Zyxel, hibrit çalışan küçük ve orta ölçekli işletmeler için yeni uç nokta güvenlik çözümü Astra’yı sundu

Zyxel, hibrit çalışan küçük ve orta ölçekli işletmeler için yeni uç nokta güvenlik çözümü Astra’yı sundu

Zyxel’in yeni güvenlik çözümü Astra, tüm uç noktaları tek bir portal üzerinden izleme ve koruma özellikleri ile hibrit çalışan küçük ve orta ölçekli işletmelerin güvenlik ihtiyaçlarına çözüm olacak.

Güvenlik ve bulut destekli ev ve iş çözümleri lideri Zyxel Networks, hibrit çalışmanın yükselişi ile küçük ve orta ölçekli işletmelerde ortaya çıkan güvenlik ihtiyaçlarına karşılık yeni bulut tabanlı uç nokta güvenlik hizmeti Astra’yı pazara sundu. Günümüzde giderek daha fazla insanın uzaktan çalışmayı tercih etmesiyle, kurumların bulut tabanlı sistemlere geçişi hızlanmış durumda. Gartner’ın yakın tarihli bir araştırması, kurumların %85’inden fazlasının 2025 yılına kadar bulut teknolojilerini benimsemiş olacağını ortaya koyuyor.

Son dönemde uzaktan ve esnek çalışma uygulamalarındaki yükseliş, çalışanların iş yeri ağlarına istedikleri yerden bağlanmasına ve çalışmasına imkan sağlıyor. Bu durum, işletmelerin artık şube ofislere ve bulut tabanlı uygulamalara erişim gerektiren birden çok cihazla daha fazla uzaktan çalışanlarını desteklemesi gerektiği anlamına geliyor.

Bu merkezi olmayan ağ sistemleri modern iş gücünde ihtiyaç duyulan esnekliği sağlayabilirken, maalesef ki siber güvenlik risklerini artırıyor. Zyxel’in bu soruna çözüm olarak geliştirdiği Astra, kullanıcılara nereden çalıştıklarından bağımsız olarak ilk güvenlik korumasını sağlayan ve birden fazla uç noktaya kurulabilen bulut tabanlı bir güvenlik hizmeti sunuyor.

Çalışanlar ofis sınırlarının dışında dahi güvende

Zyxel’in yeni çözümü Astra, Dark Web Monitor, IP/URL İtibarı ve Web Filtreleme yetenekleri dahil olmak üzere güvenlikle ilgili tüm kontrolü ilgili işletme yöneticisine sağlayarak, çalışanların cihazlarının ofis dışındayken bile izlemesini ve güvenliklerinin sağlanmasını mümkün kılıyor. Bulut tabanlı Astra’nın tehdit istihbaratı veri tabanı otomatik olarak güncelleniyor ve gerçek zamanlı olarak uç noktalara gönderiliyor. Bu sayede her zaman güncel kalan Astra için kullanıcıların manuel olarak güncellemeleri indirmelerine ve çalıştırmalarına gerek kalmıyor. 

Güvenliği sağlamak şimdi daha kolay

Astra, ağ yöneticilerinin, bu yıl içinde piyasaya sürülecek masaüstü sürümüyle yepyeni bir mobil uygulama aracılığıyla uzak cihazlardaki güvenlik ayarlarını kolayca izlemesine ve kontrol etmesine olanak tanıyor. Bu birleşik platform, ihtiyacı olan ekiplere anında görünürlük ve erişilebilirlik sağlayan uyarıları, raporları ve olay analizlerini bir araya getiriyor. Astra uygulaması, cihaz performansından ödün vermeden kullanıcıları kimlik avına ve istismar saldırılarına karşı korumak için mobil cihazlara da kurulabiliyor.

Zyxel Gateway SBU Kıdemli Başkan Yardımcısı Bay Ken Tsai, “Günümüz esnek çalışma koşullarını sağlamak için sunulan hibrit uygulamalar çalışanlar için son derece önemli, ancak bu durum nedeniyle ortaya çıkabilecek siber riskleri de göz ardı etmemek gerek. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler, sayısı giderek artan uç noktalar için güvenlik sağlayan ve işletmeleri genişleyen tehdit ortamına karşı koruyan, birçok özelliği bir araya getiren ve teknolojik alt yapısı güçlü bir güvenlik çözümüne ihtiyaç duyuyor. Zyxel’in çeşitli güvenlik duvarları ve bulut güvenlik hizmetlerini bir araya getiren Astra, küçük ve orta ölçekli işletmelere iş süreçlerini güvence altına almak için birleşik ve tutarlı bir yaklaşım sunuyor” dedi.

Astra uygulaması şu anda, iOS ve Android uygulama marketlerde lisanslı bir hizmet olarak yer alıyor. Ayrıca Zyxel, bu yılın sonlarında Astra’nın bir masaüstü sürümünü piyasaya sürmeyi planlıyor. Her lisanslı kullanıcı, Astra’yı en fazla iki uç noktaya kurabiliyor. İşletmeler, 999 çalışana kadar lisans satın alabiliyor ve hepsini tek bir Astra portalından yönetebiliyor.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Kişisel verileriniz düşündüğünüzden daha değerli

Kişisel verileriniz düşündüğünüzden daha değerli

İnternette bıraktığınız dijital ayak izi, tahmin edebileceğinizden daha büyük ve daha belirgin

Hayatımız her geçen gün dijitalleşiyor, internet teknolojilerinin kullanımı yaygınlaşıyor. Buna karşın teknoloji okuryazarlığımız aynı oranda artmıyor. Dijital güvenlik şirketi ESET kişisel verilerin ne kadar önemli olduğunu vurgulayarak nelere dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizdi. 

Bugün dünya üzerinde birçok kişi sokak lambalarının kendisini dinlediğini, internette gördüğü reklamların sokakta yürürken söylediklerinden kaynaklandığına inanıyor. Reklam veren şirketlerin nasıl veri toplamış olabileceğini açıklamaya çalıştığınızda, genellikle kimse buna inanmak istemiyor. İnsanların, büyük olasılıkla isteyerek, belki de bilmeden verilerinin toplanmasına ve kullanılmasına izin verdiklerini bilmeleri gerekir. Genellikle bu süreç, yaptığımız eylemlerden ve belirttiğimiz küçük bilgilerden gizlice veri elde ederken görünmezdir. Şirketler, tercihlerimiz hakkında “akıllı” çıkarımlar yapmak için teknolojiyi kullanır. 

Sizi dinleyen sokak lambaları değil 

Belirli bir ülke mutfağına ait yemekler sunan bir restoranı bulmak için GPS harita uygulamasını kullandığınızı düşünün. Arama motoru haftanın hangi günü dışarıda yediğinizi, ne sıklıkta, ne kadar seyahat ettiğinizi, olası yemek tercihlerinizi, günün hangi saatinde yemek yediğinizi tespit edebilir. Bu örnekteki veriyi oluşturan küçük bilgi yalnızca restoran adıdır; ancak arama işleminden daha fazla ve daha önemli veriler elde etmek de mümkün. 

Sokakta yürürken, bu gece ne yiyeceklerine karar vermek için konuşanları düşünelim.  Günün ilerleyen saatlerinde arabaya binip restorana gitmek için telefonlarını kullanıyorlar. Bir hafta sonra, seçtikleri restorana benzer bir reklam gördüklerinde, bunun kaynağı sokak lambası mı, yoksa özgürce girdikleri veriler midir?

Verilerin nasıl toplandığını ve elde edilebilecek sonuçları anlamak kolay değil. Açıklandığında konu ilginç gelse bile, veri toplanmasına engel olmak için yapılması gerekenler de zor olabilir. Bu kapsamda ülkeler, kamu kurumları kullanıcıları bilgilendirmek için çalışmalar yapıyorlar. 28 Ocak dünya genelinde Veri Koruma Günü olarak kutlanıyor. Bu tarih, 1981 yılında imzalanan, gizlilik ve veri koruma ile ilgili uluslararası bir anlaşma olan 108 sayılı sözleşmeye dayanıyor. Türkiye bu sözleşmeyi ilk imzalayan ülkeler arasında yer alıyor. Avrupa Konseyi 2006 yılında, 28 Ocak gününü Avrupa Veri Koruma Günü olarak ilan etti.  Türkiye’de 2016 yılından itibaren 28 Ocak Veri Koruma Günü olarak kutlanıyor. ABD’de bu gün, bir haftaya dönüştürülmüştür.

Verilerin değeri artık şirketler ve hükumetler tarafından kabul ediliyor ve bu da kişisel verilerin daha büyük önemle ele ele alınmasına yol açıyor. 

Uzmanlara göre kişisel verilerin neler olduğu, taşıdığı değer, kötüye kullanılma ve hatta sadece kullanılma riski kavramları, herkese standart eğitimlerde öğretilmesi gereken bir konu olmalı ve bu eğitime, ilk “akıllı” cihazı kullanmadan önce başlanmalıdır. Bu eğitim, gizlilik mevzuatının bireye sağladığı hakların; bu verileri silme, değiştirme, talep etme vb. hakların anlaşılmasını içermelidir. 

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Dell Technologies yeni nesil PowerEdge sunucularını tanıttı

Dell Technologies yeni nesil PowerEdge sunucularını tanıttı

Dell Technologies ana veri merkezlerinde, genel bulutlarda ve uç konumlarda güçlü bilgi işlem için performansı ve güvenilirliği hızlandırmak üzere tasarlanmış 13 yeni nesil Dell PowerEdge sunucuyla sektörde en çok satılan sunucu portföyünü genişletiyor.

4. Nesil Intel Xeon Ölçeklenebilir işlemcilere sahip yeni nesil raf tipi, kule tipi ve çok düğümlü PowerEdge sunucular, enerji ve maliyet verimliliğini artırmak için yeni bir Smart Flow tasarımı da dâhil bazı Dell yazılım ve mühendislik geliştirmelerini içeriyor. 

Genişletilmiş Dell APEX yetenekleri, kuruluşların as-a-Service (Hizmet olarak) bir yaklaşım benimsemelerine yardımcı olacak ve riski en aza indirirken bilgi işlem kaynaklarından en iyi şekilde yararlanan daha etkili BT operasyonlarına imkân sunacak.

Dell Technologies Altyapı Çözümleri Grubu (ISG) Başkanı Jeff Boudreau, en çok satan sunucu portföyüyle ilgili “Müşterilerimiz, kritik iş yükleri için gelişmiş özelliklere sahip, kolay yönetilen, ileri teknolojiye dayalı ve verimli sunucular için Dell’e geliyor. Yeni nesil Dell PowerEdge sunucularımız, güç verimliliği, performans ve güvenilirlikte çıtayı yükselten benzersiz yenilikler sunarken, müşterilerin BT ortamlarında daha fazla güvenlik için Sıfır Güven yaklaşımını uygulamalarını kolaylaştırıyor” dedi.

Yeni Dell PowerEdge sunucular, yapay zekâ ve analitikten büyük ölçekli veri tabanlarına kadar bir dizi zorlu iş yükünün ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlandı. NVIDIA H100 Tensor Core GPU’lara ve NVIDIA AI Enterprise yazılım paketine sahip PowerEdge XE sunucu ailesi de dahil olmak üzere Kasım 2022’de duyurulan genişletilmiş portföy, yapay zekâ ve makine öğreniminde elde edilen gelişmelere dayanıyor. 

Bulut hizmeti sağlayıcıları için yeni sunucular 

Dell PowerEdge HS5610 ve HS5620 sunucuları, büyük ölçekli ve birden fazla üreticinin çözümleri kullanılan veri merkezlerini yöneten bulut servis sağlayıcıları için özel olarak tasarlanmış optimize çözümler sunuyor. Hem 1U hem de 2U form faktöründe olan bu yeni, iki soketli sunucuların soğuk koridor uygulaması konfigürasyonları bulunuyor ve birden fazla tedarikçisi olan filoların yönetimini kolaylaştırmak için OpenBMC tabanlı bir sistem yönetimi çözümü olan Dell Open Server Manager ile birlikte sunuluyor. 

Daha yüksek performans ve daha kolay yönetim

Yeni nesil PowerEdge sunucular, Intel Deep Learning Boost ve Intel Advanced Matrix Extensions ile 4. Nesil Intel Xeon Ölçeklenebilir işlemcilerde 2,9 kata kadar daha fazla yapay zekâ sonuç çıkarımı sağlayan Dell PowerEdge R760 da dâhil olmak üzere gelişmiş performans sunuyor. PowerEdge R760 ayrıca önceki nesle kıyasla VDI kullanıcılarında yüzde 20’ye varan artış ve bir sunucuda yüzde 50’den fazla SAP Sales & Distribution kullanıcı artışı sağlıyor. PowerEdge sistemleri özel, hibrit ve genel bulut dağıtımları için güç verimliliğine yönelik ilave aktarma, hızlandırma ve iş yükü yalıtma yetenekleri sağlamak üzere NVIDIA Bluefield-2 veri işleme birimleriyle birlikte sipariş edilebiliyor.

Dell izleme yazılımındaki geliştirmeler ve yeni servisler sunucu yönetimini daha da kolaylaştırıyor:

Dell CloudIQ — Dell yazılımı, proaktif izleme, makine öğrenimi ve tahmine dayalı analitik özelliklerini bir araya getiriyor ve sunucuların bulundukları her yerden kapsamlı olarak görüntülenmesini sağlıyor. Güncellemeler arasında sunucu performansı tahmini, belirli bakım işlemleri ve yeni sanallaştırma görselleştirmesine yönelik gelişmeler yer alıyor.
Dell ProDeploy servisleri — Dell ProDeploy Factory Configuration servisi, müşterinin tercih ettiği işletim sistemi, hipervizör ve RAID, BIOS ve iDRAC ayarları ile kuruluma hazır ve önceden yapılandırılmış PowerEdge sunucular sağlıyor. Dell ProDeploy Rack Integration servisi, veri merkezi ortamlarını genişleten veya BT modernizasyonu gerçekleştiren kuruluşlar için ideal olan, üretime hazır raflı ve ağa bağlı PowerEdge sunucular sağlıyor.
Dell iDRAC9 — Müşteriler daha fazla sunucu otomasyonu ve zekâsı istediğinden Dell Remote Access Controller (iDRAC); Sertifika Süresi Son Geçerlilik Tarihi Bildirimi, Dell Konsolları için Telemetri ve GPU izleme gibi güncellenmiş özellikler sunarak Dell sistemlerinin dağıtımını ve tanılanmasını kolaylaştırıyor. 

Sürdürülebilirlik için tasarlandı 

Sürdürülebilirlik göz önünde bulundurularak tasarlanan Dell PowerEdge sunucular, 2017 yılında piyasaya sürülen Intel Xeon Ölçeklenebilir işlemcili 14. Nesil PowerEdge sunucularına kıyasla müşterilere 3 kat performans artışı sunuyor. Bu sayede tüm yeni nesil sistemlerde daha az yer gereksiniminin yanında daha güçlü ve verimli teknoloji sağlıyor. Öne çıkan bazı özellikler ise şöyle:

Dell Smart Flow tasarım — Dell Akıllı Soğutma paketinde bulunan yeni özellik, hava akışını artırıyor ve önceki nesil sunuculara kıyasla fan güç çekişini yüzde 52’ye kadar azaltıyor.6 Smart Flow tasarımı, daha verimli veri merkezleri için sistemleri soğutmada, daha az güçle daha yüksek sunucu performansı elde edilmesini destekliyor. 
Dell OpenManage Enterprise Power Manager 3.0 yazılım — Müşteriler verimlilik ve soğutma hedeflerini daha iyi yönetebiliyor, karbon emisyonlarını izleyebiliyor ve genel enerji kullanımını sınırlamak için güç üst limitlerini yüzde 82’ye kadar daha hızlı ayarlayabiliyor. Geliştirilmiş sürdürülebilirlik hedef aracı ile müşteriler genel sunucu kullanımını, sanal makine ve tesis enerji tüketimini ve sıvı soğutma sistemleri için sızıntı tespitini belirleyebiliyor.
Electronic Product Environmental Assessment Tool (EPEAT) (Elektronik Ürünleri Çevre Açısından Değerlendirme Aracı) — Dört yeni nesil Dell PowerEdge sunucusu EPEAT gümüş etiketi ile satışa sunulacak ve 46 sistem EPEAT bronz etiketi alacak. EPEAT eko-etiketi, sorumlu bir satın alma kararını gösteren, teknoloji sektöründeki ürün ve hizmetleri kapsayan önde gelen bir küresel çevresel değerlendirme aracıdır. 

IDC Enterprise Infrastructure Practice’in Araştırma Başkan Yardımcısı Kuba Stolarski konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Günümüzün modern veri merkezlerinde, yapay zekâ, makine öğrenimi ve VDI gibi karmaşık iş yükleri için sürekli performans iyileştirmelerine ihtiyaç var. Veri merkezi operatörlerinin, bu yoğun iş yüklerinden gelen talebe ayak uydurmaya çalışırken çevre ve güvenlik hedeflerine de öncelik vermeleri gerekiyor. Dell, yeni Smart Flow tasarımıyla ve güç tüketimi ve soğutma yönetimi araçlarındaki geliştirmelerle birlikte kuruluşlara, en yeni nesil sunucularında ham performans kazanımı ve verimli sunucu işletiminde önemli iyileştirmeler sağlıyor.”

Güvenilirlik ve güvenlik ön planda

Yeni nesil PowerEdge sunucular, kuruluşların BT ortamlarında Sıfır Güven yaklaşımını benimsenmelerini hızlandırmaya yardımcı oluyor. Cihazlar, her kullanıcı ve varlığın potansiyel bir tehdit olduğunu varsayarak erişimi sürekli olarak doğruluyor. Donanım düzeyinde, Dell Güvenli Bileşen Doğrulaması (SCV) gibi unsurlarla birlikte silikon tabanlı donanım güven kökü, tasarımdan teslimata kadar tedarik zinciri güvenliğinin doğrulanmasına yardımcı oluyor. Ayrıca, çok faktörlü kimlik doğrulama ve entegre iDRAC, erişim izni vermeden önce kullanıcıları doğruluyor.

Güvenli bir tedarik zinciri, müşterilerin Sıfır Güven yaklaşımlarını geliştirmelerini de sağlıyor. Dell SCV, tedarik zinciri güvenliğini müşterinin sahasına kadar genişleten “bileşen kriptografik doğrulaması” sunuyor.

Ölçeklenebilir, modern bir bilgi işlem deneyimi sağlamak 

OpEx esnekliği arayan müşteriler, PowerEdge sunucularını Dell APEX üzerinden abonelikle kullanabiliyor. Müşteriler, gelişmiş veri toplama ve saatlik işlemci ölçümü kullanarak, bilgi işlem ihtiyaçları için gerekenden fazlasının sunulmasına ilişkin maliyetlerden kaçınmak için esnek bir yaklaşım benimseyebiliyor.

Dell Technologies, bu yıl içinde Dell APEX portföyünü genişleterek şirket içinde, uçta veya ortak yerleşim merkezlerinde “bare metal” bilgi işlem hizmetleri sunacak. Öngörülebilir, aylık bir abonelikle sunulacak olan hizmetler, APEX Konsolu aracılığıyla kolayca yapılandırılabilecek ve müşterilerin iş yüklerini ve BT operasyon ihtiyaçlarını ölçeklenebilir ve güvenli bilgi işlem kaynaklarıyla karşılamalarını sağlayacak.

Satış Tarihi

Dell PowerEdge R760, Şubat 2023’te tüm dünyada satışa sunulacak. 
Dell PowerEdge HS5620 ve HS5610 Nisan 2023’te tüm dünyada satışa sunulacak. 
Diğer yeni nesil Dell PowerEdge sunucular, 2023’ün ilk yarısında tüm dünyada satışa sunulacak. 
ProDeploy Factory Configuration tüm dünyada, ProDeploy Rack Integration ise ABD’de satışa sunuldu.
Dell APEX bilgi işlem hizmetlerinin satışa sunuş tarihi 2023’ün ikinci yarısı içinde planlanıyor. 

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

WhatsApp’tan fotoğraf gönderenler dikkat: “Yeni özellik kullanıma sunulacak” – Teknoloji

WhatsApp’tan fotoğraf gönderenler dikkat: “Yeni özellik kullanıma sunulacak” – Teknoloji

Uygulama üzerinden gönderilen fotoğraflarda kalite sorunu yaşanıyordu.WhatsApp konuya ilişkin yeni bir güncelleme özelliğinin çalışmalarının yapıldığını aktardı. Karşılıklı olarak fotoğraf gönderen kullanıcıları ilgilendiren özelliğe dair ayrıntılar belli olmaya başladı.WABetaInfo’ya göre artık karşı tarafa kaliteli fotoğraf gönderilebilecek. WhatsApp, kullanıcılara gönderilecek fotoğrafın kalitesini seçerek gönderebilme seçeneğini sunacak.Konuya ilişkin ayrıntıların önümüzdeki günlerde netlik kazanacağı gelen bilgiler arasında yer alıyor.

—-advertisement—

loading…

Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Turkcell, Artan Teknoloji Taleplerine Yanıt Vermek İçin Ericsson Mediation Platformunu Modernize Etti

Turkcell, Artan Teknoloji Taleplerine Yanıt Vermek İçin Ericsson Mediation Platformunu Modernize Etti

Ericsson Mediation, Turkcell bünyesinde yer alan mevcut çevrim içi çözümü geliştirirek eski arayüzleri yeniliyor ve donanımların modernleşmesini sağlayarak performans kazandıracak dönüşümü mümkün kılıyor. 
Bu iş birliği, 5G de dahil olmak üzere farklı nesil ağları destekleyen dijitalleşme potansiyelini arttıracak.

Turkcell, Ericsson Mediation platformu sistemlerini yükselterek Ericsson ile olan köklü iş birliğini pekiştiriyor. Bu adım, 5G de dahil olmak üzere farklı nesil ağlarda verimlilik ve yönetim araçları sunarak Turkcell’in devam eden İş Destek Sistemlerinin (BSS) gelişimini olumlu yönde etkileyecek ve mobil ağın veri artışını yönetebilme kapasitesini iyileştiriyor.

Ericsson Mediation, iletişim servis sağlayıcının ağında veri işlemeden, protokol uyumluluk dönüştürmelerine kadar çeşitli işlevler açısından önemli bir rol oynuyor. Ericsson Mediation; yakınsanmış (converged), toplu (batch), çevrim içi aracılık (online mediation) ve akış aracılığı (stream mediation) özellikleriyle Bilgi Teknolojisi, 5G ve Nesnelerin İnterneti (IoT) alanlarında farklı kullanım senaryolarını destekliyor. Ürün, iletişim servis sağlayıcılarda yerinde kullanım, sanal kullanım ve buluta özel kullanım modelleri gibi çeşitli kullanım seçenekleri sunuyor.

Stabil, esnek ve tekbiçimli (uniform) veri arayüzü işlevi gören Ericsson Mediation, ağı daha sade hale getirip Turkcell’in operasyon maliyetlerini ve ilk yatırım maliyetlerini azaltmayı hedefliyor. Bu güncelleme, arayüzleri REST arayüzleriyle değiştirerek Turkcell’in mevcut çözümünü geliştirirken, aynı zamanda Turkcell’e yaratıcı uygulamalar sunarak ücretlendirme ve faturalandırma gibi önemli alanlarda çözümlerin hızla kullanılmasını sağlıyor. 

Turkcell, en yeni Ericsson Mediation yazılımına geçiş yaparak 5G kullanım senaryolarını hayata geçirmeye ve 5G Çağrı Detay Kayıtlarını (CDR) ağ içinde işlemeye hazır hale gelecek.

Turkcell Endüstriyel ve Finansal Teknoloji Çözümleri Direktörü Ebru Yeldan Gülmez: “Ericsson ile iş birliğimiz, her geçen gün daha fazla dijitalleşen müşterilerimize gelişmiş deneyimler sunma taahhüdümüzü destekliyor. Ericsson Mediation platformunu modernize ederek, sektörün ihtiyaçlarına daha hızlı uyum sağlayabilecek ve veri artışına cevap verebilecek bir ortam yaratıyoruz. Böylece müşterilerimize sadeleştirilmiş iş akışları sunabileceğiz. Ericsson Mediation’ın dönüşüm yolculuğumuzda bize hız kazandıracağından, operasyonel çevikliğimizi artıracağından ve ağımızın performansını önemli ölçüde iyileştireceğinden eminiz.” 

Ericsson Türkiye Genel Müdürü Işıl Yalçın: “Turkcell’in Ericsson Mediation Platformunu yenileyerek elde edeceği farklı özellikler, operatörün hizmet verdiği alanlardaki stratejik dönüşümünü sağlayacak. Aynı zamanda Turkcell’i 2G’den 4.5G’ye ve gelecekte 5G’ye kadar tüm nesillerdeki operasyon sayısında yaşanacak artışa hazırlayacak. Ericsson Mediation, Turkcell’e Türkiye genelinde müşteri deneyimlerini iyileştirme konusunda yardımcı olacak. Turkcell bu modernizasyon ile hizmetlerini yönetmek ve basitleştirmek için gereken çözümleri hızlı bir şekilde kullanıma alacak.” 

Dünyanın dört bir yanında 230’dan fazla müşterisi olan ve her gün milyarlarca veri kaydını yöneterek performansını kanıtlayan Ericsson Mediation, Turkcell’in Türkiye genelinde dijitalleşmeyi ileriye taşıyan hizmetler sunmasına olanak tanıyacak olağanüstü stabil, öngörülebilir ve doğruluğa sahip bir aracılık (mediation) platformu olarak hizmet vermeye devam ediyor.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Fujifilm instax mini Link 2 SE, Splatoon™ 3 ve Diğer Benzersiz Özellikleriyle satışa sunuldu

Fujifilm instax mini Link 2 SE, Splatoon™ 3 ve Diğer Benzersiz Özellikleriyle satışa sunuldu

Fujifilm, şipşak fotoğrafçılığı ve akıllı telefon baskılarını seven kullanıcılarını memnun etmeye devam ediyor. Şimdi de oyuncuların oyun deneyimlerini başkalarıyla paylaşmalarına olanak tanıyan instax mini Link 2 Special Edition akıllı telefon yazıcısını, eklenen Splatoon 3 karakterleri ve çeşitli benzersiz özelliklerle birlikte satışa sunuyor. 

Fujifilm & Nintendo, instax mini Link 2’nin yeni versiyonuyla Nintendo Switch sisteminin ekran görüntüsü alma özelliği kullanılarak, çekilen fotoğraflara oyun template’leri doğrultusunda çerçeve ve çıkartmalar eklenmesine olanak tanıyor. Bu fotoğraflar daha sonra akıllı telefonlara aktarılarak, instax mini Link serisi akıllı telefon yazıcıları ile basılı şipşak fotoğraflara dönüştürülebiliyor. Nintendo Switch oyun ekranındaki karekodun taranmasıyla fotoğraflar, Animal Crossing™: New Horizons, Super Mario™, New Pokémon Snap™ ve son olarak eklenen Splatoon 3’ün de aralarında yer aldığı Nintendo Switch oyunlarındaki karakterlerden ilham alınarak tasarlanmış çeşitli çerçeve ve çıkartmalar ile basılabiliyor.

INSTAX mini Link 2 SE’nin şipşak fotoğrafçılığı ve akıllı telefon baskılarını seven kullanıcılar düşünülerek tasarlandığını söyleyen Fujifilm Europe Görüntüleme Çözümleri Kıdemli Başkan Yardımcısı Shin Udono, piyasaya sürülen cihazın yeni özellikleriyle ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Popüler bir oyun olan Splatoon 3’ün instax mini Link serisi akıllı telefon yazıcılarıyla uyumlu Nintendo Switch oyunları arasına katılması çok önemli bir gelişme. INSTAXAiR uygulamasının oyunculara, instax fotoğraf baskılarına yansıtılabilecek karakter temalı efektler ve özel çerçeveler kullanma olanağı tanıyan yeni özelliği, kullanıcılar tarafından çok sevilecek. Bu ürünümüzle, tüketicilere beklediklerinden de fazlasını sunarak ve onları memnun ederek, inovasyon faaliyetlerimize devam etmeyi ve oyunsever kitlelerin artışıyla paralel olarak kendimizi de geliştirmeyi hedefliyoruz.”

Güncellenen uygulama, gelişmiş INSTAXAiR™ özellikleri 

Güncellenen uygulamada yer alan INSTAXAiR özelliği, instax mini Link 2 yazıcı kullanıcılarının akıllı telefonlarındaki fotoğraflara, Splatoon 3 karakterlerinin de aralarında yer aldığı çeşitli grafiklerin yanı sıra baloncuk, yaprak, neon, sprey boya veya sim gibi diğer standart INSTAXAiR efektlerini eklemesine olanak tanıyor. Kullanıcılar bu özelliği kullanmak için yazıcının üstünde bulunan özellik düğmesine basıp yan kısmındaki LED ışığını kullanarak havada çizim yapması gerekiyor. Bu çizimler daha sonra uygulamanın önizleme kısmında görüntülenebiliyor. Bu özellik sayesinde kullanıcılar baskı alınabiliyor, çizimin bir videosunu dahi kaydedip bu anları yazdırabiliyor ya da QR kodları ile paylaşabiliyorlar. QR kodunu akıllı telefon ile tarayarak bu videoları görüntülemek, indirmek veya sosyal medyada paylaşmak da mümkün.

INSTAX mini Link 2‘nin yeni rengi: Clay White

Fujifilm, instax mini Link 2 akıllı telefon yazıcısının yeni “Clay White Özel Serisi” renk kombinasyonunu piyasaya sürüyor. Ağırlıklı olarak Clay White renginin kullanıldığı ürünlerde şık ve güncellenmiş bir görünüm elde edilmesi için ön yüzdeki güç düğmesinde ve film çıkarma yuvasının çevresinde antrasit tonlarına yer verildi. INSTAX mini Link 2 Clay White Özel Serisi ve Splatoon 3 karakterlerinden ilham alınarak tasarlanmış silikon kılıftan oluşan ürün paketleri de satışa sunulacak. Ürünün 2023 Ocak ayının ortalarında mağazalarda, 2.849,00 TL perakende satış fiyatıyla satışa sunulması bekleniyor. instax mini Link 2 Clay White Özel Serisi ile Splatoon 3 temalı silikon kılıftan oluşan ürün paketi ise 3.099,00 TL perakende satış fiyatıyla satışa sunulacak. instax ürünleri hakkında detaylı bilgi almak için web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Akıllı telefonla enerji tasarrufu olur mu?

Akıllı telefonla enerji tasarrufu olur mu?

Enerji Verimliliği Haftası’nda tüm gün yanımızda taşıdığımız akıllı telefonlarla da enerji tasarrufu yapmak mümkün. Türkiye’nin yenilenebilir enerji ve enerji teknolojileri markası YEO’ya göre alınacak basit önlemlerle milyonlarca akıllı telefon sahibi daha temiz daha yaşanabilir bir dünyaya katkı sunabilir

Günümüz dünyasında akıllı telefonlar modern yaşamın ayrılmaz bir parçası olarak tüm gün enerji tüketiyor. Mesajlaşmaktan yemek siparişine, fotoğraftan haritalara kadar neredeyse her şey için onları kullanıyoruz. Peki küçük önlemlerle akıllı telefonlarda enerji tasarrufu yapılabilir mi? Günde 10W yani tasarruflu bir ampül kadar enerji tüketen akıllı telefonlarla bu mümkün mü? Dünyada 5 milyar, Türkiye’de ise 55 milyon akıllı telefon bulunduğunu düşününce evet. Sadece ışıkları söndürmek yerine yılın tamamında akıllı telefonlarda enerji tasarrufu yapmak daha yaşanabilir bir dünya için önemli bir adım olabilir.

Türkiye’nin önde gelen enerji teknolojileri ve mühendislik şirketlerinden YEO Teknoloji, Enerji Verimliliği Haftası’nda herkesi sürdürülebilir bir dünya için verimliliğe davet ediyor. ‘Bizce Mümkün’ mottosuyla daha yaşanılabilir bir dünya için çalışan YEO’ya göre aşağıdaki bazı ayar ve önerilerle herkes enerji tasarrufu yapabilir. Böylece daha yeşil bir dünyaya yaklaşmak mümkün olabilir:

Güç tasarrufu ayarını açın: 

Akıllı telefonların enerjisini korumanın en etkili yolu içindeki güç tasarrufu modunu kullanmak. Bu özellik, verimli bir şekilde çalışmak için gereken en az miktarda enerjiyi tüketmek için ayarları otomatik olarak değiştiriyor.

Telefonu uyurken kapatın: 

Geceleri telefonu kapatmak pilden tasarruf etmeye yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda mükemmel bir gece uykusu olasılığını da artırır. 

Aşırı sıcak ve soğuğun etkisi:

Telefonu aşırı sıcak veya soğuk ortamda uzun süre bekletmek bataryayı olumsuz etkileyebilir. Soğuk havalarda telefonunuzu cepten çok sık çıkarmamak ve yaz sıcağında gölgede kullanmak faydalı olabilir.

Ekran süresini kısaltın:

Telefonda ekran fazla enerji kullanır. Korumanın en etkili yolu, kullanılmadığında ekran zaman süresini kısaltmaktır. Tüm akıllı telefonlarda, belirli bir süre işlem yapılmadığında ekranı kapatmaya izin veren ayarlar var. En fazla enerjiyi korumak için 30 saniyeye veya bir dakikaya ayarlamak fayda sağlayacaktır.

Duvar kağıdı bile önemli:

Koyu duvar kağıtları, pilin çok sayıda renkli pikseli aydınlatması gerekmediğinden daha az enerji kullanır. Buna karşılık, koyu pikseller yanmaz ve bu nedenle önemli ölçüde daha az güç gerektirir. Ayrıca ekran parlaklığını azaltmak da enerji kullanımını düşürür.

Dolduğunda şarjdan çıkarın:

Yüzde 100 şarj olan telefonları şarjdan çıkarmak gerekir. Çünkü voltaj ve sıcaklık stresini artırarak pil performansını etkilerken enerji tüketmeye de devam eder. Şarj dolduğunda adaptörü fişten çekmek de tasarruf sağlar. 

GPS’i kullanırken açın:

Harita uygulamaları nerede olduğunuz takip etmek için GPS kullanır. Ancak gerekmediğinde ya da sürekli açık kaldığında enerji tüketir. GPS kullanan bir uygulama kullanmıyorsanız konum takibini kapatın.

Titreşim ve bildirimleri kısın:

Telefonda gün boyu onlarca kez çalan bildirim ve titreşimler önemli miktarda enerji tüketir. Üstelik sadece enerji değil dikkati de tüketirler. Farkında olmadan telefonumuzu elimize almamıza neden   olarak cep telefonu bağımlılığına katkıda bulunurlar.

Akıllı enerji için çalışıyor

YEO Teknoloji, 3 kıtada 30’un üzerinde ülkede 225’ten fazla projeyle Avrupa, Orta Doğu, Orta Asya ve Afrika’da dünyanın her noktasına enerji ve endüstriyel çözümler ulaştırıyor. YEO Teknoloji, 18 yılı aşkın süredir 450’nin üzerinde çalışanıyla sektörün en yenilikçi kurumlarından biri olarak yoluna devam ediyor. Elektrik üretimi, iletim ve dağıtımdan enerjinin akıllı ve verimli kullanım ve uygulanmasına kadar enerjinin her alanına dokunan faaliyetler yürüterek ülke ekonomisine de değer katıyor.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

WhatsApp, 1 Ocak’tan itibaren bu telefonlarda kullanılamayacak!

WhatsApp, 1 Ocak’tan itibaren bu telefonlarda kullanılamayacak!

 WhatsApp bir süre önce Topluluklar adı altında yeni bir kullanım şeklini sürmüştü. Aynı konu etrafındaki daha fazla insanı bir araya getiren duyuru kanalları WhatsApp’ta Topluluklar olarak tanımlanmıştı.

Topluluklar için duyuru grupları oluşunca WhatsApp bu konuda adım attı. Yeni güncellemelerle 5 bin kişiye kadar duyuru grubu oluşturulabilecek. Buralarda karşılıklı etkileşim olmayacak ama takip ettiğiniz kanallardan bilgilendirme alacaksınız. 

WhatsApp artık kullanıcılara grup mesajlarında diğer kişilerin profil fotoğraflarını görme imkanı verecek. Güncelleme ile gruplardaki kişiler mesaj attığında mesajı gönderen kişinin fotoğrafı gözükecek. 

Kullanıcılar en büyük kolaylığı ise onlarca kişilerin olduğu gruplarda yaşayacak. Artık mesaj atan kayıtlı olmayan kişilerin veya yabancı kişilerin profillerine tıklamadan mesaj geldiğinde o kişinin profil fotoğrafı gözükecek. 

Güncelleme ilk defa iOS betasında fark edilmişti. Test aşamasında olan özellik birçok kullanıcıya sunulmaya başlandı. WhatsApp’ta yeni özelliğin yanında başka değişiklikler de yapılacak. 

WhatsApp’ın onlarca cihazdaki desteğini kaldıracak. Hem Android hem de iPhone için bazı modellerde artık WhatsApp uygulaması çalışmayacak. Kritik tarih 1 Ocak 2023…

eni güncellemelerin geldiği uygulamada çok eski model telefonlar artık uygulamayı destekleyemeyecek. 

Hem donanım anlamında hem de yazılım anlamında eski olan telefonlar için artık bir kısıtlama getiriliyor.  Her yıl sonunda WhatsApp, bildiğiniz üzere desteğini sona erdireceği modelleri duyuruyor. 

Bu yılın sonuna da yaklaşırken, Meta’dan yapılan flaş bir açıklamada iPhone 6 serisi dahil olmak üzere, çok sayıda cihazın uygulamaya veda edeceğini duyurdu.

WhatsApp’ın yaptığı flaş duyuruda, hangi cihazlarda kullanılamayacağı da belli oldu.

 İşte o telefon modelleri…

LG

LG Optimus L3 II Dual
LG Optimus L5 Dual
LG Optimus L7 Dual,
LG Optimus F3

LG Optimus F5
LG Optimus F7
LG Optimus F3Q
LG Optimus Optimus L2 II

LG Optimus L3 II
LG Optimus L4 II
LG Optimus L5 II

LG Optimus L6
LG Optimus L7 II
LG Enact Lucid 2

Huawei

Huawei Ascend Mate
Huawei Ascend G740
Huawei Ascend D2

Samsung

Samsung Galaxy Core
Samsung Galaxy Trend Lite
Samsung Galaxy Trend II

Samsung Galaxy Ace 2
Galaxy S3 mini
Galaxy X cover 2

iPhone

iPhone 6S
iPhone SE
iPhone 6S Plus

Diğer

Lenovo linha A820
Sony Xperia M

Bu telefonlar, 31 Aralık 2022 tarihi itibarıyla WhatsApp uygulamasını kullanamayacak. Mesajlaşma uygulamasını yeniden kullanabilmeleri için, ya yeni bir telefon almaları ya da custom ROM yüklemesi yapmaları gerekecek.

Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Mesleki Eğitime Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye’den Hibe Desteği

Mesleki Eğitime Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye’den Hibe Desteği

Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, mesleki teknik eğitimin niteliğini artırma vizyonuyla gerçekleştirdiği faaliyetlerine ekipman hibeleri ile devam ediyor. Şirket, uygulama derslerinde kullanması amacıyla liseler, üniversiteler ve eğitim merkezleri başta olmak üzere 17 ildeki 22 kuruma toplam 105 adet hurda motor ve 150 adet şanzıman desteğinde bulundu.

Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini rehber edinerek “Nitelikli Eğitim” konusunu öncelikli konulardan biri olarak kabul eden Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, mesleki eğitimi desteklemek amacıyla hibe desteklerini sürdürmeye devam ediyor. 

Öğrencilerin son teknolojilerle doğrudan eğitim alarak mesleki bilgi ve becerilerini artırmalarını hedefleyen şirket; İstanbul, Elazığ, Karabük, Bayburt, Çanakkale, Diyarbakır, Kocaeli, Bursa, Antalya, Kütahya, İskenderun, Aydın, Düzce, Ankara, Samsun, Şanlıurfa, Siirt’teki bulunan 16 Mesleki Teknik Anadolu Lisesi, 4 Meslek Yüksek Okulu, 1 Üniversite Mühendislik Fakültesi ve 2 Mesleki Eğitim Merkezi olmak üzere 22 eğitim merkezine 105 adet hurda motor ve 150 adet şanzıman desteğinde bulundu.

Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, bugüne kadar nitelikli eğitime katkı sağlamak amacıyla gerçekleştirdiği 1274 adet motor ve 898 adet şansıman bağışı ile çeşitli okul ve kurumlara toplamda 2.172 adet bağışta bulunmuş oldu.

Eğitime verilen her desteğin birçok yönden fayda olarak geri döneceğini önemle vurgulayan Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye Genel Müdür ve CEO’su Erdoğan Şahin, ’’Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye olarak eğitime olan desteği kurumsal bir değer olarak görüyor, sektöre nitelikli işgücü yetiştiren okul ve kurumlara destekte bulunmaya önem veriyoruz. Öğrencilerin, eğitimleri süresi boyunca elde edindikleri birikimleri pratikte de uygulayabilmeleri adına tüm desteklerimizi sürdürüyoruz’’ ifadelerini kullandı.

Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, mesleki teknik eğitimde kaliteyi artırmak ve Türkiye’ye nitelikli işgücü yetişmesinde katkıda bulunmak amacıyla ülkenin dört bir yanındaki okul ve kurumlara ekipman desteği sağlamaya devam edecek.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Casper’dan 2023 Yılında Teknoloji Dünyasına Damga Vuracak 5 Trend!

Casper’dan 2023 Yılında Teknoloji Dünyasına Damga Vuracak 5 Trend!

21. yüzyıl özellikle teknoloji alanında son derece hızlı değişimlere ve gelişmelere sahne oldu. Neredeyse her gün yepyeni bir teknoloji ortaya çıkıyor ve bu durum daha güçlü teknolojik gelişmelerin önünü açıyor. Türkiye’nin teknoloji markası Casper, 2023 yılı ve sonrasında teknoloji dünyasını önemli ölçüde etkileyecek 5 trendi sıralıyor.

 

Sadece bir tuşa tıklayarak veya bir düğmeye basarak dünya çapında iletişim kurmak gelişen teknolojiyle birlikte mümkün hale geldi. Özellikle son 10 yıl içinde teknolojinin geldiği nokta birçok kullanıcıyı oldukça heyecanlandırırken teknolojideki gelişimin ivmesi de gün geçtikçe artıyor. Yapay zeka teknolojisinin ilerlemesinden yüksek hızlı internetin kullanılmasına, genişletilmiş gerçeklikten Metaverse’ün yaygınlaşmasına kadar birçok gelişme kullanıcıların alışkanlıklarını değiştirirken Türkiye’nin teknoloji markası Casper, 2023 yılı ve sonrasında teknoloji dünyasını bekleyen 5 trendi paylaşıyor.

 

1. Yapay zeka teknolojisi, 2025 yılına kadar 190 milyar dolarlık devasa bir sektöre dönüşecek. Yapay zeka, son 10 yılda inanılmaz bir gelişme gösterdi. Yapay zekayı hali hazırda akıllı telefonlarda bulunan kişisel asistanlardan, navigasyon uygulamaları ve diğer pek çok uygulamadan biliyoruz. Gelecek dönemde tüketici içgörülerini belirleme, etkileşimleri analiz etme, yetkililerin kaynak kullanımı hakkında daha iyi kararlar vermesini sağlayacak şekilde yapay zekanın kullanımı yaygınlaşacak. Yapılan bir pazar araştırmasına göre 2023 yılında bilişim ve yapay zeka sistemlerine yapılacak küresel harcamanın 57 milyar doları aşması beklenirken 2025 yılına kadar sektörün, 190 milyar dolarlık devasa bir potansiyele ulaşması bekleniyor. Yapay zekanın sektörel etkilerinin artmasıyla birlikte Ar-Ge çalışmalarında, programlama, test çalışmaları, destek ve bakım gibi alanlarda da yepyeni iş fırsatları yaratmasını bekliyoruz.

 

2. Metaverse tüm normlarımızı değiştirecek ve yepyeni fırsatlar yaratacak. Yepyeni bir çağın başlangıcındayız. İnternet teknolojisinin yarattığı etkinin benzerini yaratabilecek mega bir trend ortaya çıktı; Metaverse. Fiziksel ve sanal gerçekliğin ortak bir çevrimiçi alanda birbirine karıştığı bu dijital evrende çalışma, alışveriş yapma, iletişim kurma ve eğlence şeklimiz bile dönüşecek. Metaverse, şirketler için sosyal varlıklarını arttırmaktan ofis çalışmalarına, bireysel ödemelerden, sağlık hizmetlerine kadar uzanan çok geniş bir yelpazede yepyeni ve son derece büyük fırsatlar yaratacak. Yapılan pazar araştırmalarında Metaverse sektörünün gelecek birkaç yıl içinde 800 milyar dolara, 2030’da ise 2,5 trilyon dolara kadar ulaşması bekleniyor.

 

3. Güçlü performansa ve aynı zamanda şık tasarımlara sahip bilgisayarlar tercih edilecek. Uzaktan çalışma, online eğitimler ya da oyun oynamak için bir bilgisayara olan ihtiyaç arttı. Ancak 2023 ve sonrasında bu ihtiyacın daha yüksek performansa evrilmesi bekleniyor. Özellikle bir oyun bilgisayarının sağladığı performans kriterleri, yoğun grafik özellikleri ve donanım isteyen iş alanlarında da profesyoneller tarafından tercih ediliyor. Kullanıcılar hem iş hem de eğlence için donanımsal açıdan güçlü masaüstü bilgisayarlara ya da mobilleşmenin verdiği konforla güçlü laptoplara fazlasıyla ilgi gösterecek. Gelecek yıllarda tüketici tercihlerini her ne kadar güçlü performansa sahip bilgisayarlar belirleyecek olsa da kullanıcılar cihazlarında şık bir tasarım da isteyecekler. 2023 yılında güçlü donanımların şık tasarımlarla buluştuğu bilgisayarların tercih edilmesi bekleniyor.

 

4. Genişletilmiş gerçeklik her sektörde fark yaratacak. Reel ve sanal dünyayı birleştiren genişletilmiş gerçeklik (XR) teknolojisi, arttırılmış gerçeklik (AR), sanal gerçeklik (VR) ve karma gerçeklik (MR) gibi bugün sahip olduğumuz ve son derece yaygın bir şekilde kullanılmaya başlayan sürükleyici teknoloji deneyimlerinin tamamını kapsıyor. Herhangi bir somut varlığı olmadan sanal bir gerçeklik yaratan bu teknoloji, dünyanın sabit sınırlarından kurtulmak isteyen tüm kullanıcılar arasında son derece popüler durumda. İlerleyen dönemde bu alana yapılacak yatırımlarla birlikte genişletilmiş gerçeklik teknolojisi hayatımızın hemen hemen her alanında kendini hissettirecek.

 

5. 5G teknolojisinin 2023’te hayatlarımızda devrim yaratması bekleniyor. 5G teknolojisi, beşinci nesil hücresel ağ standartları olan mobil teknolojideki en son gelişmedir. Daha yüksek veri hızları, düşük gecikmeli iletişim ve daha yüksek mobil cihaz veri sınırları ile karakterize edilen mobil donanım için en son işletim standartını sunan 5G teknolojisiyle birlikte kullanıcılar, inanılmaz hızlara ulaşabiliyor. 3G ve 4G teknolojileri internette gezinmemizi, veri odaklı hizmetleri kullanmamızı, müzik ve video platformlarını rahatlıkla kullanmamızı sağlarken 5G teknolojisinin hayatlarımızda devrim yaratmasını bekliyoruz. Dünya çapında hemen hemen her telekomünikasyon şirketinin 5G uygulamaları oluşturmak için çalıştığını söyleyebiliriz. Yapılan bir pazar araştırmasına göre ise yeni gelişecek 5G teknolojileriyle birlikte 5G şebeke aboneliklerinin 2027 yılının sonuna doğru 4,4 milyar dolara ulaşacağının öngörülmesi bile 5G’yi çok önemli bir teknoloji trendi haline getiriyor.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com