Samsung’un bu modellerini kullananlar dikkat: Güvenlik açığı var, telefonunuzu ele geçirebilirler – Teknoloji

Samsung’un bu modellerini kullananlar dikkat: Güvenlik açığı var, telefonunuzu ele geçirebilirler – Teknoloji

Samsung kullanıcılarına yönelik Google’dan kritik güvenlik açığı uyarısı geldi. Google’ın bildirdiğine göre; Samsung’un modemlerinde 18 güvenlik açığı bulundu ve bunlardan dördü, bilgisayar korsanlarının yalnızca telefon numarasıyla telefonu ele geçirmelerini sağıyor.Google’ın güvenlik araştırmaları yapan ekibi Project Zero, Pixel 6, Pixel 7 gibi cihazlara ve Galaxy S22 ve A53’ün bazı modellerine güç sağlayan Samsung modemlerde son derece önemli sorunlar buldu.Ekibin yayınladığı blog gönderisine göre, çeşitli Exynos modemler, kullanıcının telefon numarası dışında herhangi bir şeye ihtiyaç duyulmadan telefonu uzaktan ele geçirilmesine neden oluyor.BU CİHAZLARI KULLANANLAR DİKKAT: RİSK ALTINDAKİ CİHAZLARGoogle, Pixels için mart güvenlik güncellemesinin sorunu düzeltmesi gerektiğini söylüyor. Araştırmacılar, aşağıdaki cihazların risk altında olabileceğine inandıklarını söylüyor:Galaxy S22, M33, M13, M12, A71, A53, A33, A21, A13, A12 ve A04,
Vivo serisinden S16, S15, S6, X70, X60 ve X30,
Exynos W920 yonga setini kullanan giyilebilir cihazlar,
Exynos Auto T5123 yonga setini kullanan tüm araçlarNE YAPMAK GEREKİR?Google’ın alarm verdiği araçlardan birine sahip olunması halinde kullanıcıların kendilerini koruması için basit bir yöntem öneriliyor. Tehlikeyi ortaya çıkaran Project Zero ekibi, kullanıcılara cihazlarındaki Wi-Fi aramasını kapatmalarını tavsiye ediyor.Project Zero ekibini endişelendiren bir diğer konu ise Samsung’un bu hata karşısında hâlâ bir yama yayınlamamış olması.

Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

KT Portföy’den batarya teknolojileri alanında faaliyet gösteren Ni-CAT’a yatırım

KT Portföy’den batarya teknolojileri alanında faaliyet gösteren Ni-CAT’a yatırım

Elektrikli araç bataryaları için yapay zekâ ile geliştirilmiş nikel tabanlı yeni nesil katot malzemesi üretim çözümleri tasarlayan Ni-Cat, KT Porföy’ün yönettiği Lonca GSYF ve eş yatırımcılardan aldığı destekle, daha önce kurduğu pilot üretim tesisini fabrikaya dönüştürüyor. 

Teknopark İzmir’de faaliyet gösteren Ni-CAT, 2021 yılında melek yatırımcılardan aldığı yatırımla hızlandırdığı faaliyetlerine, Kuveyt Türk’ün yüzde 100 iştiraki KT Portföy’ün kurucusu ve yöneticisi olduğu Lonca GSYF ve diğer eş yatırımcılardan aldığı yeni yatırımla, Li-ion bataryalarda kullanılacak katot malzemeleri üretimi için çalışmalarına devam ediyor. Şirket, kurduğu pilot tesiste yıllık 3 ton üretim kapasitesine ulaşarak ilk ihracatını ABD merkezli müşterisine yaptı. Ni-CAT, son olarak Avrupa İnovasyon Konseyi’nin (EIC) hızlandırma programına sunduğu projesiyle “Seal of Excellence” (mükemmellik mührü) almaya hak kazandı. Ni-CAT, Lonca GSYF ve eş yatırımcılardan aldığı destekle, kurduğu pilot üretim tesisini fabrikaya dönüştürüyor. 

Ni-CAT, yapay zekâ destekli sentez yöntemini kullanarak sunduğu çözümle, katot malzemelerinin iyileştirilmesi ve yeni formülasyonların geliştirilmesi sürecini kısaltmayı hedefliyor. Bu amaçla kendi veri havuzunu oluşturan Ni-CAT, yapay zekânın önereceği yöntemlerle müşterilerinin sipariş ettiği en uygun formülasyonu üretmeyi amaçlıyor. Talebe göre yüksek performanslı, uygun maliyetli ve dayanıklı ürün üretimine yönelik formülasyon alternatiflerini hızlı ve uygun fiyatla sunabilmesi Ni-CAT’ın tercih edilmesinde önemli rol oynuyor.

“Üretimi artırmak için fabrika fizibilite çalışmalarına başladık”

Ni-CAT Kurucu Ortağı Emre Yusuf Göl, “2018 yılında akademik faaliyet olarak başlattığımız nikel tabanlı yeni nesil katot malzemeleri geliştirme çalışmasını resmileştirerek Engin Karabudak ve Ahmet Aytekin ile 2020 yılında Ni-CAT şirketini kurduk. Geçen zaman içerisinde, elektrikli araçlara geçişin kolaylaştırılması ve yeni nesil enerji depolama sistemlerinde kullanılması amacıyla Li-iyon bataryalar için yüksek nikel içerikli katot malzemelerinin Ar&Ge ve üretimi konusunda yoğun bir çalışmada bulunduk. Güncel küresel gelişmeler, katot malzemesi tedarikçisi ve üreticisi pozisyonunda olmanın hem ulusal hem uluslararası alanda büyük önem taşıyacağını net bir şekilde gösteriyor. Sürdürülebilir mobilite alanında gelişen teknolojiler genelde elektrik enerjisi temelli olarak ilerliyor ancak elektrikli araçlara geçiş piyasanın beklediği hızda gerçekleşmiyor. Burada en önemli kısıtlama bataryaların performansı ve maliyetleriyle alakalı. Bu iki kriteri belirleyen ise katot malzemeleri. Bir elektrikli aracın maliyetinin %50’den fazlasını batarya maliyeti oluşturmaktadır. Batarya maliyetinin %50’den fazlasını ise katot malzemeleri oluşturuyor. Katot malzemeleri batarya performansını doğrudan etkilediğinden dolayı katot üretim yöntemi önem arz ediyor. Burada firmamız Ni-CAT’i farklı kılan unsur, müşterilerinin ihtiyacına yönelik, tailor made, yeni katot malzemelerinin üretimini hızlı bir şekilde gerçekleştirebilecek donanıma ve birikime sahip olmasıdır. Ayrıca alınan yatırım sonrasında, gelişmiş analiz cihazlarını satın alarak tam kapsamlı pil prototipleme ve test merkezini de kurduk. Ayrıca hedeflerimiz doğrultusunda üretim kapasitesini artırmak amacıyla fabrika fizibilite çalışmalarına başladık” dedi. 

“Geleceğin teknolojilerine yatırım yapmaya devam edeceğiz”

KT Portföy Genel Müdürü Hamit Kütük ise “TOGG ile Türkiye gündemine giren elektrikli araç teknolojilerinin birçok açıdan sürdürülebilir ulaşımın yeni yöntemi olacağını düşünüyoruz. Araba yerine akıllı cihaz olarak isimlendirilmeye başlanan ulaşım çözümleri için menzil halen geliştirilmesi gereken en önemli konu. Bu araçlarda batarya en büyük maliyet unsuru olarak öne çıkıyor. Bu maliyetleri aşağı çekebilecek ve performansı artırabilecek bataryalar geliştirebilenler yarışta öne çıkacak. Stratejik açıdan önemli gördüğümüz bu alanda Ni-CAT, yetkin kadrosu ve etkili çözümleriyle hem müşterilerine hem de ülkemize büyük katkı sağlıyor. KT Portföy olarak sürdürülebilirlik alanında faaliyet gösteren Ni-CAT gibi geleceğin teknolojilerine yatırım yapmaya devam edeceğiz” ifadesini kullandı.  

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Elektrikli otomobil dönüşümü Bornova’dan başlıyor

Elektrikli otomobil dönüşümü Bornova’dan başlıyor

Bornova’da sanayi sitesi esnafının elektrikli otomobillerin bakım ve onarımını yapabilecek duruma getirilmesini sağlamak için eğitim projesi başlatılıyor. Türkiye’de sayıları hızla artan elektrikli araçlara verilecek servis hizmetlerinde sanayi sitesi esnafının da yer alabilmesi için eğitim alanı oluşturulması konusunda fikir alışverişi yapıldı. 3. Sanayi Sitesi Ar-Ge Merkezi’nde düzenlenen toplantıya Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ’un yanı sıra İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu, İzmir Ticaret Odası Meclis ve Otomotiv Komitesi Üyesi Kenan Altınuşak, İzmir Oto Tamircileri Odası Başkanı Necdet Heppekcan, Bornova Oto Tamircileri Odası Başkanı Bülent İşçi katıldı.

Elektrikli otomobillerin bakım onarımının sanayi sitesi esnafı tarafından yapılabilmesi için eğitim altyapısının önemine vurgu yapılan toplantıda Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ, elektrikli araçların bataryalarının kalpağı alan ve 2.5 saatlik şarj süresinin kitlesel kullanımı geciktiren unsurlar olduğunu belirtti. Başkan İduğ Çin’de sadece 2022 yılında 110 yeni elektrikli otomobil markasının kurulduğunu hatırlatarak, “Elektrikli otomobille ilgili yapılan her türlü hazırlık ve eğitim bu nedenle çok önemli. Bornova Belediyesi olarak eğitimli işgücünün artması için elimizden gelen desteği vermeye hazırız” dedi.

İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu da yeni nesil elektrikli araçların tamirini yapabilecek elemanların yetişmesini sağlayacak eğitimlerin İzmir’de verilmesini amaçladıklarını söyledi. Bu yeni projeyi İzmir’in bütün sanayi sitelerinden elektrikli araçların tamir ve bakımı ile ilgilenenlerin sahipleneceği bir noktaya taşımak istediklerini söyleyen Mutlu, “Daha önce şu an içinde bulunduğumuz 3. Sanayi Sitesi Ar-Ge Merkezi’nden 52 ilden gelenlere eğitim verdik. Üzerinde çalıştığımız bu yeni projede Türkiye’de bir ilk olacak” diye konuştu.

Elektrikli araçların bakım ve onarımları ile ilgili teknik gerekliliklerin ve fiziki şartlarla ilgili kriterlerin ele alındığı toplantıda, eğitim alanının faaliyete başlamasıyla ilgili hazırlıkların hızlandırılmasına karar verildi.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Akıllı telefonla enerji tasarrufu olur mu?

Akıllı telefonla enerji tasarrufu olur mu?

Enerji Verimliliği Haftası’nda tüm gün yanımızda taşıdığımız akıllı telefonlarla da enerji tasarrufu yapmak mümkün. Türkiye’nin yenilenebilir enerji ve enerji teknolojileri markası YEO’ya göre alınacak basit önlemlerle milyonlarca akıllı telefon sahibi daha temiz daha yaşanabilir bir dünyaya katkı sunabilir

Günümüz dünyasında akıllı telefonlar modern yaşamın ayrılmaz bir parçası olarak tüm gün enerji tüketiyor. Mesajlaşmaktan yemek siparişine, fotoğraftan haritalara kadar neredeyse her şey için onları kullanıyoruz. Peki küçük önlemlerle akıllı telefonlarda enerji tasarrufu yapılabilir mi? Günde 10W yani tasarruflu bir ampül kadar enerji tüketen akıllı telefonlarla bu mümkün mü? Dünyada 5 milyar, Türkiye’de ise 55 milyon akıllı telefon bulunduğunu düşününce evet. Sadece ışıkları söndürmek yerine yılın tamamında akıllı telefonlarda enerji tasarrufu yapmak daha yaşanabilir bir dünya için önemli bir adım olabilir.

Türkiye’nin önde gelen enerji teknolojileri ve mühendislik şirketlerinden YEO Teknoloji, Enerji Verimliliği Haftası’nda herkesi sürdürülebilir bir dünya için verimliliğe davet ediyor. ‘Bizce Mümkün’ mottosuyla daha yaşanılabilir bir dünya için çalışan YEO’ya göre aşağıdaki bazı ayar ve önerilerle herkes enerji tasarrufu yapabilir. Böylece daha yeşil bir dünyaya yaklaşmak mümkün olabilir:

Güç tasarrufu ayarını açın: 

Akıllı telefonların enerjisini korumanın en etkili yolu içindeki güç tasarrufu modunu kullanmak. Bu özellik, verimli bir şekilde çalışmak için gereken en az miktarda enerjiyi tüketmek için ayarları otomatik olarak değiştiriyor.

Telefonu uyurken kapatın: 

Geceleri telefonu kapatmak pilden tasarruf etmeye yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda mükemmel bir gece uykusu olasılığını da artırır. 

Aşırı sıcak ve soğuğun etkisi:

Telefonu aşırı sıcak veya soğuk ortamda uzun süre bekletmek bataryayı olumsuz etkileyebilir. Soğuk havalarda telefonunuzu cepten çok sık çıkarmamak ve yaz sıcağında gölgede kullanmak faydalı olabilir.

Ekran süresini kısaltın:

Telefonda ekran fazla enerji kullanır. Korumanın en etkili yolu, kullanılmadığında ekran zaman süresini kısaltmaktır. Tüm akıllı telefonlarda, belirli bir süre işlem yapılmadığında ekranı kapatmaya izin veren ayarlar var. En fazla enerjiyi korumak için 30 saniyeye veya bir dakikaya ayarlamak fayda sağlayacaktır.

Duvar kağıdı bile önemli:

Koyu duvar kağıtları, pilin çok sayıda renkli pikseli aydınlatması gerekmediğinden daha az enerji kullanır. Buna karşılık, koyu pikseller yanmaz ve bu nedenle önemli ölçüde daha az güç gerektirir. Ayrıca ekran parlaklığını azaltmak da enerji kullanımını düşürür.

Dolduğunda şarjdan çıkarın:

Yüzde 100 şarj olan telefonları şarjdan çıkarmak gerekir. Çünkü voltaj ve sıcaklık stresini artırarak pil performansını etkilerken enerji tüketmeye de devam eder. Şarj dolduğunda adaptörü fişten çekmek de tasarruf sağlar. 

GPS’i kullanırken açın:

Harita uygulamaları nerede olduğunuz takip etmek için GPS kullanır. Ancak gerekmediğinde ya da sürekli açık kaldığında enerji tüketir. GPS kullanan bir uygulama kullanmıyorsanız konum takibini kapatın.

Titreşim ve bildirimleri kısın:

Telefonda gün boyu onlarca kez çalan bildirim ve titreşimler önemli miktarda enerji tüketir. Üstelik sadece enerji değil dikkati de tüketirler. Farkında olmadan telefonumuzu elimize almamıza neden   olarak cep telefonu bağımlılığına katkıda bulunurlar.

Akıllı enerji için çalışıyor

YEO Teknoloji, 3 kıtada 30’un üzerinde ülkede 225’ten fazla projeyle Avrupa, Orta Doğu, Orta Asya ve Afrika’da dünyanın her noktasına enerji ve endüstriyel çözümler ulaştırıyor. YEO Teknoloji, 18 yılı aşkın süredir 450’nin üzerinde çalışanıyla sektörün en yenilikçi kurumlarından biri olarak yoluna devam ediyor. Elektrik üretimi, iletim ve dağıtımdan enerjinin akıllı ve verimli kullanım ve uygulanmasına kadar enerjinin her alanına dokunan faaliyetler yürüterek ülke ekonomisine de değer katıyor.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Ford Otosan’ın elektrifikasyon yolculuğuna 200 milyon Avro’luk ek finansman

Ford Otosan’ın elektrifikasyon yolculuğuna 200 milyon Avro’luk ek finansman

Ford Otosan ve EBRD elektrikli bir gelecek için güçlerini birleştirmeye devam ediyor

Ford Otosan’ın elektrifikasyon yolculuğuna 200 milyon Avro’luk ek finansman

EBRD, Ford Otosan’ın elektrikli modellerin de bulunduğu yeni nesil 1 ton ticari araç yatırımlarının finansmanı için kredi sağlayacak
200 milyon Avro’luk ek kredi, EBRD ve ticari kredi kuruluşları tarafından 2021’de Ford Otosan’a sağlanan 650 milyon Avro’luk krediye takviye olacak
Ek finansman, Ford Otosan’ın çevreye duyarlı ve daha sürdürülebilir bir gelecek için otomotiv dünyasının elektrifikasyonuna öncülük etme hedefini destekliyor
Yatırımla birlikte Ford Otosan’ın Kocaeli fabrikaları, Ford’un Avrupa’daki elektrikli ticari araç merkezine dönüşüyor.
Ford Otosan yerleşkelerini, tedarikçilerini ve lojistik operasyonlarını karbon nötr olmaya hazırlıyor.

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Avrupa’nın lider ticari araç üreticisi Ford Otosan’ın tamamen elektrikli ve hibrit elektrikli PHEV (Plug-In Hybrid) araçlar da dahil olmak üzere yeni nesil ticari araç yatırımlarına finansal destek vermek üzere şirkete 200 milyon Avro’luk ek kredi sağlayacak.

Finansman paketi, EBRD’nin kendi kaynaklarından 54 milyon Avro kredi ile bankanın A/B sendikasyon kredisi yapısı çerçevesinde diğer kreditörlerden sağladığı 146 milyon Avro’luk krediden oluşuyor. EBRD’nin kredi tutarının tamamı için kayıtlı borç veren olduğu bu finansman modelinde diğer ticari bankalar ve gerekli nitelikleri karşılayan özel sektör kredi sağlayıcıları EBRD kredisine piyasa koşullarında katılıyorlar. Katılımcı kreditörler arasında Green for Growth Fund, HSBC, MUFG, Société Générale ve ILX yer alıyor.

EBRD’nin yeşil ekonomiye geçişi finanse etme çabasının bir parçası olarak sağlanan kredi, Ford Otosan’ın daha sürdürülebilir bir gelecek için otomotiv dünyasının elektrifikasyonuna öncülük etme hedefini destekliyor. Kredi, 2021’de Ford Transit Custom Ailesinin çevreye duyarlı, tam elektrikli versiyonlarını da içeren yeni nesil üretimini finanse etmek üzere Ford Otosan’a verilen 650 milyon Avro’luk kredinin bir uzantısı.

EBRD Türkiye Direktörü Arvid Tuerkner ek finansmanla ilgili olarak şunları söyledi: “Elektrikli araçlar net sıfır bir gelecek için bir gereklilik ve Türkiye’yi Avrupa’nın ticari elektrikli araç üretim merkezi haline getirmek için sektörünün lideri Ford Otosan ile ortaklık yapmaktan gurur duyuyoruz. 2021 yılında 650 milyon Avro’luk finansal paketle başladığımız ortaklığımızın devam etmesi bizi mutlu ediyor. Kreditörlerimiz bize güvenerek kaynaklarını bu ortak amaç için kullanmayı kabul ettiler. EBRD, Türkiye’de ve küresel ölçekte yeşil bir gelecek için kararlılığını koruyor.”

Güven Özyurt: Sürdürülebilir Üretimde Yeni Bir Çağa Öncülük Ediyoruz

Ford Otosan Genel Müdürü Güven Özyurt, şu açıklamada bulundu: “Avrupa’nın lider elektrikli ticari araç üreticisi Ford Otosan olarak, sadece ne yaptığımızı değil, nasıl yaptığımızı da yeniden düşünerek aynı zamanda sürdürülebilir üretimde yeni bir çağa öncülük ediyoruz. Kurulduğu günden bu yana çevreye ve topluma fayda sağlayan ürünleri ve hizmetleri sunmayı misyon edinmiş bir şirket olarak, karbon nötr bir gelecek hedefiyle Kocaeli tesislerimizde en gelişmiş teknolojiyle, sürdürülebilir bir fabrika inşa ediyoruz. Elektrikli araçlarımız ve yeni fabrikamız, 2030 yılına kadar tesislerde, 2035 yılına kadar tedarikçiler ve lojistikte ve 2040 yılına kadar ağır ticari araçlar dahil üretilen ürünlerde karbon nötre ulaşma konusundaki uzun vadeli sürdürülebilirlik hedeflerimizin gerçekleştirilmesinde önemli bir rol oynayacak.”

Ford Otosan, otomotiv sektörünün elektrik dönüşümüne öncülük etme misyonuyla Kocaeli Fabrikalarında yeni nesil elektrikli ve bağlantılı ticari araç üretim projelerine 2026 yılına kadar 20,5 milyar TL yatırım öngörüsüyle teşvik aldığını bir süre önce duyurmuştu.

Ford’un en verimli fabrikalarının başında gelen Kocaeli Fabrikaları, en ileri üretim teknolojilerine sahip üretim hattı ve batarya montaj tesisi ile Ford Otosan’ın ticari araç üretiminde mükemmellik merkezi ve Avrupa’daki Transit üretiminin merkezi olarak konumunu güçlendiriyor. Kısa bir süre önce Türkiye’deki üretim tesislerinde ve Ar-Ge merkezinde, 2030’da karbon nötr olma hedeflerini açıklayan Ford Otosan binek araçlarda 2030, hafif ve orta ticari araçlarda 2035, ağır ticari araçlarda ise 2040 itibarıyla sadece sıfır emisyonlu araç satışı hedefliyor.

Bu hedefe paralel olarak, E-Transit ve E-Custom’ın da Avrupa’daki tek üreticisi olan Ford Otosan, Ford’un elektrifikasyon stratejisinde kritik bir rol oynamaya da devam ediyor.  Ford’un Avrupa’da sattığı Transit ailesi araçların %88’inin üretimini Kocaeli’de gerçekleştiren Ford Otosan, geçtiğimiz aylarda törenle seri üretim için hattan indirdiği Ford’un ilk tam elektrikli ticari modeli E-Transit’i Kocaeli Fabrikalarında %100 yenilenebilir elektrik enerjisi ile üretiyor. Ford Otosan, 2023’ün ilk yarısında yeni 1 tonluk Ford Custom’ın dizel, hibrit elektrikli PHEV (Plug-In Hybrid) ve tam elektrikli versiyonlarını kademeli olarak üretmeye başlayacak.

EBRD’nin ek yatırımı, Ford Otosan’ın Kocaeli tesislerini Türkiye’de elektrikli araç montajı için entegre üretim merkezine dönüştürmesine yardımcı olacak. Finansman ayrıca daha yüksek operasyonel standartları desteklemeye yardımcı olacak ve değer zincirine daha geniş entegrasyon yoluyla tedarikçilerin dijitalleşmesine katkıda bulunacak, standartları ve verimliliği yükseltecek. 

EBRD, Türkiye’nin önde gelen kurumsal yatırımcılarından biri ve bugüne kadar büyük çoğunluğu özel sektörde olmak üzere toplam 378 proje aracılığıyla ülkeye 17,2 milyar Avro’nun üzerinde yatırım yaptı.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

OPPO INNO DAY 2022’de Yeni Teknolojilerini Tanıttı

OPPO INNO DAY 2022’de Yeni Teknolojilerini Tanıttı

OPPO, INNO DAY 2022’de sağlık takip çözümü OHealth H1, MariSilicon Y Bluetooth audio SoC adlı kendi geliştirdiği ikinci çipi ve gerçek akıllı yaşam deneyimleriyle kullanıcılarını destekleyen OPPO Air Glass 2’yi tanıttı.

 

Dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO, her yıl düzenlediği teknoloji etkinliği OPPO INNO DAY 2022’nin online canlı yayınını gerçekleştirdi. ‘Empowering a Better Future’ temasıyla gerçekleştirilen etkinlikte, OPPO’nun akıllı eğlence, akıllı üretkenlik, akıllı sağlık ve akıllı öğrenmeden oluşan Dört Akıllı Girişimi kapsamında geliştirilen yeni teknolojiler tanıtıldı. 

 

OHealth H1

OPPO, Dört Akıllı Girişiminin bir parçası olan akıllı sağlık teknolojilerini geliştirmeye önemli ölçüde kaynak ayırıyor. Kullanıcıların sağlıklı yaşam tarzı oluşturmasına yardımcı olan proaktif yaklaşımlar geliştirmek için 2021’de OPPO Health Lab’i kuran OPPO, bu yıl, şirketin yeni akıllı sağlık hizmetleri alt markası OHealth’i geliştirdi. Aile bireylerinin kullanımına yönelik altı sağlık verisi izleme işlevini tek bir cihazda birleştiren OHealth H1, kanda oksijen seviyesi ölçümü, EKG, kalp ve akciğer oskültasyonu, nabız ölçümü, vücut sıcaklığı ölçümü ve uyku takibi yapıyor. 

 

OHealth H1 kullanıcıları, yüksek hassasiyetli sensörler ve sektör lideri sağlık algoritmaları sayesinde, tüm aile bireylerinin sağlığını daha yakından takip edebilecek. Estetik yuvarlak kenarlara, merkezi oval tasarıma ve yalnızca 95 gram ağırlığa sahip OHealth H1, sektördeki geleneksel tıbbi cihazların tasarımlarından farklılaşıyor. Bu tasarım, kullanıcıların OHealth H1’i her yere yanlarında taşımasını kolaylaştırıyor ve düzenli sağlık ölçümlerini günlük rutinlerine entegre etmesine yardımcı oluyor. OPPO’nun daha iyi sağlık hizmetleri için bir köprü kurma hedefine yönelik geliştirilen OHealth H1, kullanıcılara, hastane ve kliniklere akıllı, profesyonel ve kullanışlı sağlık çözümleri sunuyor.

 

MariSilicon Y 

OPPO, kendi geliştirdiği ilk özel görüntüleme NPU’su olan MariSilicon X’in ardından MariSilicon ailesinin ikinci üyesi MariSilicon Y Bluetooth ses SoC’sini (Stereo Optik Kompresör) de tanıttı. En gelişmiş N6RF işlem teknolojisini kullanan ilk SoC’lerden biri olma özelliği taşıyan MariSilicon Y, kendi geliştirdiği yepyeni bir Pro Bluetooth Paketi sunuyor. Bu paket, pazarın en gelişmiş Bluetooth özellikli SoC ürünlerine kıyasla Bluetooth bant genişliğini 50 gibi muazzam bir oranda artırıyor. Çözüm, özel URLC codec teknolojisine ve 590 GOPS’a kadar cihaz üzerinde bilgi işlem gücüne sahip özel bir NPU ile donatıldı. Bluetooth aracılığıyla MariSilicon Y, ultra net kayıpsız sesleri daha önce benzeri görülmemiş şekilde, 24 bit/192 kHz kalitesinde iletebiliyor. Bu da kablolu bağlantıyla alınan seslerle aynı kaliteyi kablosuz bağlantının tüm avantajlarıyla kullanıcılara sunuyor. MariSilicon Y çözümü sayesinde kullanıcılar, kablosuz Bluetooth özellikli kulak içi ve kafa üstü kulaklıklarla en yüksek dijital ses kalitesinin keyfini çıkarabiliyor.

 

Air Glass 2

Etkinlikte OPPO’nun en yeni aR (Assisted Reality) ürünü OPPO Air Glass 2 de tanıtıldı. Yaklaşık 38 gram ağırlığındaki OPPO Air Glass 2, süper hafif ve dayanıklı bir tasarıma sahip. Görüntüleri düzeltmeyi ve daha fazla kişiselleştirme özelliklerini destekleyen camlar, bu ürünü günlük gözlüklerden neredeyse ayırt edilemez hale getiriyor. OPPO Air Glass 2 ile telefon görüşmeleri ve gerçek zamanlı çeviri yapabilecek, konum tabanlı navigasyon hizmetlerinden faydalanılabilecek, işitme engelli kişiler sesleri metne dönüştürebilecek ve bunlar gibi daha birçok akıllı deneyimi yaşamak mümkün olacak. 

 

Erdemli İnovasyonla daha güçlü bir gelecek

OPPO Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Baş Ürün Sorumlusu Pete Lau, “Teknoloji sektörünün bugün karşı karşıya olduğu zorlukları düşündüğümüzde, ilerlemenin tek şartının inovasyona devam edip yeni engeller aşmak olduğuna inanıyoruz. ‘Inspiration Ahead’ marka mottomuz çerçevesinde OPPO, kullanıcılara daha akıllı ürün ve teknolojileri sunmaya devam edecek. Bağlantılı akıllı deneyimler konusunda yeni imkanlar yaratarak Erdemli İnovasyon yoluyla daha güçlü bir gelecek inşa etmek için daha fazla iş ortağıyla çalışacağız” dedi.

 

OPPO yıllardır, açık, kapsayıcı ve gelişen bir topluluk oluşturmak için dünya çapında iş ortaklarıyla birlikte çalışarak kendi teknoloji ekosistemini oluşturmaya devam ediyor. 300.000’den fazla geliştirici ve 700.000 içerik üretici, ürün ve hizmetlerini OPPO’nun Açık Platformları aracılığıyla sunuyor. OPPO ayrıca, iş ortağı iletişimini güçlendirerek OPPO ColorOS Hackathon aracılığıyla dünya genelindeki geliştiricileri ve programcıları destekliyor.

 

Teknoloji profesyonelleriyle ve girişimcilerle, erişilebilirlik teknolojilerinde ve dijital sağlıkta daha fazla çözüm sunmayı hedefleyen OPPO, bu yıl mayıs ayında OPPO Research Institute Innovation Accelerator’ı tanıttı. Ağustos sonunda, 39 ülke ve bölgeden gelen 536 başvuru arasından seçilen ilk 10 proje duyuruldu. On takımın her biri, yatırım desteği ve teknolojik destek alma, ticari ortaklıklar kurma ve küresel ölçüde tanıtım yapma fırsatlarına sahip oldu ve yaklaşık 46.000 ABD Doları hibe aldı. ‘Daha iyi yaşam için teknolojinin gücünü kullanma’ hedefiyle OPPO, inovasyon faaliyetlerini desteklemeye devam edecek. 

 

Erdemli İnovasyona olan bağlılığıyla teknolojinin sınırlarını zorlayan OPPO, OHealth H1, Marisilicon Y ve Air Glass 2 gibi teknolojilerle sunduğu bağlantılı ve akıllı deneyimlerle, yeni imkanlar yaratmaya devam ediyor. Açıklık ve kapsayıcılık konularındaki kararlılığını sürdüren OPPO, daha iyi bir yaşamı desteklemek için daha fazla iş birliğine, inovasyona ve yeni imkanlara ilham veriyor.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Desoutter , Nexonar 3D Kamera Konumlandırma Sistemiyle Üretim ve Montajda Hataya Yer Bırakmıyor

Desoutter , Nexonar 3D Kamera Konumlandırma Sistemiyle Üretim ve Montajda Hataya Yer Bırakmıyor

Endüstride hatasız montaj için tek güvenilir çözüm: Nexonar

 

Montaj ve üretim operasyonları için başta havacılık ve otomotiv olmak üzere endüstrideki birçok sektöre elektrikli ve havalı montaj aletleri çözümleri sunan Desoutter; özellikle manuel işlemlerde hatasız üretim için büyük bir inovasyon gerçekleştirdi. Üst düzey konumlandırma sistemi olan “Nexonar”ı ekosistemine entegre eden Desoutter, müşterilerine bu sayede endüstriyel üretimin yanı sıra karmaşık montajlar için de ideal bir çözüm sunuyor.

 

Nexonar ile 2017’den beri çalışan Desoutter, şirketi satın almasının ardından mevcut ekosistemine de entegre ederek sistemin, birçok endüstride montaj hatlarındaki kullanımını ve kurulumunu kolaylaştırıyor. Desoutter’ın “akıllı montaj” çözümlerini bir üst seviyeye taşıyan Nexonar konumlandırma sistemi, 3 boyutlu pozisyon kontrol sistemi sayesinde özellikle manuel montaj işlemlerinin hatasız ve yüksek kalitede yapılmasını 100 garanti altına alıyor. Aynı zamanda bu Poka-Yoke çözümü ile Desoutter, dünya çapındaki müşterilerine operatör ve proses güvenliği sağlarken, yüksek üretkenlik ve verimlilik sunmaya devam ediyor.

Nexonar başta otomotiv ve havacılık olmak üzere; elektrikli araçların batarya montajı, uçakların gövdeleri için sıkma, delme ve yerleştirme işlemleri, kaynak, yağlama, boya, lojistik depo işlemleri ve robot yörünge öğretilmesi gibi uygulamalarda kullanılıyor. Sistem, montaj işlemlerinde erişilemeyen vidalama noktalarının konumunu güvenilir bir şekilde belirlenmesini sağlıyor. 

 

“Nexonar ile pazarın ihtiyaçlarına kapsamlı bir çözüm sunuyoruz”

Desoutter Türkiye Bölüm Müdürü Umur Güldiren, “Desoutter ve Nexonar’ın uzmanlıklarını birleştirmesi sayesinde müşterilerimize, özellikle proses kontrolü, operatör güvenliği ve yazılım çözümleriyle ilgili büyük değerler katmayı hedefliyoruz. Nexonar’ı ekosistemimizin bir parçası olarak sunabilmek, pazarın kritik ihtiyaçlarına yönelik kapsamlı bir çözüm sunmamıza olanak yaratıyor.” dedi.

 

3D kamerayla vidalama noktalarının konumu kesin bir şekilde belirlenebiliyor

Prosesteki ekipmanların konumlarını takip etmek için gelişmiş bir yazılıma sahip olan Nexonar konumlandırma sistemi; bir 3D kamerayla, aletin ve vidalama noktasının odanın neresinde olduğunu algılamak için kızılötesi bir sinyal kullanıyor. Herhangi bir objeyi gerçek zamanlı olarak 5 mm hassasiyetiyle takip edebilen Nexonar sayesinde erişilemeyen vidalama noktalarının konumu kesin bir şekilde belirlenebiliyor. 

 

Montajda operatörün hata yapma olasılığı sıfıra iniyor

İzleyici sensörler; iş eldivenlerine, el aletlerine ve operatör kıyafetlerine kolayca yerleştirilebiliyor. Bu sensörler, prosesteki ilgili alanda kör nokta kalmayacak şekilde kızılötesi kamera veya 3D kameralar kullanılarak izlenebiliyor. Nexonar yazılımına önceden kolayca tanımlanan işlemler; bir ekran, lazer projeksiyon veya bir sanal gerçeklik gözlüğüne yansıtılıyor ve operatörler adım adım yönlendiriliyor. Ancak operatörlerin” doğru işlemleri yaptığında” prosesin tamamlanabilmesi, operatörün hata yapma olasılığını kalifiye olmasından bağımsız olarak ortadan kaldırıyor.

 

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Akıllı fabrikalarda veri alışverişini hızlı ve güvenli hale getiren teknoloji

Akıllı fabrikalarda veri alışverişini hızlı ve güvenli hale getiren teknoloji

16. İstanbul Bilişim Kongresi’nde konuşmacı olarak yer alan CLPA Türkiye Müdürü Tolga Bizel, üretim sektöründeki büyük veriye dikkat çekti

 

Endüstriyel CC-Link ağ kapılarını dünyaya açmak hedefiyle ilerleyen CLPA (CC-Link Partner Association), Türkiye Bilişim Derneği (TBD) İstanbul şubesi tarafından 29 Kasım tarihinde Bahçeşehir Üniversitesi Güney Kampüsü’nde “Sürdürülebilir Teknolojiler Çağı, Kendi Kaynağını Üretebilen Toplum’’ temasıyla düzenlenen 16. İstanbul Bilişim Kongresi’ne katıldı. “Dijital veri bağımlısı bir dünya nasıl yönetilecek? Veri bilimi ve yapay zekâ ile mümkün mü?” konulu panelde panelistler arasında yer alan CLPA Türkiye Müdürü Tolga Bizel, akıllı fabrikalardaki büyük verinin toplanması, paylaşılması ve işlenmesi için güvenli ve hızlı bir alt yapıya ihtiyaç olduğunu vurguladı.

 

Türkiye Bilişim Derneği (TBD) İstanbul şubesi ev sahipliğinde “Sürdürülebilir Teknolojiler Çağı, Kendi Kaynağını Üretebilen Toplum” temasıyla düzenlenen 16. İstanbul Bilişim Kongresi, 29 Kasım tarihinde Bahçeşehir Üniversitesi Güney Kampüsü’nde gerçekleşti. Endüstriyel haberleşme ve kontrol ağı CC-Link’in dünya genelinde yaygınlaşması için faaliyet gösteren CLPA (CC-Link Partner Association) ise kurultayın sponsorları arasında yerini aldı. Moderatörlüğünü TOBB Türkiye Yazılım Meclisi Başkanı Ertan Barut’un üstlendiği “Dijital veri bağımlısı bir dünya nasıl yönetilecek? Veri bilimi ve yapay zekâ ile mümkün mü?” konulu panele; CLPA Türkiye Müdürü Tolga Bizel, Technohouse Yazılım Projeler Müdürü Kemal Demir, Bilig OpEx Kurucu Ortağı Tuluğ Siyahi ve TBD İstanbul Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Avukat Ceyda Cimili Akaydın konuşmacı olarak katıldı.

 

“Akıllı fabrikalarda büyük hacimli veriler hızlı ve güvenli şekilde işlenmeli’’

Sanayi 4.0 sürecinde büyük verinin toplanması, paylaşılması ve işlenmesinin kritik düzeyde önemli hale geldiğine dikkat çeken CLPA Türkiye Müdürü Tolga Bizel, “Akıllı fabrikalarda iletişim verilerinin hızlı ve güvenilir bir şekilde yönetilmesi gerekiyor. Makinelerin birbiriyle iletişim kurabildiği bu fabrikalarda pek çok veri, çok sayıda cihaz tarafından gerçek zamanlı olarak oluşturularak süreçlerin şeffaf bir şekilde görüntülenmesini sağlamak üzere paylaşılıyor. Bu sürecin başarısında ise bant genişliği büyük önem taşıyor. CLPA’nın Zaman Duyarlı Ağ (TSN-Time Sensitive Network) teknolojisinden yararlanan dünyanın ilk endüstriyel açık ağı CC-Link IE TSN ise bu noktada devreye giriyor. CC-Link IE TSN teknolojisiyle işletmeler, modern Sanayi 4.0 uygulamalarının üreteceği büyük hacimli verileri işleyebiliyor ve bunun sonucunda ise ağ güvenirliği, üretkenlik ve kalite güvence stratejilerini bir sonraki aşamaya taşıyabiliyor. Saniyede 100 megabit ile haberleşebilen endüstriyel haberleşme sistemlerinden 10 kata kadar daha hızlı olan bu yeni nesil teknoloji sayesinde Sanayi 4.0’ın gereklerini yerine getirmek kolaylaşıyor. Veri alışverişini hızlı ve güvenli bir şekilde sağladığından doğru stratejik hamleler yapılabiliyor ve üretkenlik seviyesi artıyor. Bu sayede sanayicilerin rekabet gücü de yükseliyor” şeklinde konuştu.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Huawei’den kırsal bölgelerde yaşayan 120 milyon kişiye bağlantı desteği

Huawei’den kırsal bölgelerde yaşayan 120 milyon kişiye bağlantı desteği

Huawei ve Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU), 2025 yılına kadar 80’den fazla ülkede kırsal bölgeye sabit ve mobil ağ bağlantısı ulaştırılmasını sağlayacak, küresel bir taahhüde imza attı. Dünya genelinde yaklaşık 120 milyon kişiyi kapsayacak, ‘Partner2Connect’ anlaşması, Huawei Yönetim Kurulu Başkanı Liang Hua tarafından açıklandı. 

 

Huawei, dünya genelinde kırsal alanlara ağ erişimi sağlayacak küresel bir iş ortaklığına imza attı. ‘Partner2Connect’ anlaşması; Huawei, ITU, Birleşmiş Milletler yetkilileri ve farklı ülkelerden bakanların katılımıyla, 23 Kasım’da Çin’in Şenzen kentinde gerçekleştirilen, ‘2022 Sürdürülebilirlik Forumu’nda duyuruldu.

 

Huawei Yönetim Kurulu Başkanı Liang Hua açılış konuşmasında, dijital çağda istikrarlı bir ağ erişiminin temel bir gereklilik olduğunu vurguladı. Hua şöyle devam etti; “Bu proje, birçok kişinin, güvenilir bir ağ erişimi ile hayatlarına değer katmasını sağlayacaktır. Bulut bilişim ve yapay zeka gibi dijital teknolojilerle sunulacak bağlantı desteği, herkesin dijital dünyanın imkanlarından faydalanmasına yardımcı olacaktır. Böylelikle dünya üzerinde daha fazla insanın, daha fazla bilgiye ve yeni iş imkanlarına kavuşması mümkün olacak, bu da sosyal ve ekonomik kalkınmayı teşvik edecektir.”

 

ITU Genel Sekreter Yardımcısı Malcolm Johnson, forumun açılış konuşmasında şunları söyledi; “Sadece bağlantı imkanı sunmanın yeterli olmadığı açık. Ağ erişimi, uygun fiyatlarla ve yerel dil desteğiyle sunulmalı. Huawei’ye, Partner2Connect (P2C) dijital iş ortaklığıyla kırsal bölgelerdeki ağ erişimine verdiği destek için teşekkür ederiz.”

 

Birleşmiş Milletler Çin Koordinatörü Siddharth Chatterjee ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Küresel nüfusun üçte birini yeterince kapsamayan dijitalleşme sürecini, tüm dünyada daha yaygın hale getirmek için; kamu kurumları, özel sektör temsilcileri, akademik kurumlar ve sivil toplum örgütleri birlikte çalışmalıdır. Yeni iş fırsatları yaratmak, finansal dengeyi sağlamak, yeşil dönüşümü teşvik etmek ve dünyamızın refah seviyesini artırmak için birlikte çalışmalı ve teknolojinin imkanlarından faydalanmalıyız.”

 

Huawei, kırsal bölgelerde geniş bant ağ erişimi sağlayan RuralStar serisi çözümleriyle, 70’ten fazla ülkede, 60 milyondan fazla insana halihazırda ağ erişimi sağladı. Örneğin Afrika’da, 250 bin kilometreden fazla optik fiber kurulumuyla, 30 milyon hanenin yüksek hızlı geniş bant internete erişmesi sağlandı.  

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Teknopark İstanbul’un Cube Mentorship lansmanı gerçekleşti

Teknopark İstanbul’un Cube Mentorship lansmanı gerçekleşti

Derin teknoloji ekosistemine mentor kazandırmayı hedefleyen TÜBİTAK destekli Cube Mentorship programı lansmanı, Teknopark İstanbul Kuluçka Merkezi’nde yapıldı.

 

Teknopark İstanbul’un TÜBİTAK tarafından da desteklenen Cube Mentorship Programı Lansmanı, 17 Kasım Perşembe günü mentorlar ve yeni mentor adaylarının da katılımıyla Cube Incubation Kuluçka Merkezi’nde gerçekleşti.

 

Bir süre önce alınmaya başlanan mentor ve mentee (mentorluk desteği alan) başvurularının devam ettiği program ile, özellikle derin teknoloji ekosistemine mentor kazandırılması ile sürdürülebilir ve ölçülebilir mentorluk sistemi kurulması planlanıyor.

 

Topçu: Hedef rekabetçi ve yüksek katma değerli girişimler

Programın gayesini uluslararası düzeyde rekabetçi ve yüksek katma değerli ürünler üreten ve pazarlayan, AR-GE odaklı yoğun girişimler olarak tarif eden Teknopark İstanbul Genel Müdürü Bilal Topçu, “Girişimcilerin uluslararası standartlarda ve metotlarda mevcut durum analizi yapılarak stratejik yol haritalarının çıkarılması, mentor desteğiyle belirlenen ve uygulanan stratejiler sayesinde ticari olgunluk seviyesinin ve AR-GE yenilik kapasitesinin artırılması bu projenin en büyük hedeflerinden biri” dedi.

 

Teknoloji geliştiren girişimcilerin iş geliştirme ve yenilik kapasitelerini artırmaya yönelik mentorluk mekanizmaları oluşturulması ve yürütülmesi faaliyetlerini içeren program, TÜBİTAK Mentor Arayüzü (BİGG+) kapsamında destek alıyor. Programla 40 KOBİ’ye markalaşma, kurumsallaşma, ticarileşme ve uluslararasılaşma için gerekli mentorluk desteği sağlanarak satış kapasiteleri ve rekabet güçlerinin artırılması hedefleniyor.

 

20 ay sürecek Teknopark İstanbul mentorluk programı kapsamında, mentee KOBİ’ler için bilgilendirme eğitimleri, mentorlar içinse kişisel gelişime yönelik sertifikalı eğitimler sunulacak.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com