HUAWEI, 11,5 inç 144 Hz Ekranlı ve Çıkarılabilir Klavyeli MatePad Airi Satışa Sundu

HUAWEI, 11,5 inç 144 Hz Ekranlı ve Çıkarılabilir Klavyeli MatePad Airi Satışa Sundu

HUAWEI, üst düzey tablet performansını yeni çevik ve iş profesyonelleri için erişilebilir hale getiren yepyeni hafif amiral gemisi tableti HUAWEI MatePad Air’i Huawei Online Mağazası’nda satışa çıkarttı.

HUAWEI MatePad Air, önceki HUAWEI MatePad ürünlerinde görülen ikonik endüstriyel tasarımları ve üst düzey amiral gemisi ürünlerindeki Frosting Process’i miras alıyor.

Air’in yüzeyi, geleneksel cam elyaf ve plastik gibi alternatiflere göre üretilmesi daha zor ve daha maliyetli olan ultra ince cam elyaftan yapılıyor. Sadece 6,4 mm kalınlığında ve 508 g ağırlığında olan tablet, gizli anteni ve düz yüzey tasarımıyla oldukça ince.

 

Çarpıcı ve Akıcı 144 Hz HUAWEI FullView Ekran

HUAWEI MatePad Air, 2800 x 1840 piksel çözünürlüğe ve 3:2 üretkenlik oranına sahip 11,5 inç HUAWEI FullView Ekrana sahip. Tabletlerde tipik olarak 16:10 ekranda görülenden daha geniş ekran alanı sağlayarak hem ofis görevleri hem de eğlence için ideal hale geliyor.

HUAWEI MatePad Air, web sayfaları ve dosyalar arasında gezinirken kesintisiz görüntüleme için 144 Hz ekran yenileme hızını destekleyen ilk HUAWEI tablet. Ekranın P3 sinema düzeyindeki renk gamı, içeriklerin gerçek renkleriyle sunulmasını sağlıyor. Tablet, kullanım senaryosuna göre ayarlanan 30 Hz ila 144 Hz uyarlanabilir yenileme hızı aralığını destekliyor. Yenileme hızını dinamik olarak ayarlayan tablet ekranı, sürükleyici görseller ile güç verimliliği ihtiyacını dengeliyor. Ayrıca, belirli oyunlarda çözünürlüğü artıran ve daha yüksek yenileme hızıyla daha akıcı ve daha kararlı bir oyun deneyimi sağlayan SuperRender oyun motoru da bulunuyor. 144 Hz HUAWEI FullView Ekran, HUAWEI M-Pencil ile sorunsuz bir şekilde çalışarak el yazısı veya çizim yaparken gecikmeyi neredeyse sıfıra indiriyor.

 

PC Benzeri Deneyim ile Üretkenlik

Kullanıcılara tanıdık PC masaüstü uygulamalarına erişim sağlayan PC App Engine teknolojisi sayesinde artık bir tablet üzerinde çalışmak giderek yaygınlaşıyor. HUAWEI MatePad’in pencere gezdirme, pencere yakınlaştırma, dokunmatik etkileşimler, klavye ve fare etkileşimleri gibi özellikleri, bir tablette üretken kalmayı kolaylaştırıyor.

Aynı zamanda HUAWEI MatePad Air için Akıllı Manyetik Klavye, ön ve arka tarafı tamamen kaplıyor. Manyetik eşleştirme, kesintisiz şarj, sezgisel ses girişi ve 40’tan fazla kısayol tuş kombinasyonu gibi HUAWEI akıllı klavyenin özelliklerini taşımakla kalmıyor, aynı zamanda çıkarılabilir olması sayesinde iş ve yaratıcılıktan eğlenceye kadar çeşitli senaryolar için uygun hale geliyor.

HUAWEI Notes, HUAWEI tarafından geliştirilen profesyonel bir not alma uygulaması. HUAWEI M-Pencil ile çalışmak üzere tasarlanmış bir dizi gelişmiş özelliğe sahip. HUAWEI Notes ayrıca not almayı kolaylaştırmak için bölünmüş ekran notları, 15x tuval yakınlaştırma, dokunarak açılan Hızlı Notlar, kendi geliştirdiği fırçalar ve basınca duyarlı silgi gibi çok çeşitli gelişmiş özelliklerle birlikte geliyor. Bölünmüş ekran notları, Çoklu Pencere ve çok segmentli kayıt ile çoklu görevler de kolaylaşıyor.

 

Kullanımı Kolay HarmonyOS 3.1 Yeni Etkileşim Deneyimi Getiriyor

HUAWEI MatePad Air, tablet merkezli bir ofis kurulumunu kolaylaştıran ve cep telefonları, PC’ler, monitörler, Vision ürünleri, kulaklıklar ve hoparlörlerle zahmetsiz sürükle – bırak cihazlar arası iş birliğine güç veren en yeni HarmonyOS 3.1 sistemini çalıştırıyor.

Bir fikir toplayıcısı olan SuperHub, metin, resim, video ve şarkıları istediğiniz zaman sürükleyerek notlara eklemek veya metin ve resimleri hem uygulamalar hem de cihazlar arasında kopyalayıp yapıştırmak için kullanılabilir.

Çoklu Pencere ve Uygulama Çoğaltıcı özellikleri, kullanıcının tablet ile diğer cihazları arasında metin, resim, video ve diğer dosyaları aktarmasına olanak tanıyan SuperHub’a ek olarak, üretken kalırken görevler arasında geçiş yapmayı kolaylaştırıyor.

Tablet aynı anda iki çift kulaklığa da bağlanabiliyor, böylece arkadaşlarınız ve aileniz aynı içeriği dinleyebiliyor ve izleyebiliyor.

12.999 TL ile HUAWEI Online Mağaza üzerinden satışa sunulan MatePad Air, 1.000 TL değerinde sepet indirimi ve 5.496 TL değerinde FreeBuds SE, bluetooth fare, manyetik akıllı klavye ve M-Pencil hediyelerine sahip.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Eski bir Microsoft Office güvenlik açığı 2. çeyrekte altı kat daha fazla istismar edildi

Eski bir Microsoft Office güvenlik açığı 2. çeyrekte altı kat daha fazla istismar edildi

Kaspersky, Microsoft Office’teki eski bir güvenlik açığının kullanıcıları ve şirketleri hedef alan saldırganlar arasında giderek popülerlik kazandığını tespit etti. Bu yılın başından bu yana CVE-2017-11882’nin istismarı yaklaşık yüzde 500 artarak binlerce kişiyi etkiledi. Bir başka eski güvenlik açığı olan CVE-2018-0802 de siber suçluların en yaygın “silahı” olarak ortaya çıktı ve 130 binden fazla kullanıcıyı hedef aldı. Microsoft yazılımlarının eski sürümleri popülerliğini sürdürdüğünden saldırganlar için hala oldukça cazip bir hedef olmaya devam ediyor. Bu nedenle güvenilir bir güvenlik çözümü yüklemek ve yazılımınızı düzenli olarak güncellemek oldukça önemli.

Kaspersky araştırmacıları, 2023’ün ikinci çeyreği boyunca 11 binden fazla kullanıcının Microsoft Office yazılımında CVE-2017-11882 olarak bilinen eski bir güvenlik açığını istismar eden saldırılarla karşılaştığını tespit etti. Bu güvenlik açığı, saldırganların Microsoft Office belgelerindeki denklem düzenleyicisinden yararlanarak hedeflenen cihazda kötü amaçlı kodlar çalıştırmasına olanak tanıyor. Sonuç olarak kullanıcının bilgisi olmadan kötü amaçlı yazılım istenmeyen yazılımlar sisteme yüklenebiliyor. Güvenlik açığından faydalanmak için saldırganların potansiyel kurbana ya kötü amaçlı bir dosya göndermesi, ya da aynı türde dosya içeren bir web sitesi oluşturması ve ardından sosyal mühendislik tekniklerini kullanarak insanları bu dosyayı açmaya ikna etme yönünde kandırması gerekiyor.

Söz konusu güvenlik açığı uzun zaman önce tespit edilmiş ve yamanmış olmasına rağmen, bu yılın ilk çeyreğine kıyasla ikinci çeyrekte bu açığın istismarında yüzde 483’lük bir artış yaşandı. Bu endişe verici eğilim, eski güvenlik açıklarının bile hem tüketici cihazlarına hem de kuruluşların altyapılarına saldırmak için etkili bir yöntem olmaya devam ettiğini gösteriyor.

Kaspersky Kötü Amaçlı Yazılım Analisti Ekip Lideri Alexander Kolesnikov, şunları söylüyor: “Saldırganlar son zamanlarda bu açığı tekrar kullanmaya başladılar. Bunu yaparken tespit edilmekten kaçınmak için yeni gizleme teknikleri uygulamaya çalışıyor olmaları kuvvetle muhtemel. Örneğin Microsoft Office belgelerine yeni kötü amaçlı veri türleri eklemeye çalışabilirler. Ancak evrensel tespit için tasarlanmış kanıtlanmış güvenlik çözümleri bu gibi saldırıları önleyecek ve kullanıcıları koruyacaktır. Yazılım güncellemelerini ve yamaları zamanında yüklemek de aynı derecede önemlidir.” 

Exploits for vulnerabilities

The number of attacked users

CVE-2018-0802

130126

CVE-2010-2568

31091

CVE-2017-0199

13537

CVE-2017-11882

11394

CVE-2011-0105

10646

Saldırıya uğrayan kullanıcı sayısına göre belirli güvenlik açıklarına yönelik istismar tespitleri, 2023 ikinci çeyrek verileri

Saldırganlar birincil araç olarak Microsoft yazılımındaki eski güvenlik açıklarını kullanmaya devam ederken, bu yerleşik eğilimi içinde bulunduğumuz dönemde de sürdürdüler. Bunu yaparken de en fazla CVE-2018-0802 açığından yararlandılar ve 130 binden fazla kişi bununla ilgili saldırılarla karşılaştı. Bu güvenlik açığının istismarı tipik olarak, bir saldırganın özel olarak hazırlanmış bir dosya kullanarak sistemin kontrolünü ele geçirebileceği bellek bozulmasını içeren ve yukarıda bahsedilen CVE-2017-11882 ile aynı modeli takip ediyor.

CVE-2010-2568, CVE-2017-0199 ve CVE-2011-0105 de ikinci çeyrekte en sık tespit edilen açıklar listesine girdi. Bunlardan ilki özel olarak hazırlanmış bir LNK dosyası aracılığıyla kod çalıştırmayı içerirken, son ikisi Microsoft Office paketiyle ilgili.

Kaspersky uzmanları, çeşitli güvenlik açıklarının istismarıyla ilgili tehditlerden korunmak için şunları öneriyor:

Yeni güvenlik açıklarından etkilenmemek için yamaları mümkün olan en kısa sürede yükleyin. İndirildikten sonra, tehdit aktörleri artık güvenlik açığını kötüye kullanamaz. 
Tıklamadan önce bağlantıları kontrol edin. URL’yi ön izlemek için üzerine gelin ve yazım hataları veya diğer düzensizlikler olup olmadığına bakın. Bazen sahte e-postalar ve web siteleri gerçek gibi görünebilir. Bu, suçluların işlerini ne kadar iyi yaptıklarına bağlıdır. Ancak bağlantılar büyük olasılıkla yanlış olacaktır. Yazım hataları içerebilir veya sizi farklı bir yere yönlendirebilir.
Kimlik avı e-postası yoluyla bulaşma olasılığını azaltmak için uç nokta ve e-posta sunucuları için kimlik avı önleme özelliklerine sahip bir koruma çözümü kullanın. 
Şirketler için, kapsamlı bir güvenlik görünümü sunmanın yanı sıra mevcut tehditleri anında tespit etmek ve otomatik olarak yanıtlamak için uç nokta, ağ ve bulut verileri dahil olmak üzere çeşitli veri kaynaklarından telemetri toplayan Genişletilmiş Tespit ve Yanıt çözümlerini uygulayarak siber güvenlik araçlarının kullanımını optimize edin.
Kaspersky Incident Response, Kaspersky Endpoint Detection and Response Expert ve Kaspersky Managed Detection and Response gibi hizmet ve çözümleri kullanarak siber suçlular nihai hedeflerine ulaşmadan önce saldırıyı erken aşamalarda tespit edip durdurun.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

 Siber tehdit ve izleme istihbaratı olmadan siber koruma mümkün değil 

 Siber tehdit ve izleme istihbaratı olmadan siber koruma mümkün değil 

Siber tehdit istihbaratı ve izleme, modern bir siber saldırıya karşı kuruluşların hazırlıklı olma, eyleme geçirilebilir bilgi toplama ve durdurma aşamalarında kritik önem taşıyor. Birçok kuruluş, konu hakkında yeterli bilgi sahibi olmamakla birlikte, saldırıları önlemek için gereken personele ya da uzmanlığa bütçe ayırmadığı için saldırılara karşı savunmasız kalıyor. Siber koruma alanında küresel bir lider olan Acronis, kuruluşların siber tehdit istihbaratı ve izleme çözümleri hakkında bilmesi gerekenleri paylaşıyor.

Siber saldırılar artık sadece kişi ve kuruluşlar için değil, devletleri de kapsayan küresel bir tehdit haline geldi. Uzaktan çalışma modelinin yaygınlaşmasıyla, korumasız ağların kullanılması ve çalışanların kendi cihazlarıyla şirket ağına bağlanması, siber tehdit istihbaratı ve izleme çözümlerine duyulan ihtiyacı her geçen gün daha fazla ortaya koyuyor. Stratejik zeka tabanlı siber tehdit istihbaratı ve izleme çözümleri, kötü amaçlı yazılım saldırılarına karşı kuruluşların güvenlik açıklarını daha iyi anlamalarına, saldırı halinde uygun önlemlerin alınmasına, şirketin ağını ve uç noktalarını gelecekteki saldırılara karşı korumalarına yardımcı oluyor. Aynı işlemlerin gerçekleştirilmesi için 8 bin 774 analistin bir yıl boyunca tam zamanlı çalışması gerekiyor. Doğru bir güvenlik duvarı oluşturmak amacıyla yapay zeka (AI) ve makine öğrenimi ile çalışan siber tehdit istihbaratı ve izleme çözümleri en etkili yöntemler arasında. Siber koruma alanında küresel bir lider olan Acronis, siber tehdit istihbaratı ve izleme çözümleri hakkında bilinmesi gerekenleri paylaşıyor.

Siber Tehdit İstihbaratı Yaşam Döngüsü ve Süreci 

Sektör uzmanları, ham verileri istihbarata dönüştüren siber tehdit istihbaratı yaşam döngüsünün beş veya altı yinelemeli süreç adımı olduğunu belirtiyor. CIA ilk önce altı adımlı bir yaşam döngüsü süreci geliştirirken, diğer güvenlik uzmanları yaşam döngüsü sürecini aşağıdaki gibi birleştirerek 5 adıma indiriyor.

1. Planlama ve yön: CISO veya CSO, siber tehdit istihbarat programının amaçlarını ve hedeflerini belirliyor. Bu aşama, korunması gereken hassas bilgilerin ve iş süreçlerinin tanımlanmasını, verileri ve iş süreçlerini korumak için gereken güvenlik operasyonlarını ve neyin korunacağına öncelik verilmesini içeriyor.

2. Koleksiyon: Veriler, açık kaynak aktarımları, şirket içi tehdit istihbaratı, dikey topluluklar, ticari hizmetler ve karanlık web istihbaratı gibi birden çok kaynaktan toplanıyor.

3. İşleme: Toplanan veriler daha sonra daha fazla analiz için uygun bir formatta işleniyor.

4. Analiz: Veriler farklı kaynaklardan birleştirilerek, analistlerin kalıpları belirleyebilmesi ve bilinçli kararlar alabilmesi için eyleme geçirilebilir istihbarata dönüştürülüyor.

5. Yaygınlaştırma: Tehdit verileri analizi daha sonra uygun şekilde yayınlanıyor ve şirketin paydaşlarına veya müşterilerine dağıtılıyor.

Siber tehdit istihbarat ve yaşam döngüsü, dijital saldırılarla mücadele için tek seferlik bir süreç değil, her siber deneyimi alıp bir sonrakine uygulayan döngüsel bir süreç olarak kuruluşlara destek veriyor.

Siber Güvenlikte Tehdit Modelleme İle İlgili Yanılgılar Neler?

“Tehdit modelleme” terimi birçok kullanıcı için çeşitli yanlış anlamalara yol açabiliyor.   Bazıları bu yaklaşımın yalnızca bir uygulama tasarlanırken uygulanabileceğini ya da kod incelemesi ve sızma testi ile kolayca çözülebilen, isteğe bağlı bir görev olarak görüyor. Süreci aşırı karmaşık gereksiz bir faaliyet olarak gören kuruluşlar da bulunuyor. Acronis, genel kanı olarak yerleşen, doğru bilinen yanlışları aşağıdaki şekilde sıralıyor. 

1. Kod incelemesi ve sızma testi, tehdit modellemenin yerini tutmaz. Kod incelemesi ve sızma testi, herhangi bir uygulama geliştirme sürecinin temel bir parçası olarak koddaki hataları bulmada etkili oluyor. Ancak tehdit modellemesi ile başlatılan özel güvenlik değerlendirmeleri düzeltilmediği takdirde güvenlik ihlali yaratan karmaşık tasarım kusurlarını beraberinde getirebiliyor.

2. Tehdit modellemesi dağıtımdan sonra da yapılabilir. Tehdit modellemesini tasarım aşamasının başında başlatmak en iyi yöntem olarak görülüyor. Bu işlem, dağıtım sonrasında da ilgili yaklaşıma başvurulması gerektiği anlamına geliyor. Uygulama dağıtımdan sonra daha erişilebilir hale geldikçe yeni siber tehditler ortaya çıkabiliyor. Uygulamaya yönelik mevcut tüm tehditlerin değerlendirmesi olmadan, onu tüm olası risklere karşı güvence altına alınamıyor. Dağıtım sonrası aşamadaki zayıflıkların izlenerek uygulama için daha hızlı ve daha etkili iyileştirme sağlanabiliyor.

3. Tehdit modelleme, makul bir şekilde yaklaşılırsa karmaşık bir süreç değildir. Mevcut süreç, bir plan yapılmadan önce incelendiğinde zaman alıcı ve yorucu görünebiliyor. Ancak sistematik adımlar halinde sınıflandırıldığında uygulanabilir görevlere bölünebiliyor. Her görev bir öncekini takip ediyor. Bu nedenle “komut dosyasına” uyulduğu sürece tehdit modelleme fazla güçlük çekmeden tamamlanabiliyor.

Siber koruma, araştırma ve tehdit izleme özelliklerini tek bir çatı altında birleştiren Acronis, geliştirdiği Acronis Cyber Protect ürünü ile tüm verileri, uygulamaları ve sistemleri korumak için yedekleme ve siber güvenlik yeteneklerini tek bir çözümde birleştiriyor. Acronis, sektörde ilk kez geliştirdiği bu çözümle siber suçlara karşı mücadele ediyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

ChatGPT, Android kullanıcıları için geliyor – Teknoloji

ChatGPT, Android kullanıcıları için geliyor – Teknoloji





Kısa süre içinde milyonlarca aktif kullanıcıya ulaşarak büyük bir başarıya imza atan yapay zeka destekli araç ChatGPT, mayıs ayında iOS kullanıcıları için piyasaya sürülmüştü. Ancak, Android kullanıcıları için resmi bir uygulama henüz sunulmamıştı, bu da merakla beklenen bir gelişmeydi.

OpenAI, sosyal medya platformu Twitter üzerinden yaptığı bir duyuruyla ChatGPT’nin Android işletim sistemine sahip cihazlar için de yakın zamanda geleceğini müjdeledi. Özellikle Android cihaz kullanıcıları, önceden üçüncü parti veya resmi olmayan uygulamalarla ChatGPT’yi mobil olarak kullanmaya çalışıyordu. Ancak artık bu tarz yöntemlere başvurmak zorunda değiller, çünkü yakın gelecekte resmi bir Android uygulaması kullanıma sunulacak.

Uygulamanın genel arayüzü, iOS tarafında olduğu gibi benzer özellikler taşıyacak. Kullanıcılar, iOS sürümünde olduğu gibi Android sürümünde de ChatGPT ile etkileşime geçebilecek ve yapay zeka destekli bu aracın sunduğu özelliklerden yararlanabilecekler.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

İngiltere’nin uçtan uca şifrelenen mesajlara yönelik planı, Apple’ı kızdırdı! – Teknoloji

İngiltere’nin uçtan uca şifrelenen mesajlara yönelik planı, Apple’ı kızdırdı! – Teknoloji





İngiltere hükümeti, 2016’da kabul edilen Soruşturma Yetkileri Yasası’nı (IPA) güncelleme çalışmalarına devam ediyor. Yeni hazırlanan teklif, İçişleri Bakanlığı’nın uçtan uca şifreli iletişime olanak sağlayan uygulamaların güvenlik özelliklerini, halka haber vermeden devre dışı bırakma yetkisini içeriyor. Eğer bu düzenleme yasalaşırsa, İngiltere hükümeti WhatsApp, iMessage gibi uçtan uca şifreli online mesaj servislerini kullanan kullanıcıların mesajlarını görüntüleyebilecek.

Bu yeni tekliflerin yasalaştırılma sürecinde, Apple, güvenliği zayıflatmak yerine FaceTime ve iMessage gibi hizmetlerini İngiltere’den kaldırma ihtimalini açıkladı.

Surrey Üniversitesi’nden siber güvenlik uzmanı olan Prof. Dr. Alan Woodward, teknoloji şirketlerinin hükümetin bu taleplerini kabul etme ihtimalinin düşük olduğunu belirtiyor. Woodward, “Eğer hükümet, bazı büyük teknoloji şirketlerinin bu taleplerine uyacağına inanıyorsa, bunun arkasında kibir ve cehalet olabileceğini” ifade etti.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Netflix şifre paylaşmayı resmen durdurdu – Teknoloji

Netflix şifre paylaşmayı resmen durdurdu – Teknoloji





Dijital film ve dizi izleme platformu Netflix, rakiplerinin artması ve yeni abone çekmek için dünya genelinde şifre paylaşmayı yasakladı. Öncelikle bazı ülkelerde test edilen bu uygulama artık Türkiye dahil olmak üzere tüm dünyada uygulanmaya başlandı.

Netflix’in şifre paylaşımını yasaklama hamlesi, beklenmedik bir şekilde büyük bir etki yarattı ve platforma çok sayıda yeni abone kazandırdı. Mart ayından bu yana, şirket 5.9 milyon yeni üye kazanırken, Haziran ayını 238 milyonun üzerinde abone sayısıyla tamamladı.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

HUAWEI nova 11 Serisi ile tanışın: Özgün, tarz ve kırılmaz

HUAWEI nova 11 Serisi ile tanışın: Özgün, tarz ve kırılmaz

Dayanıklılığı ve ekran kalitesini yeniden tanımlayan bir akıllı telefon serisi ile yeni bir döneme adım atın: HUAWEI nova 11 Pro. Son derece dayanıklı bir ekran serisine sahip olan nova 11 Pro ile hasarlı ekranların yarattığı hayal kırıklıklarına veda edebilirsiniz. Yükseltilmiş ekranı aynı zamanda sürükleyici bir görsel deneyim sunuyor.

Pazar verileri, satış sonrası yaşanan sorunların yarısından fazlasının ekran onarımından kaynaklandığını ortaya koyuyor. Ekranın değiştirilmesi için gereken yüksek bakım ücretlerinin yanı sıra batarya gibi bileşenlerin de zarar görebileceği göz önünde bulundurulduğunda, kullanıcıların sağlam ekranlı bir akıllı telefona yatırım yapmaları akıllıca olacaktır.

İster fiziksel olarak zorlu ders dışı aktiviteleri olan zeki ve gayretli bir öğrenci olun, ister sık seyahat gerektiren yoğun bir programa sahip genç bir yetişkin olun, beton yüzeye düşmeye dayanabilecek kadar sağlam bir ekrana sahip bir akıllı telefon seçmek çok önemlidir. Bu, yaşam tarzınız ne kadar aktif veya hareket halinde olursa olsun, gönül rahatlığı ve kesintisiz kullanım sağlamaya yardımcı olur.

Neyse ki, kullanıcılar artık HUAWEI nova 11 Pro ile tam da bunun tadını çıkarabilirler. HUAWEI, akıllı telefonlarının ekranlarını sertleştirmek ve kazara düşmelerden kaynaklanan hasarı azaltmak için HUAWEI nova telefonlarına Kunlun Glass uyguladı.

İsviçre SGS’den beş yıldızlı cam düşme direnci sertifikası alan HUAWEI Kunlun Glass ile donatılan telefon, artık genel düşme direncinde 10 kat artışa sahip.

 

Parmaklarınızın ucundaki özgün görselleri keşfedin

İster film izlemek ister oyun oynamak olsun, eğlence ihtiyaçlarımızı karşılayan gerçekten büyüleyici bir ekran için artık evlerimizle veya kapalı alanlarla sınırlı değiliz. Teknolojideki gelişmeler sayesinde akıllı telefon ekranları daha büyük ve etkileyici hale geldi, şık ve ince silüetlerle tamamlandı. Artık kullanıcılar hareket halindeyken eğlence arzularını zahmetsizce tatmin edebilir ve geleneksel ev kurulumlarına rakip olan sürükleyici görselleri deneyimleyebilirler.

Ekran kalitesi açısından diğerlerinden bir adım önde olmayı hedefleyen HUAWEI nova 11 serisi, gerçek dünyanın otantik renklerini kopyalamak için ekran teknolojisine yatırım yaptı.

HUAWEI nova 11 serisi, renk, dinamik aralık, pürüzsüzlük ve çözünürlük açısından en üst düzey ekran deneyimi sunan bir özellik olan Display Turbo’yu piyasaya süren ilk ürün oldu.

P3 geniş renk gamına sahip ekran, gerçek dünyanın renklerini daha doğru bir şekilde yakalamaya ve göstermeye yardımcı oluyor. Bu da kullanıcıların ister oyun oynarken ister dizi izlerken heyecan verici bir izleme deneyimi yaşayacağı anlamına geliyor.

Sosyal medyada paylaşmak için mükemmel tatil fotoğrafını aramak gözleriniz için hiç bu kadar kolay olmamıştı. HUAWEI nova 11 serisi ile, görüntülerinizdeki renkleri gerçekçi bir şekilde geri yükleyen, kontrastı artıran ve renk doygunluğunu geliştiren HDR teknolojisinin avantajlarından yararlanabilirsiniz. Titiz kare kare ayarlamalar sayesinde ekran, fotoğraflarınızın doğal olarak güzel ve görsel olarak çarpıcı görünmesini sağlayarak ideal görüntü kalitesi sunuyor.

Ekran, 120 Hz’e varan yüksek yenileme hızıyla tereyağı kadar pürüzsüzdür ve saniyede 120 kare sunar. İster bir haber uygulamasına göz atın, ister internette gezinin, ister ailenizi veya iş arkadaşlarınızı görüntülü arayın, ultra kusursuz bir deneyimin tadını çıkarabilirsiniz. HUAWEI nova 11, çoğu kullanıcıyı tatmin edecek geniş bir 6,7 inç 120 Hz Kusursuz OLED Düz Kenar Ekran sunuyor. HUAWEI nova 11 Pro ise daha üst düzey bir cihaz arayanlar için mükemmel olan daha da büyük 6,78 inç 120 Hz Kusursuz OLED Kavisli Ekrana sahip.

nova 11 Pro’nun yeşil ve siyah renkli modelleri 24.999 TL fiyatla Huawei Online Mağaza üzerinde satışa sunuluyor. 

nova 11 modeli ise 21.999 TL fiyatla yeşil ve siyah renk seçenekleri ile Huawei Online Mağaza üzerinde satışa sunuluyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Egeli akademisyenler atık suların tarımda kullanılmasını sağlayacak arıtma sistemi geliştirdi

Egeli akademisyenler atık suların tarımda kullanılmasını sağlayacak arıtma sistemi geliştirdi

Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümünden emekli öğretim üyesi çift Prof. Dr. Süheyda Atalay ve Prof. Dr. Ferhan Sami Atalay, iki yıl önce başlattıkları çalışma sonucunda tekstil fabrikalarındaki atık suyun tarımda kullanılmasına olanak sağlayacak dört aşamalı arıtma sistemi geliştirdi. Projeye, bölüm akademisyenlerinden Doç. Dr. Gülin Ersöz ve Dr. Burcu Palas da destek verdi.

Araştırma ekibini çalışma yaptıkları laboratuvarda ziyaret eden Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Prof. Dr. Süheyda Atalay ve Prof. Dr. Ferhan Sami Atalay hocalarımız, projeleri devam ederken emekli olmalarına rağmen, çalışmalarına laboratuvarlarında devam ederek bu önemli arıtma sistemini bilim dünyasına kazandırdılar. Bilimin hayat boyu süren sonsuz bir tutku olduğunu hocalarımız bizlere bu çalışmasıyla gösterdi. Onların bu azmi, gençlerimize de çok iyi bir örnek olacaktır. Yürütülen çalışma sonucunda geliştirilen arıtma sistemi, atık suların tarımda kullanılmasına olanak sağlıyor. Tüm araştırma ekibini tebrik ediyorum” diye konuştu.

“Arıtılan su hem tekrar üretimde hem de tarımda kullanılabiliyor”

Küresel ısınma ve iklim koşullarının değişmesiyle birlikte su kaynaklarının hızla tükendiğini belirten Prof. Dr. Süheyda Atalay, “Çalışmalarımızda, tekstil fabrikalarının atık suyunu dört aşamalı arıtmadan geçirerek tarımsal sulamada kullanabilecek su elde ettik. Su hem renk açısından berraklaşıyor hem de içindeki kirlilik yaratan kimyasal maddeler uzaklaştırılmış oluyor. Böylece bu su, tekrar fabrika içerisinde proses suyu olarak kullanıldığı gibi tarımda sulama amacıyla kullanılabilir. Bu sayede çok miktarda su kullanan tekstil fabrikalarının su döngüsü de sağlanıyor” dedi.

“Çevre dostu ve yenilikçi bir uygulama”

Çalışmanın yenilikçi ve çevre dostu olduğunu söyleyen Prof. Dr. Atalay, “Arıtılan suyun fabrikalarda ayrıca bermuda çimi, şeker pancarı, buğday çimi, pamuk ve arpa gibi bitkilerin sulanmasında kullanılması mümkün. Tuzluluğu gidermek ve boya işlemi esnasında kullanılan tuzu kazanmak için ters ozmoz işlemi uygulandı. Tuzluluk yüzde 98 oranında giderildi. Böylece tuzdan arınan suyun Türkiye’de uygulanan sulama suyu standardı A kalitesine ulaştırılması ve tarımda her türlü bitkinin yetiştirilmesinde başarılı bir şekilde kullanılması sağlandı” diye konuştu.

Egeli akademisyenlerin yürüttükleri çalışmalar neticesinde; fotoreaktör, adsorber, ultrafiltrasyon ve ters ozmoz adı verilen 4 üniteli yarı pilot arıtma sisteminde, atık suyun dönüştürülmesi konusunda başarılı sonuçlar alındı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

WhatsApp’ta erişim sorunu! – Teknoloji

WhatsApp’ta erişim sorunu! – Teknoloji





WhatsApp’a geçtiğimiz dakikalar itibariyle erişim sorunları yaşanıyor. Uygulamaya giriş yapan kullanıcılar, ses kaydı, fotoğraf ve yazılı metin gönderme sorunu ile karşılaştı. 

Kullanıcılar WhatsApp’tan yazılan mesajların karşı tarafa iletilmemesi sorun yaşadığını bildirdi.

Sorunun global kaynaklı olduğu belirtilirken hatanın saat 23.10 itibarıyla başladığı belirtildi. Özellikle Twitter üzerinden WhatsApp’ta yaşanan sorunla ilgili binlerce paylaşım yapıldı.

HENÜZ AÇIKLAMA YOK

WhatsApp ve çatısı altında bulunduğu Meta’dan konuyla ilgili olarak henüz resmi bir açıklama yapılmadı. 


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

WhatsApp’tan yeni özellik; Bilinmeyen numara sorunu ortadan kalkacak – Teknoloji

WhatsApp’tan yeni özellik; Bilinmeyen numara sorunu ortadan kalkacak – Teknoloji





Aylık milyarlarca aktif kullanıcısı olan WhatsApp’ın yeni kişilere ulaşmayı kolaylaştıracağını düşünseniz de durum pek öyle değil. Görüşeceğiniz kişinin numarasını telefon rehberinize kaydetmediğinizde platform üzerinden mesaj göndermenin kolay bir yolu yok.

Bu durum, özellikle kısa bir süre için biriyle mesajlaşmanız gerektiğinde önemli bir soruna dönüşüyor. Kaydedilmemiş bir kişiye WhatsApp mesajları göndermek için geçici çözümler olsa da üçüncü taraf bir uygulama kullanmayı gerektiriyor.

Ancak WhatsApp tüm bu karmaşayı ortadan kaldıran yeni bir güncellemeyi hayata geçirdi. WhatsApp’ta bilinmeyen bir numaraya mesaj göndermeniz gerektiğinde, platformda yeni bir sohbet başlatmanız gerekecek. Ardından, arama çubuğuna numarayı yazdığınızda yanında bir Sohbet düğmesi görünecek ve numarasını telefonunuza kaydetme zahmetine girmeden o kişiyle bir konuşma başlatmanız mümkün olacak.

 

Örneğin yemek sipariş verdiniz, teslimatı yapan kişi konumu bulamadı ve konumu WhatsApp üzerinden kendisine göndermenizi istedi.

Bu durumda teslimatı yapan kişinin numarasını kişi listenize eklemeniz ve ardından konumu göndermeniz gerekiyordu. Yeni özellikle tek yapılması gereken numarayı aramak olacak. WhatsApp’ta bu özelliği kullanabilmek için en güncel sürüme sahip olmanız gerekiyor.


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com