Samsung NEO QLED 8K, NFT yayıncılığında yeni bir çığır açıyor – Ulusal24.com

Samsung NEO QLED 8K, NFT yayıncılığında yeni bir çığır açıyor – Ulusal24.com

Teknoloji devi Samsung, ‘2022 Neo QLED 8K’ ekran serisi ile oturma odalarını sanat galerisine çeviriyor. Neo QLED 8K ekranlar, en canlı renkleri, makine tabanlı yapay zekayı ve kuantum işlemciyi bir araya getirerek NFT ve dijital sanat eserlerini sergilemek isteyenler benzersiz bir deneyim yaşatıyor.

 

Samsung’un benzersiz Neo QLED 8K ekranları, blok zinciri tabanlı NFT sanatının görüntülenmesi ve NFT severler için erişilebilir hale getirilmesi için devrim niteliğinde bir hizmet sunuyor. Sanatsal ifadeyle teknolojik gelişimi buluşturan Neo QLED 8K ekranlar, ekranları yalnızca yayınları yansıtan cihazlar olmaktan çıkararak, NFT sanatını sergilenebilir kılan mükemmel birer araç haline getiriyor. 8K teknolojisi, istisnai görüntü kalitesinin ortaya koyduğu nüanslarda ortaya çıkarken, basit bir televizyon ekranı olarak görünen bu cihazı, sanatın ve teknolojinin bir arada var olabildiği bir mekana dönüştürüyor. 

 

NFT sanatı, Neo QLED 8K ekranların üstün özellikleriyle daha yoğun bir biçimde vurgulanarak, her bir pikseldeki ayrıntılarla öne çıkan sanat eserlerinden oluşuyor. Bu nedenle dijital sanat eserlerine yatırım yapmak, Neo QLED ekranlar gibi destekleyici teknolojilere sahip cihazlar olmaksızın tek başına yeterli gelmiyor. Neo QLED TV’nin sunduğu teknoloji, beklentilerin ötesinde görsel bütünlük sergiliyor. 8K serisi, birçok sinema salonunda ve HDR filmde olduğu gibi DCI-P3 renk ortamında yüzde 100 renk hacmi ortaya koyuyor. Bu teknoloji, gerçeğe yakın bir sanat galerisi deneyimi sunmak üzere en canlı renkleri, makine tabanlı yapay zekayı ve kuantum işlemciyi bir araya getiriyor. 

 

Dijital dünya, sürreel ve heyecan verici inovasyonlarla dolu. Dijital ve NFT (non-fungible token, nitelikli fikri tapu) kavramı ve bu kavramın popülerliği geçtiğimiz birkaç yıl içinde dijital dünyada öne çıkarken, geleneksel ve kökleşmiş pratiklerin yeniden düşünülmesini sağlayarak bu alana yeni bir ışık tuttu. Ancak bu eserleri sergilemek için kullanılan teknolojide henüz ciddi bir inovasyon gerçekleşmedi. Bu nedenle NFT sahiplerinin satın aldıkları sanat eserlerini sergileme konusunda sınırlı sayıda seçenek bulunuyor. Koleksiyonerlerin ve NFT severlerin sayısı arttıkça, NFT sanatının duygusunu, amacını ve değerini doğru bir biçimde yansıtabilen ekranlara veya TV teknolojilerine olan talep de artıyor.

 

NFT sanat eserleri, gelişmekte olan dijital sanatın ve sanatçıların ekonomik olarak desteklenmesi amacıyla satın alınıyor. Neo QLED ekranlar ise bu yüksek amaçla örtüşen bir biçimde, NFT ve geleneksel sanat arasındaki ayrımı azaltarak, NFT’leri binlerce kullanıcının oturma odasına taşımayı hedefliyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Hepsiburada ve Apple iş birliğiyle kaçırılmayacak bir fırsat: “Eskiyi Yenile” – Ulusal24.com

Hepsiburada ve Apple iş birliğiyle kaçırılmayacak bir fırsat: “Eskiyi Yenile” – Ulusal24.com

Türkiye’nin ‘En Çok Tavsiye Edilen E-Ticaret Markası’ Hepsiburada ve Apple, telefonlarını yenilemek ve teknoloji harikası yepyeni bir iPhone 13 sahibi olmak isteyenler için kampanya başlatıyor.

 

Apple’ın Türkiye’de ilk kez bir e-ticaret markasıyla yaptığı iş birliğiyle, eski ürünler ‘Eskiyi Yenile’ hizmeti aracılığıyla Hepsiburada güvencesi altında yenileriyle değiştirilebilecek. Hepsiburada, kampanyaya katılanların gönderdiği eski telefonları Hepsiburada güvencesiyle alacak ve çok özel indirimlerle yeni telefon alınmasına olanak sağlayacak.

 

Hizmetten yararlanmak için satın almak istenilen ürünün sayfasındaki “faydalan” butonuna tıklandıktan sonra nakit ödeme yöntemi ya da Hepsiburada hediye çekinin seçilmesi gerekiyor. Ardından eski ürünün özellikleri ve kullanım durumuna dair sorular yanıtlanıyor. Yanıtlara göre Hepsiburada’dan ön teklif tutarı geliyor ve kullanıcı teklifi kabul etmesi halinde iletişim ve adres bilgilerini girmesi sonrası eski telefonunu Hepsiburada’ya gönderiyor.

 

Bu kampanyaya katılarak Hepsiburada’nın ‘Eskiyi Yenile’’ hizmeti ile eski telefonunu değiştirenler, harika filmler çekebilecekleri ‘sinematik mod’ gibi baş döndürücü bir çok özellik ve yeniliğe sahip yepyeni bir iPhone 13 sahibi olabilecekler.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

OMIX 360 derece teknolojik bir yaşam biçimi sunuyor – Ulusal24.com

OMIX 360 derece teknolojik bir yaşam biçimi sunuyor – Ulusal24.com

OMIX, akıllı cihaz üreten ya da satan bir marka olmanın ötesinde, rekabetçi fiyatlarla teknolojiyi mümkün olduğunca daha fazla insanın hayatına entegre etmeyi hedefliyor. Yeni akıllı telefonlarını ve AIoT ürünlerini tanıttığı en son lansmanın teması olan “Teknolojiyi Mix’le!” söyleminden de yola çıkarak sunan OMIX, kullanıcılarına, “Önce hayatına teknolojiyi mix’le, sonra da aldığın her bir OMIX ürününü birbirine mix’le” diyor. Singapurlu şirket bu mottodan yola çıkarak sunduğu yenilikçi ürünlerle kullanıcılarına kolaylık, konfor ve daha teknolojik bir yaşam biçimi sunuyor. 

2021 yılı sonunda Türkiye pazarına giren Singapur merkezli teknoloji markası OMIX, sunduğu tüm ürünlerde, Uzak Doğu’nun teknolojideki bilgi ve deneyimini yerli üretim kabiliyetleriyle bir araya getiriyor. Şirketin tüm yenilikçi teknoloji ürünlerinin her birinde amacı kullanıcılarına farklı bir deneyim yolculuğu yaşatmak. OMIX, lider şirketlerin kullandıkları tüm imkanları eksiksiz kullanabilmenin yanı sıra, üst segment teknoloji ürünlerini rekabetçi fiyatlarla tüketiciye sunarak pazarda fark yaratıyor. Kaliteyi ileri teknolojiyle birleştiriyor ve en kullanışlı haliyle tüketiciye sunuyor. 

 

OMIX, sadece akıllı telefon üreten ya da ithal eden bir marka değil. Geçtiğimiz yıl Türkiye’ye yatırım yaparak üretime başlayan şirket, gerçekleştirdiği lansmanlarda yenilikçi ürünlerini kullanıcıları ile buluşturdu. Son teknolojik özelliklere sahip akıllı telefonlarını rekabetçi fiyatlar ile pazara sunan OMIX, mobil haricinde IoT (Internet of Things) segmentinde, internet erişimi olan günlük hayata entegre ürünleri de kullanıcıya sunarak pazarda ayrışıyor. Şirket, bu alana özel yazılım yatırımı yaparak, her bir OMIX ürünün kendi içinde birbirleriyle etkileşim halinde olmasını sağlıyor. Bu alanda sunduğu yapay zeka teknolojili ürünler ile de IoT segmentini, AIoT (Artificial Intelligence of Things) olarak dönüştürüyor.   

 

MixO ile kullanıcı, teknolojinin akışına kendisi yön veriyor. 

Marka olarak sadece donanım tarafına değil yazılıma da yatırım yapan OMIX’i, bu alanda rakiplerinden farklılaştıran en büyük gücü tüm ürünlerinin kendi arasında iletişim kurmasını mümkün kılan MixO platformu. OMIX’in teknoloji ekosisteminin alametifarikası olan MixO platformu, kullanıcılarının otomatik olarak kendi modüllerini oluşturmalarına imkan veriyor ve sunduğu bu pratik yaklaşımla, onların günlük ihtiyaçlarında en konforlu deneyimi yaşamasını mümkün kılıyor. MixO ile kullanıcılar hayatlarında teknolojinin akışına kendileri yön verebiliyorlar. MixO uygulaması ile kullanıcılar AIoT ürünlerini internet üzerinden uzaktan yönetebiliyorlar. Uygulama üzerinden ürünlerin ilk kurulumunu yapmak ve otomasyonlar belirlemek oldukça kolay. Tüm bu iletişimi sağlayarak kullanıcılara en pratik yöntemleri sunan MixO, kullanıcı deneyimini iyileştiriyor; teknolojiyi sadeleştirerek herkesin kullanabileceği bir arayüz olarak ön plana çıkıyor.  

 

Hedef teknolojinin sadeleştiği ve rekabetçi fiyatlara satıldığı bir pazar yaratmak 

OMIX, teknolojiyi insanlarının hayatının içine daha çok entegre etmek amacıyla çıktığı yolculukta, teknoloji severlerin sayısını artırarak, daha çok insanı yeni dijital dünya düzlemine çekebilmeyi hedefliyor. Şirketin son olarak gerçekleştirdiği lansmanın teması olan “Teknolojiyi Mix’le!” Söyleminin tam olarak çıkış noktası da bu aslında. Marka kullanıcılarına, “Önce hayatına teknolojiyi mix’le, sonra da aldığın her bir OMIX ürününü birbirine mix’le!” diyor. OMIX’in ana amacı Türkiye’de teknolojinin sadeleştiği ve rekabetçi fiyatlarla herkesin erişebildiği bir pazar yaratmak. Farklı kullanıcı dinamiklerine hitap eden, trend belirleyici akıllı telefonlardan, robot süpürgeler, bebek kameraları, hoparlörlü gece ışığı ve hava temizleyicisine kadar geniş bir spektrumda ürün yelpazesi bulunan OMIX, önümüzdeki dönemlerde sunacağı, yenilikçi, şık ve yüksek teknolojisiyle fark yaratan ürünleri ile Türkiye’deki pazar payını yüzde 10’a yükselterek büyüme yolcuğuna devam etmeyi hedefliyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Instagram’dan radikal karar: Bir özellik tarihe karışacak! – Teknoloji – Ulusal24.com

Instagram’dan radikal karar: Bir özellik tarihe karışacak! – Teknoloji – Ulusal24.com

Facebook, WhatsApp ve Messenger ile birlikte Meta bünyesinde yer alan Instagram, çarpıcı bir hamle yapacak.

Platform, son dönemin en çok kullanılan uygulaması olan TikTok ile rekabet edebilmek için radikal bir karar aldı.

DÜZ VİDEO PAYLAŞIMI TARİHE KARIŞACAK
Instagram’ın bir süre önce kullanıma sunduğu ve TikTok’la rekabet etmek için geliştirdiği Reel isimli kısa video paylaşım alanının etkisini artıracak. Platform, bu nedenle düz video paylaşımını rafa kaldırmaya hazırlanıyor.

Bu videoların Reel bünyesinde yayınlanması için çalışmaların devam ettiği belirtildi.

Meta sözcüsü konuyla ilgili olarak “Instagram’daki video deneyimini basitleştirmek ve geliştirmek için çalışmalarımız ve denemelerimiz devam ediyor” dedi.

Instagram’ın kısa video formatı olan Reels 200’nin ikinci yarısında kullanılmaya başlanmıştı.

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Sony, kablosuz X-Serisi hoparlör yelpazesini HAYATI SESLİ BİR ŞEKİLDE YAŞAMANIZI sağlayan üç yeni modelle genişletiyor – Ulusal24.com

Sony, kablosuz X-Serisi hoparlör yelpazesini HAYATI SESLİ BİR ŞEKİLDE YAŞAMANIZI sağlayan üç yeni modelle genişletiyor – Ulusal24.com

X ailesinin yeni üyelerinden SRS-XG300, güçlü ses ve ortam aydınlatmasıyla her anı partiye çevirirken ve kullanışlı tutma alanı ile her yere rahatlıkla taşınıyor. Kompakt SRS-XE300 ve SRS-XE200 modelleri ise Line-Shape Difüzörü ile daha geniş ve daha uzağa ulaşan sesin keyfini çıkarmanıza yardımcı oluyor. Yeni 3 modelde de bulunan X-Balanced Hoparlör Ünitesi yüksek kaliteli ses ve güçlü ses basıncını en iyi performans ile sunarken HAYATI SESLİ YAŞAYIN mesajı veriyor.

 

Sony etkileyici taşınabilir hoparlör serisine yüksek kalite, geniş ses alanı, güçlü ses basıncı ve derin basa sahip üç yeni modeli (XG300, XE300 ve XE200) ekliyor; Sony nerede olursanız olun kolay taşınabilir hoparlörlerle neşenizi her zaman paylaşmanıza yardımcı oluyor.

 

Gittiğiniz her yerde bir hoparlörden beklentiniz her zaman güçlü bir ses oluyor. Sony’nin üç yeni modeli de cihazlarda bulunan benzersiz X-Balanced Hoparlör Ünitesi ve Çift Pasif Radyatör sayesinde güçlü sesin kaynağı oluyor. Güçlü baslar bozulmadan çıkıyor ve size enerjinizi tüm gece boyunca devam ettirecek etkileyici, yüksek kaliteli ve güçlü ses basıncını sunuyor.

 

Güçlü parti sesi

XG300, dahili tweeter’lar ve MEGA BASS özellikleri sayesinde kulüp performansı veren derin bas ve net yüksek frekanslı sesin keyfini çıkarmanızı sağlıyor. Kulüpten konsere geçmek isterseniz, XG300 LIVE SOUND sayesinde, bu eşsiz atmosferi yeniden yaratmanıza ve en sevdiğiniz canlı performansları tekrar tekrar yaşamanıza olanak tanıyor.

 

Partilerini renklendirmeyi tercih edenlerdenseniz, XG300’ün hoparlörlerindeki müziğin ritmiyle senkronize olan ortam aydınlatmasını açarak keyfinizi ikiye katlayabilirsiniz.

 

Her yere eşit bir şekilde yayılan ses

Profesyonel konserlerde kullanılan ses sistemlerinden ilham alan Sony’nin benzersiz Line-Shape Difüzörü sesi eşit bir şekilde dağıtarak daha geniş ve uzak alana ulaştırıyor. Böylece geniş bir mekanda bulunan siz ve arkadaşlarınız en sevdiğiniz şarkıları net bir şekilde duyabilir, dans edebilir ve aynı ses deneyiminin keyfini çıkarabilirsiniz.

 

XE300 ve XE200 modellerinde önerilen dikey yerleşim kullanıldığında Line-Shape Difüzörünün tüm ses avantajları en iyi şekilde kullanılıyor. Ek olarak keyifli bir stereo ses deneyimi için hoparlörü yatay yerleştirerek Sony | Music Center uygulamasını kullanabilirsiniz.

 

Ritmi her yere taşıyın

Üç yeni modelin hepsi rahat taşınabilirliği odağına alan bir tasarıma sahip. Özellikle XG300’ün tasarımında taşımayı her zamankinden daha kolay hale getiren geri çekilebilir bir tutma alanı yer alıyor.  

 

Küçük boyutlarına ve hafif görünümüne rağmen, XE300 ve XE200 büyük sesi küçük boyutlara sığdırarak, siz dışarıda eğlencenize devam ederken mükemmel bir arkadaş oluyor. XE200’de de kullanışlı bir kayış sunuluyor. Böylece en sevdiğiniz şarkıları tek bir dokunuşla çalmak için her zaman rahatlıkla taşınabiliyor.

 

Sizin ve müziğinizin önünde hiçbir şey duramaz

Tüm modellerde bulunan IP67 sınıfı sayesinde su sıçraması ve toz konusunda endişelenmenize gerek yok. İster kumsalda olun ister tüm günü havuz başında geçirin, en sevdiğiniz şarkılar yanı başınızda çalmaya devam ediyor.

 

Sony’nin kapsamlı şok testlerinden alınan sonuçlar ile tasarlanan XE300 ve XE200, günlük kullanımdan kaynaklanan kaçınılmaz darbelere, çarpmalara ve çizilmelere en iyi şekilde dayanıyor.

 

Uzun ömürlü batarya ile partiye devam edin

Her üç hoparlör de uzun ömürlü batarya ömrüne sahip. Bu sayede tek bir şarj ile daha uzun süreler müzik keyfi devam ediyor. Tam şarjlı bir XG300 25 saat, XE300 24 saat, XE200 ise 16 saat çalma süresi sunuyor.  

 

Her üç hoparlörde de bulunan hızlı şarj özelliği, zamanınızın kısıtlı olduğu durumlarda bile müzik zevkinizden kopmamanıza olanak tanıyor. Hızlı şarj, yalnızca 10 dakikalık bir şarjla 70 dakika boyunca çalma olanağı sağlıyor.

 

Aynı zamanda her modelde bulunan Battery Care özelliği sayesinde, asla aşırı şarj konusunda endişelenmenize gerek kalmıyor. Bu özellik, hoparlörünüzün daha uzun süre optimum durumda kalacağı anlamına geliyor. XE300 ve XE200 için bu özellik Sony | Music Center uygulaması aracılığıyla aktive ediliyor.

 

XE300 ve XE200 modelleri, Sony’nin ortam gürültüsünü analiz eden ve hoparlörleri dışarıda kullanırken batarya tasarrufu yapmanıza yardımcı olan benzersiz Ortam Gürültüsü Algılama özelliği ile beraber sunuluyor. 

 

Yankı Önleme ile harika aramaların keyfini çıkarın

Üç model de Yankı Önleme özelliği sunuluyor. Bu sayede, iki kişinin aynı anda konuşmasını kesmeden yüksek kaliteli arama keyfi sağlıyor. XE300 ve XE200’deki MIC sessiz düğmesinin yardımıyla da anında sessize alınabiliyor.

 

Party Connect ve Stereo Pair ile güçlü ve yüksek ses

Hoparlörlerde bulunan Party Connect özelliği 100 adede kadar uyumlu kablosuz hoparlörü BLUETOOTH® teknolojisiyle birleştirerek efsanevi güçlü bir ses için müziği senkronize ediyor. Stereo Pair ile mükemmel bir stereo ses performansı için iki hoparlör kablosuz olarak bağlanabiliyor. Her iki özellik de Sony | Music Center uygulaması ile etkinleşiyor.

 

Sürdürülebilirliğe katkı

Sony, ürünlerini yalnızca şık bir şekilde değil, aynı zamanda çevreyi de göz önünde bulundurarak tasarlıyor. Sony için özel olarak geliştirilen geri dönüştürülmüş plastik, XE300 ve XE200’ün iç parçalarında kullanılıyor. Bu tasarım detayları, sürdürülebilir malzemelerin Sony’nin sert ses koşullarını karşılamasını sağlamak için uzun yıllar boyu süren araştırmaları ile geliştirildi. Aynı zamanda ürün ambalajlarında da geri dönüştürülmüş kâğıt kullanılmıştır ve bu sayede üç modelin de paketlemesi en fazla 5 oranında plastik malzemeden oluşmaktadır.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Mobilite ekosisteminin parçası olan akıllı bir cihaz tasarlıyoruz – Ulusal24.com

Mobilite ekosisteminin parçası olan akıllı bir cihaz tasarlıyoruz – Ulusal24.com

Avrupa’nın en büyük startup ve teknoloji etkinliği olan VivaTech’te konuşan Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş, “Bir otomobilden daha fazlasını, akıllı bir otomobilden daha fazlasını hedefleyerek, mobilite ekosisteminin parçası olan akıllı bir cihaz tasarlıyoruz. ‘Togg Akıllı Yaşam’ adını verdiğimiz hizmetlerle bağlantılı bir otomobilden çok daha fazlasını sunuyoruz” dedi.

 

Türkiye’de açık ve kullanıcı odaklı bir mobilite ekosistemi oluşturma hedefiyle yola çıkan küresel teknoloji markası Togg’un CEO’su M. Gürcan Karakaş, Avrupa’nın en büyük startup ve teknoloji etkinliği olan VivaTech’te, mobilite ekosistemindeki dönüşümü ve Togg’un vizyonunu katılımcılarla paylaştı. 15-18 Haziran tarihleri arasında Paris’te düzenlenen etkinliğin “Gelecekte Hareket Etmek: Bir Deneyim Olarak Mobilite” başlıklı oturumuna katılan Karakaş, cep telefonunda yaşanan dönüşümün bugün otomotiv sektöründe yaşandığını belirterek, şunları söyledi:

 

 “Kesintisiz bir mobilite deneyimi sunuyoruz”

“Otomotiv endüstrisi büyük bir hızla mobilite ekosistemine dönüşüyor. Mobilite ekosistemindeki bir akıllı cihaz da, akıllı bir cihaz olarak tasarlanmalıdır. Hedeflediğimiz ve yaptığımız şey bir otomobilden daha fazlası, akıllı bir otomobilden daha fazlası, ekosistemin parçası olan akıllı bir cihaz. ‘Togg Akıllı Yaşam’ adını verdiğimiz hizmetlerle bağlantılı bir otomobilden çok daha fazlasını sunuyoruz. Akıllı cihazımızı tasarlarken, ihtiyaç duyacağı iş modelleriyle beraber o ekosistemi kurmak için de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Blok zinciri teknolojisi ile geliştirdiğimiz akıllı kontratlar sayesinde alt ekosistemleri birleştirerek entegre mobilite servisleri ve kesintisiz kullanıcı deneyimi sağlıyoruz. Blok zinciri sayesinde dijitalize edilmiş veri ve diğer varlıklar hızlı, güvenli ve çevre dostu biçimde saklanıp transfer edilebiliyor. Dekarbonizasyon, akıllı yaşam, e-cüzdan, akıllı lokasyon, uzaktan güncelleme, akıllı bağlantı hizmetleri sayesinde kesintisiz bir mobilite deneyimi sunarken, yasal düzenlemeler çerçevesinde blok zinciri, techfin ve fintech gibi yeni nesil teknolojilerle güvenli, hızlı ve çevre dostu hizmetler sunmanın yöntemlerini geliştirmeye devam ediyoruz.”

 

 “Mega trendlerin dönüştürdüğü dünyada hızlı, yalın ve çevik şirketler yükseliyor”

Teknolojik gelişmelerin bir sonucu olarak mega trendlerdeki değişimin sektörü kökten dönüştürdüğünün altını çizen Karakaş, şöyle devam etti: “Mega trendler sosyal alanda, teknoloji alanında ve politika oluşturmada etkisini gösteriyor. Kullanıcı beklentileri değişiyor. Akıllı evler, akıllı cihazlar, akıllı telefonlar istediğimiz şeylere istediğimiz an erişmemizi sağlıyor. Çevre duyarlılığımız ve paylaşım ekonomisine yatkınlığımız artıyor. Teknoloji alanında, otomobiller birer akıllı yaşam alanları haline geliyor. Hükümetlerin iklim değişikliğiyle mücadele için verdiği taahhütler, mobilite ekosistemindeki dönüşüme yön veren faktörler arasında öne çıkıyor. Bu dünyada hızlı, yalın, çevik, elektrik-elektronikten, bağlantılı cihazlardan ve akıllı uygulamalardan anlayan şirketlerin yükselmesi kaçınılmaz. En büyük değil, en çevik organizasyonlar gelişiyor. Veri bazlı iş modelleri bu yeni dünyada çok önemli ve müthiş bir potansiyel. 2035’ten itibaren kârlılık havuzunun yüzde 40-50’sinin bu dünyadan geleceği öngörülüyor.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Continue Reading

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Huawei, İstanbul ve İzmir’deki mağazalarında eğlenceli bir Talking Tom & Friends etkinliğine aileleri davet ediyor – Ulusal24.com

Huawei, İstanbul ve İzmir’deki mağazalarında eğlenceli bir Talking Tom & Friends etkinliğine aileleri davet ediyor – Ulusal24.com

Huawei, 4 Haziran ve 11 Haziran tarihlerinde İstanbul ve İzmir’deki Huawei Deneyim Mağazaları’nda, son derece popüler aile eğlence markası Talking Tom & Friends’e odaklanan özel bir yaratıcılık etkinliğine ev sahipliği yapıyor. Her yaştan katılımcının kendi çarpıcı tasarımlarını yaratmak için mağazada Huawei tabletlerin kullanacağı etkinlik sırasında Huawei akıllı telefonlarda oyun oynamak için birçok fırsat olacak ve ödüller kazanılacak.

 

Bir misafir sanatçının yardımıyla ve GameBud Talking Tom oyuncağının etkileşimli varlığıyla ziyaretçiler bol bol ilham alacak. Kendi yaratıcı çabalarını ekleyerek daha sonra değiştirebilecekleri bir dizi şablonda renklendirmeleri istenecek. Talking Tom & Friends temalı her yapım, her etkinlikten sonra online bir platforma yüklenecek ve kullanıcıların en çok beğendikleri resme oy verebilmeleri için HUAWEI Tarayıcısı aracılığıyla yayınlanacaktır.

 

Yarışma, HUAWEI Tarayıcı Haber Kaynağı altında açık bir şekilde gösterilecek ve AppGallery, GameCenter, HUAWEI Cloud ve HUAWEI Temaları ile Tarayıcı aracılığıyla duyurulacak. Mağazadaki Talking Tom & Friends yarışmasına katılan herkese bir Huawei hediye kutusu ile FreeBuds 4i verilecek ve çevrimiçi oy veren veya kampanyayı bir Huawei kanalında bulanlar bir ay boyunca ücretsiz 50 GB bulut depolama alanına hak kazanacak.

 

Katılımcı mağaza içi hayranlara Huawei ödülleri

Kazananlar için ödüller, akıllı özelliklerle birlikte gelen akıllı ofis ve eğitim tableti HUAWEI MatePad 10.4 dahil olmak üzere Huawei’nin en popüler ürünlerinden seçildi. Ödüller arasında HUAWEI Band 6 ve HUAWEI Bluetooth Mouse da bulunuyor. Kazananlar ayrıca ücretsiz 200 GB bulut depolama alanı alacak.

 

Outfit7 tarafından geliştirilen Talking Tom & Friends, AppGallery’de veya HUAWEI GameCenter’da bulunan en sevilen seri. Örneğin Talking Tom Gold Run, şu anda Çin’deki AppGallery’de en çok indirilen ilk 5 oyun arasında yer alıyor ve konuşkan karakter, artık Huawei’nin video platformu HUAWEI Video’da bulunan CGI animasyonlu Talking Tom & Friends serisinde ölümsüzleştirildi.

 

Huawei Tüketici Mobil Hizmetleri Avrupa Başkan Yardımcısı Jaime Gonzalo, şunları söyledi: “Talking Tom & Friends serisinin bugüne kadar 18 milyardan fazla indirme ve 88 milyar video görüntülemesi var. AppGallery’den veya HUAWEI GameCenter aracılığıyla indirilen en başarılı oyunlardan biri. Aileleri bir araya getirerek eğlenceli bir ortamda boyama, eskiz yapmak ve çizmek için tasarlanan bu etkinlikler serisini mağazalarımızda düzenlemekten onur duyuyoruz.”

 

Etkinliğe kayıt detayları

Her iki etkinlikten birine katılmak isteyen aileler, 4 Haziran veya 11 Haziran’a kadar huawei adresinden online kayıt yaptırabilirler. Kapıdan girişe de izin verilecek, ancak ziyaretçilerin mağazada bir Şartlar ve Koşullar formu imzalamaları gerekecek. Promosyon süresince, tüm Huawei tabletlerinde özel bir etkinlik paketi sunulacak ve 4 Haziran’daki açılış etkinliğinden itibaren iki hafta boyunca devam edecek.

 

İstanbul İstinye Park HUAWEI Deneyim Mağazası adresi: Pınar Mahallesi Katar Caddesi No:73, İstinye Park AVM Kat: -2, 34460 Sarıyer

 

İzmir MAvibahçe HUAWEI Deneyim Mağazası adresi: Caher Dudayev Mah. N:40 Mavibahçe Alışveriş Merkezi Bahçe Katı Z08

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Ticaret Savaşlarında Doğru Bütçe ve Hedef Kitleyi Belirleyen Markalar Bir Adım Öne Çıkıyor – Ulusal24.com

Ticaret Savaşlarında Doğru Bütçe ve Hedef Kitleyi Belirleyen Markalar Bir Adım Öne Çıkıyor – Ulusal24.com

Açılan yeni şirket sayısı yılda 100 bin bandını aşarken, e-ticarette ciro 380 milyar TL’yi geçti. Markalar arası Influencer marketing rekabeti kızıştı; yüz binlerce TL’lik bütçelerle en etkin kampanya için sosyal medya ünlülerinin kapısı çalınıyor fakat kampanyadan kârlı çıkmak ancak doğru pazarlama stratejisi ile mümkün. Digital Exchange’in pazarlama ekibi markalara “Hedef kitle tespiti, bütçe yönetimi ve doğru Influencer şirkete müşteri kazandırır, ciroyu artırır ve bilinirliği yükseltir” önerilerinde bulundu. 

 

Türkiye, küresel sistemi etkisi altına alan salgın döneminde ekonomisini büyüten nadir ülkeler arasında yer aldı. 2020’de 90 binin üzerinde ve 2021 yılında ise 100 bini aşkın işletme faaliyete geçti. Kuruluşların ticari faaliyetteki ilk tercihinin e-ticaret ve online satış alanı olmasıyla birlikte elde edilen ciro 381 milyar TL’ye ulaşırken, bu noktada ciddi bir rekabetin de önü açıldı. 2021 pazarlama bütçelerinde aslan payını bir önceki yıla göre yüzde 42 yükselen ve 7.9 milyar TL’yi aşan dijital reklamlar aldı. Kaydedilen artışta Türkiye’de internet kullanım süresinin günlük 8 saati geçerek Avrupa’da ilk sırada yer alması ve 60 milyona yaklaşan Instagram, Facebook, YouTube, TikTok, Twitter ve LinkedIn gibi sosyal medya platformu üyelik sayısının payı büyük oldu. Öte yandan dijital pazarlama için markalar rekabeti de göz önünde bulundurup ciddi bütçeler ayırmasına karşın Influencer kampanyalarının patlama yaşadığı 2021’de sadece bütçesini doğru kullanan ve hedef kitlesini belirleyen çalışmalarda istenilen sonuçlara ulaşıldı. Marka yaratımı, e-ticaret ve pazar yeri yönetimi, kişiye özel marketing ve dijital kampanyalar konusunda 124 ülkede faaliyet gösteren Digital Exchange’in uzman ekibi, markalara performansı artıracak dijital marketing çalışmaları konusunda bir dizi öneride bulundu. 

 

Doğru Seçimler Kazandırıyor

Dijital marketingde ilk kuralın hedef kitleyi belirlemek olduğu vurgusunu yapan Digital Exchange’in pazarlama ekibi, şu bilgileri verdi: “Bir marka için marketing yaparken ilk halledilmesi gereken soru, hedef kitleyi belirlemektir. Bunu bir gömleğin ilk düğmesini doğru iliklemek olarak görebilirsiniz. Eğer baştan hata yapılırsa, tüm sistem hatalı yürür ve istenilen sonuç elde edilemez. O nedenle bir markaya düşen sorumluluklar şunlardır:  

 

Marketing yapacağı ürün ve hizmeti doğru seçmeli
Bu ürün ve hizmeti hangi kitleye sunacağını belirlemeli
Hedef kitlenin alım gücünü ve satın alma arzusunu ölçmeli
Kitlenin kanaat önderi olarak göreceği Influencer seçilmeli
Influencer’ın kitleye tam olarak sesleneceği kampanya içeriği tespit edilmeli
Kampanya doğru sosyal medya alanında, doğru zamanda faaliyete geçmeli
Kampanya ile marka bilinirliğinin mi artır artırılacağı, ürün satışına mı yöneleceği bilinmeli
Gerçekleşen marketing sonuçları analiz edilmeli ve ileriki kampanyalar için kullanılmalı.”

 

Başarılı Kampanya Tıklama Bedelini Cirodan Çıkarır

Bütçesi doğru kullanılmış bir kampanyanın en önemli belirtecinin “pazarlama kampanyasındaki bir tıklama bedelinin, o ürünü satın alma bedelinden daha düşük olması” diye tanımlayan Digital Exchange ekibi, markalara şu önerilerde bulundu: “Pazarlama çalışması yaparken, bütçeyi doğru tespit etmek çok önemlidir. Dünyanın en çok kazanan ve en ünlü sosyal medya ünlüsü Manchester Unıted’de forma giyen Cristiano Ronaldo’dur. Instagram’da 434 milyon takipçisi bulunan ünlü futbolcu, bir paylaşımı 1.6 milyon dolar yaklaşık 24 milyon TL talep ediyor. Türk markası olarak Ronaldo’nun hikayesi ya da paylaşımında yer almak için bu bütçeyi bulabilirsiniz; fakat satacağınız hizmet ve ürününüz Ronaldo’nun paylaşımında sitenize yapılacak tıklamadan gelecek satış oranını karşılamazsa, o zaman zararda olacaksınız. Bir Influencer için 100 bin TL’lik bir bütçe ayırırsanız ve karşılığında 40 bin TL’lik bir ciro elde ederseniz, kampanyadan 60 bin TL’lik bir zararla ayrılmış olursunuz. Ama kampanya karşılığında 250 bin TL’lik satış elde ederseniz, bu size tıklanma başına 15 TL’lik bir kâr getirmiş olur. Markaya yarar getiren kampanya da böyle bütçelendirilir. O nedenle profesyonel ekiplerle Influencer kampanyası yapmak daima markalara artı değer sağlar.”

 

Müşteriyi Tanıyan Şirketlerin Yolu Açık

Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, şirketlerin Influencer marketing yapmadan bilinirlik ve satış oranlarını artıramadıklarını, bu nedenle de Influencer marketing’in dünyada en hızlı yükselen dijital pazarlama trendi olduğunu belirtti. “Kampanya yaparken profesyonellerle çalışmak bütçenin her kuruşunun markaya geri dönüşünü sağlar. Bu alanda yapılacak çalışma için mutlaka Influencer’ın etkileşim oranı, daha önce yaptığı kampanyalardaki başarısı, kitlesi üzerindeki satışa dönük etkisini bilmek gerekir” diyen Pamuk, şu bilgileri verdi: “Influencer marketing ise son dönemde reklam ve pazarlamanın en önemli unsurlarından biri haline geldi. Müşteriler takip ettikleri hayran oldukları ünlüler gibi giyinmek ve onları kullandığı ürünleri edinmek istiyorlar. Bu trend için firmalar da yoğun bir arayış içinde. Biz de ajans olarak etnik pazarlama ve demografik analiz ile markaların doğru hedef kitlesine hitap eden Influencer’ı buluyoruz. Böylece büyük bütçeler ile değil doğru strateji ile oluşturulan reklamlar ile iş ortaklarımıza en yüksek verimde kâr sunmuş oluyoruz.”

 

En Uygun Mecrayı Seçmek Önemli

Bir marketing ajansı için en önemli konunun markaya-ürüne-hizmete en uygun Influencer seçimini yapmak olduğunu kaydeden Pamuk, şöyle konuştu:

 

“Pazarlama çalışması yapmak için bütçeniz var. Bu bütçe ilk baştaki hedefiniz için yeterli mi? Pazarlama çalışması bu soruya yanıtla başlar. Dolasıyla en uygun bütçe tanzim edilir. Ardından hangi mecralarda pazarlama çalışması yapılacağına karar verilir. Bu soruya da yanıtı, hedef kitlenin nerede bulunacağı sorusu verir. 50 yaş ve üzeri hedef kitleniz ise doğru mecra Facebook’tur. Z kuşağı kampanyası yapacaksanız TikTok ve Instagram’da olmalısınız. Yüksek ücret gerektiren bir ürün ve hizmet satıyorsanız, tüm detaylarını bildirmek üzere YouTube’da bir kampanya düzenlemelisiniz. Markanın rakip markalarla arasında bilinirlik ve kalite farkına yönelik bir hedefiniz varsa o zaman mecranız LınkedIn olmalı. Dolayısıyla her mecranın Influencer kullanımı ayrıdır. Burada devreye dijital ajansın becerisi, ekibinin profesyonelliği ve deneyimi girer. Ajansınız ne kadar yetkinse, kampanyanız da o derece başarıya ulaşır.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

Ekomaxi, Teknoloji Transferi ile Türkiye’de Bir İlke İmza Attı! – Ulusal24.com

Ekomaxi, Teknoloji Transferi ile Türkiye’de Bir İlke İmza Attı! – Ulusal24.com

Su depolama sistemlerinin öncü markası Ekomaxi, Güney Kore’den yaptığı teknoloji transferi ile suyun kalitesini bozmadan muhafaza eden “Modüler GRP su depolama sistemleri”ni, artık yüzde 100’e yakın yerlilik oranı ile Türkiye’de üretiyor. 

 

Şirket bu kapsamda Malatya’da bulunan üretim tesisinde yaklaşık 10 milyon dolar tutarındaki “Kompozit – GRP Panel üretim bandı” yatırımını tamamladı.

 

 

Ekomaxi, Güney Kore’den ithal ettiği Modüler GRP Su Deposu teknolojisini, know-how transferi ile artık Türkiye’de üretmeye başladı.

 

Ekomaxi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yağız, konuyla ilgili yaptığı açıklamada: 

Ekomaxi olarak “Modüler GRP Su Depolama Sistemlerini” ülkemize kazandırmak amacıyla kompozit panel teknolojisinde dünyada standartları belirleyen Güney Kore’den know-how transferi gerçekleştirerek, yüzde 100 yerli üretime geçmeyi başardık. Bu kapsamda Malatya’da bulunan ve 30 bin metrekare üretim alanına sahip olan tesisimizde 10 milyon dolar tutarındaki yatırımla “Kompozit – GRP Panel üretim bandını” hayata geçirdik. 

 

“Tesisimiz, Avrupa’da ve Ortadoğu’da lider konuma ulaştı”

SMC – Kompozit hammadde üretim bandı, hidrolik baskı presleri, izolasyonlu su deposu panel üretimi ve robotik delme – paketleme istasyonu gibi gerekli otomasyon yazılımlarına sahip güçlü makine parkurumuz ile tesisimiz, SMC – Kompozit Panel üretiminde Avrupa’da ve Ortadoğu’da lider konuma ulaştı. 

 

“Modüler su depolama sistemlerinde global bir üretim üssü olmayı hedefliyoruz”

GRP Su Deposu’nu yüzde 100 yerli teknolojilerle üretmek, artan hammadde ve nakliye fiyatlarından önemli ölçüde tasarruf sağlıyor.  Böylece iş ortaklarımıza çok daha kısa termin süreleri ile birlikte rekabetçi fiyatlar sunabiliyoruz. Ayrıca daha önce ithal ettiğimiz bu teknolojiyi, ülkemizde üretmekten ve bu sayede dış ticaret açığının azaltılmasına katkı sağlayacak olmaktan dolayı da mutluyuz. Bundan sonraki süreçte ihracatımızı artırmayı ve dünyada GRP Modüler Su Depolama sistemlerinde ülkemizin adının daha çok duyulmasını sağlayarak, küresel bir lokomotif üretim üssü olmasını hedefliyoruz” dedi. 

 

İnsanın yaşam kalite endeksini arttıran bir yatırım

GRP Modüler Su Depolama sistemlerinin aynı zamanda insan sağlığına yapılan bir yatırım  olduğunu vurgulayan Osman Yağız, şunları kaydetti: 

 

“Ülkemizde oldukça yaygın olarak kullanılan plastik ve betonarme su depoları insan sağlığını tehdit ediyor. Aşırı sıcak ve aşırı soğuklarda dış ortam şartlarından etkilenen bu sistemlerde depolanan suyun kimyasal yapısı bozulabiliyor, suyun sıcaklığı değişebiliyor.  UV ışınlarına dayanımı olmayan, güneşin zararlarından ve ortamdaki nemden etkilenen plastik ve betonarme su depolarında zaman içerisinde; pas, yosun ve bakteri oluşabiliyor. Suyun kimyasını bozan bakteriler, insan sağlığını tehdit edebilecek kolera ve tifo gibi hastalıklara neden olabiliyor. 

 

 “Suyun kalitesinin korunmasında önemli rol oynuyoruz”

Üretim yatırımını tamamladığımız GRP su deposu teknolojisi ile depolanan suyun kalitesinin korunması noktasında önemli rol oynuyoruz. Ortadoğu’da ve Avrupa’da oldukça yaygın olan fakat ülkemiz için henüz yeni olan GRP Su Deposu teknolojisini, geleceğin mühendislik malzemesi olarak bilinen SMC veya Cam Elyaf Takviyeli Kompozit malzeme ile üretiyoruz. Mukavemeti ve yalıtım katsayısı oldukça yüksek olan GRP su depoları, aşırı sıcak ve aşırı soğuk dış ortam şartlarından etkilenmiyor. +5 0C ile +50 0C sıcaklık aralığında depolanan suyun içim kalitesinde hiç bir değişiklik veya bozulma olmuyor. 

 

Ayrıca GRP depo panellerinin pürüzsüz yüzey yapısı, cam elyaf içeriği ve UV ışınlarının geçirgenliği sıfıra yakın olduğu için su içerisinde; yosun, mantar, bakteri oluşumunu önlüyor ve suyu kalitesini bozmadan muhafaza edilebiliyor. 

 

“Uluslararası standartlara uygun üretim yapan sayılı firmalardan biriyiz”

Ekomaxi olarak, uluslararası standartlara uygun üretim yapan sayılı firmalardan biriyiz. Dünyada içme suyu kalitesinin ölçüm ve kontrol standartlarını belirleyen en önemli kalite yönetim kuruluşu olan WRAS (Water Regulations Advisory Scheme) tarafından almaya hak kazandığımız kalite sertifikası ile suyun kalitesini koruduğumuzu uluslararası standartlarla belgelendiriyor ve kanıtlıyoruz. Ayrıca kompozit panel ürünlerinde 50 °C’ye kadar WRAS belgesi alan ilk Türk şirketi olma unvanını da taşıyoruz. Ürünlerimizin sağlamış olduğu bu değerle de Ortadoğu’nun ve Avrupa’nın prestijli projelerinin çözüm ortağı konumundayız” dedi.

 

 5 kıtada 50’den fazla ülkeye ihracat

Ekomaxi’nin yüksek üretim kapasitesi ve stok kabiliyeti ile Türkiye’deki ve Dünyanın birçok ülkesindeki prestijli projelerin çözüm ortağı olduğunu belirten Osman Yağız: “Bugün, dünyada 5 kıtada ve 50’den fazla ülkeye modüler su depo sistemleri ihraç ediyoruz. Sektörde daima ilklere imza atan Ekomaxi olarak, önümüzdeki dönemde de daha fazla yatırım, istihdam ve ihracatla, ülkemizin ekonomisine katkı sağlamak için çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerini tamamladı. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com

OPPO Gezegene Yeşil Bir Dokunuşla Katkı Sunuyor – Ulusal24.com

OPPO Gezegene Yeşil Bir Dokunuşla Katkı Sunuyor – Ulusal24.com

OPPO, ürün tasarımından sürdürülebilirlik konularında kamuoyunu bilinçlendirmeye kadar, gezegenimize daha yeşil bir gelecek sunmayı teşvik etmek için teknolojiyi ve marka gücünü kesintisiz kullanıyor.

 

 

Dünyada her yıl 22 Nisan’da gezegenimizin korunması konusunda farkındalık yaratmak amacıyla ‘Dünya Günü’ kutlanıyor. Teknolojideki uzmanlığıyla yaşamı iyileştirmeyi hedefleyen, dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO, sürdürülebilirliğe olan uzun vadeli taahhüdüyle, global bir kurumsal vatandaş olma sorumluluğuna öncelik veriyor. OPPO, ürün tasarımından sürdürülebilirlik konularında kamuoyunu bilinçlendirmeye kadar, gezegenimize daha yeşil bir gelecek sunmayı teşvik etmek için teknolojiyi ve marka gücünü kesintisiz kullanıyor.

 

OPPO, ambalajlarında kullandığı plastik miktarını 95 oranında azalttı

Plastik atıklar günümüzde çevre kirliliğinin büyük bir endişe kaynağı olarak öne çıkıyor. Birleşmiş Milletler Çevre Programı verilerine göre her yıl denizlere yaklaşık 11 milyon ton plastik atık bırakılıyor. Düzgün bir şekilde atılmayan plastikler sıklıkla toprağı, suyu kirletiyor ve nihai olarak yediğimiz yiyecekler yoluyla insan vücuduna giriyor. Bu mikroplastikler, sağlığımız için şu anda hakkında çok az şey bildiğimiz gizli tehlikelere neden oluyor.

 

Ambalajında kullanılan plastik miktarını düşürmek için OPPO, uluslararası düzeyde kabul gören ‘3R+1D’ sürdürülebilir ambalaj ilkelerini uygulamayı, ambalaj ağırlığının azaltılması hedefine bağlı kalmayı, geri dönüştürülmüş malzemeleri yeniden kullanmayı ve ambalajlarında geri dönüştürülebilir, biyolojik olarak parçalanabilen malzemeler kullanmayı taahhüt ediyor. Bu yaklaşım sayesinde OPPO, 2019’dan bu yana Avrupa’daki ambalajlarında kullandığı plastik miktarını büyük bir başarıyla 95 oranında azalttı. Şirket, geleneksel plastiklerin yerine biyolojik olarak parçalanabilen polilaktik asit malzemesini kullanmayı tercih ediyor.

 

Bu yılın başlarında piyasaya sürülen OPPO 5G CPE T2 modeli, bir kısmı tüketicilerin kullandığı ürünlerden elde edilen PCR’den (Tüketici Sonrası Geri Dönüştürülmüş Plastikler) üretildi.

 

Find X5 serisi ambalajı 45 oranında geri dönüştürülmüş liften üretildi

Ormanlar, hayatta kalmak için insanlara güven veren birçok doğal kaynağa ev sahipliği yapıyor. Ancak Amazon yağmur ormanları, aşırı ağaç kesimi nedeniyle, son 50 yılda ormanlık alanlarının 17’sini kaybetti. Ağaç kesimi ile orman arazilerinin azaltılması, dünyadaki biyolojik çeşitliliğe doğrudan tehdit oluşturuyor ve aynı zamanda küresel ısınmayı hızlandırıyor.

 

OPPO, ahşap kaynaklı lif tüketimini azaltmak için mümkün olduğunca geri dönüştürülmüş malzemeler kullanıyor. Örneğin, Avrupa’da satışa sunulan OPPO Find X5 serisinin ambalajı yaklaşık 45 oranında geri dönüştürülmüş liften üretildi. Bu malzeme, geri dönüştürülmüş kâğıttan veya şeker kamışı ve bambu gibi diğer organik atıklardan oluşuyor.

 

Pil Sağlığı Motoru pillerin 80’inden fazlasını korumaya yardımcı oluyor

Tüm dünyada meydana gelen elektronik atık hacmi son 5 yılda 21 arttı ve bu kalem en hızlı büyüyen evsel atık kategorisi haline geldi. Buna rağmen elektronik atıkların sadece 17,4’ü geri dönüştürülüyor. Elektronik atıkların çevre üzerinde oluşturduğu uzun vadeli tehdidin bilinciyle OPPO, ürünlerini daha dayanıklı hale getiriyor. Şirket ayrıca, çevreye olumsuz etkisini en aza indirmek için elektronik ürün atıklarına yönelik geri dönüşüm programları oluşturdu.

 

Örneğin, pazara yeni sunulan OPPO Find X5 serisi, OPPO’nun kendi geliştirdiği Pil Sağlığı Motoru teknolojisiyle donatıldı. OPPO’nun 80W SuperVOOC hızlı şarj teknolojisini kullanan bu çözüm, 1.600’e kadar tam şarj döngüsünden sonra bile akıllı telefon pillerinin kendi kapasitelerinin 80’inden fazlasını korumaya yardımcı oluyor. Bu da sektör ortalamasının iki katından fazla bir süreye denk geliyor ve bu teknolojiden güç alan her pilin daha uzun kullanılmasını sağlıyor.

 

OPPO, kullanılmış cep telefonlarının geri dönüşümünü ve yeniden kullanımını teşvik etmek için yerel ve uluslararası pazarlarda takas hizmetleri sunan bir ürün geri dönüşüm sistemi de kurdu. Çin’de bu program aracılığıyla bugüne kadar 1,2 milyondan fazla akıllı telefon geri dönüşüme dahil oldu. Bu, 216 tondan fazla elektronik atığın önüne geçmek anlamına geliyor.

 

OPPO ayrıca sektörel ve sivil toplum kuruluşları ortaklıkları aracılığıyla atık haldeki elektronik ürünlerin geri dönüşümünü teşvik etmeye de yardımcı oluyor. Avrupa’da yerel geri dönüşüm sistemlerine mali destekler sağlayan OPPO, elektronik atıklara yönelik bir geri dönüşüm programını hayata geçirmek için geri dönüşüm kuruluşlarıyla iş ortaklıkları gerçekleştiriyor. OPPO, Avustralya’da ise insanları elektronik atıklarını doğru bir şekilde geri dönüştürmeye ve çöpe giden e-atık miktarını azaltmaya teşvik etmek için Taronga Conservation Society/Taronga Koruma Derneği ile çalışmalar yürütüyor.

 

OPPO ayrıca, cep telefonlarının tüm yaşam döngüsü boyunca çevresel performansını değerlendirmek için Avrupa’nın önde gelen birkaç operatörü tarafından oluşturulmuş Eco Rating etiketleme planına dahil olan ilk akıllı telefon üreticilerinden biri oldu. Programa katılarak sürdürülebilir dönüşüme destek veren OPPO, sektördeki diğer oyuncularla iş birliği içinde çalışıyor. 

 

OPPO, sivil toplum kuruluşlarıyla ortaklıklar kuruyor

Yalnızca kendi teknolojisini kullanarak çevre ve sürdürülebilirlik sorunlarına çözümler sunmakla kalmayan OPPO, bu sorunların aşılmasına yardımcı olmak için dünyanın her yerinden insanları bir araya getiren sivil toplum kuruluşlarıyla ortaklık kuruyor. Şirket, 2021 yılında İtalya’nın 5 şehrinde plastik atık toplama faaliyetleri düzenlemek için, yerel bir sivil toplum kuruluşu olan Free Plastic Odv Onlus ile ortaklık başlattı. Program kapsamında, 1.000’den fazla gönüllünün yardımıyla, 10 tonun üzerinde plastik atık geri dönüştürüldü.

 

Avustralya’da ise şirket, Great Barrier Reef’in karşı karşıya olduğu çevresel krizle ilgili farkındalığı artırmak ve halkı bu yönde harekete geçmek için Reef Restoration Foundation (RRF) ile ortaklık kurarak Artırılmış Gerçeklik uygulamasını kullanıma sundu. OPPO yine 2021 yılında, bu fonun 2026 yılına kadar Great Barrier Reef’de 1.000.000 yeni mercan üretme misyonunu gerçekleştirmesine yardımcı olmak için, 52.000 doların üzerinde bağış yaptı.

 

OPPO nesli tükenmekte olan hayvanların renk çeşitliliğini koruyor

Dünyadaki doğal alanların ve biyolojik çeşitliliğin korunması, göz ardı edilemeyecek kadar büyük bir konu… Şu anda yok olma tehdidi altında olan 1 milyona yakın tür bulunuyor ve OPPO, bu türlerin doğaya kattığı renk çeşitliliğini ve güzelliği korumaya yardımcı olmak için teknolojiyi kullanıyor. OPPO’nun National Geographic ile yürüttüğü Tehlike Altındaki Renkler projesi, üst üste ikinci kez, nesli tükenmekte olan ve risk altındaki hayvanların ilgi çekici görüntülerini kullanarak gezegenin biyolojik çeşitliliğini korumak için daha fazla insana ilham veriyor. Kampanya aynı zamanda kâr amacı gütmeyen National Geographic Society’nin vahşi yaşamı koruma çabalarına yönelik destekler de sunuyor.  

 

Dünyayı korumak hepimizin ortak sorumluluğu… OPPO, teknolojik yeniliklerle ve herkesin katılacağı ortak hareketle dünyanın doğal alanlarının korunmasına yardımcı olabileceğimize karşı inancını koruyor ve daha yeşil bir gelecek için çalışmaya devam ediyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

İlgili

Haber Kaynağı www.ulusal24.com