrew Averkin, nostaljik tasarımlarıyla geçmiş anılarına götürüyor. “When We Were Kids” isimli çalışmasını, RTX GPU ve Omniverse ile RTX hızlandırmalı UE5 gürültü gidericiden yararlanarak yalnızca saniyelere içinde hazırladı. Andrew Averkin şu bilgileri veriyor: “Çocukluğumuzu hatırlıyorum. Bu hikâye görüntülerle doğdu. Görüntüler için üç RTX A6000 GPU ve UE5 gürültü giderici kullandım. Bir görüntünün oluşturma süresinin birkaç saniyeye düşmesi, tamamen sanata odaklanmama yardım ediyor. Objelerin çoğunu Epic marketten temin ettim. Asıl amacım ışıkla, senaryoyla, kompozisyon ve modlarla oynamaktı.”

 

Averkin, “When We Were Kids”i ilk olarak Autodesk 3ds Max’te modelledi. Burada RTX GPU hızlandırmalı görüntü alanı ve RTX hızlandırmalı AI gürültü giderme, devasa dosya boyutuna rağmen akıcı etkileşimi mümkün kıldı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Çınar Karşılama Robotu Teknofest Elemelerini Geçti – Ulusal24.com

Çınar Karşılama Robotu Teknofest Elemelerini Geçti – Ulusal24.com

Teknofest 2022 için hazırlıklarını sürdüren İnegöl Belediyesi Proje Takımları, bu yıl da iddialı. Baykoca Çınar Teknoloji Takımının geliştirdiği Turizm 5.0 odaklı “Çınar Karşılama Robotu” projesi, Teknofest 2022 elemelerini başarı ile geçti.

 

İnegöl Belediyesi, 2020 yılında kurulan Baykoca Proje Takımları ile geçtiğimiz yıl Teknofest’te önemli başarılara imza attı. Birden fazla projenin son aşamalara kaldığı Teknofest 2021’de, İnsanlık Yararına Teknoloji kategorisinde “Drone İle Otonom Kaçak Yapı Tespiti” projesi ile Baykoca Fezakadı Drone Takımı 1’inci olmuştu. Baykoca Proje Takımları, Teknofest 2022 için de iddialı şekilde hazırlıklarını sürdürüyor. Bu yıl da bewnzer bir başarı için hedefe kilitlenen İnegöl Belediyesi Proje Takımlarından, güzel haberler gelmeye başladı.

 

ÇINAR KARŞILAMA ROBOTU ELEMELERİ GEÇTİ

Şubat ayında DOSTUM tesislerinde 3 günlük kamp gerçekleştirerek Teknofest 2022 için yol haritasını belirleyen ve bu doğrultuda çalışmalarını sürdüren Baykoca Proje Takımları, 8 ayrı takım ile 10 proje üzerinde hazırlıklarını sürdürüyor. Proje takımlarından ilk güzel haber geldi. Baykoca Çınar Teknoloji Takımının geliştirdiği Turizm 5.0 odaklı “Çınar Karşılama Robotu” projesinin Teknofest 2022 elemelerini başarı ile geçtiği açıklandı.

 

10 PROJE ÜZERİNDE ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR

Öte yandan; Baykoca Gözcü, Baykoca Rehber, Baykoca İleri Dönüşüm, Baykoca Çınar, Baykoca ZİHA, Baykoca Model Uydu, Baykoca Planör Bulmaca, Baykoca Alçak İrtifa Roket, Baykoca Yüksek İrtifa Roket ve Baykoca Sağlıkta Yapay Zeka projeleri ile proje takımlarında görevli ortaokul, lise, üniversite ve üzeri 60 genç, Teknofest 2022 için hazırlıklarını sürdürüyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

OPPO Gezegene Yeşil Bir Dokunuşla Katkı Sunuyor – Ulusal24.com

OPPO Gezegene Yeşil Bir Dokunuşla Katkı Sunuyor – Ulusal24.com

OPPO, ürün tasarımından sürdürülebilirlik konularında kamuoyunu bilinçlendirmeye kadar, gezegenimize daha yeşil bir gelecek sunmayı teşvik etmek için teknolojiyi ve marka gücünü kesintisiz kullanıyor.

 

 

Dünyada her yıl 22 Nisan’da gezegenimizin korunması konusunda farkındalık yaratmak amacıyla ‘Dünya Günü’ kutlanıyor. Teknolojideki uzmanlığıyla yaşamı iyileştirmeyi hedefleyen, dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO, sürdürülebilirliğe olan uzun vadeli taahhüdüyle, global bir kurumsal vatandaş olma sorumluluğuna öncelik veriyor. OPPO, ürün tasarımından sürdürülebilirlik konularında kamuoyunu bilinçlendirmeye kadar, gezegenimize daha yeşil bir gelecek sunmayı teşvik etmek için teknolojiyi ve marka gücünü kesintisiz kullanıyor.

 

OPPO, ambalajlarında kullandığı plastik miktarını 95 oranında azalttı

Plastik atıklar günümüzde çevre kirliliğinin büyük bir endişe kaynağı olarak öne çıkıyor. Birleşmiş Milletler Çevre Programı verilerine göre her yıl denizlere yaklaşık 11 milyon ton plastik atık bırakılıyor. Düzgün bir şekilde atılmayan plastikler sıklıkla toprağı, suyu kirletiyor ve nihai olarak yediğimiz yiyecekler yoluyla insan vücuduna giriyor. Bu mikroplastikler, sağlığımız için şu anda hakkında çok az şey bildiğimiz gizli tehlikelere neden oluyor.

 

Ambalajında kullanılan plastik miktarını düşürmek için OPPO, uluslararası düzeyde kabul gören ‘3R+1D’ sürdürülebilir ambalaj ilkelerini uygulamayı, ambalaj ağırlığının azaltılması hedefine bağlı kalmayı, geri dönüştürülmüş malzemeleri yeniden kullanmayı ve ambalajlarında geri dönüştürülebilir, biyolojik olarak parçalanabilen malzemeler kullanmayı taahhüt ediyor. Bu yaklaşım sayesinde OPPO, 2019’dan bu yana Avrupa’daki ambalajlarında kullandığı plastik miktarını büyük bir başarıyla 95 oranında azalttı. Şirket, geleneksel plastiklerin yerine biyolojik olarak parçalanabilen polilaktik asit malzemesini kullanmayı tercih ediyor.

 

Bu yılın başlarında piyasaya sürülen OPPO 5G CPE T2 modeli, bir kısmı tüketicilerin kullandığı ürünlerden elde edilen PCR’den (Tüketici Sonrası Geri Dönüştürülmüş Plastikler) üretildi.

 

Find X5 serisi ambalajı 45 oranında geri dönüştürülmüş liften üretildi

Ormanlar, hayatta kalmak için insanlara güven veren birçok doğal kaynağa ev sahipliği yapıyor. Ancak Amazon yağmur ormanları, aşırı ağaç kesimi nedeniyle, son 50 yılda ormanlık alanlarının 17’sini kaybetti. Ağaç kesimi ile orman arazilerinin azaltılması, dünyadaki biyolojik çeşitliliğe doğrudan tehdit oluşturuyor ve aynı zamanda küresel ısınmayı hızlandırıyor.

 

OPPO, ahşap kaynaklı lif tüketimini azaltmak için mümkün olduğunca geri dönüştürülmüş malzemeler kullanıyor. Örneğin, Avrupa’da satışa sunulan OPPO Find X5 serisinin ambalajı yaklaşık 45 oranında geri dönüştürülmüş liften üretildi. Bu malzeme, geri dönüştürülmüş kâğıttan veya şeker kamışı ve bambu gibi diğer organik atıklardan oluşuyor.

 

Pil Sağlığı Motoru pillerin 80’inden fazlasını korumaya yardımcı oluyor

Tüm dünyada meydana gelen elektronik atık hacmi son 5 yılda 21 arttı ve bu kalem en hızlı büyüyen evsel atık kategorisi haline geldi. Buna rağmen elektronik atıkların sadece 17,4’ü geri dönüştürülüyor. Elektronik atıkların çevre üzerinde oluşturduğu uzun vadeli tehdidin bilinciyle OPPO, ürünlerini daha dayanıklı hale getiriyor. Şirket ayrıca, çevreye olumsuz etkisini en aza indirmek için elektronik ürün atıklarına yönelik geri dönüşüm programları oluşturdu.

 

Örneğin, pazara yeni sunulan OPPO Find X5 serisi, OPPO’nun kendi geliştirdiği Pil Sağlığı Motoru teknolojisiyle donatıldı. OPPO’nun 80W SuperVOOC hızlı şarj teknolojisini kullanan bu çözüm, 1.600’e kadar tam şarj döngüsünden sonra bile akıllı telefon pillerinin kendi kapasitelerinin 80’inden fazlasını korumaya yardımcı oluyor. Bu da sektör ortalamasının iki katından fazla bir süreye denk geliyor ve bu teknolojiden güç alan her pilin daha uzun kullanılmasını sağlıyor.

 

OPPO, kullanılmış cep telefonlarının geri dönüşümünü ve yeniden kullanımını teşvik etmek için yerel ve uluslararası pazarlarda takas hizmetleri sunan bir ürün geri dönüşüm sistemi de kurdu. Çin’de bu program aracılığıyla bugüne kadar 1,2 milyondan fazla akıllı telefon geri dönüşüme dahil oldu. Bu, 216 tondan fazla elektronik atığın önüne geçmek anlamına geliyor.

 

OPPO ayrıca sektörel ve sivil toplum kuruluşları ortaklıkları aracılığıyla atık haldeki elektronik ürünlerin geri dönüşümünü teşvik etmeye de yardımcı oluyor. Avrupa’da yerel geri dönüşüm sistemlerine mali destekler sağlayan OPPO, elektronik atıklara yönelik bir geri dönüşüm programını hayata geçirmek için geri dönüşüm kuruluşlarıyla iş ortaklıkları gerçekleştiriyor. OPPO, Avustralya’da ise insanları elektronik atıklarını doğru bir şekilde geri dönüştürmeye ve çöpe giden e-atık miktarını azaltmaya teşvik etmek için Taronga Conservation Society/Taronga Koruma Derneği ile çalışmalar yürütüyor.

 

OPPO ayrıca, cep telefonlarının tüm yaşam döngüsü boyunca çevresel performansını değerlendirmek için Avrupa’nın önde gelen birkaç operatörü tarafından oluşturulmuş Eco Rating etiketleme planına dahil olan ilk akıllı telefon üreticilerinden biri oldu. Programa katılarak sürdürülebilir dönüşüme destek veren OPPO, sektördeki diğer oyuncularla iş birliği içinde çalışıyor. 

 

OPPO, sivil toplum kuruluşlarıyla ortaklıklar kuruyor

Yalnızca kendi teknolojisini kullanarak çevre ve sürdürülebilirlik sorunlarına çözümler sunmakla kalmayan OPPO, bu sorunların aşılmasına yardımcı olmak için dünyanın her yerinden insanları bir araya getiren sivil toplum kuruluşlarıyla ortaklık kuruyor. Şirket, 2021 yılında İtalya’nın 5 şehrinde plastik atık toplama faaliyetleri düzenlemek için, yerel bir sivil toplum kuruluşu olan Free Plastic Odv Onlus ile ortaklık başlattı. Program kapsamında, 1.000’den fazla gönüllünün yardımıyla, 10 tonun üzerinde plastik atık geri dönüştürüldü.

 

Avustralya’da ise şirket, Great Barrier Reef’in karşı karşıya olduğu çevresel krizle ilgili farkındalığı artırmak ve halkı bu yönde harekete geçmek için Reef Restoration Foundation (RRF) ile ortaklık kurarak Artırılmış Gerçeklik uygulamasını kullanıma sundu. OPPO yine 2021 yılında, bu fonun 2026 yılına kadar Great Barrier Reef’de 1.000.000 yeni mercan üretme misyonunu gerçekleştirmesine yardımcı olmak için, 52.000 doların üzerinde bağış yaptı.

 

OPPO nesli tükenmekte olan hayvanların renk çeşitliliğini koruyor

Dünyadaki doğal alanların ve biyolojik çeşitliliğin korunması, göz ardı edilemeyecek kadar büyük bir konu… Şu anda yok olma tehdidi altında olan 1 milyona yakın tür bulunuyor ve OPPO, bu türlerin doğaya kattığı renk çeşitliliğini ve güzelliği korumaya yardımcı olmak için teknolojiyi kullanıyor. OPPO’nun National Geographic ile yürüttüğü Tehlike Altındaki Renkler projesi, üst üste ikinci kez, nesli tükenmekte olan ve risk altındaki hayvanların ilgi çekici görüntülerini kullanarak gezegenin biyolojik çeşitliliğini korumak için daha fazla insana ilham veriyor. Kampanya aynı zamanda kâr amacı gütmeyen National Geographic Society’nin vahşi yaşamı koruma çabalarına yönelik destekler de sunuyor.  

 

Dünyayı korumak hepimizin ortak sorumluluğu… OPPO, teknolojik yeniliklerle ve herkesin katılacağı ortak hareketle dünyanın doğal alanlarının korunmasına yardımcı olabileceğimize karşı inancını koruyor ve daha yeşil bir gelecek için çalışmaya devam ediyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Depolama yenilemesi için 5 ipucu! – Ulusal24.com

Depolama yenilemesi için 5 ipucu! – Ulusal24.com

Telefonlarımızı ve dizüstü bilgisayarlarımızı düzenli olarak yenilemekten evdeki WiFi’mızı tekrar değerlendirmeye kadar, teknoloji yenilemeleri günlük hayatımızın önemli bir parçası oldu. Ne var ki piyasada mevcut olanın en yenisini ararken bunları genellikle içgüdüsel olarak, fazla düşünmeden yapıyoruz. Üstelik bir iş ortamında da durum çok farklı değil. Donanımın özellikleri ve türü, karar vermede genellikle ilk öncelikli husus. Ancak bir kuruluşun veri merkezindeki depolama sistemlerinin yenilenmesi gerektiğinde karar vericiler, çoğu zaman değişime dirençle karşılaşabiliyor. Oysa verinin artık yeni sermaye olmasıyla depolama donanımları, kuruluşların hızla değişen bir iş ortamında başarılı olmalarında kritik öneme sahip. Bir depolama sisteminin yenilemesinin başarısını etkileyebilecek birçok faktör bulunduğunu  söyleyen Dell Technologies Satış Öncesi Kıdemli Yöneticisi Emin Çalıklı, her CIO’yu yakından ilgilendiren depolama yenilemesi için beş kritik ipucu paylaştı.

 

 

1. Mevcut engelleri belirleyin 

Son dönemde yapılan bir Forrester araştırmasında, karar vericilerin 83’ü verileri ayrıştırma, analiz etme ve sonuçlara göre hareket etme konusunda; “Yüksek depolama maliyetleri, Optimize edilmemiş veri ambarı, eski BT altyapısı ve ihtiyaçlarını karşılamak için fazla sayıda manuel süreçler” gibi engeller olduğunu bildirdi. Dolayısıyla başlıca engellerinizi bilmek, mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlara en uygun depolama platformunu belirlemenize ve tasarlamanıza yardımcı olacaktır.

 

2. Mevcut depolama teknolojinizi en üst düzeye çıkarın

BT yöneticilerinin dikkate alması gereken bir diğer önemli konu da mevcut donanımlarının optimize edilip edilmediğidir. Kuruluşların, mevcut depolama sistemlerini yıl boyunca en yüksek performans için optimize edilmiş ve yapılandırılmış hâlde tutmalarına yardımcı olmak için sürekli analiz sağlayabilecek çözümlerden yararlanmaları gerekiyor. Sistemlerin en yüksek verimlilik sağlayacak şekilde kurulmaması sebebi ile boşta duran ve yeterince kullanılmayan bir depolama sistemi ile karşı karşıya kalıyoruz.

 

3. Doğru yöntem ve iş modelini belirleyin

Genel bulut ve şirket içi bulut bölgede geniş çapta kabul görürken bazı verilerin, oluşturulduğu ve tüketildiği yere yakın yerlerde tutulmasının daha iyi olabileceğini dikkate almak önemlidir. Bu hem uçta hem de veri merkezinde geçerlidir. Depolama yöntemini değerlendirirken güvenlik de önemli bir etkendir. Verilere erişime izin verilirken ne kadar denetim gereklidir ve ne kadar risk alınabilir? Mutlaka belirlenmelidir. Maliyet, uygun çözümü seçerken göz önünde bulundurulması gereken bir diğer husus olup bulut benzeri bir deneyim için hem geleneksel depolama ürünleri hem de veri depolama hizmetleri sunan bir teknoloji sağlayıcısı belirlemek yararlı olacaktır.

 

4. Verileriniz inovasyona uygunluğundan emin olun

Forrester araştırmasına göre Orta Doğu’daki veri karar vericilerinin 70’i, analiz etmek ve kullanmak için geçen süreye kıyasla verileri daha hızlı bir şekilde topluyor. Teknolojiyi yenilemek, veriye dayalı iş sonuçlarına ulaşmanın yalnızca ilk adımıdır. Yeni depolama çözümlerini devreye almak, iş yüklerinin ve verilerin ilk seferde doğru ve verimli şekilde kategorize anlamına gelir. Veri taşıma hizmetlerini kullanmak daha fazla denetim, güvenlik ve değer sağlar. Bu hizmetler, sorunsuz bir geçişi planlamak ve yürütmek için uzmanlardan yararlanılarak süreci basitleştirmenin ve hızlandırmanın en iyi  yoludur.

 

5. Güvenli geri dönüşüme öncelik verin 

BT karar vericilerinin 72’si, BT güvenliği ve risk gereksinimlerini karşıladıklarından emin olmak için dışarıdan yardım almaya ihtiyaç duyduklarını söylüyor. BT yöneticilerinin herhangi bir altyapıyı yenilemek ve tekrar düzenlemek veya emekliye ayırmayı istediklerinde, yaşam döngülerinin sonunda varlıkların güvenli ve tutarlı bir şekilde yönetilmesine yardımcı olabilecek bir teknoloji ortağı olması gerekiyor. Varlıkları verimli bir şekilde yönetmek oldukça önemli husustur. Öncelik her zaman yeniden kullanım olmalı, yeniden kullanım gibi bir seçenek olmadığında ise güvenli geri dönüşüm olmalıdır.

 Her adımda destek alın

Teknoloji yenilemesi için atılacak adımlarda hata payının en aza indirilmesi için profesyonel destek alınması gerektiğine de dikkat çeken Emin Çalıklı, “Herhangi bir teknoloji yenilemesinin amacı, güvenliği sürdürmek, müşterilere ve iş gücüne karşı oluşabilecek ve iş operasyonlarında meydana gelebilecek kesintileri en aza indirmek ve gelecekteki iş ihtiyaçlarını karşılamak üzere gelişmek ve dönüşmektir. Dell Technologies Services, bir kuruluşun depolama varlıklarının planlanmasından kullanım dışına alınmasına kadarki süreçte en iyi uygulamaları sunmak için yenilik yapmaya devam ediyor. Depolama ihtiyaçları geliştikçe ve arttıkça, mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlara en uygun olanı sağlamak için depolama platformlarını yenilemek bir zorunluluktur. Bu çok fazla planlama, test etme ve koordinasyon gerektiren önemli bir süreçtir. Aynı zamanda performansı artırmak, maliyetleri düşürmek ve platformun geleceğe hazır olmasını sağlamak için de büyük bir fırsattır” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Cisco’dan Şirketlerin Sürdürülebilirlik Hedeflerini Destekleyecek BT Ödeme Çözümü: Cisco Green Pay – Ulusal24.com

Cisco’dan Şirketlerin Sürdürülebilirlik Hedeflerini Destekleyecek BT Ödeme Çözümü: Cisco Green Pay – Ulusal24.com

Cisco, müşterilerin çevreyle ilgili hedeflerine ulaşması için sürdürülebilir bir BT stratejisi oluşturmalarını kolaylaştıracak ödeme modeli Green Pay’i tanıttı. Yeni çözüm, beş yıl için öngörülebilir ödeme planlarıyla ve başlangıçta yüzde 5’lik ekipman teşviği ile müşterilerin sürdürülebilirliğe yönelik ihtiyaçlarını karşılarken, döngüsel ekonomiye girmelerini de sağlayacak. 

 

Cisco sürdürülebilir teknolojilerinin döngüsel kullanımını destekleyen, Cisco Green Pay adlı ödeme çözümünün piyasaya sunulduğunu duyurdu. Bu çözüm, müşterilerin döngüsel ekonomiye girmelerine olanak verecek ve sürdürülebilirlik hedeflerini karşılamalarına yardımcı olacak. Süre sonunda ürün Cisco tarafından ücretsiz olarak geri alınacak.

 

Cisco EMEAR Başkanı Wendy Mars yeni çözümle ilgili şunları söyledi: “Çevresel, sosyal ve kurumsal sorumluluk yalnızca işimizdeki uygulamalarda ve ürünlerimizde yerleşik olmakla kalmıyor bunlar aynı zamanda müşterilerimiz için bir öncelik niteliği taşıyor. Cisco’nun bu yeni ödeme çözümü, müşterilerimize daha az kaynak tüketen güvenilir BT çözümleri sunuyor ve en son inovasyonlardan yararlanmalarını sağlıyor.” 

 

Cisco Green Pay, Cisco donanımı için yüzde 5 teşvik, beş yıl için öngörülebilir ödemeler ve ücretsiz ürün iadeleri sunuyor. Ekipman iade edildiğinde müşteriye döngüsel ekonomiye girdiğini doğrulayan bir sertifika veriliyor. Diğer özellikler arasında ise şunlar bulunuyor:

 

Green Meraki®, Cisco IoT portföyü, akıllı binalar ve Hizmet Sağlayıcı (SP) altyapısı gibi Cisco’nun sürdürülebilir teknolojileri için geçerli.
Müşteriler Cisco yazılımları ve hizmetlerini de pakete dahil edebiliyorlar.
Süre sonunda müşteriler ekipmanı iade ediyorlar veya bir yıl daha uzatma seçeneğine sahip oluyorlar. 
Çözüm şu anda; Avusturya, Belçika, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya, İrlanda, İtalya, Hollanda, Norveç, Polonya, Portekiz, İspanya, İsveç, İsviçre, Türkiye, Birleşik Krallık dahil Avrupa ve Orta Doğu’daki belirli bazı ülkelerde sağlanıyor.  
Bu çözüm, Cisco’nun döngüsel ekonomiye geçişe yönelik diğer sürdürülebilirlik çalışmalarını (Environmental Sustainability Specialization and Takeback Incentive ortaklığı duyurusu ve Send IT Back uygulaması gibi) tamamlıyor.
Çözüm aynı şekilde, Cisco’nun 100 ürün iadesi taahhüdünü hızlandırıyor ve Cisco’nun 2040’a kadar net sıfır olma hedefini destekliyor. 

 

Ellen McArthur Foundation’a göre, döngüsel ekonomi tek başına, yenilenebilir enerjiye geçişle çözülemeyecek küresel sera gazı emisyonlarının yüzde 45’ini önlemeye katkıda bulunabilir. Döngüsellik, Avrupa’nın yeni sürdürülebilir büyüme gündeminin temel yapı taşlarından biri ve EMEA ülkelerindeki BT departmanları için çevresel sürdürülebilirlik çok önemli hale geliyor. 2022 Mart ayında Canalys araştırmasına katılan 311 kanal ortağından, EMEA bölgesinde yer alan her 4 katılımcıdan 1’i çevresel sürdürülebilirliğin müşterilerin teklif taleplerinden üçte birinden fazlasında yer aldığını bildirdi. Bu noktada, Cisco Green Pay, müşterilerin teknolojilerin sürdürülebilirliğiyle ilgili artan endişelerini gidermelerine olanak sağlayacak. 

 

Cisco Capital EMEA Satış Lideri Guido Kessler ise bu çözümle ilgili şunları söyledi: “Cisco Green Pay, atığı en aza indiren döngüsel bir ödeme modeli sunarak müşterilerin sürdürülebilir bir BT stratejisi oluşturmalarını ve çevresel, sosyal ve yönetişim hedeflerine ulaşmalarını kolaylaştırıyor. Bu ödeme çözümüyle Cisco, müşterilerin daha fazla öngörülebilirlik ve sürdürülebilirlik ihtiyacını karşılayabilir.”  

 

Cisco sürdürülebilir, döngüsel ve kapsayıcı bir geleceği desteklemeye yönelik taahhüdü için çalışmaya devam ediyor. İşte Cisco’nun bu yönde attığı adımlar: 

2021’de Cisco, 2025’e kadar tüm küresel Kapsam 1 ve Kapsam 2 emisyonlarında net sıfıra ulaşma ara hedefiyle 2040’a kadar (ürün kullanımı, operasyonları ve tedarik zinciri dahil) tüm Kapsam 1, Kapsam 2 ve Kapsam 3 emisyonlarında net sıfır hedefi koydu.

Ocak 2018’de Dünya Ekonomik Forumu’nda Cisco CEO’su Chuck Robbins ve diğer 8 teknoloji sektörü yöneticisi Capital Equipment Pledge’i imzaladılar. Bu anlaşmada Cisco istek üzerine yüzde 100 ürün iadesinin müşteriler için ücretsiz olacağını taahhüt etti. Cisco Green Pay, iade edilen ve yeniden üretilen ürün sayısını artırmaya yardımcı olmak için, satın alma yerine döngüsel BT’yi teşvik eden bir ticari modelle birlikte bu hedefi hızlandırmaya yardımcı oluyor.
2025 mali yılı itibariyle, yeni Cisco ürünleri ve ambalajlarının hepsinde Döngüsel Tasarım İlkeleri yer alacak.
Product Takeback and Reuse Programı, Cisco donanımı sahiplerinin kullanım süresi sona erdiğinde donanım ürünlerini ücretsiz olarak iade etmelerine olanak sağlıyor. İade edilenlerin yüzde 99,9’u yeniden kullanılıyor ve geri dönüştürülüyor; böylece ekipman bilinçli bir şekilde elden çıkarılmış oluyor.
2021 mali yılında Cisco, Send IT Back uygulamasını genişleterek araçlarını, kullanım ömrü sona erdiğinde ürün iadesini kolaylaştıracak şekilde geliştirdi. Uygulama şu anda dünya çapında diğer pazarlarda da erişimi genişletme planlarıyla birlikte, ABD, Birleşik Krallık ve AB’deki Android ve iOS kullanıcıları tarafından kullanılabilir durumda. 
Cisco’nun sertifikalı yenilenmiş ürün segmenti Cisco Refresh, şirketin hammadde bağlılığını azalttı ve geçtiğimiz yıl 2,5 milyon pound (yaklaşık 1.133.980 kg) üzerinde donanımın çöpe gitmesini önledi. Program, Cisco’nun sürdürülebilirlik hedeflerinin karşılanmasına yardımcı oluyor ve çeşitli katma değerli yaşam döngüsü çözümleriyle sürdürülebilirlik taahhütlerini göstermek için somut yollar arayışında olan müşteriler için yarar sağlıyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

2022 Yılı, realme için Güçlü Başladı! – Ulusal24.com

2022 Yılı, realme için Güçlü Başladı! – Ulusal24.com

Dünyanın en hızlı büyüyen akıllı telefon markası realme, belirlediği stratejilerle, küresel olarak GT Serisi satışlarını geçen yıla kıyasla 550 oranında artırdı.

 

GT 2 Serisi ve GT Neo Serisi, büyümenin önemli destekçileri!

 

MWC 2022’de dünya çapında lansmanı yapılan realme GT 2 Serisi, teknoloji hayranları ve medyadan büyük ilgi gördü. Cihaz, kullanıcılara birinci sınıf bir mobil deneyim sunmak için modern teknolojilere sahip olup, kullanıcılar tarafından heyecanla karşılanmaktadır. Başka bir deyişle, GT 2 Serisi, Qualcomm’un en yeni ve en hızlı işlemcisi, Snapdragon 8 Gen 1, dünyanın ilk 2K AMOLED düz ekranı ve dünyanın ilk biyopolimer arka kapak tasarımı ile realme’nin şimdiye kadarki en özel amiral gemisidir. Sadece teknoloji takipçileri tarafından değil, aynı zamanda Digital Trends, XDA, WIRED ve gibi teknoloji alanında öncü olan medya kuruluşları tarafından “MWC’nin En İyisi” ödülüyle onaylanmıştır. Bu büyüme aynı zamanda realme GT NEO Serisi, özellikle de yeni piyasaya sürülen realme GT NEO 3 ile güçlü bir şekilde destekleniyor. realme GT NEO 3, performansı artıran ve daha fazla güç tasarrufu sağlayan MediaTek Dimensity 8100 CPU ile donatılmış olup, aynı zamanda 150W UltraDart şarj teknolojisine sahiptir. Dünyanın en hızlı şarj kapasitesine sahip ve 120Hz pürüzsüz ekran ve şık ekran da en büyük tamamlayıcılarındandır.

 

realme GT 2 Serisi, Avrupa’da binlerce müşteriyi mağaza önünde sıraya dizdi 

 

realme, en hızlı büyüyen akıllı telefon markası olmakla beraber, gelecek hedefleri arasında teknolojiyi modern kültürlerle harmanlamayı en büyük amaçlarından birisi haline getirmiştir. Teknoloji ve yaşam standartları arasındaki dengeyi sağlamak ve daha da farklı bir boyuta taşımak amacıyla yürüttüğü çalışmalar GT 2 Serisi ile karşılık bulmaktadır. Serinin daha yakından tanınması için Almanya, Hollanda, Fransa, İspanya, İtalya, Polonya dahil olmak üzere, Avrupa’daki altı ülke ve 13 şehirde pop-up mağazalar açılmıştır. 16.000’den fazla takipçi, cihazları ilk satın alanlar arasında olmak için Avrupa genelinde mağazaların önünde sıraya girdi. Satın alım öncesi GT 2 Serisi’ni deneyimleme şansına sahip olan kullanıcılar, GT 2 ve GT 2 Pro’yu tüm detaylarıyla gözlemlemiştir. realme GT 2 Pro, tasarımı ve malzeme kalitesiyle üst düzey akıllı telefon pazarına yeni bir soluk getirip, realme’nin güçlü oyuncularından birisi haline gelmiştir.

 

Dünyanın ilk 150 °ultra geniş kamerasıyla her detay gözler önünde

 

realme GT 2 Pro, dünyanın ilk 150° ultra geniş kamerasıyla kullanıcılarına dar alanlarda bile fotoğraf çekmeyi çok kolay hale getirmektedir. Ayrıca, çevre için sürdürülebilirlik odaklı sırt tasarımı ile GT Serisi’nin modaya uygun görünümlü yüzü olan GT 2 Pro, 10.000 saatin üzerinde renk testinden titizlikle geçmiştir. Buna ek olarak realme, hem dayanıklılık hem de estetik açıdan çekicilik sağlayan biyopolimer adı verilen yenilenebilir kaynaklardan elde edilen bir malzeme keşfetti. Bu nedenle, GT 2 Serisi, cam veya metal malzemelere kıyasla üretimden kaynaklanan karbon emisyonlarını 35,5 azaltarak, tüm arka paneli için biyopolimer kullanan dünyanın ilk akıllı telefonudur. Telefonun ambalajında kullanılan plastik yüzdesi de 21,7’den 0,3’e düşürülerek cihazın karbon ayak izi düşürüldü.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com