OMIX 360 derece teknolojik bir yaşam biçimi sunuyor – Ulusal24.com

OMIX 360 derece teknolojik bir yaşam biçimi sunuyor – Ulusal24.com

OMIX, akıllı cihaz üreten ya da satan bir marka olmanın ötesinde, rekabetçi fiyatlarla teknolojiyi mümkün olduğunca daha fazla insanın hayatına entegre etmeyi hedefliyor. Yeni akıllı telefonlarını ve AIoT ürünlerini tanıttığı en son lansmanın teması olan “Teknolojiyi Mix’le!” söyleminden de yola çıkarak sunan OMIX, kullanıcılarına, “Önce hayatına teknolojiyi mix’le, sonra da aldığın her bir OMIX ürününü birbirine mix’le” diyor. Singapurlu şirket bu mottodan yola çıkarak sunduğu yenilikçi ürünlerle kullanıcılarına kolaylık, konfor ve daha teknolojik bir yaşam biçimi sunuyor. 

2021 yılı sonunda Türkiye pazarına giren Singapur merkezli teknoloji markası OMIX, sunduğu tüm ürünlerde, Uzak Doğu’nun teknolojideki bilgi ve deneyimini yerli üretim kabiliyetleriyle bir araya getiriyor. Şirketin tüm yenilikçi teknoloji ürünlerinin her birinde amacı kullanıcılarına farklı bir deneyim yolculuğu yaşatmak. OMIX, lider şirketlerin kullandıkları tüm imkanları eksiksiz kullanabilmenin yanı sıra, üst segment teknoloji ürünlerini rekabetçi fiyatlarla tüketiciye sunarak pazarda fark yaratıyor. Kaliteyi ileri teknolojiyle birleştiriyor ve en kullanışlı haliyle tüketiciye sunuyor. 

 

OMIX, sadece akıllı telefon üreten ya da ithal eden bir marka değil. Geçtiğimiz yıl Türkiye’ye yatırım yaparak üretime başlayan şirket, gerçekleştirdiği lansmanlarda yenilikçi ürünlerini kullanıcıları ile buluşturdu. Son teknolojik özelliklere sahip akıllı telefonlarını rekabetçi fiyatlar ile pazara sunan OMIX, mobil haricinde IoT (Internet of Things) segmentinde, internet erişimi olan günlük hayata entegre ürünleri de kullanıcıya sunarak pazarda ayrışıyor. Şirket, bu alana özel yazılım yatırımı yaparak, her bir OMIX ürünün kendi içinde birbirleriyle etkileşim halinde olmasını sağlıyor. Bu alanda sunduğu yapay zeka teknolojili ürünler ile de IoT segmentini, AIoT (Artificial Intelligence of Things) olarak dönüştürüyor.   

 

MixO ile kullanıcı, teknolojinin akışına kendisi yön veriyor. 

Marka olarak sadece donanım tarafına değil yazılıma da yatırım yapan OMIX’i, bu alanda rakiplerinden farklılaştıran en büyük gücü tüm ürünlerinin kendi arasında iletişim kurmasını mümkün kılan MixO platformu. OMIX’in teknoloji ekosisteminin alametifarikası olan MixO platformu, kullanıcılarının otomatik olarak kendi modüllerini oluşturmalarına imkan veriyor ve sunduğu bu pratik yaklaşımla, onların günlük ihtiyaçlarında en konforlu deneyimi yaşamasını mümkün kılıyor. MixO ile kullanıcılar hayatlarında teknolojinin akışına kendileri yön verebiliyorlar. MixO uygulaması ile kullanıcılar AIoT ürünlerini internet üzerinden uzaktan yönetebiliyorlar. Uygulama üzerinden ürünlerin ilk kurulumunu yapmak ve otomasyonlar belirlemek oldukça kolay. Tüm bu iletişimi sağlayarak kullanıcılara en pratik yöntemleri sunan MixO, kullanıcı deneyimini iyileştiriyor; teknolojiyi sadeleştirerek herkesin kullanabileceği bir arayüz olarak ön plana çıkıyor.  

 

Hedef teknolojinin sadeleştiği ve rekabetçi fiyatlara satıldığı bir pazar yaratmak 

OMIX, teknolojiyi insanlarının hayatının içine daha çok entegre etmek amacıyla çıktığı yolculukta, teknoloji severlerin sayısını artırarak, daha çok insanı yeni dijital dünya düzlemine çekebilmeyi hedefliyor. Şirketin son olarak gerçekleştirdiği lansmanın teması olan “Teknolojiyi Mix’le!” Söyleminin tam olarak çıkış noktası da bu aslında. Marka kullanıcılarına, “Önce hayatına teknolojiyi mix’le, sonra da aldığın her bir OMIX ürününü birbirine mix’le!” diyor. OMIX’in ana amacı Türkiye’de teknolojinin sadeleştiği ve rekabetçi fiyatlarla herkesin erişebildiği bir pazar yaratmak. Farklı kullanıcı dinamiklerine hitap eden, trend belirleyici akıllı telefonlardan, robot süpürgeler, bebek kameraları, hoparlörlü gece ışığı ve hava temizleyicisine kadar geniş bir spektrumda ürün yelpazesi bulunan OMIX, önümüzdeki dönemlerde sunacağı, yenilikçi, şık ve yüksek teknolojisiyle fark yaratan ürünleri ile Türkiye’deki pazar payını yüzde 10’a yükselterek büyüme yolcuğuna devam etmeyi hedefliyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Kötü Niyetli Bot Saldırıları Turizmi Baltalıyor – Ulusal24.com

Kötü Niyetli Bot Saldırıları Turizmi Baltalıyor – Ulusal24.com

BAZI SEKTÖRLER KÖTÜ NİYETLİ BOT SALDIRILARININ ABLUKASINDA

 

Türkiye ekonomisinin de önemli bir unsuru olan turizm sektörü, ulaşım ve konaklama gibi hizmet alanlarında kötü niyetli bot saldırılarının önüne geçilemiyor. Statica’nın geçen yılı tarayarak paylaştığı güncel verilere dikkat çeken Komtera Teknoloji Satış Direktörü Gürsel Tursun, gelişmiş düzeyde bot saldırılarının yaşandığı sektörler arasında ilk 3’te 70 ile turizm, 31 ile ticaret ve 24 ile otomotiv sektörlerinin yer aldığını bildiriyor.

 

Bir formata bağlı kalmayan ve eş zamanlı olarak birden fazla fonksiyonu gerçekleştiren kötü niyetli botlar internet trafiğindeki varlığını şiddetli sürdürüyor. Öyle ki kötü niyetli botların günlük hayat pratiklerinin teknolojik dönüşümü nedeniyle tehdit ettiği kitleyi de genişlettiği görülüyor. Ulaşım için bilet satın almaktan online alışveriş alışkanlıklarına ve medya tüketimine kadar uzanan kötü niyetli bot saldırılarına dikkat çeken Komtera Teknoloji Satış Direktörü Gürsel Tursun, saldırıların sıklıkla gerçekleştiği 3 sektör olduğunu vurguluyor. Seyahat ve ticaret sektörlerinin yanı sıra medyadaki kötü niyetli bot varlığının da önemine dikkat çeken Tursun, bu botların saldırılar sonucu kazandığı fayda dışında veri toplayarak da siber güvenlik tehdidi oluşturduğunu belirtiyor.

 

A Noktasından B Noktasına Giderken Bot Saldırısına Uğramak Mümkün

 

Seyahat ve konaklama rezervasyonlarında gerçekleşen gelişmiş bot saldırısı oranı Statica’nın paylaştığı verilere göre global düzeyde 70’le ilk sıraya yerleşiyor.  Turizm sektörünün can damarlarından sayılan otellerin ve ulaşımın tehdit altında olduğuna dikkat çeken Gürsel Tursun, online satış kotasında bir türlü rezerve edilmeyen boş otel odalarının ya da satışı gerçekleşmeyen boş uçak ve otobüs koltuklarının arka planında döngü halinde çalışan ve zaman aşımları oluşturan kötü niyetli bot saldırısı olabileceğini belirtiyor. İşletmelere büyük kayıplar yaşatan bot saldırılarından korunmak için siber güvenlik çözümlerinin önemini hatırlatan Tursun, dolaylı olarak turizm sektörünü de etkileyen bu sorunun göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguluyor.

 

E-Ticaret Kötü Niyetli Botların Gözdesi Olmaya Devam Ediyor

 

Günlük yaşam pratiklerinin teknolojiye entegrasyonu sonrası Türkiye geneli işlem hacminde 69 oranında artış yakalayan e-ticaret kötü niyetli botların saldırısı altında olmaya devam ediyor. Web sitelerinde ve aplikasyonlarda API’leri hedef alan siber saldırılardaki artışa dikkat çeken Komtera Teknoloji Satış Direktörü Gürsel Tursun, yükselen bir trend yakalayan e-ticaret sektöründe kötü niyetli botların faaliyetlerini hatırlatıyor. Ödeme süreçlerindeki dolandırıcılıklardan, ürünlerin bulunduğu sayfalardaki verileri elde etmeye ve ana sayfaları hedef alan kaba kuvvet saldırısına (Brute Force) kadar geniş bir etki alanından söz eden Tursun, kimi zaman kimlik bilgilerinin doldurulma alanlarında otomatik saldırıların da gerçekleştiğini ekliyor. Bu saldırılardan e-ticaret şirketlerinin gelirlerinin büyük oranda etkilendiğini vurgulayan Tursun, siber güvenlik önlemlerinin ihmal edilmemesini öneriyor.

 

Medya Yayıncılarının Yanlış Karar Almalarına Neden Oluyorlar

 

Medya sektörünün reklam ve satış ortaklıkları için iyi niyetli botlardan faydalandığı biliniyor. Süreci yönetirken kirli bot trafiğini filtreleme işlemi ve pazarlama amacıyla kullanılan analitik araçlarının düzenlenmesi, karşılaşılan ana zorluk olarak görülüyor. Kötü niyetli bot aktivitelerine, kampanya analizlerini çarpıtmak, rakiplerin ve reklam platformlarının veri ve içerik kazıma (content scraping) yöntemine başvurması gibi süreçlerde rastlandığını belirten Gürsel Tursun, bot saldırılarının medya yayıncılarını yanlış veriler ışığında karar vermeye yönlendirdiğini ekliyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Huawei İnovasyon Haftası’nda 5.5G ekosistemi ve enerji verimliliği tartışıldı – Ulusal24.com

Huawei İnovasyon Haftası’nda 5.5G ekosistemi ve enerji verimliliği tartışıldı – Ulusal24.com

Huawei İnovasyon Haftası, bu yıl “Kazan-Kazan” temasıyla, 18-21 Temmuz tarihleri arasında Çin’in Shenzhen kentinde düzenlendi. Küresel mobil operatörler ve bilişim sektörü profesyonellerini bir araya getiren etkinlikte; 5.5G teknolojisi, enerji verimliliği çevreci teknolojilerle kalkınma, dijital dönüşüm ve dijital ekonomide ortak başarı, öne çıkan konular arasındaydı. 

 

Huawei İcra Direktörü ve Mobil Operatörlerden Sorumlu Başkanı Ryan Ding açılış konuşmasında, mevcut bilişim altyapısının enerji verimliliği anlamında iyileştirilmesinin, bilişim endüstrisinin gelişimi için kilit bir rol oynadığını söyledi. Ryan Ding, “Önümüzdeki beş ila on yıl içinde, gitgide artan veri trafiğinin neden olduğu karbon emisyonlarındaki artış, hassasiyetle ele alınması gereken küresel bir sorun haline gelecektir. Enerji verimliliğinin iyileştirilmesi ve yeşil teknolojilerin kullanılması, artan enerji tüketiminin yaratacağı sorunların çözümü için son derece önemlidir” dedi. 

 

Huawei Ağ Sistemleri Çözümleri Satış Pazarlama Grubu Başkanı Peng Song, etkinlik kapsamında gerçekleştirilen “Mobil Ağ Sistemleri Bulut Dönüşüm” panelinde, Huawei’in mobil operatör bulut sistemlerinin dönüşümü özelindeki planlarını aktardı. Peng Song şunları söyledi: “Telekomünikasyon endüstrisi bulut dönüşümünde kritik bir aşamaya geçti. Bu da birçok yeni fırsat ve zorluğu beraberinde getiriyor. Mobil operatörlerin 15’inin, 2023 yılının sonuna kadar, yüz milyarlarca dolarlık bir pazar genişliği sağlayacak, kapsamlı bir bulut stratejisi geliştirmesi ve bu stratejiyi hayata geçirmesi bekleniyor.”

 

Huawei Ağ Sistemleri Çözümleri Pazarlama Direktörü Dr. Philip Song ise yaptığı değerlendirmede; “Endüstrinin büyük oyuncuları olarak, birden fazla alanda inovasyon ve işbirliği için birlikte çalışmak, fikir birliği oluşturmak durumundayız. Bilişim sektöründe sıfır karbon hedefine ulaşmak ve daha gelişmiş bir küresel bilgi teknolojileri sektörünü yaratmak için, yenilikçi bir enerji verimliliği standardı oluşturmalıyız” dedi.

 

5.5G dönemi yaklaşıyor

 

Huawei, 2020’deki 11. Küresel Mobil Geniş Bant Forumu’nda ilk kez 5.5G teknolojisinden söz etmişti. Şirket, Nisan ayında gerçekleştirilen Huawei Küresel Analist Zirvesi’nde ise F5.5G (Sabit 5.5G) teknolojisinin getirilerini katılımcılarla paylaşmıştı. Bu dönemden itibaren sektör, bu alandaki yeni fikirlere ve yeni uygulamaların gelişimine tanıklık etti. Sanayi alanında da dijital dönüşüm büyük bir hız kazandı. Yapay zekanın kurumsal üretim süreçlerine tamamen entegre olması ile 5.5G’nin daha fazla öne çıkması ve nesnelerin interneti pazarının büyümesi bekleniyor. Makineler ve insanlar arasındaki işbirliğinin, özellikle karmaşık senaryolar söz konusu olduğunda daha fazla artması da yine beklentiler arasında. 

 

Huawei Yönetim Kurulu İcra Direktörü ve Bilişim Altyapısı Yönetim Kurulu Başkanı David Wang konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede; “2025’e baktığımızda, ağ servis gereksinimlerinin çeşitliliği ve büyüklüğü büyük ve yeni pazar potansiyeli yaratacak. Bu fırsatları mobil operatörler ve sektördeki iş ortaklarımızla değerlendirmek ve 5.5G’nin önünü açmaya yardımcı olacak yenilikleri keşfetmek için buradayız. Dijital teknolojilerdeki yeni gelişmelerin, gerçek zamanlı, ilgi çekici ve daha sürükleyici bir deneyimi desteklemesi ve kademeli olarak dünya çapında 10 Gbps’lik bir ağ deneyimini sunabilir hale getirmesi gerekiyor” dedi. 

 

Etkinlikte söz alan diğer konuşmacılar, ağ işletme ve bakım verimliliği, genel ağ verimliliği ve enerji ekipmanı verimliliğini ölçen tüm senaryolarda, kapsamlı bir endeks sistemine ihtiyaç duyulduğu konusunda ortak görüş bildirdi. Enerji tasarrufu ve dijital ekonominin gelişimine yönelik çalışmaların koordine edilmesi ve yeni bir bilişim altyapısının oluşturulmasına yönelik gereksinimler de etkinlikte ele alınan diğer konular arasındaydı.  

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Türk Telekom Selfy’den gençlere bol GB’lı tarifeler – Ulusal24.com

Türk Telekom Selfy’den gençlere bol GB’lı tarifeler – Ulusal24.com

Türk Telekom, gençler için yaz aylarına özel ‘Selfy Yeni Festival Tarifeleri’ni hayata geçiriyor. Türk Telekom’un gençlik markası Selfy ile yeni faturalı hat sahibi Türk Telekom müşterileri, 82 TL’den başlayan avantajlı fiyatlarla 20 GB’a kadar internet fırsatından yararlanabilirken, hediye GB kazanabiliyorlar. 

 

Var olduğu her alanda herkesi değerli hissettirmeyi misyon edinen Türk Telekom, gençlik markası Selfy ile ‘Selfy Yeni Festival Tarifeleri’ni hayata geçirdi. Gençler için yaz aylarına özel bol GB hediyeli tarifleri kapsayan kampanyalardan yeni hat sahibi olan, numara taşıyan ve faturasız hattan geçiş yapan Türk Telekom Selfy müşterileri 12 ay boyunca Türk Telekom’da kalma sözü vererek yararlanabiliyorlar. 

 

Selfy’de bol GB festivali 

 

‘Selfy Yeni Festival Tarifeleri’ kampanyası ile yeni Türk Telekom Selfy müşterileri, tüm tarifeler içerisinde 750 dakika ve 500 SMS’e sahip olacaklar.

 

Kampanya kapsamında, Selfy’li yeni Türk Telekom müşterileri ‘Selfy Yeni Festival 5’ tarifesiyle ayda 82 TL’ye 750 dakika, 500 SMS ve 5 GB cepten internetin yanı sıra ilk ay 10 GB hediye cepten internet kazanıyorlar. Ayrıca Selfy’lilere 5 GB Sil Süpür’den ve 5 GB sosyal medyada geçerli hediye cepten internet veriliyor. 

 

Selfy’li yeni Türk Telekom müşterileri ‘Selfy Yeni Festival 10’ tarifesiyle ayda 105 TL’ye 750 dakika, 500 SMS ve 10 GB cepten internet ile birlikte ilk ay 10 GB hediye cepten internet fırsatından yararlanıyorlar. Ayrıca ‘Selfy Yeni Festival 10’ tarifesindeki müşteriler, Sil Süpür’den 10 GB ve sosyal medyada geçerli 10 GB hediye cepten internete sahip oluyor.

 

‘Selfy Yeni Festival 20+’ tarifesine yeni gelen Türk Telekom müşterileri ise ayda 125 TL’ye 750 dakika, 500 SMS ve 20 GB cepten internet ile beraber ilk ay 20 GB hediye cepten internet kazanıyor. Kampanya kapsamında Türk Telekom, ‘Selfy Yeni Festival 20+’ tarifesine gelen gençlere 20 GB Sil Süpür’den ve 20 GB sosyal medyada geçerli hediye cepten internet veriyor. Selfy’li gençler 2023 yılı sonuna kadar ‘Selfy Yeni Festival Tarifeleri’ kampanyalarından faydalanabiliyorlar.

 

Kampanya kapsamında sosyal medya için verilen hediye GB’lar; Twitter, Youtube, Instagram ve Facebook’ta geçerli oluyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

OPPO UEFA ile İş Birliğini Duyurdu – Ulusal24.com

OPPO UEFA ile İş Birliğini Duyurdu – Ulusal24.com

OPPO, UEFA ile, arasında UEFA Şampiyonlar Ligi, UEFA Süper Kupa, UEFA Futsal Şampiyonlar Ligi Finalleri ve UEFA Gençlik Ligi Finalleri’nin bulunduğu turnuvaları kapsayan iki yıllık ortaklık anlaşması yaptı.

 

Dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO bugün, önümüzdeki iki sezonu kapsayan birçok turnuvada UEFA ile iş birliği yapacağını duyurdu. Turnuvalar arasında UEFA Şampiyonlar Ligi, UEFA Süper Kupa, UEFA Futsal Şampiyonlar Ligi Finalleri ve UEFA Gençlik Ligi Finalleri bulunuyor. 

 

Akıllı telefon devi, UEFA’nın lider futbol turnuvası Şampiyonlar Ligi’ne ortak olan ilk Çinli marka olacak. Bu kapsamda OPPO, sahada ve saha kenarlarında meydana gelen unutulmaz anları öne çıkarmak ve taraftarların 2022-23 ve 2023-24 turnuvalarının ilham veren anlarına tanık olmasına yardımcı olmak için UEFA ile yakın iş birliği içinde çalışacak.

 

UEFA Şampiyonlar Ligi’nin ‘En İyinin En İyisi / The Best of The Best’ sloganı, OPPO’nun mükemmelliği yakalama kararlılığını vurgulayan ‘İlham Yanı Başında / Inspiration Ahead’ mottosuyla uyum içinde.  

 

OPPO Küresel Pazarlama Başkanı William Liu ortaklıkla ilgili şunları söyledi: “UEFA ile birlikte çalışarak UEFA turnuvaları sırasında futbol taraftarlarına ilham verecek olmaktan heyecan duyuyoruz. OPPO olarak, hayatın zorluklarının üstesinden gelmemize yardımcı olacak inovasyonların gücüne inanıyoruz. UEFA’nın zorluklar karşısında mücadele etme arzusu da eklenince, bu sinerji kusursuz bir iş ortaklığına dönüşüyor.”

 

UEFA Pazarlama Direktörü Guy-Laurent Epstein ise “OPPO’yu dünyanın en büyük futbol kulübü turnuvası UEFA Şampiyonlar Ligi’nde ve UEFA sponsorları arasında görmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Mobil teknolojilerde küresel lider OPPO ile birlikte, dünyanın dört bir yanındaki futbol taraftarlarının birbiriyle iletişim kurmasına ve onlara ilham vermeye yönelik çabalarımızı güçlendirmeyi hedefliyoruz” dedi. 

 

Ortaklığın bir parçası olarak OPPO, kapsamlı stadyum pano reklamları, UEFA Şampiyonlar Ligi’nin internet sitesi ve sosyal medya hesapları dahil olmak üzere yayınların arka planlarında ve stadyumlarda yer alarak yüksek görünürlük elde edecek. Ayrıca OPPO, futbol taraftarlarına UEFA Şampiyonlar Ligi sezonu süresince saha kenarına inip OPPO akıllı telefonlarıyla önemli anları yakalama fırsatı sunacak. Maçlarda elde edilen ‘İlham Anı / Inspiration Moments’ içerikleri, UEFA’nın web sitesinde yer alacak olan OPPO galerisinde yayınlanacak.

 

Ayrıca OPPO’nun son teknoloji görüntüleme teknolojileri NPU MariSilicon X, Find ve Reno serisi gibi önde gelen akıllı telefon modelleri, kablosuz kulaklıklar, akıllı saat ve yakında duyurulacak IoT ürünleri de UEFA Şampiyonlar Ligi’ni deneyimlemede yeni yollar sunacak ve dünya çapındaki futbol taraftarlarına ilham verecek.

 

Yeni sponsorluk anlaşması, OPPO’nun mevcut spor ortaklıklarını güçlendiriyor ve spor yoluyla tüketicilere ilham vererek etkileşimi artırıyor. Wimbledon ve Roland Garros ile ortaklığının ikinci yılına giren OPPO, Uluslararası Kriket Konseyi’nin (ICC) de küresel bir ortağı. Uluslararası arenada birçok spor markasıyla ortaklıklar geliştiren OPPO, farklı bölge ve kültürlerdeki kullanıcılara ulaşıp küresel tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Yarı iletkenlerle “Yaşam için teknoloji”: Bosch, çip işine milyarlarca Euro daha yatırım yapıyor – Ulusal24.com

Yarı iletkenlerle “Yaşam için teknoloji”: Bosch, çip işine milyarlarca Euro daha yatırım yapıyor – Ulusal24.com

Mikroelektronik, Bosch’un tüm iş alanlarının başarısı için hayati öneme sahip

 

Bosch, 2026’ya kadar 3 milyar Euro yarı iletken işine, IPCEI kapsamındaki Mikroelektronik ve iletişim teknolojilerine yatırım yapacak.
Bosch Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Stefan Hartung: “Mikroelektronik gelecektir.”
Yeni çip geliştirme merkezleri Almanya Reutlingen ve Dresden’de yapım aşamasında.
 

Stuttgart ve Dresden, Almanya – Otomobiller ve e-Bikelardan ev aletlerine ve giyilebilir cihazlara kadar, yarı iletkenler tüm elektronik sistemlerin ayrılmaz bir parçasıdır. Yarı iletkenler, modern teknoloji dünyasını yönlendiren motorlardır. Bosch, yarı iletkenlerin artan önemini erken fark etti ve kendi yarı iletken işini güçlendirmek için milyarlarca Euro fazla daha yatırım yapacağını duyurdu. 2026 yılına kadar Bosch, mikroelektronik ve iletişim teknolojisine ilişkin IPCEI finansman programının bir parçası olarak yarı iletken işine 3 milyar Euro daha yatırım yapmayı planlıyor. Bosch Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Stefan Hartung Dresden’deki Bosch Teknoloji Günü 2022’de, “Mikroelektronik gelecektir ve Bosch işinin tüm alanlarının başarısı için hayati öneme sahiptir. Mikroelektronik sayesinde yarının mobilitesi, nesnelerin interneti ve Bosch’un ‘Yaşam için teknoloji’ olarak adlandırdığı teknolojinin ana anahtarına sahibiz.” dedi.

 

Bosch, bu yeni fonun bir parçası olarak 170 milyon Euro’yu aşan bir maliyetle Reutlingen ve Dresden’de iki yeni geliştirme merkezi inşa etmeyi planlıyor. Ayrıca şirket, Dresden’deki yonga plakası fabrikasında ekstra 3.000 metrekarelik temiz oda alanı yaratmak için gelecek yıl 250 milyon Euro daha harcayacak. Hartung, “Müşterilerimizin elde edecekleri faydayı gözeterek yarı iletkenlere yönelik talep için hazırlanıyoruz. Bizim için bu minyatür bileşenler, büyük iş anlamına geliyor.” dedi.

 

Avrupa’nın rekabet gücünü artırmak için mikroelektroniğe teşvik

Avrupa Çip Yasası çerçevesinde, Avrupa Birliği ve Alman Federal Hükümeti, Avrupa mikroelektronik sektörü için sağlam bir ekosistem geliştirmek üzere ek finansman sağlıyor. Hedef, 2030’a kadar Avrupa’nın küresel yarı iletken üretimini yüzde 10’dan yüzde 20’ye çıkararak ikiye katlamak. Mikroelektronik ve iletişim teknolojisi üzerine yeni başlatılan IPCEI, öncelikle araştırma ve inovasyonu teşvik etmeyi amaçlıyor. Hartung, “Avrupa, yarı iletken sektöründe kendi güçlü yönlerinden faydalanabilir ve bunu yapmalıdır. Her zamankinden daha fazla olacak şekilde hedef, Avrupa endüstrisinin özel ihtiyaçları için çip üretmek olmalıdır. Bu da sadece nano ölçeğin sadece alt kısmındaki çipler anlamına gelmiyor.” dedi. Örneğin, elektromobilite sektöründe kullanılan elektronik bileşenler, 40 ila 200 nanometre arasında proses boyutları gerektirir. Bosch yonga fabrikaları tam olarak bunun için tasarlanmıştır.

 

Dresden’de 300 milimetre çip üretiminde önemli artış

Mikroelektronik alanındaki bu yeni yatırım, Bosch için yeni inovasyon alanları da açıyor. Hartung, “İnovasyonda lider olmak, en küçük elektronik bileşenler olan yarı iletken çiplerle başlar.” dedi. Bosch’taki yeni inovasyon alanları arasında, bir aracın çevresini otonom sürüş esnasında 360 derecelik taramalarını gerçekleştirmek için kullandığı radar sensörleri gibi çip üzerinde yer alan sistemler bulunuyor. Şirket, şimdi bu tür bileşenleri geliştirerek onları daha küçük, daha akıllı ve daha ucuza üretmeye çalışacak. Bosch ayrıca, özellikle tüketim malları sektörü için kendi mikroelektromekanik sistemlerini (MEMS) daha da değiştirmek için çalışmalar gerçekleştiriyor. Şirket araştırmacılarının şu anda bu teknolojiyi geliştirmek için kullandıkları şeylerden biri, bir akıllı gözlüğün şakak kısmına yerleştirilebilecek kadar küçük olan yeni bir projeksiyon modülüdür. Hartung, “MEMS teknolojisinde pazardaki lider konumumuzu pekiştirmek için MEMS sensörlerimizi 300 milimetrelik yongalar üzerinde de üretmeyi planlıyoruz. Üretim, 2026 yılında başlayacak. Yeni yonga plakası fabrikamız bize üretimi ölçeklendirme fırsatı veriyor. Bu, tam olarak yararlanmayı planladığımız bir avantaj.” dedi.

 

Reutlingen fabrikasının silisyum karbür çiplerine büyük talep

Bosch’un bir diğer odak noktası ise yeni tip yarı iletkenlerin üretimidir. Örneğin Bosch, Reutlingen fabrikasında 2021’in sonundan bu yana seri silisyum karbür (SiC) çipleri üretiyor. Bunlar, çalışma aralıklarını yüzde 6’ya kadar artırmaya yardımcı oldukları elektrikli ve hibrit araçlar için gerekli olan güç elektroniğinde kullanılıyor. Güçlü pazar büyümesinin arkasında, yıllık yüzde 30 veya daha fazla oranlarla SiC çiplerine olan yüksek talep yer alıyor. Bu güç elektroniklerini daha uygun maliyetli ve daha verimli hale getirmek amacıyla Bosch, diğer çip türlerinin kullanımını da araştırıyor. Hartung, “Elektromobilite uygulamaları için galyum nitrür bazlı çiplerin geliştirilmesini de araştırıyoruz. Bu çipler, dizüstü bilgisayar ve akıllı telefon şarj cihazlarında zaten bulunuyor.” dedi. Araçlarda kullanılmadan önce, daha sağlam hale gelmeleri ve 1.200 volta kadar önemli ölçüde daha yüksek voltajlara dayanabilmeleri gerekecektir. Hartung sözlerine şöyle devam etti: “Bunun gibi zorlukların tümü Bosch mühendisleri için işin bir parçası. Mikroelektroniğe uzun süredir aşina olmamız ve otomobillerle ilgili süreçleri biliyor olmamız bizi güçlü kılıyor.”

 

Bosch, yarı iletken üretimi için kapasiteyi sistematik olarak genişletiyor

Bosch, son birkaç yılda yarı iletken işine birkaç yatırım yaptı. Bunun en iyi örneği, Haziran 2021’de Dresden’de açılan yonga fabrikasıdır. 1 milyar Euro ile şirket tarihindeki en büyük yatırımdır. Reutlingen’deki yarı iletken merkezi de sistematik olarak genişletiliyor: Bosch, şimdi ve 2025 arasında, üretim kapasitesinin genişletilmesi ve mevcut fabrika alanının yeni temiz oda alanına dönüştürülmesi için yaklaşık 400 milyon Euro daha yatırım yapacak. Buna Reutlingen’de ek olarak 3.600 metrekarelik ultramodern temiz oda alanı yaratacak yeni bir uzantının inşası da dahildir. Sonuç olarak, Reutlingen’deki temiz oda alanı, şu anda yaklaşık 35.000 metrekareden 2025’in sonunda 44.000 metrekarenin üzerine çıkacak.

 

Uzmanlık ve uluslararası bir ağ, sürekli başarıyı garanti eder

Bosch, yarı iletkenlerin geliştirilmesi ve üretiminde otomotiv sektörünün lider şirketidir. Bu çipler sadece otomotiv uygulamalarında değil, tüketim malları sektöründe de kullanılmaktadır. Bosch, 60 yılı aşkın süredir bu alanda faaliyet gösteriyor. Örneğin, Reutlingen’deki Bosch yarı iletken fabrikası, son 50 yıldır 150 ve 200 milimetrelik yonga plakalarına dayalı çipler üretiyor. Şirketin Dresden tesisinde, 2021’de 300 milimetrelik yonga plakası bazında çip üretimi başladı. Reutlingen ve Dresden’de üretilen yarı iletkenler arasında uygulamaya özel entegre devreleri (ASIC’ler), mikroelektromekanik sistem (MEMS) sensörleri ve güç yarı iletkenleri yer alıyor. Bosch ayrıca Penang, Malezya’da yarı iletkenler için yeni bir test merkezi kuruyor. 2023’ten itibaren merkez, bitmiş yarı iletken çipleri ve sensörleri test edecek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Türkiye’de 2022’nin İlk Yarısında Siber Saldırılar Yarım Milyonu Aştı – Ulusal24.com

Türkiye’de 2022’nin İlk Yarısında Siber Saldırılar Yarım Milyonu Aştı – Ulusal24.com

TÜRKİYE’DEKİ SİBER SALDIRILAR YAKLAŞIK 2,5 KAT ARTIŞ GÖSTERDİ 

 

Türkiye’de 2022’nin ilk yarısında gerçekleşen kötü amaçlı yazılım saldırıları, geçen yılın ilk yarısına göre ikiye katlandı. WatchGuard Tehdit Laboratuvarı’ndan elde edilen verilere göre Türkiye’de yılın ilk altı ayında 649.349 adet kötü amaçlı yazılım saldırısı olduğunu aktaran WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, saldırıların saatte 151 adet olarak gerçekleştiğini eklerken yaşanan bu artışla beraber siber güvenliğe daha çok özen gösterilme zamanının geldiğine dikkat çekiyor.

 

Siber saldırıların sayısı ve kapsamı her yıl artışını sürdürüyor. Dünyanın internete entegrasyonu, siber saldırılar için daha elverişli ortam yaratırken saldırıların hedef alanını genişletiyor. WatchGuard Tehdit Laboratuvarı’nda toplanan verilere göre, Türkiye’de gerçekleşen kötü amaçlı yazılım saldırısı sayısı 2022 Haziran ayı sonu itibarıyla 649.349 ile yarım milyonu aştı. 2021 yılının ilk 6 ayında ise yine WatchGuard Tehdit Laboratuvarı tarafından kötü amaçlı yazılımların sayısı Türkiye özelinde 288.445 olarak açıklanmıştı. Türkiye geneli için 2022 saldırı verisinin, kaydedilen en yüksek siber saldırı sayısı olduğunu belirten WatchGuard Türkiye Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, dijital bilginin birikmesiyle saldırı tehlikesinin artışına dikkat çekiyor.

 

Her Dakika 3 Siber Saldırı Gerçekleşiyor

 

WatchGuard Tehdit Merkezi’ne UTM cihazı Firebox’lardan gelen veriler ışığında hazırlanan rapora göre, Ocak ve Haziran ayları arasında Türkiye geneli her gün 3.628, her saat 151, her dakika ise 3 kötü amaçlı yazılım saldırısı gerçekleşti. Saldırı türlerinden en çok tercih edilenlerin Gen:Variant ve Exploit olduğunu aktaran Yusuf Evmez siber güvenlik alt yapılarını hedef alan kötü amaçlı yazılım türlerinin her sene çeşitlenerek güçlendiğine dikkat çekiyor.

 

Sıfırıncı Gün Saldırıları 5 Oranında 

 

2022 Haziran ayı sonu itibarıyla 649.349 sayısına ulaşan kötü amaçlı yazılım saldırılarının 5’ini sıfırıncı gün (zero-day) saldırıları oluşturuyor. Oranın az olmasından dolayı göz ardı edilmemesi gerektiğini özellikle vurgulayan WatchGuard Türkiye Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, henüz şirketler fark etmeden saldırı işlemini gerçekleştirerek arkalarında iz bırakmadıkları için kötü amaçlı yazılım saldırılarının en tehlikelisi olduğunu belirtirken bu saldırılardan korunmak için gelenekselleşmiş yöntemler yerine daha karmaşık ve sağlam güvenlik önlemlerinin tercih edilmesi gerektiğini aktarıyor.

 

Ağ Güvenlik Saldırıları Hackerlerin Gündeminden Düşmüyor

 

Teknolojik entegrasyon süreci sonrası şirketler verilerini ağlarda tutmayı tercih ederken hackerler ağlarda bulunan verileri elde etmek için fırsat kollamaya devam ediyor. WatchGuard Tehdit Laboratuvarı verilerine göre Türkiye’de bu yılın ilk 6 ayında 4.551 adet ağ güvenlik saldırısı gerçekleşti. WatchGuard Türkiye Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, geçen sene bu sayının 31.613 olmasına dikkat çekerken, sonuçlarda iyileşme olduğunu ancak güvenlik tehlikesinin sürdüğünü belirtiyor. Ağ güvenlik saldırı türleri arasında en çok “FILE Invalid XML version-2” olduğunu ekleyen Evmez, siber suçluların ağ güvenlik şifrelerini çözmeyi hedefleyerek veriler için tehdit oluşturmaya devam ettiğini vurguluyor.

 

Çok Faktörlü Kimlik Doğrulama Çözümleri Güvenlik için Elzem 

 

Türkiye’de 2022 verileriyle her gün 25, her saat 1 ağ güvenlik saldırısı gerçekleşiyor. WatchGuard Türkiye Yunanistan Satış Mühendisi Alper Onarangil, ağ güvenlik saldırılarında Dark Web üzerinden şifre veri tabanlarına kolay ulaşılmasının nedenini zayıf şifre oluşturulması olarak belirtiyor. Karmaşık ve güvenli olması için üzerinde düşünülmüş şifrelerin tercih edilmesi, şirketler ve bireysel kullanıcılar için güvenliğin ilk adımı sayılıyor. Çok faktörlü kimlik doğrulama çözümleri sayesinde oluşabilecek riskleri düşük seviyeye çekmenin önemini belirten Onarangil, AuthPoint kimlik doğrulama çözümlerinin, saldırıya uğrayan verilerin Dark Web üzerinden satışa sunulması halinde hızlı uyarı sisteminin devreye girdiğini ve hesapların güvende tutulması için faydalı olduğunu hatırlatıyor.

 

WatchGuard’ın Türkiye özelinde yılın ilk 6 ayı için gerçekleştirdiği araştırma raporundaki bulgular, WatchGuard Threat Lab’ın araştırma çabalarını desteklemek için verileri paylaşmayı seçen aktif WatchGuard cihazlarından alınan anonim Firebox Feed verilerine dayanmaktadır.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Kart bilgilerini korumanın sekiz yolu – Ulusal24.com

Kart bilgilerini korumanın sekiz yolu – Ulusal24.com

Siber suç ekonomisinin yıllık değeri her yıl artarak büyüyor. Siber güvenlik şirketi  ESET yasa dışı yollarla ele geçirilen yaklaşık 24 milyar kullanıcı adı ve parolanın dolaşımda olduğunu paylaştı. 

 

 

Dolandırıcılar kredi kartlarına ait bilgileri hem kullanmak hem de bu bilgileri satmak için kullanıcıları kandırmaya çalışıyorlar. ESET uzmanları artarak büyüyen bu sorun ile ilgili olarak, kullanıcılara kredi kartı bilgilerinin nasıl korunacağına ilişkin önerilerde bulundu.

 

Tetikte olun: İstenmeyen e-postalara hiçbir zaman cevap vermeyin, bu e-postalardaki bağlantılara tıklamayın veya bunların eklerini açmayın. Gizli tuzak içeren kötü amaçlı bir yazılım olabilirler veya sizi bilgilerinizi girmeye teşvik eden ve meşru görünen kimlik avı sayfalarına yönlendirebilirler.
Telefonun diğer ucundaki kişi ikna edici gelse bile telefon üzerinden hiçbir bilginizi vermeyin. Nereden aradıklarını sorun ve ardından teyit amacıyla o kurumu arayın. Ancak teyit için size kendi verdikleri iletişim numarasını da aramayın.
Bir sanal özel ağ kullanmadan halka açık Wi-Fi bağlantılarından internete girmeyin. Girmeniz gerekiyorsa da bu bağlantıları kullanırken kart bilgilerinizi girmenizi gerektiren online alışveriş gibi işlemler yapmayın.
Size bir sonraki ziyaretlerinizde zaman kazandıracak olsa da online alışveriş sitelerinde ve diğer sitelerde kart bilgilerinizi kaydetmeyin. Bu durum, o şirketin verileri ihlal edilirse ya da hesabınız ele geçirilirse kart bilgilerinizin çalınma ihtimalini azaltacaktır.
Tüm dizüstü bilgisayarlarınıza ve (telefon ve tablet vb. gibi) araçlarınıza saygın bir güvenlik sağlayıcısından kimlik avı korumasını da içeren bir antivirüs programını indirin.
Tüm hassas hesaplarınızda iki faktörlü kimlik doğrulamasını kullanın. Bu durum, çalınan/kimlik avı ile ele geçirilen şifrelerle bilgisayar korsanlarının hesaplarınızı kırıp açma ihtimallerini azaltır.
Sadece meşru pazar yerlerinde yer alan (Apple App Store ve Google Play) uygulamaları indirin.
Online alışveriş yapıyorsanız sadece HTTPS kullanan (URL’nin yanındaki tarayıcı adres çubuğunda bir kilit işareti olan) internet sitelerini tercih edin. Bu, verilerin ele geçirilme ihtimalinin daha düşük olduğu anlamına gelir.

 

 

Tüm banka ve kart hesaplarınıza dikkat etmek de iyi bir yöntem. Herhangi bir şüpheli işlem tespit ederseniz bu durumu hemen banka/kart hizmet sağlayıcınızın dolandırıcılık ekibine bildirin. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Doğan Holding ile lider teknoloji üreticisi Karel ortaklık imzalarını attı – Ulusal24.com

Doğan Holding ile lider teknoloji üreticisi Karel ortaklık imzalarını attı – Ulusal24.com

Doğan Holding ile ülkenin önde gelen teknoloji üreticisi şirketlerinden Karel arasında hisse devir işlemleri, resmi işlemlerin sonuçlanmasının ardından gerçekleşti. Karşılıklı atılan imzalarla Doğan Holding, teknoloji şirketi Karel’in 40’ına ortak oldu.

 

Değer odaklı, öncü ve sürdürülebilir bir yatırım holding perspektifi ile yedi farklı sektörde faaliyet gösteren Doğan Holding, katma değerli alanlara odaklanarak hem grup hem de ülke ekonomisi için fayda yaratan, potansiyeli yüksek ve gelecek vaat eden yeni yatırımlarla büyüme devam ediyor. Doğan Holding, Mart sonunda yatırım stratejisi paralelinde Türkiye’nin lider teknoloji üreticisi şirketleri arasında yer alan Karel ile ortaklık anlaşmasına varmış ve hisse devri için resmi işlemleri başlatmıştı.  Yasal süreci tamamlayan Doğan Holding, doğrudan bağlı ortaklığı Öncü Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş. aracılığı ile toplam 842.715.846,24 Türk Lirası bedelle Karel Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin 40 oranında hissesine sahip olarak, yatırımlarına bir yenisini daha ekledi.

 

Karel, 1986 yılında Tunaoğlu Ailesi tarafından Ankara’da kuruldu. Odağında teknoloji­ olan beş önemli faal­iyet alanında hizmet veren Karel; bulut tabanlı iletişim ve nesnelerin internetini kapsayan telekom çözümleri, savunma sanayi iletişim çözümleri, telekom altyapı projeleri, otomotiv elektroniği ve elektronik kart üretimiyle alanında lider olan bir teknoloji üreticisi firması. Yaklaşık 3 bin 500 çalışanıyla Ar-Ge’den tasarıma, üretimden satış sonrası hizmetlere kadar tüm süreçleri yürüten Karel, dünya standartlarında bir Ar-Ge ve üretim yeteneğine sahip. 

 

Çağlar Göğüş: “Endüstrinin ve iletişimin dijitalleşmesine büyük önem veriyoruz”

 

Doğan Holding CEO’su Çağlar Göğüş yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Teknoloji yatırımları Türkiye için çok önemli bir fırsat. Bu nedenle Türkiye’nin lider teknoloji üreticisi firmaları arasında yer alan, elektronik ve iletişim alanlarında uzman Karel ile ortaklığımızdan büyük heyecan duyuyoruz. Ülkemizde endüstrinin ve iletişimin dijitalleşmesine büyük önem veriyor ve bu konuda öncü konumda olmak istiyoruz. Özellikle yenilenebilir enerji, sanayi, teknoloji ve mobilite alanlarında büyümeyi hedefliyoruz. Geleceğin işlerine yatırım yapıyor, hızlı ve emin adımlarla büyüyoruz.”

 

Yaman Tunaoğlu: “Bu ortaklığın sağlayacağı dinamizm, hem Doğan Holding’e, hem Karel’e hem de ülkemize büyük katma değer yaratacak”

 

Karel Teknik Murahhas Üyesi Yaman Tunaoğlu ise bu ortaklığa ilişkin düşüncelerini şöyle dile getirdi: “Ülkeler değişen dünyada etkin rol almak için teknolojide söz sahibi olma yarışında. Biz ülkemizin bu konudaki potansiyeline hep inandık. Karel olarak kurulduğumuz günden beri, 36 yılda önemli başarılar elde ettik. Bu gurur hem Karel hem de ülkemizin. Bugün teknolojide iletişim, sayısal dönüşüm ve elektronik alanlarında çok önemli global fırsatlar bulunuyor. Doğan Holding ile yaptığımız güç birliği ile bundan sonra da büyümeye ve gelişmeye hızlanarak devam edeceğiz.

 

Önümüzde Karel’in küresel bir değer haline gelmesi ve sürdürülebilir büyüme hedefleri var. Bugün değerli bir müşteri portföyüne sahibiz. Alanımızda lider olmanın getirdiği tecrübe ve bilgi birikiminin yanı sıra, Türkiye’nin en önemli teknoloji Ar-Ge’si ve elektronik üretim tesislerinden birine sahibiz. Gelecek vizyonumuza paralel, bu alanlardaki yatırımlarımıza hızla devam edeceğiz. İletişim, savunma sanayi çözümleri, proje çözümleri ve otomotiv elektroniği alanlarındaki her faaliyet kolumuzu geliştirerek sürdüreceğiz. Bu ortaklığın sağlayacağı dinamizmin hem Doğan Holding’e hem Karel’ e hem de ülkemize büyük katma değer yaratacağını bilerek, gelecek için büyük heyecan duyuyoruz.”  

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Santa Farma İlaç ve Teknolojide Kadın Derneği 100 Kadını Geleceğe Hazırlıyor – Ulusal24.com

Santa Farma İlaç ve Teknolojide Kadın Derneği 100 Kadını Geleceğe Hazırlıyor – Ulusal24.com

Santa Farma İlaç şirketi ile Teknolojide Kadın Derneği (Wtech) tarafından; ‘’Sağlığın Dönüştüren Kadınları” projesi kapsamında, üniversitelerde ve meslek yüksekokullarında Bilim, Teknoloji, Mühendislik, Matematik ve Bilişim Teknolojileri bölümlerinin son sınıflarında okuyan veya yeni mezun olmuş 100 genç kadına, ücretsiz Pazarlama ve Satış Teknolojileri, İş Analistliği ve Gamification (Oyunlaştırma) eğitimleri verilecek.  

 

Haziran ayında başlayacak proje, Teknolojide Kadın Derneği tarafından verilecek üç eğitim sınıfından ve Santa Farma İlaç Şirketi yöneticilerinin vereceği mentorluk desteğinden oluşacaktır. 1 yıl içinde tamamlanacak eğitim programı sonunda, eğitime katılanlara dijital sertifika verilecek ve ayrıca sağlık sektöründe staj ve istihdamda öncelik imkanı tanınacak. 

 

 “İLAÇ SEKTÖRÜNDE DAHA ÇOK VE DAHA DONANIMLI YÖNETİCİ KADIN”

 Santa Farma İlaç Şirketi, İnsan Kaynakları Direktörü Sema Yetkiner, “Küreselleşme, iklim ve demografik değişimler, teknolojik gelişme ve dijital dönüşüm tüm ülkelerin sosyo ekonomik alt yapılarını etkilemekte ve değiştirmektedir. Bu değişim ve dönüşümden iş dünyası da payını almakta ve bugüne kadar doğru bilinen ezberler geçerliliğini yitirmektedir. İş dünyasının ve eğitim kurumlarının hızını sürekli arttıran teknolojik gelişime ve dijital dönüşüme ayak uydurmaları giderek zorlaşmaktadır. Ayrıca pandeminin iş dünyasında dijitalleşmeyi ve otomasyonu hızlandırdığı net bir şekilde görülmüştür. İş dünyası çevik kalarak sürekliliğini korumak için dijital teknolojinin tüm imkanlarını kullanmak zorunda kalmıştır. Sonuçta tüm ülkelerde ciddi boyutlara varan beceri açığı ortaya çıkmaya başlamıştır. Ve bu beceri açığı, şirketlerin ve ekonomilerin büyüme potansiyelini de etkileyen mega trend haline gelmiştir. Dolayısı ile alınan temel mesleki eğitimin yanında, iş başında ve yaşam boyu öğrenme gerekliliği, iş hayatının gündeminde önemli bir yere oturmuştur.  

 

Bu ciddi oluşum karşısında, toplumların, tüm eğitim kurumlarının, işveren ve işçi kuruluşları ile akademik kuruluşların birlikte ve koordineli olarak çalışmaları gerektiği ortaya çıkmış ve sosyal taraflarca ortak payda olarak kabul edilmiştir. İş dünyasındaki bu gibi eğilimler kadın çalışanları biraz daha fazla etkilemektedir. İşte tüm bu değişimleri yakından izleyip değerlendiren Santa Farma, kendi bünyesinde müdür ve üstü kadın yönetici oranını 50 ‘ye çıkarmayı başarmış ve bu konuda öncülük yapmayı bir toplumsal sorumluluk projesi olarak benimsemiştir. Bu ve benzeri projelerle, ülkemizde ve ilaç sektöründe kadın istihdamının ve kadın yönetici oranının yükselmesine katkıda bulunmayı amaçladığımızı kamuoyuna duyurmak istiyoruz ‘’dedi.

 

Teknolojide Kadın Derneği Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Zehra Öney, “Teknoloji, her sektörde olduğu gibi hayatımızda büyük yer kaplayan sağlık sektöründe de ön plana çıkıyor. Özellikle pandemi ile birlikte online sağlık hizmetleri müşteri gereksinimi tarafında var olan ihtiyacı gözler önüne serdi ve bu alandaki çalışmaların yapay zeka ve makine öğrenimi teknikleri ile daha da ileriye taşınması gerektiğini tüm dünyaya gösterdi. TÜİK Sağlık Harcamaları İstatistiklerine göre 2020 yılında sağlık harcamaları 24,3 arttı. Bu durum ile sağlık hizmeti sağlayıcılarının neredeyse 80’inin önümüzdeki on yıl içinde sağlık BT’sine yatırımlarını artırması bekleniyor. İnternet ağına bağlı akıllı ilk yardım sistemleri ile sağlık hizmetleri artık robotik alana kayıyor. IoMT cihazları gibi uzaktan hasta izleme teknolojileri, Oculus Rift ve HTC Vive’ın da kullanıma sunulmasıyla tıp eğitimi alanında sanal gerçeklikte ön plana çıkıyor. Özellikle sağlık bilişim pazarının büyümeye devam edecek olması, bizleri bu alandaki nitelikli uzman insan kaynağını yetiştirmeye yönlendiriyor. Bu sebeple sağlıkta lider kurumlardan Santa Farma İlaç, Teknolojide Kadın Derneği ile iş birliği yaparak sağlık alanını kariyer olarak seçecek 100 kadının teknoloji alanında uzmanlaşması ve güçlenmesi için Sağlığın Dönüştüren Kadınları projesini düzenliyor. Birlikte sağlıkta lider kadınları teknoloji bilgisi ile güçlendirecek ve yetiştireceğiz. Teknoloji üreten insan çeşitliliğini artırmak için başlattığımız bu projenin özellikle gittikçe gelişen sağlık sektöründe kadının gelişimine, istihdamına ve bu sayede de Türkiye ekonomisine güçlü katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Kariyerini teknoloji ile bir adım ileriye taşımak isteyenleri, sağlık sektöründe de kariyer fırsatı yakalamak isteyenleri ücretsiz vereceğimiz bu eğitimlere davet ediyoruz.” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com